omercem adlı üyeden alıntı
Arkadaşlar eşimle birlikte 19.haziran Cuma günü geçirdiğimiz kazadan Allah�ın yardımı sayesinde kurtulduk..
Kendimce geliştirdiğim bazı kurallar sayesinde 2 yıldır kazasız belasız geziyordum. Örneğin mecbur kalmadıkça gece çıkmam, bağlantı yolu E-5 TEM çevre yolu gibi yollara çıkmam korumasız çıkmam vs. vs.
Cuma günü eşimin Marmara üniversitesindeki işlemlerinin son günü imiş�.İkimizinde işyeri fatih te�3-4 vasıta ile Göztepe gidip gelecek en az 2 saati yolda geçecek o sıcakta, dedim ki ben geleyim haremden geçeriz 1 saat içinde hallderiz. , sanki içine doğmuş gibi ısrarla gelme dedi ama ben gittim�İş yerinde onun sadece kaskı vardı onu aldım, benim mont kask eldivenim var�
Gittik işlerimizi hallettik, Eşimin üzerinde rüzgarlık vardı, hava sıcak dedi bagaja koyduk, yol zaten 10 dakika dedim Harem e kadar, bende giyinmedim, kaskları taktık ve yola çıktık, Göztepeden D-100 çıktım, trafik hızlı sağ şeride geçtim 60-70 km hızla sağ seritten ve şerit ortasından konrollü şekilde ilerliyorum, Boğaziçi köprüsü ayrımına geldik, konrollü şekilde bağlantı şeritlerini geçtim, yine en sağdan devam ederken, en sol şeritten bir Range Rover jipin adeta çığ ya da kaya gibi en sağa hamle ettiğini görebildim..O andan sonra saliseler içinde gerçekleşti her şey�
Frenlere asıldım, yana (sağa) kaçamıyorum çünkü yolun tam boğaz köprüsü ayrımındayız V şeklinde katil bariyerler başlıyor, ve sağ arka kapıdan bodoslamasına değil ama paralel olarak jipe çarptım, dokunur dokunmaz motor futbol topu gibi altımızdan fırladı sadece önümde dönerek ilerlediğini hatırlıyorum. Sol tafa düştük�
Şu an yazarken bile tüylerim diken diken oluyor�Allah siz inandırsın nasıl bir adrenalin ve Allahın verdiği kuvvetse, eşimden başka bir şey düşünemiyorum, düştüm birkaç takla attım ve hemen kalktım, yerde kalmadım yani , kaskı çıkardım ve eşime doğru koştum� sol tarafına düşmüş�kaskını çıkardım yavaşça, dizleri yırtılmış ve kanıyordu..bilinci yerindeydi�ayaklarımı oynatamıyorum dedi, esas o an şoka girdim, arabalar durdu, ambulans aranıyor, kazaya şahit olan birkaç kişi jip şoförüne saldırdı, hayal mayal hatırlıyorum..Ama beynim durmuş durumda tüm hayatımın muhasebesini yapıyorum, eşim asfaltın üzerinde, önümde yatıyor, hiçbir şey yapamıyorum�
O an kalabalığın içinden ben doktorum diye bir ses geldi, beni kaldırdı, eşimin boynunu ve eklemlerini kontrol etti, baan döndü bir şeyi yok sadece şokta sakin ol dedi..Sevinçten delirecektim..
Sonta ambulans, Haydarpaşa numune , kontroller, ve doktorun bana esprisi halı sahada düşen bu kadar yaralanırdın zaten, avucumda ki 3 santim çapındaki oyuğu da hastanede fark ettim�
Arkadaşlar resmen bir mucize yaşadık, gerçi çamasır makinasına atılmışız gibi, vucudumuzda ne kadar kenar köşe varsa soyuk ezik yaralı..( Dizler, dirsekler, eller, ayak bilekleri, omuzlar) �.Ama Allah a şükür evimizdeyiz, ayaktayız, ve birbirimize bakıp bakıp ağlayabiliyoruz�
O gün evlilik yıldönümüzdü Allah bizi birbirimize bağışladı ve bir şans daha verdi�En şağ şeritte idik arkamda trafik yoktu, eğer orta şeritte bu kazayı yapsam araçların içine düşecektik, eşim sürüklendikten sonra bariyere 50 cm kala durdu, hakeza bende aynı, yani tam anlamı ile bir mucize yaşadık..hala da etkisinden kurtulamadık�
Kazadan daha birkaç gün önce siteye bir yorum yazmışım, yaz geldi ve süpersonik kasklı arkadaşlar çıktı diyorum o yorumda. Kafada kask üzerinde şort-tişört ile motor sürülmez yazmışım�ama düştüğümüzde aynı durumdaydık..hepimiz her şeyi biliyoruz zaten. Ama bilmek yetmiyor�Eldivenim ve montum koltuğun altında değilde üzerimde olsa, eşimin montu dizliklerimiz evde değil de üzerimizde olsa hiç yaralanmayacaktık�Ama buna da binlerce şükür diyorum�
Bundan sonra ne yapacağım; Ellbetteki kesip atamam 20 yıllık bir bağım var motorsikletle, ama artık şehiriçinde sürmem sanırım..İstanbul�un bu vahşi, saygısız,kuralsız,cezasız,polissiz trafiğinde kelle koltukta gezmekten yoruldum�
Hafta sonu ve şehir dışında bineceğim bir süre sanırım�.
Herkese Selamlar Kolaylıklar