Keeway Outlook 150 Kullanıcıları / Bilgi Paylaşım Başlığı

**kuturkutur** · 03 Eylül 2010, 09:28

Seyh Şamil ağbim doğrusun. Zaten benim de aklımdan bir Michelin geçmekte. Ancak ortalama bir buçuk iki ay içinde kapalı garajda üzeri örtülecek bir motosikletim olduğundan , bahar aylarının gelmesi ile lastik değişimine direk gideceğim. Şimdiden lastik alıp , onu tüm kış betonda tutmak , yazık olur diye düşünüyorum.

Bununla beraber bilgilendirici bir şekilde yazıma devam edeyim.

1000KM Bakımına da hazır serviste yapalım dedik. Zaten gelmişti. Yağını değiştirdik. Bu seferki yağ tam siyah aktı. İlk rodaj yağı yeşil bir renkte iken bunun simsiyah olması biraz ilginç geldi. Ateşleme ve diğer yerlerinde sorun olmadığı için buji değişikliği filan gerekmiyordu.

Bu motosiklette gaz elciği ile ilgili ciddi bir sorun var. Belli bir kullanımdan sonra boşluk oluşuyor. Bir miktar boşluğu anlarım ama bazen bir cmlik dönüş boşluğu oluyor. Motor ile özellikle arabaların arasında çok düşük hızlarda giderken , minik minik dokunuşlarla yalpalamadan geçmenin anahtarı bu yöntem olduğundan , elcikteki boşluk yüzünden özellikle aralardan geçiş konusunda sizin bazen ani hızlı kalkışlara yada ayağınıza motoru iteklemenize sebep olabiliyor.

Çözüm ise basit. Adını hala öğrenemediğim ama taktırırken somun civata satan kişilerden öğreceğim C harfi şeklindeki vida stoperi (bu adı şuan ben uydurdum) Fotoğrafını filan çekeceğim tam olacak. Bu vida stoperi , içine giren gaz teli ve onun ince ayarını yapan somun önüne ve arkasına takılarak , o somunun sabitlemesini sağlayacak.

Yani umduğum bu.

**kuturkutur** · 05 Eylül 2010, 22:40

Kendim ettim kendim buldum.

Ctesi günü hava tam motosiklet yıkama havası diyerek güzelce haftanın çamur ve toz izlerini temizlemeye başladım.

İyi güzel jantları filan parlattıktan sonra şöyle bir motoru çalıştırdım. Tamamdır diyerek park ettim.

Tabi akşam üstü arkadaşımın doğum gününe çıkmak için yola çıkana kadar.

Kornam bana yabancı gibi davranıyordu.

Sanırım bir şekilde bir yerlerine su kaçırdığım için kornamda butondan yada kornamın kendisinden kaynaklı bir temassızlık baş gösterdi. Şimdi haftabaşı tekrardan servis yolları gözüktü.

Sakin sakin yıkamak gerekiyor. Not almakta fayda var.

**kuturkutur** · 06 Eylül 2010, 22:49

Sabah erken yol alır.

Aynen bende erkenden kalktım ve motorumun elimin girdiği tüm korna ve elektrikli aksamını kuru bez ile sildim. Evet bezim kısmen ıslanmıştı.

Sonuç. Mik mik öten Road Runner kornama geri kavuştum.

Servise gitmeden.

Bu arada yine öğretici bir bilgiyi daha paylaşayım.

Gaz elciğinde bulunan boşluğu çok fazla polemiğe girmeden , karbüratör girişindeki ayar vidasından sıkarak , sağlam bir noktaya getirdik. Bu konuda Hasanpaşa`dan Selim ustanın ortalama 3 dklık girişimi ile çözüldü.

Ayrıca vidaların üzerindeki somunların kaymasını engelleyen "C" harfi şeklindeki zımbırtının adı segman imiş.

**kuturkutur** · 09 Eylül 2010, 20:59

Bugün planlı ilk uzun yolculuğuma nazlı yarimi de alarak Şileye yaptım. Yolculuk uzunluğu gidiş dönüş olacak şekilde 120 KM.

Öncelikle GPS ile gerçek hız ölçümü yapabilmek adına bu seyahati çok istiyordum. GPS ile yaptığım ölçümde şaşırtıcı bir şekilde hız göstergemin doğru gösterdiğine kanaat getirdim.

Şimdide bilgi notları.

İki kişi bu motosikletle ve dolu bir çanta ile maksimum 100km/h yapabilmekte. Bunuda ancak yokuş aşağı yapmakta. Normal düz yolda maksimum hızı 95km/h. Bu değere deli gibi esen rüzgarda ulaştım. Rüzgar olmasa maksimum bir yada iki km bir fark oluşur.

Ancak bu uzun yol sonucunda özellikle ibrelere giden hız telinin tekerlek bağlantı noktasından siyah renkli yağların aktığını gördüm. Altı kollu jantlarım olmasından dolayı her bir kola yağ sıçratmış. Bu iki soruyu yanında getiriyor. Bu kötü bir olay mı ? Oraya sürekli yap mı sürmeliyim ? Öğreneceğiz ?

Karşı yönden gelen aşırı sert rüzgarın haricinde artçımın da belirttiği üzere motorlar seyahat güzelmiş

Ancak yolda özellikle yokuşlarda hızım 60km/h kadar gerilerken , gerilerden gelip yüksek cc motorları ile yokuşları zorlanmadan çıkanlara da gıpta ile bakmadık değil.

Hedefimi bundan bir kaç sene sonra büyük ccli bir scooter daha...

Durumlar bu.

**Şeyh Şamil** · 17 Eylül 2010, 17:15

Lastik değişimini ileri bir tarihe ertelediysen, kış mevsiminde çok

dikkat etmende yarar var.. Aksi halde kızak gibi kayarsın !..

Rodaj ve sonrasında dahi motorunu birkaç dakika ısıtman ve

akabinde heraket ettirmen, parçaların tam yağlanmasını

ve ömrünün uzamasını olumlu etkileyecektir..

Motor yağını'da çok fazla km geçmesini beklemeden, ortalama

1000-1500 km arasında değiştirmen faydalı sonuç doğuracaktır..

**kuturkutur** · 17 Eylül 2010, 17:52

Şeyh Şamil ağbim.

Aynen dediğin gibi düşünüyorum.

Kış aylarının özellikle soğuk geçen döneminde motorumu kapalı garaja çekmeyi düşünüyorum. Bahar aylarının gelmesi ile ilk alacağım şey lastik olacak. Şuan bu lastikler ile de gidebildiğim kadar gitmeyi hedefliyorum.

Yaptığım düşüş sonucunda gördüğüm bir gerçeği daha yazmak istiyorum.

Kaydığım zemin üzerinde düştüğüm için montumun da belli yerleri kirlendi. Ancak bunların çamur lekesi olmadığını defalarca çıkmaması ve soluk kalan rengi ile mazot lekesi olduğunu öğrendim.

Benim düşüşüm lastiklerin her ne kadar ıslak zemin performansı düşük olsa da , yerdeki mazottan kaynaklı olduğuna kanaat getirdim.

Velhasılı hal ve gidişat iyidir.

**Şeyh Şamil** · 17 Eylül 2010, 18:01

Peki !.. Geçmiş olsun.. En son ve en büyük kazan bu olsun kardeşim..

**kuturkutur** · 28 Eylül 2010, 09:25

Cuma günü ay başı olması sebebi ile bir güzel komple bakıma sokuyorum çocuğu.

Fotoğraflarını da çekeceğim. İçini dışını net görmek ve göstermek için...

**kuturkutur** · 01 Ekim 2010, 21:48

Evet bugün bakım onarım günü idi.

Öncelikle cuma günü olması ile haftanın sonlanması gereken tüm işlerini bitirmek bayağı bir vaktimi alsa da en nihayetinde 30 dk erken çıkarak , yolumu tamir servis atölyesine çevirdim.

Daha önceden randevu olarak gittiğim bu servise ilk defa bakım için gittim. Yer Beşiktaş Ihlamur`da bulunan MotoBakkal isimli yer. Tam aradığım gibi bir yer. Hem motosiklet yedek parça bol miktarda var hem de adam gibi tamir servisi. Bir hafta önceden bir tanışmak hem de ortamı görmek için gittiğimde hem ustayı , hem müşteri olarak bana yaklaşımlarını hem de nasıl tamir yaptıklarını izlediğim ziyaretten çok memnun kaldım.

Geçen bir haftalık süre boyunca motoru iyice dinleyip aynı zamanda tüm problem ve eksikliklerini not alarak gittiğimden adım adım sonuca gitmek istedim.

Gitmeden iki gün önce Motobakkal noktasında Anıl isimli çok yardım sever aynı zamanda çok saygılı arkadaşa , neler yaptırmak istediğimi hem de neler almak istediğimi kalem kalem belirtim. Uygun fiyatlarını aldım. Bugün tekrar teyit etmek amacı ile aradığımda özellikle bekliyoruz seni onayını da aldıktan sonra yolumu Beşiktaşa çevirdim.

Tam sözlerinden durdukları gibi beni ve motoru servise aldılar. Usta bir kez daha şikayetlerimi ve yapmak istediklerimi dinledi ve olması gereken noktasında fikirlerini belirtti.

Bu arada tamirhane temiz ve düzenli bir yer. Aynı zamanda bir ustada ilk baktığım şey ortada dağınık takımlar ve kırık , bozuk , işlevsiz malzemelerin olmadığı idi. Beğenimi tekrar kazandı.

Motoru güzelce elektrikli sehpaya koyup , önce iki haftadır canımı çok sıkan , karbüratör benzin kelebeğinin geç kapanması sorunu için karbüratörün söküm işlemini gerçekleştirdiler. Artan benzin sarfiyatım ve motorun eski Jawa motosikletleri gibi titreşimle çalışması kafamı çok kurcalıyordu.

Gayet sakin ve temiz bir şekilde , haldur huldur değil adım adım söktüklerinde 2.200KM yapmış motorumda pislik izine rastlamadılar. Ancak benzin ve hava ayarlarının zengin karışıma ayarlı olduğunu iki buçuk tur ayarına getirdiklerinde iyi olacağını belirttiler.

Yanma odasının üzerindeki şamandıra ve içine giren ince memeleri tek tek basınçlı hava filtresi ile temizlediler. Bu arada tiner ile de yanma odasının içini temiz bez ile de sildiler. Daha önce de tiner ile karbüratör temizliği yapıldığını ve makbulunun bu olduğunu bildiğimden hoşuma gitti.

Ardından yağ değişimine geçtik. 10W40 yağ yerine gelen kış dönemi için bir kalın yağ önerisi rica ettim. Castrol 15W50 önerdi. 20W50 ye göre çok daha iyi olacağını , aşırı kalın yağa bir seferde geçmememi önerdiler. Yağ değişim sırasında yağ filtresi yine tiner ve kompressör ile temizledikten sonra iş geldi buji değişimine.

Hep kullanmak istediğim ve olacaksa Iridium olsun dediğim buji tercihimi hemen aldık. İçinden NGK DCPR8E çıkan motoruma CR8EHIX-9 IRIDIUM BUJİ ile değiştirdik. Elbette kit halinde geldiğinden ateşleme bobinini de değiştirdik.

Hava filtresine basınçlı hava tutulması , düşen hava filtresi vidasının yerine sağlam ve segmanlı vida takılması. WD40 ile sıkılabilecek heryerine temizlik ve tekerlek göbekleri için spreyle yağ sıktıktan sonra iş deneme turuna geldi.

2.200 KM boyunca yavaş yavaş eksikliklerini gösteren motorum resmen sıfırlanmış oldu. İnanamıyordum. Çalışması , ilk kalkışları ve performansı çok değişmişti. Ani dur kalk ve 5km/h den daha düşük hızlarda seyirde , bildiğin pamuk gibi gider olmuştu. İşte aradığım ayarlama ve servis.

Güzel bilgiler , temenniler ve bir ay sonra genel kontrol için tekrar sözleşerek , müsade istedim.

Hazırlıksız çıktığım ve fotoğraf çekemediğim için çok pişman olsam da , bir sonraki detaylı bakımında videoya bile almayı düşünüyorum.

Bu bakım neticesinde motorumu sıfırlanmışçasına kullanarak eve geldim. Hiç bir sorun ve problem çıkarmadan huzurla tekrar motor kullanmanın tadını çıkaracağım.

**poine** · 04 Ekim 2010, 22:45

tüm bu bakımlar içi ne kadar ödediniz?

**kuturkutur** · 04 Ekim 2010, 23:59

Selamlar

Bakım ücretini sormuşsunuz

Tam 100TL

**kuturkutur** · 06 Ekim 2010, 11:35

Bu modelin yakıt tüketimi ile ilgili veri.
http://www.spritmonitor.de/en/detail...html?cdetail=1

Ben kısmen bu değere yakın gidiyorum...

**Hay.alper.est** · 06 Ekim 2010, 13:11

ohoo dostum sen bu topikte yanlız kalmışın be ya biraz foto atta hareketlensin topik

**kuturkutur** · 06 Ekim 2010, 16:43

Haklısınız.

Salak gibi motorun bütün iç aksamını an be an gösterebileceğim kadar net imkanım varken , bir anlık dalgınlıkla , fotoğraf makinemi unutmam bu işe tuz biber ekti.

Benim için bu başlık bir nevi motosiklet güncesi olarak kullanılsa da , sanırım motosikletimle tek düze bir hayat yaşıyorum.

Uzun yol deneyimi yaşayıp , bunun için bir kenara çekip fotoğrafta çektirmeyen aklımı da bir müsaitte mikeyim

Velhasılı benim gibi bir kişi daha olsa şu başlık altında sanırım post edilen cevap sayısı tavan yapar.

**kuturkutur** · 08 Ekim 2010, 20:50

Arka:120/80-R16
Ön:100/80-R16

Yukarıdaki ölçülere sahip motosiklet lastiği ararım. Bilen eden varsa ses etsin...

**kuturkutur** · 11 Ekim 2010, 22:40

En sonunda biraz zor da olsa çok güzel bir şekilde lastiğimi buldum. Hatta siz motosiklet severlerinde artık kullanabileceği güzel bir noktada buldum. Umarım size yardımı dokunur.

Pirelli ST66 serisi ıslak zemin lastiklerimin bugün siparişi verdim.

Yukarıda görmüş olduğunuz desende Pirelli lastiklerim hakkında bilgi sahibi olanların paylaşımlarından her zaman keyif alacağımı belirtirim.

Gelelim sizin işinize yarayacak kısma. Bu lastiklerimi artık çaresiz kalarak tüm lastik üretici ve distribütörlerine attığım mesajlardan bana geri dönen Bridgestone sayesinde ulaştım. Birlas isimli dağıtıcısından aldığım iletişim bilgileri ile bana gerçekten çok yardımcı olan , Şennur Hanım başta olmak üzere tüm Birlas ekibine teşekkür etmek isterim.

13 senedir sadece motosiklet lastiği konusunda çalıştığını öğrendiğim Şennur Hanımın , tüm motosiklet lastiği stokları ve hangi firmada ne var ne yok bilgisine de haiz olduğunu ayrıca öğrenmiş bulunuyorum.

Kendileri , Pirelli haricinde Metzeller ve Michellin konusunda da yardımcı olduğunu da paylaşmak isterim.

**kuturkutur** · 13 Ekim 2010, 22:45

İşte yine bir tamir güncesi ile karşınızdayız. Bu postumuzda motorumuzun kış şartları için en elzem ihtiyacı olan lastiklerinin değişiminin fotoğraflı bir şekilde anlatacağım.
Yine yerimiz , hizmet kalitesi ve çalışma düzeni ile takdirimi bolca kaznmış hem de daha önceki yazılarımda belirttiğim Motobakkal ve tamir atölyesi.

Yine her zaman olduğu gibi Motobakkal sorumlularından Anıl arkadaşla randevumuz sonucunda akşam üzeri , almış olduğum lastiklerle beraber , lastikleri ön taraftaki boşluğa sıkıştırarak ve ayağımı yere koyamadan geldim.

Ferdi usta ile hemen motoru yukarı kaldırıp , başladık söküm işlerine. Aşağıda resimler ve ara notları dahilinde yazımıza devam edelim...

Önce ön tekerden başladık. İşin kolay kısmı bu idi.

Hazır sökmeye başlayınca fren balatalarını da kontrol ettik. Henüz 2.500km yapmış motorumda balatalar ilk günkü bakımlarında olsa da , balataları söküp hem güzelce zımparalayıp , aynı zamanda özellikle sabah saatlerinde yapmakta olduğu "vik vik vik" sesinin önüne geçmek için , balatalara ince bir dik çizgi çektik.

Güzelce tozu alınan balatalar , pırıl pırıl bir şekilde yerine takıldıktan sonra , çetrefilli arka lastiğe girdik.

Arka Lastik ona bağlı çatal , egzoz , çamurluk ve kendi bijon vidaları ile sağlam bir çetrefil içeriyor. Sakin sakin vidaları söktük ve hepsine hava tuttuk. Sonrasında arka lastiği ayırdık.

Dileğim odur ki , kimsenin motoru şu vaziyette kalmasın. Bir ara içim acıdı. Motorumu bu halde görünce. Aynı zamanda hem ön hem de arka teker milleri tekrardan yağlandı. Bu bilgiyi de es geçmeyelim. Lastik montajları yapıldıktan sonra frenlerdeki hava boşluklarını da aldık.

Sonrasında da güzelce montajı yapılan lastiklerle bir deneme turu attım. Yine geçen sefer ki gibi bana bir başkasının sıfır motorunu vermişlercesine hoş bir durma testinin ardından motorumun aslında 2500 km boyunca tam manası ile durmadığını sadece yavaşladığını bu lastik ve fren bakımı ile anladım.

Düğmesine basılan robot gibi tak diye olduğu yerde durması ve yerlerin ıpıslak olduğu yerde hiç bir ciyk sesi çıkarmadan durması beni benden aldı.

Tabii şimdi son olarak , herhalde yarına olur , tekerlere Nitrojen bastıracağım. Bir de şuan lastiklerin havaları çok fazla. Yerdeki kum tanelerini kaba etimde çok net hissedebiliyorum...

Herkese keyifli sürüşler.