Çiğ Yağmış Kaygan Yolda Kaza

**metinkoca** · 28 Aralık 2007, 12:36

ALINTIDIR

Motosikletimizi hangi devirlerde kullanmamız gerekir?

Her motosikletin kendine göre bir güç eğrisi vardır. Yani her motor farklı bir devir aralığında üretir azami gücünü. Sorumuza yanıt ararken örnek olarak Ducati Monster 620 ile Yamaha FZ6 yı kullanıcağız. İki motorun güç eğrilerini karşılaştırarak azami torklarını kaç devirde ürettiklerine bir bakın.

Monster neredeyse tüm devir aralığı boyunca yüksek miktarda tork üretebiliyorken (5 kg-m nin üstünde) FZ6 onun ürettiği güce ancak 7500 dd dan sonra kavuşabiliyor. Yani 2 silindirli ve 63 bg lik bir motor, 4 silindir ve 98 bg lik bir motordan çok daha çabuk ve sürekli olarak üretebiliyor bu gücü. Bundan sonrası doğrudan konumuzla ilgili olmadığından karşılaştırmayı daha çok uzatmıyorum.

Sürüş sırasında önemli olan husus şudur. Motosikletin otomobillere ve diğer ağır vasıtalara kıyasla en önemli avantajı çabuk ivmelenebiliyor olması. Ortalama bir enduro motosiklet bile Porsche Boxter kadar çabuk çıkabilir 0 dan 100km/s e. Bu gücü kendi çıkarımıza kullanabilmek için sürüş esnasında motorun devrini “mutlu bölge” (happy zone) dediğimiz aralıkta tutmalıyız. Bu aralık nedir? Bu aralık motorun gaz koluna hassas tepkiler verdiği, gaz açıldığında ivmelendiği ve kapatıldığında yavaşladığı bir bölgedir. Bu mutlu bölge Monster’da 3 - 9 bin dd arasındayken (toplam çevrilebilen devir miktarının büyük kısmında güç var) FZ6 da 7500 ile 12500 arasında oluyor. Bu veri aynı zamanda neden FZ6 nın agresif ve Ducat’nin ılımlı bir makina olduğunuda anlatıyor.

FZ6 motoru azami torkunu 10 bin dd da azami beygirini ise 12 bin dd da veriyor. Ancak 2 - 6 bin dd aralığında oldukça az güç üretiyor. Bu az güç ürettiği devir aralığında motorun gaz kolunun hareketlerine tepkisi yavaş oluyor. Mesela 40-50 km/s gibi bir hızla giderken 3. vitese atın. Deviri 3 binlere düşürün ve birden gaz verin. Göreceksiniz ki motor astımlı bir hastanın nefes almaya çalışması gibi böğürecek ve alışık olduğunuz atikliği gösteremeyerek yavaşça hızlanacak. Aynı şekilde birden gazı bıraktığınızda ise motor kompresyona girip yavaşlamayacak aksine, sanki debriyaja basmışsınız gibi akıp gitmeye devam edecek. Halbuki 40 km/s hızında 1. vitese atsanız devir birden 7 bin lere çıkacak. O devirdeyken gaz kolunu birazcık çevirmeniz bile motorun birden ileriye atılıp inanılmaz bir hızla ivmelenmesini sağlayacaktır. Benzer şekilde, gaz kolunu birden kapatmanız ise motorun kompresyona girerek sanki arka frene basmışsınız gibi yavaşlamasına sebep olacaktır.

Bu konuda yaygın iki hata yapılıyor.

Birincisi motorlar yüksek devrin zarar verebileceği inancıyla (ki vermez - bu motorlar yüksek devir için tasarlanmış pistonlara - kapaklara - yataklara - krank kollarına vs. sahipler) veya benzin tasarufu yapmak için düşük devirlerde ve yüksek viteslerde kullanılıyor. Buda acil bir durumda gaz koluna hızlı tepki vermeyen bir motorla yapılan kazalara veya tatsız olaylara sebep verebiliyor. Çünkü vites küçülterek deviri yükseltirken kaybettiğiniz 1 sn bazen pahalıya mal olabilir. Özellikle şehir içinde, aniden karşılaştığımız sıkışık bir durumdan paçayı sıyırmak için o ani güce ihtiyacımız olabiliyor. Nede olsa şehir içinde tehlikeler çok daha sık ve ansızın çıkıyorlar karşımıza.

Diğer hata ise bazen deneyimsizlikten bazende etrafa motorun sesiyle hava atmak için, motorun çok yüksek devirlerde kullanılması. Örneği yine FZ6 dan veriyorum. Sürekli 11-12 dd da kullanılması büyük hata. Motora bir zararı olduğundan yada çok benzin harcadığından değil. Gaz kolu sonuna kadar açılsa bile motorun artık üretebileceği bir güç olmadığından hata. Zaten nerdeyse %100 performans alırken motordan, birden hızlanmanız gerektiğinde tek alternatifiniz vites büyütmek olacaktır ki buda o değerli 1 sn yi yine kaybettiğimiz anlamına gelir. Gaz kolunu çevirdiğimizde motorun hala üretebilecek gücünün olabileceği bir konumda olmak en makulu.

Demek ki ne yapıyoruz? Motorumuzu sürerken onu mutlu alanın içinde tutmaya özen gösteriyoruz. Benzin parası, motorun yıpranması, ses kirliliği gibi etkenler biraz öznel olduklarından tartışılabilirler belki ama, hiç bir şeyin kendi canımızdan değerli olmadığını düünüyorum. Deneyimli bir motorcu devir göstergesine bakmadan motoruyla anlaşır ve onun mutlu olduğu bölgeleri hisseder. Tabii km ve senelere bağlı bir tecrübeyle edinilen bir beceri bu.

İllahaki de fazla vites değiştirmeden ve az yakarak üstelikte çevreyi çok rahatsız etmeden gitmek istiyorsanız, 2 silindirli bir makina almanızı tavsiye ediyorum.

Peki bu durumun geçerli olmadığı zamanlar yok mudur? Elbette vardır.
Yol tutuşun az olduğu, motorun ani yavaşlama ve hızlanma tepkilerine, zeminin uyum sağlıyamıyacağı şartlarda daha yüksek vites ve daha düşük devir kuralı devreye girer. Özelikle yerlerin hep ıslak olduğu yağmurlu havalarda, zeminde mıcır, kum ve pislik olduğu zamanlarda birde (nadirde olsa) asfaltın aşırı sıcaktan erimiş olduğu zamanlarda geçerlidir bu istisnalar.

Not: Lütfen yazılarınızda ingilizce terim olan “Happy Zone” yerine “Mutlu Bölge” kelimesini kullanınız. Türkçesi olan bir tanımın ısrarla ingilizcesini kullanmanın mantığını anlayabilmiş değilim.

vedat.tc den alıntıdır.

**Luxor** · 28 Aralık 2007, 12:40

ufuk, çok geçmiş olsun arkadaşım.sana bir şey olmaması gerçekten sevindirici.
artık dünden bir kat daha deneyimlisin.
tekerinin yere hep düz basması dileklerimle
tekrar geçmiş olsun...

**xufuk** · 28 Aralık 2007, 13:16

Geçmiş olsun dilekleriniz için yine teşekkürler düşe kalka deneyim kazanıyoruz artık metin koca arkadaşımızın yazısından anladığım ani hızlanma gerektiğinde araçların bizi sıkıştırma ihtimali olduğu durumlarda yüksek devir yani mutlu bölgede kullanmalıyız devri gerektiğinde vites değiştirmeden gazı açarak hızlana bileceğimiz bir devir ama ıslak kaygan yolda yüksek vites düşük devir yol tutuş daha iyi oluyo doğru anlamışmıyım ozaman benim yaptığım doğruydu benim devrim çok yüksek diğildi hatam az da olsa frene basmak tekerin kitlenmesine izin vermek oldu refleksler çok garip freni neden bırakmadım hala anlamıyorum

biraz da düşüş tekniği çalışmak bilgilenmek lazım ama düşüş teknikleride gp pistlerinde işe yarar trafikte ne işe yararki arkadan gelen araçların sizi ezme riski yüksek

**metinkoca** · 28 Aralık 2007, 13:21

ufuk doğru anlamamışsın, yüksek devir herzaman için tekerde yüksek tork yüksek tutuş demektir.

**caner22** · 28 Aralık 2007, 13:44

geçmiş olsun.iyiki arkadan bi araç gelmemiş.

**arslanfb** · 28 Aralık 2007, 14:54

geşmiş olsun arkadaşım allahtan arkanda araç yokmuş
iyi olmana çok sevindim tekrar geçmiş olsun

**longinus** · 28 Aralık 2007, 14:58

öncelikle geçmiş olsun..
hepimiz zaman zaman hatalar yapıyoruz..
önemli olan bunları en aza indirmeye çalışmak..

"metinkoca" arkadaşımıza katılamıyorum maalesef..
kaygan zeminde yüksek devir sakıncalıdır..
normal bir zeminde bu söylediklerinize sonuna kadar katılıyorum..
motorun devri buldurularak kullanılmalı..ama...

..tekerleğin patinaja veya kaymaya başlayacağını hissettiğimde ben ya gazı keserim ya da bir vites yükseltirim..böylece çekişteki tekerlek gaz teline ani tepkiler veremez..kullanım daha yumuşak olur..kayma ve patinaja düşme riski en aza indirilir..

daha tecrübeli sürücü ve binicilerin tavsiyeleri de bu..yanlışsa doğru yolu bulalım..

**GKN** · 28 Aralık 2007, 15:08

yaw dün o saatlerde seninle petrol konusunu konuşmuyomuyduk biz, benmi yalnış hatırladım

çok geçmiş olsun ne diyelim, aman dikkat..

**crayzboyone** · 28 Aralık 2007, 15:33

ÇOk çok gecmıs olsun abı AMAN DİKKAT...

**xufuk** · 28 Aralık 2007, 18:06

GKN arkadaşım gece 2:00 a kadar arkadaşımla iş yerinde takıldık internete falanda girdik 2:00 dan sonra cerrahpaşadan yola çıktık cevizlibağ kadar yolcu etmek istedim o Beşyola kendi motoruyla gidecekti yere çiğ yağdığını farketmiş ben hiç farketmedim kuru oldunu düşünüyordum önümde birden durunca bende ona göre firene bastım o da burda ayrılalım yol çok tehlikeli demek istemiş ama ben asfaltla çoktan haşır neşir olmuştum hatta internette motorsiklet modellerine bakıyorduk motorları büyütmek istiyorduk arada petrol konusunuda tartıştık sanırım şimdi düşüncem motorsikleti değiştirmemek yönünde değişti biraz korktum sanırım bir süre bine bileceğim düşünmüyorum sadece garajda bakımlarını yapıcam ilginiz için teşekkürler..
Şu yüksek devir düşük vites olayınıda anlayamadım bu tür durumlarda ne yapılması lazım aslında sürüklenmek çok kötü değilmiş bir şekilde motorun üstüne çıka biliyosunuz yani benim korktuğum kadar kötü değil koruma demiri sağolsun bidaha aynı şeyi yaşarsam motordan ayrılmayı düşünmüyorum böylece sanki daha az zarar görecekmişim gibi geliyo tabiki şahsi düşüncem eğer motor bariyerlere giderse veya üzerime yuvarlanacak gibi düşersem ayrılmak mantıklı ama ben yan yatarak düz bir şekilde sürüklendim uzun bir süre..

**tugcetugce** · 28 Aralık 2007, 18:10

Çok geçmiş olsun ...
Daha kötüsünün olmaması bir teselli en azından...

**kıllıtarkan** · 28 Aralık 2007, 18:14

çok geçmiş olsun dostum allah beterinden korusun

**xufuk** · 28 Aralık 2007, 18:30

Cümlememizi arkadaşlar beterinden korusun...

**~~iptaluyelik02~~** · 28 Aralık 2007, 18:53

Rigel adlı üyeden alıntı

Ufuk, çok geçmiş olsun. Motor koruma demiri ve kaliteli lastiklerin önemi ortada. Ben giderken arasıra ayakkabımın tabanı ile zemini kontrol ediyorum, iyi bir alışkanlık mı bilmiyorum ama, sanki bir fikir veriyor gibi..

kesinlikle dogru bir alışkanlık.Otomobil kullanırken sık sık yaparım uzun yolda.Hele gece ve kış mevsiminde kesinlikle yapılması gereken bir sey.Bu arada durmuşken lastikler ve stop lambası da kontrol edilmeli.
Hele Çin motorlarındaki helva kalitesindeki lastiklere hiç güvenmemeli.Çünkü onların jantı eğilip bükülmekten koruma dışında hiç bir faydası yok.

**denizcimuzaffer** · 28 Aralık 2007, 19:32

büyük geçmiş olsun arkadaşım, kazanın küçüğü olmaz, şükür ki atlatmışsın

Korumaların önemini vurgulaman ve yaşadığın kötü de olsa tecrübeyi aktarman katılımcı arkadaşlar için çok faydalı olacaktır

Hep şamatalarımızı paylaşacak değiliz elbette, bu tip paylaşımlar çok önemli.

Vizör çizikleri başa beladır, bu mevsimde zaten yollar adam arıyor düşürecek. Başta özellikle kasklarımız kaliteli olmalı ve onlara iyi bakım yapmalıyız. Ancak seninde bahsettiğin gibi, koruma düşmemizi engellemez. bu mevsimde motor sürüş tekniğimize dikkat etmeliyiz, kuru mevsimlere kadar Hızımızı Hep Kullandığımız Limitin Yarısına Çekmeliyiz (elbette trafik durumunu göz önünde bulundurarak ve mümkün oldukça), frenlemelerimiz çok yumuşak olmalı, bunun içinde dikkatimizi dağıtacak hiçbir şeye müsaade etmemeli, en ufak riskte dahi özellikle hızımızı azaltmalıyız. Söylediklerim pek keyifli değil elbette ama mecburuz

Yinede bu büyük şehir trafiğinde Çooookkk avantajlı olacağız. Ben düşüşümden sonra, artık emekler gibi sürüyorum

Normalde iş yerime 13 dakikada giderdim şimdi 19 dakikada gidiyorum

otomobil ile bu yol o saatte 1-1.5 saat sürüyor.

Arkadaşım, sana tekrar geçmiş olsun, ağrılar sonradan çıkar, bence geçene kadar sürmeye ara versen iyi olur. Bir de ilk zamanlar motorun hep kayıyormuş, virajı alamayacakmış gibi gelecektir dikkat et

Bir de, Her düşüş bile olsa, kazadan sonra Motorumuzu muhakkak bilir kişilere veya servisine göstermeliyiz, Muhakkak! Bizlerin göremeyebileceği ayrıntıları farkederler emin olun.

Kazasız belasız sürüşler herkese

**ShowDown** · 28 Aralık 2007, 19:41

geçmiş olsun kardeşim

xufuk adlı üyeden alıntı

motorun koruma demiri bacağımmınmotorun kalmasını engelledi

bunu baya baştan okudum anlamak için de galiba motorun koruma demiri bacağımın motorun altında kalmasını engelledi yazcaktın

**tu_anna** · 29 Aralık 2007, 09:34

xufuk adlı üyeden alıntı

Slm arkadaşlar Dün gece saat 02:00 sıralarında cevizli bağ istikametinde ilerlerken istanbul/cevizlibağ önde arkadaşımın motoru arkada ben 5 vites hızım 60-70 km vizör kapalı yoldaki çiği hiç görmüyorum farketmiyorumda vizördeki çizikler yüzünden yollada çıkalı yeni olmuş ara sokaklarda çiği yoktu arkadaşım birden sağa çekmeye karar verdi bende peşinden hızımı düşürmek için fren yaptım..
Ve motorun arkasının yanıma geldiğini hissettim toplamaya çalışırken tabi frenide bırakamıyorum refkles olarak heralde kendimi yerde sürükleniyor buldum bir düşünün E-5 te 20-25 metre sürükleniyorsunuz en çok korktuğum arkadan gelen araçlardı onlarında duramıycanı biliyordum neyseki arkamda araç yoktu motorun koruma demiri bacağımmınmotorun kalmasını engelledi ama kalçam hala çok ağrıyo fuul korumalı montda çok işe yaradı sol dirseğimin asfalta çakılıp sürüklendiğini çok iyi hissettim...
Bu yazıda dikkat çekmek istediğim konu dikkat dikkat daha fazla dikkat özellikle önünüze bakarken zemininide konrol edin çünki zemin çok değişken ola biliyor motorda nekadar motor kıyafetleriniz olsada arkadan gelen araçlar sizi ezdiğinde

bu bir işe yaramaz sürüklenirken çok işe yarıyor ama arabalar size çarparsa bu çok kötü işte bu olayı sizinle paylaşmak istedim ve umarım beraber bir ders çıkartmışızdır yola dikkat ederken zeminede dikkat hava güzel olsada her zaman kısa mesafe olsada full kıyafetle yolculuk çünki benim gittim mesafede kısaydı sadece arkadaşımı yolcu ediyordum düştüm yerden ayrılacaktık ve dikkat gereksiz risk almayın lastiklerinizde kaliteli olsun ben kesin değiştiricem bu olaydan sonra dandik çin malı lastiklerimi mondial 125 kt benim motorum ve motor koruma demiri gerçekten çok işe yarıyor bunu yaşıyarak ben test ettim olmasaydı kesin bacağım veya ayağım kırılmıştı hepimizi Allah korusun herkeze kazasız belasız sürüşler....

çok çok geçmiş olsun yeni okudum yazdıklarınızı. Dilerim daha dikkatli olursunuz hem kendiniz hemde diğer insanlar için

Kazasız günler dilerim