Yazdığım gibi pek büyük farklar yok.windy125 adlı üyeden alıntı
Ace 4 vites,ön arka kampana.
Cb e 5 vites,ön fren disk.
İki motorda performans olarak 125 cc'lik bir commuter ne verirse onu verir. Bakımları zamanında yapılırsa ben iki motorun da üzeceğini sanmıyorum.
Ace ya da Cb e seçimi artık zevkinize kalmış.
Bende önde 17 dişli var
1. Vites geciş aralıkları arttı. Şehir icinde coğu zaman 4 ncü vitese takmaya gerek bile kalmıyor
2. Güc düştü. Beşinci viteste güc hic yok. Düz yolda 4ncü viteste 90km ye cıkıyorum 5nci 90 ı aşamıyor. Hatta karşıdan hafif rüzgar varsa hız geri bile düşüyor. Aşağı eğimli yolda 110km ye kadar cıkabildim. Burada 5inci vites işe yaradı. Aynı yerde 15 dişli ile yanılmıyorsam 105 görmüştüm. Tam emin değilim 100 de olabilir.
Yokuşlarda her zaman cıkıtığım vitesle cıkamıyorum. Vites düşürmem gerekiyor
3. Gaz vermeden debriyaj basılı indiğim bir yer var orada 17 dişli daha yüksek hıza ulaşıyor. Sanırım zincir sistemi fren etkisi gösteriyor. 15 dişlinin etkisi 17 ye göre daha fazla. Bu aynı zamanda fren mesafesinin uzadığı anlamına da geliyor. Temkinli kullanan birisi olduğumdan beni fazla etkilemedi. Cabuk alıştım.
4. Yakıta etkisi olmadı.
Arkadaşlar motoru çalıştırdıktan sonra cikleyi açıyorum ve motor sönüyor cikleyi gaz vererek açmam gerekiyor sizce normal mi. Ayrıca kalkışlar sönük kalıyor acaba neyden kaynaklanıyor gaz yemiyor gibi geliyor bana ne yapmam gerekiyor sizde de durum bu mu.
---------- Mesajlar birleştirildi - 00:46 ---------- bir önceki mesaj zamanı 23:57 ----------
Motorumuz honda'nın resmi sitesinden kaldırılmıştır.
Jigle açmaya neden gerek duyuyorsun ki? Yazın Jigleye gerek yok.Jigleye gerek olmadigi için de calistirdiginda motoru boguyorsun ve stop ediyo..Kışın da jigleli calistirmak istiyorsanız önce jigleyi açın ve hiç gaz koluna dokunmadan marsa basın. .bi kaç dakika motor isindiktan sonra jigleyi birden kapatın. Sonrasinda motor normal rolantisinde calismaya devam edecektir.
Ayrıca motor gaz yemiyor demissin jigleyi kapattigindan emin ol yola cikarken.sebebi bu olabilir.
Verdiğiniz bilgiler için teşekkürler, dediklerinizi uygulayacagim.
ön dişli 16t yaparsanız ideal hale gelecektir, düz yolda maks hız 110-115, torktan kayıp çok fazla değil.
ben o şekilde test ettim. tavsiyemdir.
16t ile benim motor düzde 110 u görür mü şüpheliyim. 15 dişli ile en fazla 100km,102km civarı yapıyordu. İleriki bir zamanda 16t takıp denemeyi düşünüyorum. Az yakan düzde 110 yapan bir motor hem şehir ici hem şehirler arası icin cok iyi olur.
Bu arada internette glh125sh(cb125e nin kullanma kılavuzundaki görünen ismi) olarak arattırdığımda bir sitede bazı teknik resimlere ulaştım. İlginizi cekebilir
http://www.mototoro.com/search.aspx?Keyword=glh125sh
aslında mototoro honda parcası satan bir site parcaların resimlerini,yerlerini ve isimlerini gösteriyor.
resimlerin üzerine tıkladığınızda resimleri büyük görebiliyorsunuz.
[QUOTE=OSİMAN;3419724]PTT den çıkma onlar.[/QUOTE
SANIRIM DIŞ PLASTİK AKSAMINDA SORUN VAR .. NEDENİNE GELİNCE YEDEK PARÇA BAKIYORUM MESALA SİPERLİK SİYAH KIRMIZI VE MAVİ VAR AMA SARI RENK YOK AYNI ŞEKİLDE YAN KAPAK VE ARKA KUYRUK PLASTİKLERİDE.. DEMEKKİ SARI RENK ALMAK AKIL İŞİ DEĞİL..
3100 TL
17 bin KM
Honda CB125E sizce alınır mı ?
aynı fiyata Kuba CR1 2.000 KM var ama biri daha yeni ne olduğu tam belli değil biri Honda
CR1 devir saati var,dijital gösterge var 150 cc titreşim yok
Honda sadece honda kalitesinden alıcı olarak bakıyorum.Titreşim var deniyor devir göstergesi yok
Sonuçta 20 binde ki motorun servisle işi yok ve garantiside bitmiştir.
12 bin km de benim cb..Masallahi var taş gibi hiç üzmedi..Yolda kalır miyim diye düşünmeden nispeten uzak yerlere giderken hiç aklımda şüphe bırakmıyor..Honda markasını hakeden bir motor..temiz kullanilmissa dusunmeden alın derim..Yalnız özellikle dikkat edin motoru satın alacağınız kişi motoru MIKUNI nickli arkadaş gibi kullanmissa arkanıza bakmadan kaçın.
Sarı motorlardan birini ben 3 ay önce aldım. Aldığım yerde 1.parti olarak 60 adetden 10 adet kalmışdı ve fiyatları oldukca makuldu.Ben gittiğim gün o 10 adet kalan motorlardan en az km (kmler 500 ve 4000km arasında) ve kırıksız, çıkıksız sağlam birini seçerek aldım. Motorlar daha önce beyaz renktelermiş sonra sarıya boyanmışlar.
Motorlar tırlarla çeşitli illerden araçlara yüklenerek Ankara ya getirilmişler.Zaten hepsi Ankara honda boradan çıkmışlar.Sonuçta tekrar hepsi Ankara ya gelmişler.
Taşınma durumunda bazı motorlar kasada devrilmiş ya da birbirlerine yaslanmış falan filan durumlar olmuş o yüzden çoğunda kırık, düşen parçalar, sele yırtılmaları, sinyal kopmaları ve depo yamulması gibi hasarlar meydana gelmiş. Bazılarıda pert olmuş durumdaydı.
Daha sonra 2. ve 3. parti olmak üzere bir kaç yüz daha motor geldi ama bunlarda fiyat piyasa fiyatlarından satıldı.Talep çok oldu tabi.Dışarıdan bile insanlar almaya geldi ilk partide.
Ben şu an sıkıntısız gayet iyi bir şekilde kullanıyorum
Yanlız bu motorlarda rodaj dönemi nasıl geçmiştir bilinmez.Şans diyerek aldım ama oldukca az yakıt tüketimi ve motorunda akar kokar bir durum yoktu.
Zaten hiçbirinin motorunda akar kokar bir durum yoktu.Sadece Kırık çıkık ya da eksik parçalı olanlar vardı
---------- Mesajlar birleştirildi - 13:15 ---------- bir önceki mesaj zamanı 13:02 ----------
Bu motorların akıbeti ptt ile çalışan taşeron firma kurye işlemleri için almış olduğu bu motorları ihale sanırım fes edilince ellerinde kalmış ve satışa çıkarılmış.Motorlar 2012 senensinden bu yana depolarda yatmaktaymış. Fakat bakımları çalıştığı sırada düzenli olarak yapılmış.Kayıtlarda çıkıyor.
---------- Mesajlar birleştirildi - 13:36 ---------- bir önceki mesaj zamanı 13:15 ----------
Depoları kurumuş ve aküleri bitik bir vaziyetteydiler.Ben bir buji,benzin ve alet takımımla gittim.
Benim beyendiğim motor 3000km de ve aküsü bitikdi..Ama kondüsyonu iyi durumdaydı.
Akü sıkıntı olduğu için tek vurdurma ile allahdan çalışdı.
O an dünyalar benim oldu ucuz fiyata 0 ayarında honda motor sahibi oldum dedim
Boyasını dert etmedim hatta sarı renk daha spor tarz olmuş dedim ama çok sade dedim.Buna renk katmam ya da bir hareket katmalıyım dedim
---------- Mesajlar birleştirildi - 13:52 ---------- bir önceki mesaj zamanı 13:36 ----------
---------- Mesajlar birleştirildi - 14:44 ---------- bir önceki mesaj zamanı 13:52 ----------
[IMG][/IMG]
---------- Mesajlar birleştirildi - 14:51 ---------- bir önceki mesaj zamanı 14:44 ----------
Gittiğimde durum böyleydi.Açık arazide güneş ve yağmur altında bir süre kalmışlar ama küf pas bir durum oluşmamış.Solmalar olmuş.Arka çanta demiri ve ön koruma demirinde.Aralarında baya bi dolandım.
Sonunda bulduğum motorda tek masrafım dikiz aynaları ve akü almak oldu.
---------- Mesajlar birleştirildi - 15:20 ---------- bir önceki mesaj zamanı 14:51 ----------
Yağı oldukca iyi durumda ve yeterliydi ve Periyodik 4000 bakımına çok az kalmıştı.Aldıktan bir kaç test sürüşünden sonra 4000kmyi tamamladım ve bakıma girdim.Sonra temizleme, cilalama, yağlama ve bakımdan sonra biraz emekle bu hale getirdim.
Sarı renge gitsin diye bir renk kombini oluşturarak stiker tasarladım ama orjinaline sadık kaldım.Stikerları yaptım ama tam simetri yapıştırma yapacam ve altında ava kalmasın diye oldukca ter döktüm.
Daha sonra stiker üzerine daha uzun ömürlü olması açısından vernik uyguladım.
Vernik işi oldukca zahmetliydi özellikle maske aşaması
Ve uygulama sonrası;
Bu uygulamayı şimdilik sadece depoda yaptım Çünkü kızgın güneş altında en çok o kısım ısınıyor.Hem boyasınıda korumuş olur.
Şu an bu konu içerisinde 22 kullanıcı var. (0 üye ve 22 misafir)
