MT Süper Sport Kullanıcıları - Tanışma ve Bilgi Paylaşım Başlığı
Reklamlar
-
03 Mayıs 2007, 21:22
#921
@Arthas
yamaha türkiyeye gönderdiği motorlara ekstradan bişeyler mi takıyor.
Ekstradan kazık takıyor! Hahahahhaa Valla ben artık markacılığı bıraktım, tamam Honda hizmet ve servis olarak diğerlerine nazaran daha iyi ama Görkem arkadaşımızın başına gelen olaydan sonra artık Honda'nın da diğerlerinden farkı yok diye düşünüyorum. Bu memlekette hakkını aramak için illa ki mücadele mi vermek lazım? Kimin parası neye yetiyorsa, kim hangi motoru beğeniyorsa ona binsin ama her durumda birinden parça alırken kazık yiyecez, diğerinden motoru alırken... Sonuçta olan hep bize oluyor...
Hayatta en büyük eğlence başkasının yapamazsın dediğini yapmaktır.
Reklamlar
-
03 Mayıs 2007, 22:00
#922
tigermbz adlı üyeden alıntı
bizleri düşünen(?) bu firmalara sonsuz teşekkürlerimi sunarak olayı başka bir boyuta çekmek istiyorum.
malum bunlar 4 büyükler diye adlandırılıyor.
ama kawasaki ve suzuki (ki bu 2 liye sempatim olduğu kadar diğer 2 liye antipatim vardır) Türkiyede yaygın servis ağına sahip değil göründüğü kadarıyla. yurtdışındaki ss kullanıcıları sanki bu markaları (kawasaki ve suzuki) daha çok tercih ediyor gibi bir izlenime kapıldım.
bunun cevabını sanırım en iyi Patriote verir ama sizler de bildiklerinizi paylaşın, eğer doğru biliyorsam sebebi ne acaba?
Fransa Yamaha cenneti olarak bilinir. Bunun nedeni hakkında detaylı yorum yapamam.
Ss dışında kalan kategorilerde Suzuki iyi satış yapan bir marka. Fakat bence Ss de de Yamahadan sonra ikinci sırada gelir. (her model için değil)
1000 cc race sınıfı ve 1100 ve üzeri spor modellerde ezici bir Honda üstünlüğü var. Bu kategoride iyi satış yapan tek model R1..
Fakat bu yıl Suzukiyi daha çok görüyorum.
Hayabusa sanıldığı kadar çok satan bir model değil. Kawasaki 12R daha çok rastladığım ve kullanma fırsatı da bulduğum bir motor.
**********************
Şimdi gelelim asıl meseleye.
Kaza yapmak için motosiklet alınmaz.
Bu nedenle parça ile ilgili söylenebilecek olan şeyler, mutlaka lazım olanlar ile sınırlı kalmalıdır.
Bu bizi daha doğru bilgiye götürür.
Bunlar nedir?
Motosikletlerimizin periyodik bakım aralıkları var.
Bu bakımlarda ve sonrasında değiştirilmesi gerekebilen parçalar var.
Bu parçaları aklıma geldiği kadar yazayım.
Sonra da fiyat karşılaştırmalarını yapayım.
Unuttuklarım olursa siz ekleyin. Onların da fiyatlarını buraya yazarım.
Yağ,Hava Filtresi ve buji değişimi.
Ön ve arka fren disk ve plaketleri
Zincir kiti
Şimdi bunların orjinal fiyatlarını karşılaştıralım. Fiyatlar Fransa Satış Fiyatlarıdır.
Yağ Filtresi:
Honda 9,30 €
Suzuki 8,70 €
Kawasaki 7,60 €
Yamaha 10 €
Hava Filtresi
Honda 44,40 €
Suzuki 20,80€
Kawasaki 29,10 €
Yamaha 44,30 €
Buji
Honda 27,30 €
Suzuki 10,80 €
Kawasaki 7,80 €
Yamaha 8,10 €
Ön Fren Plaket
Honda 39,20 €
Suzuki 46,80 €
Kawasaki 45,50 €
Yamaha 37,60 €
Arka Fren Plaket
Honda 49,30 €
Suzuki 25,80 €
Kawasaki 45,50 €
Yamaha 37,60 €
Zincir Kiti
Honda 180,70 €
Suzuki 243,20 €
Kawasaki 159 €
Yamaha 150,50 €
Şimdi bi de toplama yapalım.
Honda 350,20 €
Suzuki 356,10 €
Kawasaki 294,50 €
Yamaha 278,10 €
Bu yazdıklarımın dışında sorun çıkaracak parçalar mutlaka var ama aklıma gelenleri araştırdım.
Fark ettiyseniz çok fiyat farkı yok.
Burada en can acıtan zincir kiti olayında Honda Yamaha'ya göre 30 euro daha pahalı.
Fakat R1 den önce bende R6 vardı. Onun zincir takımını 8 bin de değiştirmek zorunda kalmıştım.
Şu an kullandığım Honda yaklaşık 23 bin de. Hala orjinal zincir takımını kullanıyorum. Ama değişme zamanı yavaş yavaş geliyor.
Parça konusundaki görüşüm budur.
Kaza olayı gözardı edilmek zorundadır.
Allah göstermesin.
Eğer bir kaza yaparsanız ve büyük masraf açacak hasara sahip bir kaza olursa, motoru çok fazla düşünecek bir halde olmazsınız.
Bunun dışında sağlam bir sigorta yaptımaktan da kaçınmayın.
-
04 Mayıs 2007, 12:22
#923
boy adlı üyeden alıntı
@Tanju
Mono kapak motoru tek kişilik yapmak dışında bir işe yaramaz. Tamamen gösteriş. Arka seleyi çıkartıp, mono kapağı takarsın. Böylece sürücü dışında biri oturamaz, yolda motora binmek isteyen hatunları arkaya atamazsın
hehehehe tahmin etmiştim saol bilgi için ama madem hatunları arkaya atamıyoruz o zaman gerek yok
-
04 Mayıs 2007, 13:28
#924
yok yok arkadaş olmuyacak böyle kırık omuzla evin penceresınden yoldan gecen ss lere bakarak dahada çıldırıyorum 2005 bişey aldırcaklarbana eninde sonunda eksozun sesi bitiriyo zaten. yok arkadas 2008 kışın alacam olmassa.
-
04 Mayıs 2007, 13:31
#925
Sonsuza kadar süren tek A$K motosiklet aşkıdır !
'TUĞBA OKAN EKİN' << 03.04.2007 >>
-
04 Mayıs 2007, 14:20
#926
KASKO FİYATLARI
YAMAHA R6 = 2.600 YTL (25.000 YTL üzerinden)
HONDA 600RR = 3500 YTL http://www.mototal.com.tr/sigorta03.asp
asgari şartlarda % 30 fazla
AYNI DİLİ KONUŞANLAR DEĞİL, AYNI DUYGUYU PAYLAŞANLAR ANLAŞABİLİR
-
04 Mayıs 2007, 14:33
#927
bu arada bir şey belirteyim;
kasko fiyatları motorun fiyatına, kaza yapma oranına, yedek parça fiyatlarına vb. gibi etkenlere göre değişir.
-
04 Mayıs 2007, 14:34
#928
bende R6 vardı. Onun zincir takımını 8 bin de değiştirmek zorunda kalmıştım.
Şu an kullandığım Honda yaklaşık 23 bin de Hala orjinal zincir takımını kullanıyorum
olaya bu yönden bakıldıgında yinede honda almak karlı gibi görünüyor..
-
04 Mayıs 2007, 14:50
#929
ELINT; İşte yurtdışındaki motorcularla bizim farkımız da bu. Biz burda motor alırken mantığımıza göre hareket etmek zorunda kalıyoruz. Gönlümüzdekine binemiyoruz. Niye ben honda almaya mecbur kalım bu ülkede. Amerika'da hepsinin arasında 100-150 dolar oynuyor. Burda da öyle olsa herkes gönlündeki motora biner. Türkiye'deki motosiklet sektörünü çözebilmiş değilim.
[I]Bir yerde küçük insanların büyük gölgeleri oluşuyorsa orada güneş batıyor demektir...[/I]
-
04 Mayıs 2007, 14:59
#930
ennginn adlı üyeden alıntı
ben 2005 1000 RR kaskosu için 1.600 YTL ödüyorum (anadolu sigorta-motor değeri 20.000 YTL alındı.)
sen hiç gözlerinde korku olan bir kartal gördün mü ?
-
04 Mayıs 2007, 15:13
#931
-
05 Mayıs 2007, 15:04
#932
boy adlı üyeden alıntı
Arkadaşlar az önce TMF'den Deniz hanım ile görüştüm. Yarış programı dediğim şekildeymiş, değişmeyecek dedi. Çok saçma sapan bir program yapmışlar. Superbike B ve CBR Cup yarışları Açılış Töreni'nden önce koşulacak. Bu durumda beni izlemek için en geç saat 10:30 gibi, Hakkı arkadaşımızı izlemek için de en geç 11.00 gibi pistte olmanız gerekiyor.
yarın yarışa gidiyomuyuz ?
türkiye motosiklet federasyonunun sitesinde körfez pistinde yarın yapılacak yarışla ilgili tek satır yok.
http://www.tmf.org.tr/home.php
türkiye dallamalar/beceriksiler federasyonu
sen hiç gözlerinde korku olan bir kartal gördün mü ?
-
05 Mayıs 2007, 15:25
#933
gsxf vs. cbr 600f
[QUOTE=aytskal;657930]Benim bahsetmek istediğim farklı bir durum var konu dışına çıkmış olacağız biraz ancak...Yaklaşık 1 yıl kadar Hyosung Gt 250 Comet kullandım 250 cc 29 hp motosikletle iyice bütünleştim ardından ara ara GS 500 Suzuki kullandım bu makinedede tecrübe edindim 47 hp bir makine...Bir kaç ay sonra kış dönemlerinde 600 cc motosiklete geçmeyi planlıyorum...Ancak benim problemim mantık açısından direk 4 silindirli bir 600 cc makineye geçmek istememem.Bu nedenle 2 silindirli alternatifler üzerinde duruyorum...Şöyle bir bakacak olursak GS 500 ER 5 yada CBF 500 uygun gibi görünsede gerek rüzgar nedeniyle grenaj tercih etmem ve eskiyen teknolojileri nedeniyle elendiler...Elimde kalan üç alternatifse GSX F 600 (80 HP) Suzuki ile Kawasaki ER 6 N (Grenaj yok) ve F (72 HP),Hyosung GT 650 R (72 HP)...Bunların yanında Honda CBR F 600 var ancak 109 Hp bir motosiklet 4 silindirli;29 Hp Hyosung tan sonra fazla yüksek bir sıçrayış olabilir diye düşünüyorum...
Suzuki Katanayı görünüm olarak çok beğeniyorum ancak tekniği konusunda bir fikrim yok üstelik kime sorsam sakın alma diyorlar onun yerine 600 F tercih etmem yolunda telkinler var ikinci el fiyatları aşağı yukarı aynı...Kış aylarına kadar iyice düşünüp kararımı vereceğim sizin fikirlerinizide almak istedim şimdiden teşekkürler..
CBR 600F kullanıyorum. Kuzenimin Gsx 750F te bir süre garajımda misafir oldu. İkisi ayrı segmentlerin farklı karakterli motorları, avantajları ve dezavantajları var tabii. 600F kontrolü senin elinden alabilecek bir karakteristiğe sahip, atak bi makina. Virajdan önce Frenaj konusunda tecrübeli olman gerekiyor kısaca tam bir sport (günümüz degerlerine göre SS degil bence)750F ise yaklaşık aynı beygir gücüne sahip (98HP) torku yüksek sürmesi keyifli ve son derece güvenli hissettiren, gücünü korkutmadan sunan bir Sport-touring. Bugünkü tecrübem ve aklım olsa CBR600F den evvel oturuş pozisyonu daha rahat, hakimiyeti kolay,ayakları yere basan 750F i önce kullanırdım. Ardından 600F daha uygun olur bence.
Bir mum diger bir mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez
-
05 Mayıs 2007, 16:02
#934
Arthas adlı üyeden alıntı
ELINT; İşte yurtdışındaki motorcularla bizim farkımız da bu. Biz burda motor alırken mantığımıza göre hareket etmek zorunda kalıyoruz. Gönlümüzdekine binemiyoruz. Niye ben honda almaya mecbur kalım bu ülkede. Amerika'da hepsinin arasında 100-150 dolar oynuyor. Burda da öyle olsa herkes gönlündeki motora biner. Türkiye'deki motosiklet sektörünü çözebilmiş değilim.
yurt dışı konusunu hiç açma düşündükçe darlarımdaki kan beynime öyle bir basınç yapıyorki
bazen yurt dışındaki 2. el piyasasına bakıyorum. adamlar 70.000 km de 954rr 900rr vs.... motorları alıyorlar. bizim ülkede olsa racing motosiklete 50.000 km yi geçtiksek sonra alıcı bulamazsın. adamlar alırken korkuyor. ufak bir sorunda bile alacagın yedek parça fiyatları korkutucu. ama yurt dışında gerek bilinçli motosiklet kullanıcıları gerekse ucuz yedek parça kaliteli hizmet veren servisler sayesinde 70.000 km deki racnig motor bile satılabiliyor.
olaya 0 motosiklet fiyatlarından baktıgımızda ise insanların gelir düzeyleri ile motosiklet fiyatlarını karşılaştırıyorum. ve insanlar hiç bir birikimleri olmadan istedikleri motoru en fazla 1 sene içinde alabiliyorlar. buda en fazla olan bir oran. bizim ülkemize gelince hadi gelir düzeyinide geçtik vergiler sayesinde motosikletlere %50 daha fazla ödememiz insani deli etmeye yeterli oluyor. bir motosiklet alırken ilk düşündügün almak istedigin marka modelden önce fiyatına bakmayı ilke edinmemizi sağlıyorlar.
1938'de uçak araba yapabilen bir ülke 2007 yılında %100 türk malı bir motosikleti dahii üretemiyor daha ne deyim .
söylenecek çok şey var ama olay farklı noktalara gidiyor en iyisi susmak...
-
05 Mayıs 2007, 16:51
#935
tderida...
Benim aklımdan geçenleri emin olmamakla birlikte tahmin ettiklerimi aslında tamı tamına dile dökmüşsün...Suzuki 750 GSX F yanı sıra en mantıklısı 600 GSX F olacak anladığım kadarıyla Honda 600 F göre iki silindirden olsa gerek daha sakin bir makine.Suzuki Sport Touring segmentinde görünsedeHonda 600 F sanırım çok daha sportif özellikler taşıyor.Bunların yanısıra street bike olarak adlandırılan Hyosung 650 GTR var Fazer 600 aklımdan geçmiyor değil karar vermek çok zor olacak teşekkürler verdiğin bilgiler ve tavsiyelerin için...
-
06 Mayıs 2007, 05:21
#936
ELINT adlı üyeden alıntı
yurt dışı konusunu hiç açma düşündükçe darlarımdaki kan beynime öyle bir basınç yapıyorki
bazen yurt dışındaki 2. el piyasasına bakıyorum. adamlar 70.000 km de 954rr 900rr vs.... motorları alıyorlar. bizim ülkede olsa racing motosiklete 50.000 km yi geçtiksek sonra alıcı bulamazsın. adamlar alırken korkuyor. ufak bir sorunda bile alacagın yedek parça fiyatları korkutucu. ama yurt dışında gerek bilinçli motosiklet kullanıcıları gerekse ucuz yedek parça kaliteli hizmet veren servisler sayesinde 70.000 km deki racnig motor bile satılabiliyor.
olaya 0 motosiklet fiyatlarından baktıgımızda ise insanların gelir düzeyleri ile motosiklet fiyatlarını karşılaştırıyorum. ve insanlar hiç bir birikimleri olmadan istedikleri motoru en fazla 1 sene içinde alabiliyorlar. buda en fazla olan bir oran. bizim ülkemize gelince hadi gelir düzeyinide geçtik vergiler sayesinde motosikletlere %50 daha fazla ödememiz insani deli etmeye yeterli oluyor. bir motosiklet alırken ilk düşündügün almak istedigin marka modelden önce fiyatına bakmayı ilke edinmemizi sağlıyorlar.
1938'de uçak araba yapabilen bir ülke 2007 yılında %100 türk malı bir motosikleti dahii üretemiyor daha ne deyim .
söylenecek çok şey var ama olay farklı noktalara gidiyor en iyisi susmak...
Sevgili kardeşim Elint;
ve bu topiği okuyan diğer kardeş ve arkadaşlar.
Konu başka yere gitmeden bir açıklama yapayım.
Sizler de ülkenizi nereye götürmeniz gerektiği hakkında hedef sahibi olun.
Yurtdışı diye bahsedilmiş ama;
ben o yurtdışılardan bir çoğunu gördüğüm için, yurtdışı kavramına katılmıyorum.
Gelişmiş ülkeler diyelim.
Ben bu tanımlamayı kullanacağım.
Bu nedenle yurtdışı demekte ısrarcı arkadaşlar da konuyu bu şekilde algılayabilirler.
Öncelikle;
Gelişmiş ülkelerde motosiklet bir ihtiyaçtır.Bunun dışında buzdolabı, çamaşır makinası, fırın da bir ihtiyaçtır..
Bu nedenle bu ihtiyaçların giderilmesi konusunda gelişmiş ülkelerin yönetimleri, vatandaşlarına her türlü imkanı sağlarlar.
Hatta gelişmiş ülkelerde bir evde oturmak da bir ihtiyaçtır. Bu nedenle gelir durumuna göre vergi muafiyetleri sağlanır.
Daha da fazlası, gerekirse devlet ödediğiniz kirayı size geri öder.
Ya da burada olduğu gibi siz kira ödemezsiniz. Devlet direkt ev sahibinizin hesabına yatırır.
Bütün bunların kaynağı ise vergisini tamam ve zamanında ödeyen vatandaşlardır.
Şimdi babanız vergi kaçırıyor.
Devlet babanızın kaçırdığı vergileri kapatmak için, heves edilen malların vergisini yüksek tutuyor.
Bu vergi kaybı nedeniyle işçi ve emekçi haklarını alamıyor.
Fakat siz de;
Siz de motosiklet almak istiyorsunuz.
Ama...
babanızın kaçırdığı vergilerin sonucuna katlanıyorsunuz.
Tek şansınız var.
Babanız kaçırdığı vergilerle zengin olursa, istediğiniz motosikleti alabilirsiniz.
Çoğunlukla babanız kaçırdığı vergilerle zengin olamaz ve siz istediğiniz motosikleti televizyondan, dergilerden izlersiniz.
Devleti eleştirmek de sonuna kadar haklı olduğumuz yerler var.
Fakat biraz kendimize bakmak da fayda var.
Gelişmiş ülkelerde ki insanlar, istediklerine sahip olabiliyorlar.
Fakat bunun alt yapısında başka şeyler var..
Ha şimdi ben bunu yazdım..
Okuyan;
hakikaten, biz napıyoruz yaa mı diyecek?
Ya da sizden dürüst vatandaşlar olmanızı istersem haklı mı olurum?
Hayır.
Maalesef HAYIR....
Bu nedenle bunları kafanıza takmayın..
-
06 Mayıs 2007, 06:47
#937
patriote
evet gelişmiş ülke demek daha dogru. önceki arkadaş yurt dışı olarak söyledigi için bende öyle devam ettim
babanızın kaçırdığı vergilerin sonucuna katlanıyorsunuz.
babamızı ihpar etsek sorunlar çüzülür mü?
-
06 Mayıs 2007, 14:46
#938
bi banka soysam en black ından alsam r6 .
-
07 Mayıs 2007, 00:00
#939
ELINT adlı üyeden alıntı
patriote
babamızı ihpar etsek sorunlar çüzülür mü?
Baban vergi kaçırmıyor.
Ben genel anlayışı anlatmak istedim.
Bak;
aşağıda iyi bir örnek var.
paylasimciturk adlı üyeden alıntı
bi banka soysam en black ından alsam r6 .
Biz vergiye kızıyoz, sen banka soyucan.
Benzin masraflarını da kuyumculardan çıkarırsın..
-
07 Mayıs 2007, 02:47
#940
heheh benzin 3 ytl oldu abi puhah 5 ytl olur yakında tüpraşa bıraktı devlet fiyat zam oranlarını adamlar 5 ytl dese yine alacaz a.g kusra bakmayın.abi sonuçta bankalarda vergi kaçırıyor aslında vergi dairesini soymak lazım.vergiler orda zaten.heh.
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 8 kullanıcı var. (0 üye ve 8 misafir)
Bu Konudaki Etiketler