2006 FJR 1300 - Adventur Motorları Unutun, Gerçek Bir Seyahat Motosikleti
Reklamlar
-
Biraz uzun oldu ama nasıl bittiğini anlamayacaksınız söz
Forumda beni az çok tanıyanlar bu motosiklete çok çok şaşıracaktır! Evet yine eski bir japon ile birlikteyim Vazgeçemiyorum bunlardan.
2021 yılında evlenmeden önce sattığım ZZR 1400’ün yeri bir türlü dolmuyordu ama evlilik,yeni bir iş,yeni bir şehire taşınma derken yokluğunu hissetmeye pek fırsat bulamıyordum. Maddi açıdan kendimi zorlamayıp bir ZZR 1100 (çok severim,eski motorumun konusuna da bakabilirsiniz) alma eşiğinden döndüm. Sonrasında madem ZZR 1100 alamadım bir de ZX-12R alamayayım dedim ve onu da kaçırdım. Sonra bir 2007 CBR 1000RR almayı düşünürken “ben ne yapıyorum ya? Ben 1000RR adamı mıyım?” dedim ve 2006 model bir Hayabusa aldım. Önceden sahibi olduğum ve sevdiğim bir motosiklet olduğu için hiç tereddüt etmeden bildiğim sularda yüzmeye devam ettim.(ilk Hayabusa'mı aldıktan sonra bu forumda da yazmışım,"Hayabusa'yı bir kere alanlar dönüp dolaşıp yine Hayabusa alıyor"diye)
Henüz 1 aylık çocuk sahibi olmak, eşim ile birlikte Hayabusa’ya binmenin pek düşündüğümüz gibi olmaması,sürekli olarak “binme buna,sat bunu” demeleri sonucu istemeyerek sattım. Fakat rahat duramadım, arabayı yenilemek yerine, İzmir’de çok motorcu çevrem olmaması sebebiyle ve eşimle daha rahat gezebilmek için bir motor arayışına başladım ve ilk kasa Strom 1000 gibi motorlara bakıyordum. CBF 1000 fiyat fayda olarak saçma geliyordu dört silindir istememe rağmen, Versys 1000 zaten pahalıydı. Bandit 1200 karbüratör ve hava soğutma nedeniyle (bakım ve İzmir’de olduğum için) eleniyordu.Fazer 1000 çok cazipti ama düzgün bir tane bulamadım makul bir fiyata. Sonra yine bir aydınlanma geldi ve “eğer bir gün çantalı motora binersem o motor FJR 1300 olur” sözüm aklıma geldi ve başladım ilanlara bakmaya. Daha önceden forumda da konusu olan ilk gerçek motorum FJ1200’ün devamı olması sebebiyle bir ilk göz ağrısı durumu da vardı.
FJR 1300…
Dört silindirli olması istediğim birşeydi.O yumuşaklığı,pürüzsüzlüğü seviyorum. Sele,amortisör ve çantalarıyla iki kişi rahat seyahat imkanı vardı. Kurşun geçirmez bir sağlamlığa sahipti döneminin japon sport touringleri gibi. Fiyatları makuldü. Yabancı dergilerde hakkında yazılan çizilenler hep olumluydu, üstelik 3 jenerasyonda da 24 yıl boyunca aynı şasi ve motoru kullanıyordu. Kullanıcı profili nispeten daha düzgün sürücülerdi.İlanlardaki FJR’lerin bile geneli aynı yaştaki fiyat olarak muadili motosikletlere göre daha diriydi.Gel gelelim aklımda soru işaretleri de vardı; belki kronik sayılabilecek arka amortisör problemi (özellikle ilk jenerasyonda), şaftlı olması, bu kadar uzun bir motorun viraj kapasitesi gibi çekincelerdi bunlar. 1 ay gibi kısa bir sürede birkaç motosiklete bakarak araştırmalara başladım ve sonunda en sevdiğim kasa olan ikinci jenerasyon 2006 model 44.000 km de çiçek gibi bir FJR 1300’e sahip oldum. Bakmaya gittiğim evin garajında daha ilk görüşte sahibine bu akşam kaporayı veririm dedim, “dur bir bak incele” demesine rağmen kafamda almıştım zaten motoru.Baktığım diğer motorlardan sonra bunun notunu 20 metre mesafeden ilk görüşte verdim.
150 km yağmur sonunda eve geliş.
550 km sonunda asıl eve geliş ve temizlik
Kirli hiçbir yeri kalmasın istedim,garajda değil otel lobisinde muhafaza ediyorum çünkü.
Sele altı temizliği ve olmazsa olmaz avadanlık fotosu
---------- Mesajlar birleştirildi - 04:35 ---------- bir önceki mesaj zamanı 04:26 ----------
Almadan önce düşündüğüm tüm olumlu özellikler doğruymuş.Öyleyse hadi başlayalım.
Motor,Şanzıman,Tüketim
1300cc, 145 hp güç ve 125 nm torka sahip. 5 vites olması biraz ilginç, oranlar uzun devir bandı kısa.9000 devirde redline başlıyor ama düşük devirli motorlar gibi hemen bitip bir üst vites istemiyor.Güç/tork fazla olduğu için devir aralığı dolu dolu ve mesela 6000 devirden 9000 devire 1 saniyede çıkıp o sırada 90 kmh hızdan 110kmh hıza anca çıkabilen bir motor değil.O kısa devir aralıkları öyle dolu ki erkenden vitesin bitmesi ve buna rağmen hızlanamamış olma durumu yaşanmıyor.Ama yine de 6. Vitesi arıyorum diyebilirim.Hem hızlanmaya hem de tüketime bir artısı olurdu bence. Kütleye göre çok hızlı bir motor. Bu kiloda olan motorlar, sınıf farketmeksizin bunun kadar hızlı değil,FJR kadar hızlı olanlar da bu kadar ağır değil. Artçılı veya tek kişi sürüşte performanstan bişey kaybetmiyor bu sınıftaki diğer motorlar gibi.Yakıt tüketiminde ve hızlanmada da çantaların yükü ile pek ilgilenmiyor makinesi.
Muhteşem bir sesi var. Gece hiç ışığın olmadığı bir dağ yolunda gerçekten tüylerini diken diken eder sürücüsünün. Dört silindirin sesinden ziyade şaft-şanzıman ile motorun sesi birleşince muazzam bir ses ortaya çıkıyor.3 boyutlu bir sesi var, heleki 120 kmh civarı tünel içinde falan tüyler ürpertici. Pamuk gibi bir motor,4 silindirlerin bile bazı devirlerde parmak uyuşturan ince bir titreşimi olur,o bile yok.Hızlanırken bile o kadar pürüzsüz ki, bu güce rağmen öyle başınabuyruk hareketleri yok. 2 ay aradan sonra ilk çalıştırmada depo üstünde bozuk para durabilir mi? Videoyu seyredin.
https://youtube.com/shorts/wKIZxlQgn...w9jcMgtWbafWKG
4 saniyede 100 kmh hıza çıkabilen, kadranda 280 kmh hızları görebilen bir makine. 200 kmh hızlarda hiçbir zorlanma hissettirmeden saatlerce otobanda gidebiliyor. Tüketim ise 290 kiloya,kocaman kafasına ve 1300 cc 145 hp bir motora göre komik sayılabilecek şekilde 100kmh civarı hızlarda 5-5.2 litre yakıyor 100 kilometrede. Çok gazlamalı kullanımda 10-11 litrelere çıkabiliyor ama sabit 200 kmh ile giderken bile yine o kadar yakmaz.
Sürüş,Viraj,Fren
Ön maşada 1000 cc veya daha hacimli spor veya touring makinalardaki standart 43mm borular yerine 48 mm kullanılmış. Burada iki soru akla geliyor. Kalın borulardan oluşan maşa kafanın ağırlığı ile daha konforlu/güvenli bir şekilde baş edebilir mi? Cevap kağıt üzerinde evet. Peki kalınlığı ile daha ağır olacağını varsaydığımızda, yürüyen ile ilgili hareketli parçanın ağırlığı sportif sürüşe dezavantaj olur mu? Kağıt üzerinde cevap; buna da evet. Peki ben sürüşte bu ön maşanın 48 mm olduğunu bilmesem anlarmıyım? Cevap Hayır
Öncelikle kafa oldukça sağlam. Ben bu motorla ilk sürüşüm olan 150 kilometreyi donuma kadar ıslandığım ve bir yerde doluya yakalandığım bir yolda yaptım.Gidonda elinizin altında öyle bir güven var ki, bu motorun yoldaki herhangi bir şey yüzünden ilerlemeye devam etmemesi imkansız gibi hissettiriyor.Büyüklüğüne ve ağırlığına göre çok çok kolay yönlendiriliyor. Hızlanmaya,frene,yönlenmeye tepkisi çok hızlı. Uzun hızlı virajları alma şekli acayip keyifli uzun bir dingil mesafesi olmasınında etkisiyle. Buna rağmen u virajı dönmek işkence değil. Her viraja yattığımda beklediğimden hep daha fazla dönüyor.Hala alışamadığım bir özellik,bundan inip diğer motorlara bindiğimde yatırdığım açıda beklediğim çizgide dönerken, FJR yatırdığım açıda dönmesini beklediğimden hep daha fazlasını dönmeye istekli.Tabi bunun sebebi hala bu cüssenin viraj alma kabiliyetini aklımın alamıyor olması da olabilir.Hızlanma sırasında arka tekerleğin patinaja düştüğü durumlarda ise dümdüz gidiyor.Arka tarafın sürekli yana gelme çabası yok. Arka arkaya gelen virajlarda birinden kalkıp diğerine yatma konusunda isteksiz değil.
Şaftlı motor gaz yediğinde yükselir derler, hiç yaşanmıyor bu FJR’de, orada şaft olduğunu bilmesem zincirli mi yoksa şaftlı mı ayıramam.Şaft bende olumsuzluk yaratan bir unsur olmadı.Aksine şaftın bulunduğu bölgenin temizliği çok kolay olduğu için nimet bu tür motorlarda. Uzun bir turda temizleme yağlama gereksinimi olmaması da motorun amacına uygun.
Combine fren sistemine sahip ABS’li frenleri var.Sistem biraz karmaşık ve bir beyin tarafından işletiliyor. Ön kaliperlerde balatalar iki parça, yani normalde önde iki disk olan bir motosiklette 2 takım yani 4 adet balata alırken, FJR nin kaliper içi bölünmüş olduğundan 2 takımda 8 adet ön balata alıyorsunuz. Kaliperin içinde bir piston sadece bu 8 balatadan 2 sini sıkarak arka frene yardımcı oluyor sadece arkayı kullandığınızda.Hangi hızda nekadar basınç uygulanacağına beyin karar veriyor. Yine ön fren sıkıldığında da arka frenin uygulayacağı basınç miktarı da beyin ile kontrol ediliyor. Maliyet ve sistemin karmaşıklığı açısından olumlu bir özellik değil. Daha basit sade tasarımlar ve daha kaliteli donanım ile aynı işin yapılabileceği düşüncesindeyim ama fren performansına bakınca da fazla bir şey diyemiyorum. Mutlaka olumlu etkisi vardır diye düşündüğüm fren merkezleri Brembo. Kaliperler ise Nissin.
Özellikle yüksek hız frenlemesi çok stabil ve öne yığılma değil aşağıya basma hissi uyandırıyor. Fren manetinin kavrama noktası ve dozajlaması harika. O yılların japonlarını düşününce hayret ediyor insan bu makine nasıl böyle durabiliyor diye.Viraj içerisinde yapılan frene verdiği tepki de çok öngörülebilir ve genelde çizgiyi bozmadan yavaşlamak oluyor sonuç, kendinizi bilmez bir şey yapmadığınız sürece. Ha eğer benim bir kez başıma geldiği gibi dümdüz giderken çok ani bir frenle birlikte erimiş asfaltta pegi sürtecek kadar yattıysa motor, freni bıraktığınız anda tekrar dimdik ayağa kalkma hızı yıldırım gibi.Hatta bana sonrasında mıcırda fren yapmaya bile izin verdi durabilmem için.Ön lastikte 70-80 giderken böyle bir enine kayma izi olmasına sebep yaşananları bir düşünün. Ya da düşünmeyin.Tamamen benim hatam.
---------- Mesajlar birleştirildi - 04:43 ---------- bir önceki mesaj zamanı 04:35 ----------
Konfor,Donanım
Bu motor kesinlikle artçılı sürüş için tasarlanmış.Artçının sürüşe bu kadar az etki ettiği bir motorum olmamıştı hiç ve artçılığa bu motorla başlayan eşime rağmen söylüyorum bunu.
Arka amortisör sorunum yok çok şükür, bugün 30.000 TL gibi bir paraya aftermarket özel üretim amortisörler alabiliyoruz Hagon,Hyperpro vs. Arka amortisör bozukken yay üstünde zıplar hale dönüşüyor ki böylesini de deneme fırsatım oldu bakmaya gittiğim bir ilanda.Arka çanta orjinalinde bulunan bir şey olmasa da artçı için büyük rahatlık.Yan çantalar benim gibi çanta ile ilk kez tanışan birine yeter de artar.4 günlük yaz tatilinde yan çantalar dolu,arka çanta boş gezdik neredeyse.Ön konsolda kontak kapalıyken kilitli duran ve içinde çakmaklık olan göz kullanışlı.Hem gidonun açısı hem de selenin yüksekliği değiştirilebiliyor kolayca.
2009 dan itibaren elcik ısıtma standart,eğerki 2009'dan daha eski bir modelse yine de konsolda tertibatı hazır.Yol bilgisayarında anlık,ortalama tüketim ve dış hava sıcaklığı var.Üretildiği döneme göre yeterli.Vites göstergesi benim aradığım bir şey olmasa da bazıları için güzel. Farlar çok iyi aydınlatma alanına sahip,günümüzün kaliteli ampulleri ile 2006 yılında üretildiğinden daha iyi bir performans verir.Ayrıca farların yükseklik ayarını konsoldan elle yapabilmek güzel bir özellik. Elektrikli cam en yüksek konumdayken 1.85 boyunda bir sürücü bile 130-140 kmh hızlara kadar sigara içse külü düşmeyecek şekilde hiç rüzgar almıyor. Yazın çok sıcaklarda camı en düşükte kullanıp biraz hava almak istiyor insan, rüzgar koruması o derece başarılı.Sele altına yine ufak tefek birkaç adet cüzdan boyutunda şeyler yerleştirebilecek alanlar var. Benim tek sorunum sele biraz sert,muhtemelen motorun yaşı da etkili.Beni nasıl rahatsız ettiğini şöyle anlatayım; 18.000 adım attığım bir gün akşam sekizde yola çıkıp 400 km gittiğimde biraz daha yumuşak olmasını istedim. Ama şöyle farklı bir senaryo da yaşatabiliyor, dinlenmiş bir şekilde yola çıkıp,Tekirdağ’dan İzmir’e 550 km geldikten sonra eşimle 100 km’lik bir akşam turuna da çıkabilecek kadar insanı yormayan bir motosiklet.
Sonuç,
FJR 1300 spor kısmı ağırbasan bir touring.MMuadili neredeyse yok.Bu sınıfta sadece Kawasaki GTR 1400 onun eşdeğeri gibi.Hatta 2016 model 3. Jenerasyondan itibaren yenilenen tüm özellikleri ile rakipsiz.FJR 1300’ü bir otomobile benzetsem bu BMW M5 veya Nissan GTR olurdu sanırım. Güçlü, hızlı,sert ama konforlu,sürüşü eğlenceli,bagaja sahip,sorunsuz,az yakan bir motosiklet. Bugünün adventure motorlarından bazıları bazı klasmanlarda FJR’den daha iyi ama bu denli komple bir paket olduklarını düşünmüyorum hala. Herşeyi yapmaya çalışıp hiçbirşeyi yapamayan,ya da sadece çok üstün tek bir özelliği ile sınıfında tutunmaya çalışan bir motosiklet değil.ADV motosikletler de otomobil dünyasındaki SUV’lar gibi her hacim ve fiyatta pazar paylarını büyütmeye başladılar ama en az bir 10 yıl daha bir ADV motorun bütün bir paket başarısı olarak FJR ayarında olacağını sanmıyorum.Ama yakıt, ama konfor,ama sorunsuzluk bir yerden açıkları olacaktır muhakkak.Bu yüzden sadece asfalt üzerinde haftasonu gezilerinde kullanılan o motorların pek amacına uygun kullanılmadığını düşünüyorum.
Sorularınızı bilgim ve tecrübem yettiğince cevaplamaya çalışırım.
Reklamlar
-
Çok güzel anlatmışsınız. Allah kaza bela vermesin. En çok araştırdığım, en merak ettiğim motorların başında geliyor.
-
tommygun adlı üyeden alıntı
Çok güzel anlatmışsınız. Allah kaza bela vermesin. En çok araştırdığım, en merak ettiğim motorların başında geliyor.
Teşekkür ederim
-
Harika bir rehber ve anlatım emeğinize sağlık. Allah kaza bela vermesin
-
f0cus adlı üyeden alıntı
Harika bir rehber ve anlatım emeğinize sağlık. Allah kaza bela vermesin
Teşekkür ederim
-
Keyifle okudum klavyene sağlık , Super Tenere ile Fjr 1300 (son kasa) arasında çok gidip gelmiştim bir dönem , gönlüm 4 silindir FJR derken mantığım Tenere diyordu , çevremde FJR kullanan yakın bir arkadaşım olsa ve şöyle 300-500 km kullanabilsem kesin almıştım kısmet değilmiş , güle güle kullanmak nasip olsun kazasız belasız , bu kasa daha kısa daha sportif görünüyor son kasasına göre , birde otomatik vardı bu seride devamı gelmedi ilginçtir Honda nın dct sinden sonra KTM bile otomatik motosiklet üretti !
-
Uzun zamandır okuduğum en güzel inceleme yazısı olmuş bu yazı.
Motor gıcır gıcırmış, eski ama daha çok iş var.
Resepsiyonda çok iyi durmuş, böyle bir motorla karşılanmak süper olurdu
Bu motorlarda egzantrik gergisine dikkat etmek gerekebiliyormuş, Fz6 forumlarında okumuştum Bazıları problemliymiş.
Egzantrik gergisinin dış tarafında mavi bir nokta varsa, yeni model egzantrik gergisi takılı demek oluyor (sorunsuz)
Ama mavi nokta yoksa sorunlu olabilir, biran önce değiştirilse iyi olur.
Şu forumdan detaylı bilgi alınabilir:
https://www.fjrforum.com/threads/cam-chain-tensioner.168760/
-
Temizliğine hayran kaldım, keyifle okudum, darısı başımıza
Aşklar biter yollar bitmez dedim, ne aşk bitti ne de yollar..
-
Bu forumda bu tür içerikleri çok seviyorum. İlgi duyan, merak eden, almayı düşünen vs insanlar için harika bir kaynak olmuş
-
Nikkfurie adlı üyeden alıntı
Keyifle okudum klavyene sağlık , Super Tenere ile Fjr 1300 (son kasa) arasında çok gidip gelmiştim bir dönem , gönlüm 4 silindir FJR derken mantığım Tenere diyordu , çevremde FJR kullanan yakın bir arkadaşım olsa ve şöyle 300-500 km kullanabilsem kesin almıştım kısmet değilmiş , güle güle kullanmak nasip olsun kazasız belasız , bu kasa daha kısa daha sportif görünüyor son kasasına göre , birde otomatik vardı bu seride devamı gelmedi ilginçtir Honda nın dct sinden sonra KTM bile otomatik motosiklet üretti !
Aslında 2006 da var FJR de debriyajı otomatize edilmiş şanzıman. Ama pek tutulmadı sanırım bu kasa bitince o da bitti. Teşekkürler
---------- Mesajlar birleştirildi - 12:45 ---------- bir önceki mesaj zamanı 12:22 ----------
fazil adlı üyeden alıntı
Uzun zamandır okuduğum en güzel inceleme yazısı olmuş bu yazı.
Motor gıcır gıcırmış, eski ama daha çok iş var.
Resepsiyonda çok iyi durmuş, böyle bir motorla karşılanmak süper olurdu
Bu motorlarda egzantrik gergisine dikkat etmek gerekebiliyormuş, Fz6 forumlarında okumuştum Bazıları problemliymiş.
Egzantrik gergisinin dış tarafında mavi bir nokta varsa, yeni model egzantrik gergisi takılı demek oluyor (sorunsuz)
Ama mavi nokta yoksa sorunlu olabilir, biran önce değiştirilse iyi olur.
Şu forumdan detaylı bilgi alınabilir:
https://www.fjrforum.com/threads/cam-chain-tensioner.168760/
Buna bakıcam, teşekkürler bilgilendirme için
---------- Mesajlar birleştirildi - 12:46 ---------- bir önceki mesaj zamanı 12:45 ----------
Sağolun, daha iyileri sizlerin olsun
---------- Mesajlar birleştirildi - 12:47 ---------- bir önceki mesaj zamanı 12:46 ----------
dundanbiri adlı üyeden alıntı
Temizliğine hayran kaldım, keyifle okudum, darısı başımıza
Sağolun, daha iyileri sizlerin olsun
-
Çok güzel paylaşım, keyifle kazasız belasız güle güle kullanın.
-
Hayırlı uğurlu olsun, kazasız belasız sürüşler dilerim. Yazı çok güzel ve akıcıydı sanki sürüyormuş gibi hissettirdi , temizlik fotoğraflarıda yemek sonrası künefe gibi oldu .
-
Cyan adlı üyeden alıntı
Çok güzel paylaşım, keyifle kazasız belasız güle güle kullanın.
Teşekkür ederim
---------- Mesajlar birleştirildi - 16:17 ---------- bir önceki mesaj zamanı 16:16 ----------
Motoseverrr adlı üyeden alıntı
Hayırlı uğurlu olsun, kazasız belasız sürüşler dilerim. Yazı çok güzel ve akıcıydı sanki sürüyormuş gibi hissettirdi
, temizlik fotoğraflarıda yemek sonrası künefe gibi oldu
.
Teşekkür ederim, ben bu tarz blogları çok okuyorum, o yüzden bu tarz yazıyorum
-
Tebrikler güzel makinedir...
-
güle güle, kazasız belasız binin. çok kaliteli bir içerik olmuş.
-
Motorunuz çok güzelmiş. Güle güle kullanın.
Ama paylaşımınız efsane olmuş. Elinize sağlık.
Allah bebişinizi de analı babalı büyütsün inşallah.
Selamlar.
Paran varsa
Japon, yoksa
alman.
A wise man once told his wife . . . nothing because he was a wise man.
If you can't afford a new German car, then you definitely can't afford a used one.
-
Anlatımınız çok güzel... Konu ve motor güzel olunca keyfi başka oluyor...
Motorun nirvanasına ulaşmışsınız.. Güle güle binin...Kazasız belasız...
Eski bir fjr1200 binicisi olarak işallah izmirde yollarda karşılaşırız...
-
alp_tunay adlı üyeden alıntı
Anlatımınız çok güzel... Konu ve motor güzel olunca keyfi başka oluyor...
Motorun nirvanasına ulaşmışsınız.. Güle güle binin...Kazasız belasız...
Eski bir fjr1200 binicisi olarak işallah izmirde yollarda karşılaşırız...
Bendeki FJ 1200 de izmirden gelmeydi
---------- Mesajlar birleştirildi - 20:14 ---------- bir önceki mesaj zamanı 20:12 ----------
haluk23 adlı üyeden alıntı
Motorunuz çok güzelmiş. Güle güle kullanın.
Ama paylaşımınız efsane olmuş. Elinize sağlık.
Allah bebişinizi de analı babalı büyütsün inşallah.
Selamlar.
Teşekkür ederim, o varken binemiyoruz zaten, bırakmıyor. 15 aylıktan beri arkamda geziyor motorla bahçe içinde
-
T Ü R K İ Y E. . . .T Ü R K L E R İ N D İ R
N E ... M U T L U... T Ü R K Ü M... D İ Y E N E
-
Hayırlı olsun, çok güzel motor. Yamaha'nın yamaha gibi olduğu zamanların motoru.
O kadar güzel yazmışsınız ki mutluluğunuzu paylaşırken benim de yüzümde sanki ben sürüyormuşum gibi bir sırıtış oldu. Keyifle sürmeniz dileğiyle.
---------- Mesajlar birleştirildi - 20:11 ---------- bir önceki mesaj zamanı 20:09 ----------
tommygun adlı üyeden alıntı
Çok güzel anlatmışsınız. Allah kaza bela vermesin. En çok araştırdığım, en merak ettiğim motorların başında geliyor.
Bence bu konu başlığına sen bakma, hatta fotolara falan da çok dikkatli bakma, sende bundan olsa canım pizza çekti deyip İtalya'ya gidip gelirsin.
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
Bu Konudaki Etiketler