fs32 adlı üyeden alıntı
Motorun durumu iyi ise neden verilmesin.
Ben geçen yıl 2004 model Yamaha Bw's 100 'ü 1700 TL' ye satmıştım. Tanıdık bir motorcu ustasına ya da servisine göstererek almanda fayda var.
Kazasız belasız kullanmanız dileğimle. Motosiklet hakkında dikkat etmeniz gereken bir iki husus var ancak "önemli" olup olmadığına siz karar verin.Öncelikle artçı aldığınızda ayaklarını düz koyduğu takdirde sol arka taraftaki adını bilmediğim o siyah parçanın boyasını soyuyor zamanla. Bu yüzden topuklarını koyup burunlarını dışa doğru açması bu açıdan daha doğru. Ancak bu sefer de örneğin kırmızı ışıkta durup ayaklarınızı motoru öne ittirme haraketindeki gibi hafif arkaya doğru götürdüğünüzde artçının ayakları bacaklarınıza değiyor. Bu çok sinir bozucu. Seçim sizin.
Ön camı tutan 4 adet klipsi sanayide bulabilirsiniz kolayca. Fakat orijinali gibi sağlam olmuyor malesef. Bir kez denedim, ondan sonra hep servisten temin ettim.
Özellikle iki kişi bindiğinizde akselerasyonu yavaş olan bir motor olduğu için oldukça güç kalkacaktır. Kalkışlarda gazı köklemeyin, varsın yavaş kalksın. Aynı şekilde uzun yolda da kökleyerek gitmeyin. Bu hem kayışınızın çok çabuk yıpranmasına hem de çok daha fazla yakıt sarfiyatına sebep olur. 100 km'de 4.2 litre yaktığımı bilirim... Normal süresi ne kadar bilmiyorum ama ben kayışımı 9000 km'de değiştirdim sırf bu tarz hatalı kullanımdan. Sizin de aklınızda olsun derim.
Aklıma gelenler bunlar. Bu arada o "10 dan 120 ye kadar arttırılabilen bir ayar" kısmını anlamadım. Bende, yani standartında böyle birşey yok.
Kazasız belasız kullanmanız dileğimle. Motosiklet hakkında dikkat etmeniz gereken bir iki husus var ancak "önemli" olup olmadığına siz karar verin.
Ön camı tutan 4 adet klipsi sanayide bulabilirsiniz kolayca. Fakat orijinali gibi sağlam olmuyor malesef. Bir kez denedim, ondan sonra hep servisten temin ettim.
Özellikle iki kişi bindiğinizde akselerasyonu yavaş olan bir motor olduğu için oldukça güç kalkacaktır. Kalkışlarda gazı köklemeyin, varsın yavaş kalksın. Aynı şekilde uzun yolda da kökleyerek gitmeyin. Bu hem kayışınızın çok çabuk yıpranmasına hem de çok daha fazla yakıt sarfiyatına sebep olur. 100 km'de 4.2 litre yaktığımı bilirim... Normal süresi ne kadar bilmiyorum ama ben kayışımı 9000 km'de değiştirdim sırf bu tarz hatalı kullanımdan. Sizin de aklınızda olsun derim.
Aklıma gelenler bunlar. Bu arada o "10 dan 120 ye kadar arttırılabilen bir ayar" kısmını anlamadım. Bende, yani standartında böyle birşey yok.
Hocam, fresenius adlı kardeşimiz en son 3 ay önce benim cevap yazdığım tarihte (18 Mart) foruma girmiş bir daha da uğramamış. İnşallah başına bir şey gelmemiştir...
Merhaba arkadaşlar ismim Ahmet yaklaşık 1 ay önce 2.el 2011 model 25binde agility 125 almıştım.
ilk scooter tecrübem.
1 hafta önce yağ değişimi yaptırdım motorcuda
bu sabah motoru biraz sıkıştırırak yaptığım 10 km sonucunda park ettiğimde farkettim yağ damlatmış alttan.
Akşam iş dönüşü tekrar bindim motora kontrol amaçlı yine alt tarafta damla halinde yağ olduğunu gözlemledim.
yağ çubuğunu kontrol ettim %80lerde görünüyor yağ seviyesi.
Yağ damalasının olduğu yer daire içerisindeki yer
Bir tavsiyeniz olur mu yoksa en kısa zamanda tamirciye mi gideyim.
Teşekkürler :(
http://www.sahibinden.com/ilan/vasit...8025391/detay/
3.500 TL'ye bırakırım dedi, sizce değer mi?
İlk motor tecrübem olacak.
Evden işe işden eve gideceğim, kısa mesafe gezerim. Arabalar çok sıkıştırmadan seri geçebilir miyim?
Slm arkadaşlar 3 ay önce cty 200i aldım motorumun yan debraj kapagı altında yag sızdırması oldu servise gittim grank kenarından geldini sölediler yüsük şeklinde ki keçesini degiştirdiler ama yine aynı şekilde sızdırma devam ediyor servise dedim getirin bi daha bakalım dendi görüşü olan yazarsa sevinirim tşk..
Merhaba,
Yaklaşık iki hafta önce agility city 125 sıfır aldım. Şuan 250 km de. Dün gece sitedeki 54 sayfalık kymco hakkındaki yorumların tamamını okuduktan sonra bugün yazmak istedim. Aslına bakılacak olursa ne öğrenmişsem ben bu sitelerden öğrendim. Sadece internetten desem abartı olmaz. Bu nedenle siteye üye oldum ki bir kaç şey biz de paylaşmış olalım. Benzer başlık olsa da bu sayfanın yalnızca city 125 e has olmasını ve daha çok bilgi ve deneyime dayalı tavsiyelere yer vermeyi istedim. Tabii ki benim az bir deneyimim olmuştur. Ancak daha deneyimli, bilgili arkadaşlar elbette ki var ve onların değerli tecrübelerinden istifade edilir paylaşırlarsa.
Daha önce bir süreliğine Çin motorları ve agility 50 deneyimim oldu. Yaşadığım şehrin coğrafi durumu, ekonomik şartların şuan bir araç almaya fırsat tanımaması ile birlikte özellikle yaz aylarında motor kullanmayı sevmem beni motor sahibi olma fikrine itti. Önce düşünüp araştırdım. Scooter kararım netti baştan. Çünkü daha çok şehir içi kullanacaktım. Zaten şehir dışı da kullansam scooterın rahatlığını gördükten sonra artık vitesli düşünemiyorum. Büyük motor tutkunu da değilim.
Acaba ne almalıyım, sıfır mı ikinci el mi? Kullandığım her üründe biraz titizimdir. Hor kullanamam. Çin malına aşırı derecede soğukluğum var nefrete yakın. Kullandığım herhangi bir şey kalitesiz ise hele bir de Çin olmaya görsün psikolojik olarak o eşyanın değersizliği kalitesizliği ruhuma sirayet eder ve kendimi kötü hissederim. Netice olarak ihtiyaç dahi duysam o eşyayı kullanmaktansa, ihtiyaç içerisinde iyisini alana kadar beklemeyi tercih ederim. Durum böyle olunca, kymco ve alternatiflerini duşundum. Honda pcx resimleri hoştu. Evet. Özellikleri de. Teknolojinin kullanılmasını severim. Ancak gerçeğini görünce çok ısınamadım. Oldukça küçük. En az kymco city kadar büyük olmalıydı. Tipi de açıkçası çok hoş gelmedi bazı zamanlar. Sprotif ve sade değil. Bazen çok beğendim. Ancak pahalı olması, uygun taksit koşullarının sağlanmaması, yaşadığım şehirde bayisinin ve servisinin olmaması sebebiyle bu seçeneği eledim. Yamaha bws 125 iyi güzel. Ancak pahalı ve oldukça küçük. Bu parayı öyle bir alete verecek rahat içerisinde yaşamıyorum. Daha büyük motorlar ise hem şehir içi için, sürekli alıp bakkala markete gitmek için büyük, fazla lüx, ve pahalı olduğu için eledim. Ancak bazen titiz olmam nedeniyle bir şey olsa da tepe tepe kullanırım düşüncesi ile Çin motorlarından sadece mondial argent 150 modelini ciddi düşünmedim değil. Tipi hoş. Yeni bir motor. Ucuz olması ve çok bir beklentim olmadığından vurup kırsam da rahatsız olmayacağım bir motor diyerek. Ancak iki gün sonra dökülürse 3000 liraya yakın vereceğim para yazık olur zaten Çin diyerek ondan da vazgeçtim. Sonra agility 125 (city değil) yeter diye düşündüm 1000 lira fazla para vermeye gerek yok aynı kalite aynı motor vs. Bir kaç gün daha düşündüm. City ye karar verdim. Paketçi motoru değil. Görüntü çok hoş. İri. Bir defa alırız aradaki farkı vermeye değer dedik. Siyah daha asil durduğundan siyah olanını aldım netice itibariyle.
Ehliyetim, kaskım vardı. O gün hemen plaka ruhsat sigorta vs. hallettim. Ehliyetsiz, resmi işlemler tamam olmadan kullanmayın arkadaşlar. Allah korusun başınıza iş gelir ya da ceza yersiniz, moraliniz bozulur, yeni aldığınız motorunuzu kullanamadan daha ağzınızın tadı kaçar.
Şimdi bu uzun girişten sonra deneyim ve tavsiyelere gelecek olursak:
1. Aslında ben istiyorum ki madem o kadar paralar veriyoruz şu aletlerin plastik aksamını biraz daha sağlam yapsalar. Biraz araçlarda kullanılan malzemeye benzetseler. Öğle değil maalesef. Ufak bir temasta çizilmeler, izler vs. Bu durumu sevmedim. Benim gibi biraz titizseniz aklınızda bulunsun, sürtmeye, sert temasa gelmiyor. Çiziliyor iz oluyor. Dikkat. Hassas kullanmalısınız.
2. Araç paspası alıp orta kısma ve artçı ayaklığına göre kesip vidaladım. Orta sehpaya vidalamadım. Bir nebze yıpranmaları korur. Hazır zaten yok satılmıyor diye biliyorum. oto döşemecilere kestireyim dedim. O da benim gibi kesecek belki daha özensiz, bir de o kadar para istiyorlar. Zaten ellerinde de adam gibi kaliteli paspas yoktu.
3. İlk defa motor alanlar ya da daha önce benim gibi hafif küçük motor kullananlar. Arkadaşlar dikkat edin motor ağır. Bir defa ellerimi bırakıp bizim ufaklığı motora alırken düşürme tehlikesi yaşadım. Aptallık edip ders almadık, bir terbiyesiz adamın, gene ufaklığı başka bir zaman motora alırken, arkadan kornoya basıp beni acele ettirmesi neticesinde motoru maalesef düşürdüm. Adam 30 saniye beklemedi ya arkama gelmiş dat dat basıyor. Görgüsüz, terbiyesiz herif. 10-20 saniye beklesen canın mı çıkar. Sonra pişkin pişkin 2 erkek, bi kaç kadın indiler hiiç bir şey olmamış gibi devam edip markete geçtiler. Bari inşaallah bir şey olmadı ya falan der adam. Arkalarından biraz sabırlı olsanız aceleniz ne dediğimde de aman bi horozlanmalar bi afedersiniz hayvanca tavırlar saldırıya geçmeye çalışmalar güya. Terbiyesiz senle konuştuk, gel boğuşalım diye işaret etmedik ya. Ne horozlanıyon. Her ne ise kusura bakmayın. Anlayacağınız arkadaşlar: Trafikte ayılar da araç kullanıyor, aklınızda bulunsun, her bi şeylere bineni insan sanmayın. Hiç de acele etmeyin. Varsın kornalasın, varsın kudursun. Zarar olacağına. Unutmayın motor çok ağır, özellikle alışma evresinde dikkat edin. Sakın elinizi falan bırakıp başka işler yapayım demeyin. Orta sehpayı kaldırıp (yan ayaklık dikkat kendi kapanır çok da güvenli değil, sadece ihtiyatlı bir şekilde kısa süreler için olabilir) koyun sonra işinizi yapın. Yoksa yeni motor hemen orası burası mahfolunca zorunuza gider hassas biri iseniz. Egsoz korumalık gitti. Elcik uç kısmı ne denir bilmiyorum orası, bir de fren kolu boyası. Gene çok bişey olmadı. Ancak bunları değiştirmeyi düşünüyorum yaklaşık 150 lira. Unutmayın vurup kırmaya gelmez. Parçalar biraz kazık. el kadar teneke (egzoz korumalı 50 dolar civarı).
4. Rodaj kurallarına uyun arkadaşlar. En fazla ilk 1000 60km hız yazıyor kitapçıkta. Genel kanı bazen kontrollü bir şekilde bu hızı geçip çok zorlamadan kısa süreliğine sürat yapmak iyidir diyorlar araştırmama göre. İşte diğer hızları da görmeli diyorlar. Bilmiyorum ne kadar doğru. Ancak bazen ben de böyle yapıyorum kısa süre basıyorum.
5. Bu sabah lastik basınçlarını kontrol edeyim dedim istasyonda. Ön 25 arka 28.5 psi artçı ile 32 psi olmalı. Birde baktım ne göreyim ön 44 arka da çok dikkat etmediğimden tam fark edemedim ancak bu değere yakın bir şeydi. Terbiyesiz herifler basmış da basmışlar ilk havayı. Hemen normal değerlere indirdim. Motor kazık gibi idi herkesin yakındığı husus malum. Basıncı ayarladıktan sonra sadece 1 kilometre kadar kullandım ancak sanki çok yumuşadı aşırı fark etti. Bu arada önü bir iki kademe az basabilirsiniz. Ben artçı çok nadir aldığımdan arkayı 28 olarak ayarladım. Hulasa sertlikten şikayet eden arkadaşlar lastik basıncını normal değerlerde tutun ve bunu arada kontrol etmek gerek. Unutmayın.
6. 100 km kadar uzun yol Çanakkale papaz plajı gidiş dönüş deneyimim oldu hanım ile. Bilen bilir laf aramızda güzel yer. Tavsiye olunur. Belki dünyanın en ince kumu. Yorgan gibi. Bir de uzanıyor bir kaç yüz metre denize doğru. Harika yani. Ancak yorucu idi üzülerek söyleyim. Tabi bunda motorun henüz tam oturmamış olması da etkili her açıdan. Ayrıca sözünü ettiğim teker basınçları falan. Ancak gerçekten güçlü. Yokuş falan dinlemiyor. Çok zorlamamaya çalışmamla beraber canavar gibi gidiyor. Rodajda olmasına rağmen. Çukur dağ taş dinlemiyor. İyi ki büyük teker city almışım. İri olması güven veriyor. Rahat ettiriyor
7. Benzini kullanmıyor, az biraz içiyor. 100 km de 4 litre gibi. Tek bir istasyondan, güvenilir yerden almam tavsiye edildi. Öyle yapacağım Umarım düşer biraz daha öyle diyorlar. Nedenleri malum büyük teker falan deniyor. Bir de enjeksiyon falan yok. Olsun katlanacağız. Nette bakmama rağmen şu duruma açıklık getireni göremedim. Birkaç kişi aynı sorunu dile getirmiş ancak cevap veren olmamış. Lütfen bilen varsa beri gelsin: Her yerde depo 6 litre diye geçiyor. Ancak ilk aldığımda 4.5 ikinci de yanılmıyorsam 5 litre aldı depo fullediğimde. Evet fulledim gözlerimle görerek. Hani 1.1.5 litre nerede. Acaba yedek depomu var dedim bi aralar pejo mobilet vardı. Yedek depo vardı. Benzin bitince aşağıdan onu acardın sonra onla idare ederdin yeniden alana kadarAcaba öyle bi şey mi var dedim. Sonra saçma geldi. Bilen varsa beri gelsin lütfen. Nedir bu işin hakikati. Biz mi yanılıyoruz?
8. Bakımlarını aksatmamalı. Dün gece motor yağı araştırdım nette. Castroll ve motul öne çıkıyor. İlk 300 km bakımında (sözde bakım anladığım kadarı ile pek bir şey yapmıyorlar yap değişimi ve sağ sol kontrol) yağı kendim alıp değiştirteceğim. Kitapçığındaki gibi 15-40 düşünüyorum. Nette ne yazıyorsa ona uyun diye tavsiye olunuyor farklı fikirler olsa da. Kışın motoru kullanmam. Hasta yapıyor soğukta yağmurda. Bulabilirsem kapalı bir garaj bulup koyacağım. Bu nedenle devamlı bu ölçü yağ düşünüyorum.
9. Branda kullanmanızı tavsiye ederim. Her türlü dış etkenden koruması için. Geçen İstanbul'a gittim. Tabi motorsuz. Branda ve ihtiyaç duyduğum diğer malzemeleri alayım diye. Netten araştırdığımda Feyizoğlu diye bir yer öğrendim. Şişli de bir yerlerde. Bilmem İstanbul’u fazla. Telefonun gprs i ile bulup bir kaç malzeme aldım. Tex marka branda var made in turkiye. xl beden bir adet aldım. Güzel beğendim. Yaşadığım şehir Çanakkale' de baktım. Kalitesiz olanları vardı. Güzel görünüyor şöyle. Sayfalarında yorumlar da iyi olduğu yönde idi. Tavsiye ederim. Held vardı. Ancak hem bedeni yoktu hem de aşırı kaba. Belki motoru dışarıda kışın olacaklar için idealdir. Sağlam görünüyordu.
10 Sonra alt bagaj çok küçük olduğundan givi marka çanta aldım. Güzel oldu. kaba değil ancak oldukça fazla eşya alıyor. Çanta güzel duruyor motoru özellikle trafik canavarları için, daha bi iri gösteriyor. Tavsiye ederim.
11. Disk kilidi aldım. Burada Çin vardı en iyisini aldım. Bir de 2 metre kilit aldım buradan yine maalesef sadece cin vardı en pahalısını aldım. Feyizoğlu’ndan da gene 2 metre armor aldım daha pahalı daha iyi. Herhalde made in usa idi. Bunu tavsiye ederim 50 lira. İki adet almamın nedeni biri daima motorda çantada duruyor. Diğeri ise evin avlusunda demire bağlı olarak. Evde motordakini çıkarmıyorum.
12. Dediğim gibi teknolojiyi severim. O nedenle ayrıca extra güvenlik için maalesef sadece cin varmış Feyizoğlu’ndan bir de alarm aldım. Zaten çin malı dısında alarm olmaz diye düşünmüştüm bir de Türkiye’de. Ancak netten araştırınca iki marka Avrupa alarm olduğunu gördüm. biri spy 5000 .... idi. fiyatı yaklaşık 2000-250 arası. Tabi ki düşündüğüm gibi Türkiye’de yok. Amazon.com ve benzeri sitelerde görülebilir. İyi bir şeye benziyor. Bunu almayı düşünüyorum. O nedenle, aldığım Çin malı alarmı Feyizoğlu’na kargo ile gönderip yukarıda sözünü ettiğim baranda ile bir tane daha olsun diye, değiştirmelerini istedim. Sağ olsunlar hemen göndermişler bir iki gün içinde o da geldi. Buradan kendilerini selamlıyorum özellikle Yasin Bey’i. Giderseniz çok memnun kalırsınız, oldukça efendiler, müşteriyi sıkboğaz yapmıyorlar. Sen mağazada ürünlere bakarken sana sülük gibi yapışmıyorlar. Her şeyi kuruşu kuruşuna hesap etmiyorlar. İtici değiller yani.
13. Alarm hususunda da çok yorumlar var nette. Kimi iyidir diyor kimi şöyle kötü böyle kötü. Bende oluşan kanı, kaliteli bir şey olursa ve işçilik de iyi olursa zararsız olduğu aksine güzel bir şey olduğu. Uzaktan stop start özelliğini kullanıp kullanmama ise kime yaptırırsam artık onun işçiliğine göre değişecek.
14. Ayrıca Feyizoğlu’ndan zandona marka made in italy, dizlik ve dirseklik aldım. Biraz pahalı ama kalite her zaman iyidir.
15. Lastikler çok kötü görünmüyor güvenirlik acısından. Farklı yorumlar olsa da. Özellikle çok sık ve agresif kullanmayacaksanız. Dikkatli iseniz. Motoru kışın kullanmayacağımdan lastikleri şuan değiştirmeyi düşünmüyorum. Ancak değiştirmem gerektiğinde nette ince araştırmalarım neticesinde iki marka öne çıkıyor. Kış şartları için daha çok michelin city grip yaz ya da yaz kış için metzeler feel free. Ben ikincisinden alacağım. En iyisi bunlar arkadaşlar öyle gördüm.
16. Motoru alıştırma dönemi bitse de agresif kullanmayın arkadaşlar. Ani hız ani durma, dağ taşa vurmadan kaçının. Sakinlik her zaman iyidir. Güvenlik, yakıt tasarrufu, daha az yıpranma getirir beraberinde. Motor işi aceleye gelmez. Anlık olur kazalar Allah göstermesin. Altınızda güçlü bir motor olsun imkânınız nispetinde. Ancak zaruret halinde bu gücü kullanın. Kontrolsüz güç güç değildir denir. Doğrudur.
17. Yeni arkadaşlar için söylüyorum özellikle. Servislere falan çok güvenmeyin. Araştırın, bilinçli yaptırın her ne yaptırıyorsanız. Adamların umurunda değil senin motoruna zarar vermiş, orasını burasını çizikletmiş, kaliteli ürün kullanmış kullanmamış. Parası cebinden çıkmıyor neticede. Adam adam değilse uzak durun. Alternatifini mutlaka bulursunuz.
18. tavsiyem motoru ilk aldığınızda 100 km de kaç litre yaktığını bir ölçün bir de 300 de 1000 de ve daha sonraki devrelerde ölçün değişim oluyo mu oluyosa ne kadar oluyo diye görmek için. Bunun için bence en kolay yol. Tam boş depoyu fulleyin, bir de bi şeşeye yanınıza benzin alın. Bitene kadar kullanın. O şekilde anlarsınız.
19. Titiz arkadaşlar koltuğa kılıf hazır bulabilirlerse alabilir ya da hazırlatılabilir. Zira herkes diyodu nette, nadir bir olaydır diyodum ancak gözlerimle gördüm pati izlerini. Kediler boş bırakmıyor. Örtü falan da dinlemiyorlar.
20. Motoru bir yere bıraktığınızda çalınmaya karşı güvenlik önlemlerinizi almayı unutmayın. Özellikle geceleri. Alarmınız varsa ne ala. Yoksa ya da varsa da artı olarak sağlam bir yere sağlam bir kilitle kilitleyin. Geceleri kapalı yer imkânınız varsa değerlendirin. Çarşı pazarda da bence disk kilidi ya da bir yere bağlama en iyisi. Gene alarm varsa bence iyi bir şey caydırıcık bakımından. Ya da malum alarmlı kilitler falan var.
21. Arada benim de aklımdan geçmiyor, şeytan dürtmüyor değil. Ancak bir motor araştırılıp alındı ise ve o kadar da resmi işler, aksesuar falan masraf edildi ise bence kullanılmalı bir süre arkadaşlar. Hele bu kymco bir de city ise güzel yani piyasaya göre. Taş gibi motor. İmkân ve zevk meselesi tabii ki ancak bence epey bir süre kullanılmalı. Yazık o kadar emeğe paraya. Hemen başka motorlarda oluyor bazen insanın gözü. Ancak insan işte, göz doyumsuz. Sahip olma arzusu. Ona sahip olsak, ne arzuluyosak, iki gün sonra gözümüz başkasına kayacak. Karşı cinsle olan ilişki gibi. Aynı mevzu. Biraz sadakat bence.
Amacım bir şeyler paylaşmak. İnsanları seviyorum. Bi kaç kelimelik de olsa belki birilerine faydamız olur düşüncesi. Zira ben çok istifade ediyorum başkalarının deneyim ve fikirlerinden. Dediğim gibi ne öğrendi isem hepsi bu şekilde. Yazdık uzun oldu. Düzenli olmadı belki. Belki yayınlanmaz bilmiyorum. Hepinizi seviyoruz. Kazasız belasız motorunuza binersiniz umarım. Bu arada özellikle agiltiy city sahibi olan varsa bu şehirde tanışmak isterim gezi vs. için .Kusurlarımız aff ola..
Merhaba,
Yaklaşık iki hafta önce agility city 125 sıfır aldım. Şuan 250 km de. Dün gece sitedeki 54 sayfalık kymco hakkındaki yorumların tamamını okuduktan sonra bugün yazmak istedim. Aslına bakılacak olursa ne öğrenmişsem ben bu sitelerden öğrendim. Sadece internetten desem abartı olmaz. Bu nedenle siteye üye oldum ki bir kaç şey biz de paylaşmış olalım. Benzer başlık olsa da bu sayfanın yalnızca city 125 e has olmasını ve daha çok bilgi ve deneyime dayalı tavsiyelere yer vermeyi istedim. Tabii ki benim az bir deneyimim olmuştur. Ancak daha deneyimli, bilgili arkadaşlar elbette ki var ve onların değerli tecrübelerinden istifade edilir paylaşırlarsa.
Daha önce bir süreliğine Çin motorları ve agility 50 deneyimim oldu. Yaşadığım şehrin coğrafi durumu, ekonomik şartların şuan bir araç almaya fırsat tanımaması ile birlikte özellikle yaz aylarında motor kullanmayı sevmem beni motor sahibi olma fikrine itti. Önce düşünüp araştırdım. Scooter kararım netti baştan. Çünkü daha çok şehir içi kullanacaktım. Zaten şehir dışı da kullansam scooterın rahatlığını gördükten sonra artık vitesli düşünemiyorum. Büyük motor tutkunu da değilim.
Acaba ne almalıyım, sıfır mı ikinci el mi? Kullandığım her üründe biraz titizimdir. Hor kullanamam. Çin malına aşırı derecede soğukluğum var nefrete yakın. Kullandığım herhangi bir şey kalitesiz ise hele bir de Çin olmaya görsün psikolojik olarak o eşyanın değersizliği kalitesizliği ruhuma sirayet eder ve kendimi kötü hissederim. Netice olarak ihtiyaç dahi duysam o eşyayı kullanmaktansa, ihtiyaç içerisinde iyisini alana kadar beklemeyi tercih ederim. Durum böyle olunca, kymco ve alternatiflerini duşundum. Honda pcx resimleri hoştu. Evet. Özellikleri de. Teknolojinin kullanılmasını severim. Ancak gerçeğini görünce çok ısınamadım. Oldukça küçük. En az kymco city kadar büyük olmalıydı. Tipi de açıkçası çok hoş gelmedi bazı zamanlar. Sprotif ve sade değil. Bazen çok beğendim. Ancak pahalı olması, uygun taksit koşullarının sağlanmaması, yaşadığım şehirde bayisinin ve servisinin olmaması sebebiyle bu seçeneği eledim. Yamaha bws 125 iyi güzel. Ancak pahalı ve oldukça küçük. Bu parayı öyle bir alete verecek rahat içerisinde yaşamıyorum. Daha büyük motorlar ise hem şehir içi için, sürekli alıp bakkala markete gitmek için büyük, fazla lüx, ve pahalı olduğu için eledim. Ancak bazen titiz olmam nedeniyle bir şey olsa da tepe tepe kullanırım düşüncesi ile Çin motorlarından sadece mondial argent 150 modelini ciddi düşünmedim değil. Tipi hoş. Yeni bir motor. Ucuz olması ve çok bir beklentim olmadığından vurup kırsam da rahatsız olmayacağım bir motor diyerek. Ancak iki gün sonra dökülürse 3000 liraya yakın vereceğim para yazık olur zaten Çin diyerek ondan da vazgeçtim. Sonra agility 125 (city değil) yeter diye düşündüm 1000 lira fazla para vermeye gerek yok aynı kalite aynı motor vs. Bir kaç gün daha düşündüm. City ye karar verdim. Paketçi motoru değil. Görüntü çok hoş. İri. Bir defa alırız aradaki farkı vermeye değer dedik. Siyah daha asil durduğundan siyah olanını aldım netice itibariyle.
Ehliyetim, kaskım vardı. O gün hemen plaka ruhsat sigorta vs. hallettim. Ehliyetsiz, resmi işlemler tamam olmadan kullanmayın arkadaşlar. Allah korusun başınıza iş gelir ya da ceza yersiniz, moraliniz bozulur, yeni aldığınız motorunuzu kullanamadan daha ağzınızın tadı kaçar.
Şimdi bu uzun girişten sonra deneyim ve tavsiyelere gelecek olursak:
1. Aslında ben istiyorum ki madem o kadar paralar veriyoruz şu aletlerin plastik aksamını biraz daha sağlam yapsalar. Biraz araçlarda kullanılan malzemeye benzetseler. Öğle değil maalesef. Ufak bir temasta çizilmeler, izler vs. Bu durumu sevmedim. Benim gibi biraz titizseniz aklınızda bulunsun, sürtmeye, sert temasa gelmiyor. Çiziliyor iz oluyor. Dikkat. Hassas kullanmalısınız.
2. Araç paspası alıp orta kısma ve artçı ayaklığına göre kesip vidaladım. Orta sehpaya vidalamadım. Bir nebze yıpranmaları korur. Hazır zaten yok satılmıyor diye biliyorum. oto döşemecilere kestireyim dedim. O da benim gibi kesecek belki daha özensiz, bir de o kadar para istiyorlar. Zaten ellerinde de adam gibi kaliteli paspas yoktu.
3. İlk defa motor alanlar ya da daha önce benim gibi hafif küçük motor kullananlar. Arkadaşlar dikkat edin motor ağır. Bir defa ellerimi bırakıp bizim ufaklığı motora alırken düşürme tehlikesi yaşadım. Aptallık edip ders almadık, bir terbiyesiz adamın, gene ufaklığı başka bir zaman motora alırken, arkadan kornoya basıp beni acele ettirmesi neticesinde motoru maalesef düşürdüm. Adam 30 saniye beklemedi ya arkama gelmiş dat dat basıyor. Görgüsüz, terbiyesiz herif. 10-20 saniye beklesen canın mı çıkar. Sonra pişkin pişkin 2 erkek, bi kaç kadın indiler hiiç bir şey olmamış gibi devam edip markete geçtiler. Bari inşaallah bir şey olmadı ya falan der adam. Arkalarından biraz sabırlı olsanız aceleniz ne dediğimde de aman bi horozlanmalar bi afedersiniz hayvanca tavırlar saldırıya geçmeye çalışmalar güya. Terbiyesiz senle konuştuk, gel boğuşalım diye işaret etmedik ya. Ne horozlanıyon. Her ne ise kusura bakmayın. Anlayacağınız arkadaşlar: Trafikte ayılar da araç kullanıyor, aklınızda bulunsun, her bi şeylere bineni insan sanmayın. Hiç de acele etmeyin. Varsın kornalasın, varsın kudursun. Zarar olacağına. Unutmayın motor çok ağır, özellikle alışma evresinde dikkat edin. Sakın elinizi falan bırakıp başka işler yapayım demeyin. Orta sehpayı kaldırıp (yan ayaklık dikkat kendi kapanır çok da güvenli değil, sadece ihtiyatlı bir şekilde kısa süreler için olabilir) koyun sonra işinizi yapın. Yoksa yeni motor hemen orası burası mahfolunca zorunuza gider hassas biri iseniz. Egsoz korumalık gitti. Elcik uç kısmı ne denir bilmiyorum orası, bir de fren kolu boyası. Gene çok bişey olmadı. Ancak bunları değiştirmeyi düşünüyorum yaklaşık 150 lira. Unutmayın vurup kırmaya gelmez. Parçalar biraz kazık. el kadar teneke (egzoz korumalı 50 dolar civarı).
4. Rodaj kurallarına uyun arkadaşlar. En fazla ilk 1000 60km hız yazıyor kitapçıkta. Genel kanı bazen kontrollü bir şekilde bu hızı geçip çok zorlamadan kısa süreliğine sürat yapmak iyidir diyorlar araştırmama göre. İşte diğer hızları da görmeli diyorlar. Bilmiyorum ne kadar doğru. Ancak bazen ben de böyle yapıyorum kısa süre basıyorum.
5. Bu sabah lastik basınçlarını kontrol edeyim dedim istasyonda. Ön 25 arka 28.5 psi artçı ile 32 psi olmalı. Birde baktım ne göreyim ön 44 arka da çok dikkat etmediğimden tam fark edemedim ancak bu değere yakın bir şeydi. Terbiyesiz herifler basmış da basmışlar ilk havayı. Hemen normal değerlere indirdim. Motor kazık gibi idi herkesin yakındığı husus malum. Basıncı ayarladıktan sonra sadece 1 kilometre kadar kullandım ancak sanki çok yumuşadı aşırı fark etti. Bu arada önü bir iki kademe az basabilirsiniz. Ben artçı çok nadir aldığımdan arkayı 28 olarak ayarladım. Hulasa sertlikten şikayet eden arkadaşlar lastik basıncını normal değerlerde tutun ve bunu arada kontrol etmek gerek. Unutmayın.
6. 100 km kadar uzun yol Çanakkale papaz plajı gidiş dönüş deneyimim oldu hanım ile. Bilen bilir laf aramızda güzel yer. Tavsiye olunur. Belki dünyanın en ince kumu. Yorgan gibi. Bir de uzanıyor bir kaç yüz metre denize doğru. Harika yani. Ancak yorucu idi üzülerek söyleyim. Tabi bunda motorun henüz tam oturmamış olması da etkili her açıdan. Ayrıca sözünü ettiğim teker basınçları falan. Ancak gerçekten güçlü. Yokuş falan dinlemiyor. Çok zorlamamaya çalışmamla beraber canavar gibi gidiyor. Rodajda olmasına rağmen. Çukur dağ taş dinlemiyor. İyi ki büyük teker city almışım. İri olması güven veriyor. Rahat ettiriyor
7. Benzini kullanmıyor, az biraz içiyor. 100 km de 4 litre gibi. Tek bir istasyondan, güvenilir yerden almam tavsiye edildi. Öyle yapacağım Umarım düşer biraz daha öyle diyorlar. Nedenleri malum büyük teker falan deniyor. Bir de enjeksiyon falan yok. Olsun katlanacağız. Nette bakmama rağmen şu duruma açıklık getireni göremedim. Birkaç kişi aynı sorunu dile getirmiş ancak cevap veren olmamış. Lütfen bilen varsa beri gelsin: Her yerde depo 6 litre diye geçiyor. Ancak ilk aldığımda 4.5 ikinci de yanılmıyorsam 5 litre aldı depo fullediğimde. Evet fulledim gözlerimle görerek. Hani 1.1.5 litre nerede. Acaba yedek depomu var dedim bi aralar pejo mobilet vardı. Yedek depo vardı. Benzin bitince aşağıdan onu acardın sonra onla idare ederdin yeniden alana kadar
8. Bakımlarını aksatmamalı. Dün gece motor yağı araştırdım nette. Castroll ve motul öne çıkıyor. İlk 300 km bakımında (sözde bakım anladığım kadarı ile pek bir şey yapmıyorlar yap değişimi ve sağ sol kontrol) yağı kendim alıp değiştirteceğim. Kitapçığındaki gibi 15-40 düşünüyorum. Nette ne yazıyorsa ona uyun diye tavsiye olunuyor farklı fikirler olsa da. Kışın motoru kullanmam. Hasta yapıyor soğukta yağmurda. Bulabilirsem kapalı bir garaj bulup koyacağım. Bu nedenle devamlı bu ölçü yağ düşünüyorum.
9. Branda kullanmanızı tavsiye ederim. Her türlü dış etkenden koruması için. Geçen İstanbul'a gittim. Tabi motorsuz. Branda ve ihtiyaç duyduğum diğer malzemeleri alayım diye. Netten araştırdığımda Feyizoğlu diye bir yer öğrendim. Şişli de bir yerlerde. Bilmem İstanbul’u fazla. Telefonun gprs i ile bulup bir kaç malzeme aldım. Tex marka branda var made in turkiye. xl beden bir adet aldım. Güzel beğendim. Yaşadığım şehir Çanakkale' de baktım. Kalitesiz olanları vardı. Güzel görünüyor şöyle. Sayfalarında yorumlar da iyi olduğu yönde idi. Tavsiye ederim. Held vardı. Ancak hem bedeni yoktu hem de aşırı kaba. Belki motoru dışarıda kışın olacaklar için idealdir. Sağlam görünüyordu.
10 Sonra alt bagaj çok küçük olduğundan givi marka çanta aldım. Güzel oldu. kaba değil ancak oldukça fazla eşya alıyor. Çanta güzel duruyor motoru özellikle trafik canavarları için, daha bi iri gösteriyor. Tavsiye ederim.
11. Disk kilidi aldım. Burada Çin vardı en iyisini aldım. Bir de 2 metre kilit aldım buradan yine maalesef sadece cin vardı en pahalısını aldım. Feyizoğlu’ndan da gene 2 metre armor aldım daha pahalı daha iyi. Herhalde made in usa idi. Bunu tavsiye ederim 50 lira. İki adet almamın nedeni biri daima motorda çantada duruyor. Diğeri ise evin avlusunda demire bağlı olarak. Evde motordakini çıkarmıyorum.
12. Dediğim gibi teknolojiyi severim. O nedenle ayrıca extra güvenlik için maalesef sadece cin varmış Feyizoğlu’ndan bir de alarm aldım. Zaten çin malı dısında alarm olmaz diye düşünmüştüm bir de Türkiye’de. Ancak netten araştırınca iki marka Avrupa alarm olduğunu gördüm. biri spy 5000 .... idi. fiyatı yaklaşık 2000-250 arası. Tabi ki düşündüğüm gibi Türkiye’de yok. Amazon.com ve benzeri sitelerde görülebilir. İyi bir şeye benziyor. Bunu almayı düşünüyorum. O nedenle, aldığım Çin malı alarmı Feyizoğlu’na kargo ile gönderip yukarıda sözünü ettiğim baranda ile bir tane daha olsun diye, değiştirmelerini istedim. Sağ olsunlar hemen göndermişler bir iki gün içinde o da geldi. Buradan kendilerini selamlıyorum özellikle Yasin Bey’i. Giderseniz çok memnun kalırsınız, oldukça efendiler, müşteriyi sıkboğaz yapmıyorlar. Sen mağazada ürünlere bakarken sana sülük gibi yapışmıyorlar. Her şeyi kuruşu kuruşuna hesap etmiyorlar. İtici değiller yani.
13. Alarm hususunda da çok yorumlar var nette. Kimi iyidir diyor kimi şöyle kötü böyle kötü. Bende oluşan kanı, kaliteli bir şey olursa ve işçilik de iyi olursa zararsız olduğu aksine güzel bir şey olduğu. Uzaktan stop start özelliğini kullanıp kullanmama ise kime yaptırırsam artık onun işçiliğine göre değişecek.
14. Ayrıca Feyizoğlu’ndan zandona marka made in italy, dizlik ve dirseklik aldım. Biraz pahalı ama kalite her zaman iyidir.
15. Lastikler çok kötü görünmüyor güvenirlik acısından. Farklı yorumlar olsa da. Özellikle çok sık ve agresif kullanmayacaksanız. Dikkatli iseniz. Motoru kışın kullanmayacağımdan lastikleri şuan değiştirmeyi düşünmüyorum. Ancak değiştirmem gerektiğinde nette ince araştırmalarım neticesinde iki marka öne çıkıyor. Kış şartları için daha çok michelin city grip yaz ya da yaz kış için metzeler feel free. Ben ikincisinden alacağım. En iyisi bunlar arkadaşlar öyle gördüm.
16. Motoru alıştırma dönemi bitse de agresif kullanmayın arkadaşlar. Ani hız ani durma, dağ taşa vurmadan kaçının. Sakinlik her zaman iyidir. Güvenlik, yakıt tasarrufu, daha az yıpranma getirir beraberinde. Motor işi aceleye gelmez. Anlık olur kazalar Allah göstermesin. Altınızda güçlü bir motor olsun imkânınız nispetinde. Ancak zaruret halinde bu gücü kullanın. Kontrolsüz güç güç değildir denir. Doğrudur.
17. Yeni arkadaşlar için söylüyorum özellikle. Servislere falan çok güvenmeyin. Araştırın, bilinçli yaptırın her ne yaptırıyorsanız. Adamların umurunda değil senin motoruna zarar vermiş, orasını burasını çizikletmiş, kaliteli ürün kullanmış kullanmamış. Parası cebinden çıkmıyor neticede. Adam adam değilse uzak durun. Alternatifini mutlaka bulursunuz.
18. tavsiyem motoru ilk aldığınızda 100 km de kaç litre yaktığını bir ölçün bir de 300 de 1000 de ve daha sonraki devrelerde ölçün değişim oluyo mu oluyosa ne kadar oluyo diye görmek için. Bunun için bence en kolay yol. Tam boş depoyu fulleyin, bir de bi şeşeye yanınıza benzin alın. Bitene kadar kullanın. O şekilde anlarsınız.
19. Titiz arkadaşlar koltuğa kılıf hazır bulabilirlerse alabilir ya da hazırlatılabilir. Zira herkes diyodu nette, nadir bir olaydır diyodum ancak gözlerimle gördüm pati izlerini. Kediler boş bırakmıyor. Örtü falan da dinlemiyorlar.
20. Motoru bir yere bıraktığınızda çalınmaya karşı güvenlik önlemlerinizi almayı unutmayın. Özellikle geceleri. Alarmınız varsa ne ala. Yoksa ya da varsa da artı olarak sağlam bir yere sağlam bir kilitle kilitleyin. Geceleri kapalı yer imkânınız varsa değerlendirin. Çarşı pazarda da bence disk kilidi ya da bir yere bağlama en iyisi. Gene alarm varsa bence iyi bir şey caydırıcık bakımından. Ya da malum alarmlı kilitler falan var.
21. Arada benim de aklımdan geçmiyor, şeytan dürtmüyor değil. Ancak bir motor araştırılıp alındı ise ve o kadar da resmi işler, aksesuar falan masraf edildi ise bence kullanılmalı bir süre arkadaşlar. Hele bu kymco bir de city ise güzel yani piyasaya göre. Taş gibi motor. İmkân ve zevk meselesi tabii ki ancak bence epey bir süre kullanılmalı. Yazık o kadar emeğe paraya. Hemen başka motorlarda oluyor bazen insanın gözü. Ancak insan işte, göz doyumsuz. Sahip olma arzusu. Ona sahip olsak, ne arzuluyosak, iki gün sonra gözümüz başkasına kayacak. Karşı cinsle olan ilişki gibi. Aynı mevzu. Biraz sadakat bence.
Amacım bir şeyler paylaşmak. İnsanları seviyorum. Bi kaç kelimelik de olsa belki birilerine faydamız olur düşüncesi. Zira ben çok istifade ediyorum başkalarının deneyim ve fikirlerinden. Dediğim gibi ne öğrendi isem hepsi bu şekilde. Yazdık uzun oldu. Düzenli olmadı belki. Belki yayınlanmaz bilmiyorum. Hepinizi seviyoruz. Kazasız belasız motorunuza binersiniz umarım. Kusurlarımız affola..
Merhaba,
Yaklaşık iki hafta önce agility city 125 sıfır aldım. Şuan 250 km de. Dün gece sitedeki 54 sayfalık kymco hakkındaki yorumların tamamını okuduktan sonra bugün yazmak istedim. Aslına bakılacak olursa ne öğrenmişsem ben bu sitelerden öğrendim. Sadece internetten desem abartı olmaz. Bu nedenle siteye üye oldum ki bir kaç şey biz de paylaşmış olalım. Benzer başlık olsa da bu sayfanın yalnızca city 125 e has olmasını ve daha çok bilgi ve deneyime dayalı tavsiyelere yer vermeyi istedim. Tabii ki benim az bir deneyimim olmuştur. Ancak daha deneyimli, bilgili arkadaşlar elbette ki var ve onların değerli tecrübelerinden istifade edilir paylaşırlarsa.
Daha önce bir süreliğine Çin motorları ve agility 50 deneyimim oldu. Yaşadığım şehrin coğrafi durumu, ekonomik şartların şuan bir araç almaya fırsat tanımaması ile birlikte özellikle yaz aylarında motor kullanmayı sevmem beni motor sahibi olma fikrine itti. Önce düşünüp araştırdım. Scooter kararım netti baştan. Çünkü daha çok şehir içi kullanacaktım. Zaten şehir dışı da kullansam scooterın rahatlığını gördükten sonra artık vitesli düşünemiyorum. Büyük motor tutkunu da değilim.
Acaba ne almalıyım, sıfır mı ikinci el mi? Kullandığım her üründe biraz titizimdir. Hor kullanamam. Çin malına aşırı derecede soğukluğum var nefrete yakın. Kullandığım herhangi bir şey kalitesiz ise hele bir de Çin olmaya görsün psikolojik olarak o eşyanın değersizliği kalitesizliği ruhuma sirayet eder ve kendimi kötü hissederim. Netice olarak ihtiyaç dahi duysam o eşyayı kullanmaktansa, ihtiyaç içerisinde iyisini alana kadar beklemeyi tercih ederim. Durum böyle olunca, kymco ve alternatiflerini duşundum. Honda pcx resimleri hoştu. Evet. Özellikleri de. Teknolojinin kullanılmasını severim. Ancak gerçeğini görünce çok ısınamadım. Oldukça küçük. En az kymco city kadar büyük olmalıydı. Tipi de açıkçası çok hoş gelmedi bazı zamanlar. Sprotif ve sade değil. Bazen çok beğendim. Ancak pahalı olması, uygun taksit koşullarının sağlanmaması, yaşadığım şehirde bayisinin ve servisinin olmaması sebebiyle bu seçeneği eledim. Yamaha bws 125 iyi güzel. Ancak pahalı ve oldukça küçük. Bu parayı öyle bir alete verecek rahat içerisinde yaşamıyorum. Daha büyük motorlar ise hem şehir içi için, sürekli alıp bakkala markete gitmek için büyük, fazla lüx, ve pahalı olduğu için eledim. Ancak bazen titiz olmam nedeniyle bir şey olsa da tepe tepe kullanırım düşüncesi ile Çin motorlarından sadece mondial argent 150 modelini ciddi düşünmedim değil. Tipi hoş. Yeni bir motor. Ucuz olması ve çok bir beklentim olmadığından vurup kırsam da rahatsız olmayacağım bir motor diyerek. Ancak iki gün sonra dökülürse 3000 liraya yakın vereceğim para yazık olur zaten Çin diyerek ondan da vazgeçtim. Sonra agility 125 (city değil) yeter diye düşündüm 1000 lira fazla para vermeye gerek yok aynı kalite aynı motor vs. Bir kaç gün daha düşündüm. City ye karar verdim. Paketçi motoru değil. Görüntü çok hoş. İri. Bir defa alırız aradaki farkı vermeye değer dedik. Siyah daha asil durduğundan siyah olanını aldım netice itibariyle.
Ehliyetim, kaskım vardı. O gün hemen plaka ruhsat sigorta vs. hallettim. Ehliyetsiz, resmi işlemler tamam olmadan kullanmayın arkadaşlar. Allah korusun başınıza iş gelir ya da ceza yersiniz, moraliniz bozulur, yeni aldığınız motorunuzu kullanamadan daha ağzınızın tadı kaçar.
Şimdi bu uzun girişten sonra deneyim ve tavsiyelere gelecek olursak:
1. Aslında ben istiyorum ki madem o kadar paralar veriyoruz şu aletlerin plastik aksamını biraz daha sağlam yapsalar. Biraz araçlarda kullanılan malzemeye benzetseler. Öğle değil maalesef. Ufak bir temasta çizilmeler, izler vs. Bu durumu sevmedim. Benim gibi biraz titizseniz aklınızda bulunsun, sürtmeye, sert temasa gelmiyor. Çiziliyor iz oluyor. Dikkat. Hassas kullanmalısınız.
2. Araç paspası alıp orta kısma ve artçı ayaklığına göre kesip vidaladım. Orta sehpaya vidalamadım. Bir nebze yıpranmaları korur. Hazır zaten yok satılmıyor diye biliyorum. oto döşemecilere kestireyim dedim. O da benim gibi kesecek belki daha özensiz, bir de o kadar para istiyorlar. Zaten ellerinde de adam gibi kaliteli paspas yoktu.
3. İlk defa motor alanlar ya da daha önce benim gibi hafif küçük motor kullananlar. Arkadaşlar dikkat edin motor ağır. Bir defa ellerimi bırakıp bizim ufaklığı motora alırken düşürme tehlikesi yaşadım. Aptallık edip ders almadık, bir terbiyesiz adamın, gene ufaklığı başka bir zaman motora alırken, arkadan kornoya basıp beni acele ettirmesi neticesinde motoru maalesef düşürdüm. Adam 30 saniye beklemedi ya arkama gelmiş dat dat basıyor. Görgüsüz, terbiyesiz herif. 10-20 saniye beklesen canın mı çıkar. Sonra pişkin pişkin 2 erkek, bi kaç kadın indiler hiiç bir şey olmamış gibi devam edip markete geçtiler. Bari inşaallah bir şey olmadı ya falan der adam. Arkalarından biraz sabırlı olsanız aceleniz ne dediğimde de aman bi horozlanmalar bi afedersiniz hayvanca tavırlar saldırıya geçmeye çalışmalar güya. Terbiyesiz senle konuştuk, gel boğuşalım diye işaret etmedik ya. Ne horozlanıyon. Her ne ise kusura bakmayın. Anlayacağınız arkadaşlar: Trafikte ayılar da araç kullanıyor, aklınızda bulunsun, her bi şeylere bineni insan sanmayın. Hiç de acele etmeyin. Varsın kornalasın, varsın kudursun. Zarar olacağına. Unutmayın motor çok ağır, özellikle alışma evresinde dikkat edin. Sakın elinizi falan bırakıp başka işler yapayım demeyin. Orta sehpayı kaldırıp (yan ayaklık dikkat kendi kapanır çok da güvenli değil, sadece ihtiyatlı bir şekilde kısa süreler için olabilir) koyun sonra işinizi yapın. Yoksa yeni motor hemen orası burası mahfolunca zorunuza gider hassas biri iseniz. Egsoz korumalık gitti. Elcik uç kısmı ne denir bilmiyorum orası, bir de fren kolu boyası. Gene çok bişey olmadı. Ancak bunları değiştirmeyi düşünüyorum yaklaşık 150 lira. Unutmayın vurup kırmaya gelmez. Parçalar biraz kazık. el kadar teneke (egzoz korumalı 50 dolar civarı).
4. Rodaj kurallarına uyun arkadaşlar. En fazla ilk 1000 60km hız yazıyor kitapçıkta. Genel kanı bazen kontrollü bir şekilde bu hızı geçip çok zorlamadan kısa süreliğine sürat yapmak iyidir diyorlar araştırmama göre. İşte diğer hızları da görmeli diyorlar. Bilmiyorum ne kadar doğru. Ancak bazen ben de böyle yapıyorum kısa süre basıyorum.
5. Bu sabah lastik basınçlarını kontrol edeyim dedim istasyonda. Ön 25 arka 28.5 psi artçı ile 32 psi olmalı. Birde baktım ne göreyim ön 44 arka da çok dikkat etmediğimden tam fark edemedim ancak bu değere yakın bir şeydi. Terbiyesiz herifler basmış da basmışlar ilk havayı. Hemen normal değerlere indirdim. Motor kazık gibi idi herkesin yakındığı husus malum. Basıncı ayarladıktan sonra sadece 1 kilometre kadar kullandım ancak sanki çok yumuşadı aşırı fark etti. Bu arada önü bir iki kademe az basabilirsiniz. Ben artçı çok nadir aldığımdan arkayı 28 olarak ayarladım. Hulasa sertlikten şikayet eden arkadaşlar lastik basıncını normal değerlerde tutun ve bunu arada kontrol etmek gerek. Unutmayın.
6. 100 km kadar uzun yol Çanakkale papaz plajı gidiş dönüş deneyimim oldu hanım ile. Bilen bilir laf aramızda güzel yer. Tavsiye olunur. Belki dünyanın en ince kumu. Yorgan gibi. Bir de uzanıyor bir kaç yüz metre denize doğru. Harika yani. Ancak yorucu idi üzülerek söyleyim. Tabi bunda motorun henüz tam oturmamış olması da etkili her açıdan. Ayrıca sözünü ettiğim teker basınçları falan. Ancak gerçekten güçlü. Yokuş falan dinlemiyor. Çok zorlamamaya çalışmamla beraber canavar gibi gidiyor. Rodajda olmasına rağmen. Çukur dağ taş dinlemiyor. İyi ki büyük teker city almışım. İri olması güven veriyor. Rahat ettiriyor
7. Benzini kullanmıyor, az biraz içiyor. 100 km de 4 litre gibi. Tek bir istasyondan, güvenilir yerden almam tavsiye edildi. Öyle yapacağım Umarım düşer biraz daha öyle diyorlar. Nedenleri malum büyük teker falan deniyor. Bir de enjeksiyon falan yok. Olsun katlanacağız. Nette bakmama rağmen şu duruma açıklık getireni göremedim. Birkaç kişi aynı sorunu dile getirmiş ancak cevap veren olmamış. Lütfen bilen varsa beri gelsin: Her yerde depo 6 litre diye geçiyor. Ancak ilk aldığımda 4.5 ikinci de yanılmıyorsam 5 litre aldı depo fullediğimde. Evet fulledim gözlerimle görerek. Hani 1.1.5 litre nerede. Acaba yedek depomu var dedim bi aralar pejo mobilet vardı. Yedek depo vardı. Benzin bitince aşağıdan onu acardın sonra onla idare ederdin yeniden alana kadar
8. Bakımlarını aksatmamalı. Dün gece motor yağı araştırdım nette. Castroll ve motul öne çıkıyor. İlk 300 km bakımında (sözde bakım anladığım kadarı ile pek bir şey yapmıyorlar yap değişimi ve sağ sol kontrol) yağı kendim alıp değiştirteceğim. Kitapçığındaki gibi 15-40 düşünüyorum. Nette ne yazıyorsa ona uyun diye tavsiye olunuyor farklı fikirler olsa da. Kışın motoru kullanmam. Hasta yapıyor soğukta yağmurda. Bulabilirsem kapalı bir garaj bulup koyacağım. Bu nedenle devamlı bu ölçü yağ düşünüyorum.
9. Branda kullanmanızı tavsiye ederim. Her türlü dış etkenden koruması için. Geçen İstanbul'a gittim. Tabi motorsuz. Branda ve ihtiyaç duyduğum diğer malzemeleri alayım diye. Netten araştırdığımda Feyizoğlu diye bir yer öğrendim. Şişli de bir yerlerde. Bilmem İstanbul’u fazla. Telefonun gprs i ile bulup bir kaç malzeme aldım. Tex marka branda var made in turkiye. xl beden bir adet aldım. Güzel beğendim. Yaşadığım şehir Çanakkale' de baktım. Kalitesiz olanları vardı. Güzel görünüyor şöyle. Sayfalarında yorumlar da iyi olduğu yönde idi. Tavsiye ederim. Held vardı. Ancak hem bedeni yoktu hem de aşırı kaba. Belki motoru dışarıda kışın olacaklar için idealdir. Sağlam görünüyordu.
10 Sonra alt bagaj çok küçük olduğundan givi marka çanta aldım. Güzel oldu. kaba değil ancak oldukça fazla eşya alıyor. Çanta güzel duruyor motoru özellikle trafik canavarları için, daha bi iri gösteriyor. Tavsiye ederim.
11. Disk kilidi aldım. Burada Çin vardı en iyisini aldım. Bir de 2 metre kilit aldım buradan yine maalesef sadece cin vardı en pahalısını aldım. Feyizoğlu’ndan da gene 2 metre armor aldım daha pahalı daha iyi. Herhalde made in usa idi. Bunu tavsiye ederim 50 lira. İki adet almamın nedeni biri daima motorda çantada duruyor. Diğeri ise evin avlusunda demire bağlı olarak. Evde motordakini çıkarmıyorum.
12. Dediğim gibi teknolojiyi severim. O nedenle ayrıca extra güvenlik için maalesef sadece cin varmış Feyizoğlu’ndan bir de alarm aldım. Zaten çin malı dısında alarm olmaz diye düşünmüştüm bir de Türkiye’de. Ancak netten araştırınca iki marka Avrupa alarm olduğunu gördüm. biri spy 5000 .... idi. fiyatı yaklaşık 2000-250 arası. Tabi ki düşündüğüm gibi Türkiye’de yok. Amazon.com ve benzeri sitelerde görülebilir. İyi bir şeye benziyor. Bunu almayı düşünüyorum. O nedenle, aldığım Çin malı alarmı Feyizoğlu’na kargo ile gönderip yukarıda sözünü ettiğim baranda ile bir tane daha olsun diye, değiştirmelerini istedim. Sağ olsunlar hemen göndermişler bir iki gün içinde o da geldi. Buradan kendilerini selamlıyorum özellikle Yasin Bey’i. Giderseniz çok memnun kalırsınız, oldukça efendiler, müşteriyi sıkboğaz yapmıyorlar. Sen mağazada ürünlere bakarken sana sülük gibi yapışmıyorlar. Her şeyi kuruşu kuruşuna hesap etmiyorlar. İtici değiller yani.
13. Alarm hususunda da çok yorumlar var nette. Kimi iyidir diyor kimi şöyle kötü böyle kötü. Bende oluşan kanı, kaliteli bir şey olursa ve işçilik de iyi olursa zararsız olduğu aksine güzel bir şey olduğu. Uzaktan stop start özelliğini kullanıp kullanmama ise kime yaptırırsam artık onun işçiliğine göre değişecek.
14. Ayrıca Feyizoğlu’ndan zandona marka made in italy, dizlik ve dirseklik aldım. Biraz pahalı ama kalite her zaman iyidir.
15. Lastikler çok kötü görünmüyor güvenirlik acısından. Farklı yorumlar olsa da. Özellikle çok sık ve agresif kullanmayacaksanız. Dikkatli iseniz. Motoru kışın kullanmayacağımdan lastikleri şuan değiştirmeyi düşünmüyorum. Ancak değiştirmem gerektiğinde nette ince araştırmalarım neticesinde iki marka öne çıkıyor. Kış şartları için daha çok michelin city grip yaz ya da yaz kış için metzeler feel free. Ben ikincisinden alacağım. En iyisi bunlar arkadaşlar öyle gördüm.
16. Motoru alıştırma dönemi bitse de agresif kullanmayın arkadaşlar. Ani hız ani durma, dağ taşa vurmadan kaçının. Sakinlik her zaman iyidir. Güvenlik, yakıt tasarrufu, daha az yıpranma getirir beraberinde. Motor işi aceleye gelmez. Anlık olur kazalar Allah göstermesin. Altınızda güçlü bir motor olsun imkânınız nispetinde. Ancak zaruret halinde bu gücü kullanın. Kontrolsüz güç güç değildir denir. Doğrudur.
17. Yeni arkadaşlar için söylüyorum özellikle. Servislere falan çok güvenmeyin. Araştırın, bilinçli yaptırın her ne yaptırıyorsanız. Adamların umurunda değil senin motoruna zarar vermiş, orasını burasını çizikletmiş, kaliteli ürün kullanmış kullanmamış. Parası cebinden çıkmıyor neticede. Adam adam değilse uzak durun. Alternatifini mutlaka bulursunuz.
18. tavsiyem motoru ilk aldığınızda 100 km de kaç litre yaktığını bir ölçün bir de 300 de 1000 de ve daha sonraki devrelerde ölçün değişim oluyo mu oluyosa ne kadar oluyo diye görmek için. Bunun için bence en kolay yol. Tam boş depoyu fulleyin, bir de bi şeşeye yanınıza benzin alın. Bitene kadar kullanın. O şekilde anlarsınız.
19. Titiz arkadaşlar koltuğa kılıf hazır bulabilirlerse alabilir ya da hazırlatılabilir. Zira herkes diyodu nette, nadir bir olaydır diyodum ancak gözlerimle gördüm pati izlerini. Kediler boş bırakmıyor. Örtü falan da dinlemiyorlar.
20. Motoru bir yere bıraktığınızda çalınmaya karşı güvenlik önlemlerinizi almayı unutmayın. Özellikle geceleri. Alarmınız varsa ne ala. Yoksa ya da varsa da artı olarak sağlam bir yere sağlam bir kilitle kilitleyin. Geceleri kapalı yer imkânınız varsa değerlendirin. Çarşı pazarda da bence disk kilidi ya da bir yere bağlama en iyisi. Gene alarm varsa bence iyi bir şey caydırıcık bakımından. Ya da malum alarmlı kilitler falan var.
21. Arada benim de aklımdan geçmiyor, şeytan dürtmüyor değil. Ancak bir motor araştırılıp alındı ise ve o kadar da resmi işler, aksesuar falan masraf edildi ise bence kullanılmalı bir süre arkadaşlar. Hele bu kymco bir de city ise güzel yani piyasaya göre. Taş gibi motor. İmkân ve zevk meselesi tabii ki ancak bence epey bir süre kullanılmalı. Yazık o kadar emeğe paraya. Hemen başka motorlarda oluyor bazen insanın gözü. Ancak insan işte, göz doyumsuz. Sahip olma arzusu. Ona sahip olsak, ne arzuluyosak, iki gün sonra gözümüz başkasına kayacak. Karşı cinsle olan ilişki gibi. Aynı mevzu. Biraz sadakat bence.
Amacım bir şeyler paylaşmak. İnsanları seviyorum. Bi kaç kelimelik de olsa belki birilerine faydamız olur düşüncesi. Zira ben çok istifade ediyorum başkalarının deneyim ve fikirlerinden. Dediğim gibi ne öğrendi isem hepsi bu şekilde. Yazdık uzun oldu. Düzenli olmadı belki. Belki yayınlanmaz bilmiyorum. Hepinizi seviyoruz. Kazasız belasız motorunuza binersiniz umarım. Kusurlarımız aff ola..
http://imageshack.us/photo/my-images/809/pla6.jpg/
Evet arkadaşlar bu yazıyı yazmak için 3 yıl bekledim
İlk şunu söylemeliyimki yollarınız izmir yolları gibi engebeliyse aşağıdaki yazılarımı bile okumaya gerek yok kesinlikle almayın bu motoru..
Bende internet sitelerinden enaz 3 ay araştırarak aldım agility 125 i..
Şunu söylemeliyimki Rodajına son derece dikkat ettim ve kitapçığa harfiyyen uydum.Ama motor yağını (castrol)2000 de bir değiştim.
ayrıca çok dikkatli kullanırım motoru bunuda hesaba ekleyin.
ilk 2 yıl sadece birkez kayış koptu başka arıza yok buda arıza sayılmaz zaten..
2 yılı 1 hafta geçmişti :( benzin şamandırasını kaybettik.50-60 tl civarı halletik.
bundan 1-2 ay sonra beyni öldü yan sanayisini aldım 15-20 tl civarı orjinali çok pahalı 1 yıldır kullanıyorum sorun yok..
aynı süre içerisinde akü değişti 70 tl civarı.yuasa
geçenlerde elektrik tesisatıyla ilgili koltuğun altında bir parça bozulmuş o da değişti.yan sanayi 20 civarı
konjektör bozuldu tamircininde hatasıyla 150 tl gitti bazı ufak tefek onarımlarda oldu.konjetör orijinal takıldı...Siz siz olun konjektörü yan sanayi takmayın.
geçenlerde devriyaj balatası arka fren balatası falan değişti + kayışın olduğu yerden bşrkaç parçada değişti 150 kağıtta oraya
ve bombayı patlatıyorum ....
2.5 yıl kollanmıştımki motor sesi baya bi değişik çıkmaya başladı trrrrrrr diye ..motorcu dedi yağdan kaynaklanıyormuş motor hasar görmüş ..bende daha önce ramzey vardı 125lik bazen 3000 de bir değiştiğim oluyordu onda bile böyle bir şey yaşamadım..midem son derece bulandı anlıyacağınız..
Özetleyecek olursak avantajı malzeme sağlamlığı yani plastik parçalar sağlam çekişi mükemmel atikliğide güzel.
onun dışında konfor sıfır...ha bu arada motorcu ön amrtisörlerden biraz yağ eksiltti arka amörtisörüde yumuşattı hala çok sert..
malzemesi pahalı..
hızı 110 u yokuştan inerken zarzor gördüm.
geçenlerde 2008 model piaggio marka motora bindim inanın dağlar kadar fark var yağ gibi gidiyor..
Bir önerimde .sıfır almanıza gerek yok 3500 tl bayıldık zamanında ama keşke ozaman ya honda veya sym piaggio gibi bir marka 2. el alsaymışım diyorum..
şunuda gözardı etmeyin eğer hız probleminiz yoksa 100 cc nin altında alın vergiden yırtmak için.
Umarım başkalarına faydası olur ..
Ben 2007 model Agility 125 sahibiyim 15000 km'de. Şuan bulunduğum yerde 2012 model başka bir Agility 125 var 6000 km'de. Alette kavrama ve gaz kesme sorunu mevcut. Ayrıca ön fren kaliperinde boşluk var (ya fren pistonlarında bi kusur var ya da disk eğri; çok fazla inceleyemedim). Benim scooteri adama denesin diye verdim; 'bu nasıl bişey böyle?' oldu. Benimki uçuyor, onunki takoz. İkinci el almış. Artık nasıl kullanmışlarsa alakası yok yani bendekiyle. Fabrikasyon sorunu yoksa, bir motorun nasıl yürüdüğü tamamen kullanıcısıyla alakalıdır.
Ayrıca 125cc motorla hız denemesi yapmak saçma. Bu aletlerin maksimum hızı 80-90 km/h civarıdır. Sonra titreşim başlar. Göstergeleri de zaten fazla gösterir. Küçücük motor 9000 devir üzerinde çeviriyor o hızlarda. Bu aleti alıp da motogp makinesi gibi kullanmak doğru değil hiçbir zaman. Zaten bu aletlerin asıl eğlencesi 40-60 km/h arası hızlardadır.
125cc küçük hacimli scooterların yegane olayı pratikliktir. Süper sıkışık trafikte heryerden girip sizi gideceğiniz yere ulaştırır. Ayak zemini düzse ve bagajı da yeterliyse -ki agility 125'in yeterli- bi ton malzeme taşır. Kilosu azdır (110 kg ıslak); kolay manevra yapar ve düşerse kaldırması kolay olur. Hız makinesi değildir bunlar. Motorunuz maksimum 60 km/h yapıyorsa anlarım da yani '110 km/h'ye zor çıkıyor' yanlış bir yaklaşım.
200'lük kullanmadım ama motor hacmi 165 cc civarında yani 40 cc bir fark var.
Enjeksiyondan dolayı daha az yakar gibi görünse de motor hacminin biraz fazla olmasından 125'liğe göre çok ta ekonomik olabileceğini düşünmüyorum.
Ben sürekli şehiriçi bol bol dur-kalk ve çoğunlukla iki kişi ile kullanıyorum. 1 Litre benzinle maksimum 25 km kadar yol yapıyorum.
hayırlı olsun yeni alan arkadaşlara bende alıcamda 1500 lira para çıkardım biraz daha biriktirmeye çalışıyorum, city 125 alıcam bende, onun dışında merak ettiğim bir konuda bugün ilanlarda agility 125 e baktımda bir iki yaşında motorlar 20000 e gelmeden motor yapılmış garip geldi bu kadar dandik mi bunların motorları...
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
