Mekan çok büyük bir sorun maalesef, şöyle kendime ait tezgah koyabileceğim ABD dekiler gibi bir garajım olmasını çok istiyorum..
İkinci el Dragstar alacaksanız bknz: http://www.motosiklet.net/forum/motosiklet-modelleri/44545-yamaha-dragstar-xvs-650-kullanicilari-bilgi-paylasim-basligi-12.html#post2100035
Motora bakım yapacak usta Ipone 15w50 vrod marka yağda ısrar ettiği 20w50 ile arasında kaldığım için ıpone firmasına mail ilettim ve ekteki cevap geldi.Reklama girermi bilmiyorum..
"Serdar Bey günaydın,
Sahibi olduğunuz Yamaha XVS650 Dragstar motosiklet için ürün gamımızda bulunan en uygun motor yağı, V-motorların çalışma şartları gözetilerek özel olarak geliştirilmiş ve formülize edilmiş "Road Twin" isimli 15W50 viskozite aralığına sahip sentetik bazlı ürünümüzdür. Aynı motosiklete dahip diğer arkadaşlarınızın 20W50 viskozite aralığını tercih etmelerinin farklı nedenleri olabilir. Bunlardan biri, araçlarının motorlarının sizin aracınızın motoruna göre çok daha fazla km yapmış olması olabilir. Fazla yorulmuş bir motorun iç komponentleri arasındaki tolerans aralıkları malzeme eskimesinden ötürü artmaktadır. Böylesi bir durumda gerekli korumanın sağlanması ve motor kompresyonunun düşmemesi i çin daha kalın bir motor yağı tercih edilmelidir. Ancak sizin motosikletinizin yaptığı kilometre henüz 10.500 olduğu için sizin tercihiniz 15W50 viskozite aralığı olmalıdır. "W" harfinin solundaki değer bir madeni yağın soğuk ortamda akışkanlığını ifade eder. Bu değer "0"a (sıfır) yaklaştıkça yağ incelir ve daha akışkan hale gelir. Bu değer sıfırdan uzaklaştıkça yağ kalınlaşır ve daha az akışkan bir hale gelir. Çok kilometre yapmış motorlarda kalın yağ, yani düşük viskozite tercih edilmesinin sebebi de budur (Viskozite akışkanlık demektir. Viskozitenin artması, yağın incelmesinin bir sonucudur. Viskozitesi düşük bir yağ daha az akışkandır. Yani "W" harfinin solundaki değer sıfıra yaklaştıkça (düştükçe) viskozite de ters orantılı olarak artar. Tam tersi şekilde "W" harfinin solundaki değer sıfırdan uzaklaşt ıkça (yüksekdikçe) viskozite de gene ters orantılı olarak düşecektir. Viskozitesi, yani akışkanlığı yüksek bir yağ daha incedir ve güç performansı anlamında daha etkin özellikler sergilemektedir. Bu bağlamda 15W50 viskozite aral ığına sahip bir motor yağı, 20W50 viskozite aralığına sahip bir motor yağına göre daha fazla güç ortaya koymaktadır. "O zaman neden bazı durumlarda 20W50 viskozite aralığına sahip bir yağ tercih edilmektedir ki?" diye soracak olursanız o noktada da farklı bir performans değerlendirmesi söz konusu olmaktadır. Eski, yani km yapmış motorlarda (yukarıda da belirttiğimiz üzere) motor iç elemanlarının aşınmasından ötürü ortaya çıkan ekstra boşlukların doldurulması ve malzemeler arası gerekli tamponlamanın sağlanması ancak düşük viskoziteli, yani kalın yağlarla sağlanabilmektedir. Bu senaryoda ise konuşulacak olan performans güç performansı değil, koruma performansı olacaktır. Her ürünün göstereceği performanslar farklıdır. Yarış motosikletlerinde önemli olan anlık güç olduğu için çok ince motor yağları tercih edilmektedir (Örnek: ürün gamımızda yer alan Stroke 4 / 0W40), ancak bu üst ün özelliklere sahip motor yağımız güç performansı anlamında çok etkin olmakla birlikte sizin motosikletinizde kullanılması durumunda çok yanlış bir tercih olacaktır. Yarış motosikletlerinin motorlarında kullanılan komponentler özel olarak geliştirilen ve tolerans değerleri neredeyse sıfıra yakın olan elemanlardır. Normal kullanım için geliştirilmiş motosikletlerin motorlarında kullanılan elemanlar ise, kullanıcıya daha uzun süreler servis vermek ve hizmet etmek üzere tasarlanmıştır. Buna göre ince motor yağlarının gü ç performanslarının, kalın yağların ise koruma ve uzun ömür performanslarının öne çıktığı sonucuna varılmaktadır.
"Yarı sentetik" söylemi ise ne yazık ki ülkemizde motor yağı jargonuna yanlış yerleşmiş bir ibaredir. "Yarı sentetik" bir madeni yağın, ifadeden de anlaşılacağı üzere "yarı sentetik" olabilmesi için; ürün muhteviyatındaki sentetik bileşen oranın ın tam olarak %50 olması gerekmektedir. Ancak ülkemizde yerleşen jargon, %100 sentetik madeni yağlar ile mineral bazlı madeni yağlar dışında kalan bütün sentetik (%1 ile %99 arası sentetik baza sahip) madeni yağları ifade etmektedir ki bu doğru bir yaklaşım değildir. Bu oranlarda sentetik baza sahip bir madeni yağ için yurtdışındaki üreticilerin kullandığı ibare "semi", yani "kısmi" kelimesidir. Bundan hareketle, bu oran aralığ ındaki yağların ya "semi sentetik", ya da Türkçe tabiriyle "kısmi sentetik" olarak ifade edilmesi gerekmektedir.
Bizim IPONE Türkiye olarak "semi" ya da "kısmi" ifadelerini kullanmamamızın nedeni, bir kavram karmaşasına sebebiyet vermemektir. IPONE olarak sadece "sentetik" olarak tabir ettiğimiz bütün madeni yağlarımız "kısmi sentetik", yani yanlış tabiriyle açıklamak gerekirse "yarı sentetik"tir. Biz bu yanlış jargonu devam ettirmemek için "kısmi sentetik" ürünlerimizin hepsini "sentetik" olarak ifade etmekteyiz.
Bir başka örnek vermek gerekirse; web sitemizde yer alan madeni yağlarımızın açıklamalarında göreceğiniz üzere sadece tamamen sentetik bazlı olan madeni yağlarımızı "%100 sentetik" olarak ifadelendirmekteyiz. Sentetik bazı %100 olmamasına rağmen, %80-85 sentetik bazlı madeni yağları için "tam sentetik ya da full sentetik" ibarelerini kullanan bir çok üretici ülkemizde ve dünya genelinde bulunmaktadır. IPONE'un üretim yeri olan Fransa'da geçerli olan kanunlar gereği bir üretici firma, ürettiği bir sentetik bazlı madeni yağ için ancak baz yağı oranı %100 ise "tam ya da full" ifadelerini kullanabilmektedir. Aynı detay bir çok Avrupa ülkesinde de geçerlidir. Ancak hukuki boşluklar çerçevesinde bir çok üretici, ürettiği madeni yağ için hem ülkemizde, hem de yurtdışında; söz konusu madeni yağ bazı her ne kadar %100 sentetik olmasa da "tam ya da full" ibaresini kullanabilmektedir.
IPONE markası da, tüketici nezdinde bir yanlış anlaşılmaya fırsat vermemek için %100 sentetik ifadesini bütün dünyada kullanmaya başlamıştır (%100 sentetik ifadesini kullanmayan bütün tam ya da full sentetik olarak ifşa edilen madeni yağlar aslında kısmi sentetiktir diye bir sonuca varmak yanlış olacaktır, ürünlerinde tam ya da full sentetik ibaresi kullanan bir çok üreticinin de söz konusu ürünlerde kullandığı baz yağı %100 sentetik olabilmektedir. Bu anlamda bir genelleme yapmak doğru olmayacaktır).
Vermiş olduğumuz bilgilerin yeterli olduğunu ve kafanızda motor yağına ilişkin bulunan bir çok soru işaretini ortadan kald ırdığını umuyor, IPONE markasına göstermiş olduğunuz ilgiden ötürü bir kez daha teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Kazasız, güvenli ve keyifli sürüşler dileriz.
Lütfen kaskınızı takmayı unutmayınız.
Saygılarımızla
IPONE Türkiye "
" MOTORUM OLMADAN ASLA !... "
KM si fazla olan motora kalın yağ mı, güldürmesinler beni
İkinci el Dragstar alacaksanız bknz: http://www.motosiklet.net/forum/motosiklet-modelleri/44545-yamaha-dragstar-xvs-650-kullanicilari-bilgi-paylasim-basligi-12.html#post2100035
bence mantıklı..
ucanlaz vermiş oldugun bilgi için teşekkürler
---------- Post added at 17:51 ---------- Previous post was at 17:49 ----------
abi öyle bir şans olsa ben tamirciye götürmem hayatta.şahsen otomasyon mekanik teknisyeni olarak bilgime becerime güveniyorum ama olanaksızlıklar işte:S
hak etmeyene merhamet kendine yapacağın en büyük ihanettir.!
Şu an 30.000 KM deki motorum için 3.000 km den beri yazları kalın, kışları ince yağ koyuyorum, kitapçığında bile yazar, yılalrdır yanlış yapıyormuşum
Türkiye İpone nun reklamasyon saallamaları diye baktım bir kaç maddeye, evet doğru bilgiler var ama kendilerini çokca övdükleri maddeler güldürdü beni Örneğin yarı sentetik yağlarına semi sentetik deyip, içinde mineral yağ olan yağlarına sentetik yağ demeleri asıl güldürüyor beni...
Bizim IPONE Türkiye olarak "semi" ya da "kısmi" ifadelerini kullanmamamızın nedeni, bir kavram karmaşasına sebebiyet vermemektir. IPONE olarak sadece "sentetik" olarak tabir ettiğimiz bütün madeni yağlarımız "kısmi sentetik", yani yanlış tabiriyle açıklamak gerekirse "yarı sentetik"tir. Biz bu yanlış jargonu devam ettirmemek için "kısmi sentetik" ürünlerimizin hepsini "sentetik" olarak ifade etmekteyiz.
Neyse ben ipone hiç önermiyorum arkadaşlar, sonuçta oda bir yağ ama bence fiyatı kadar etmez...
Ben hala Shell Rotella T 15w40 arıyorum (Bildiğiniz Dizel İş makinası yağı )
İkinci el Dragstar alacaksanız bknz: http://www.motosiklet.net/forum/motosiklet-modelleri/44545-yamaha-dragstar-xvs-650-kullanicilari-bilgi-paylasim-basligi-12.html#post2100035
ben şahsen reklamında yagında falan değilim zaten o yagı kullanmıyorum ( motul 15w50 ) ama bi takım konuları mantıklı geldi sakın yanlış anlaşılmasın
abi bi ara haftasonu güzel bir havada tekerlek döndürelim organize olup ne dersin bu konuya?
hak etmeyene merhamet kendine yapacağın en büyük ihanettir.!
Orta sehpaya nasıl kaldiracaksin onu yaw!! Ama kaldirac iyiymis o kadar yedek parçanın yanında buna mı yer bukamayacaksin benim eve yakin adresi dukkanin, merak ettigin bir sey varsa bakarim haftasonu.
Şu aralar Kurtköyde bir ev alma ihtimalim var, ev sıfır ama üzerinde tedbir kararı var, keza apartmanda öyle, tedbirler kalkarsa güzel bir eve bir de kapalı garaja sahip olacağım O zaman tam keyif olacak 2 arabalık park yerim olacak, bir de depom
İkinci el Dragstar alacaksanız bknz: http://www.motosiklet.net/forum/motosiklet-modelleri/44545-yamaha-dragstar-xvs-650-kullanicilari-bilgi-paylasim-basligi-12.html#post2100035
Hayırlısı ile inşallah Devrim. Ne güzel olur.
Merhaba arkadaşlar ben Gökhan 2 hafta önce dragstar 650 aldım 2005 model 23000 km de ilk hafta hiç bi sıkıntı yoktu fakat şuan sanırım konjektör problem yaşıyorum..İlk önce motoru sürdükten sonra 2 3 saatliğine park ettim daha sonra çalıştırmaya çalıştığımda akünün ordan zzt zzt diye bir ses geldi ve motor çalışmadı vurdurup gidip aküyü değiştirdik fakat 3 gün sonra yeni aldığım akü ilede aynı problemi yaşadım şuan serviste motor başına gelen varmıdır böyle bi sorun daha önce ? acaba konjektörden başka bişeydende yapıyor olabilrmi ? teşekkürler şimididen cevaplar için.
Asıl şarjı sağlayan statör, konjektörü ise regülatör olarak düşün, ikisinden de olabilir. Akü şarjı sorunları için bu ikisine bakmalısın. Birde olmaz olmaz ama, sisfarın varsa, direkt aküye bağlı olabilir ya da başka bir elektrik kullanan cihaz, direkt aküye bağlı bir cihaz var mı
Birde benimki de 2005 mdel ve imolu seninkininde imolu olduğunu düşünüyorum, imolu motoru vurdurmak beyine zarar verir..
Konjektör veya statordense sorun buraya yaz, çözümünü buluruz
Amin hocam, inşallah..
İkinci el Dragstar alacaksanız bknz: http://www.motosiklet.net/forum/motosiklet-modelleri/44545-yamaha-dragstar-xvs-650-kullanicilari-bilgi-paylasim-basligi-12.html#post2100035
benden önceki sahibi alarm ve çakmaklık falan taktırmış onları söktürdüm ilk aküyü değiştirmeye götürdüğümde ama sis farı falan yok.Bakalım yarın yada cuma belli olur neden kaynaklandığı ustaya bıraktım kadıköyde haber vericek. Evet imolu model benimkide 3 kere vurdurmak zorunda kaldım bi problem olmaz umarım. Haber gelince sonucu bildiririm yine buradan başına gelen arkadaşlarada yol gösterir en azından.
devrelerde kaçak olabilir, bu nedenle aküyü bitiriyor olabilir. Elektrik mantığı kısaca şöyle, Statör elektrik üretir, konjektör elektrik dağılımını ve voltaj ayarlamasını yapar ve akü dolu ise statöre elektrik üretmeyi kesmesini ister. Tahminim kablolardan birinde kısa devre var kaçak yapıyor, uzun vadede statötere zarar verir bu, kablolar kontrol edilip akımları ölçülecek, çok büyük bir arıza değil, kafana takma
İkinci el Dragstar alacaksanız bknz: http://www.motosiklet.net/forum/motosiklet-modelleri/44545-yamaha-dragstar-xvs-650-kullanicilari-bilgi-paylasim-basligi-12.html#post2100035
tamamdır çok sağol ilgin için iyi akşamlar
aynı sorun başıma geldi akü değişince sorun kalktı ama sen aküyü değiştirdim diyorsun.konjektör yada statör sargılarında bi sorun olabilir ama peşin peşin bişey demek istemiyorum.
---------- Post added at 23:51 ---------- Previous post was at 23:49 ----------
güzel açıklama
hak etmeyene merhamet kendine yapacağın en büyük ihanettir.!
[/COLOR]Bende uzun süre bir dairenin peşinden koştum ancak m2 olarak küçük olması nedeni ile hanım gönülsüz kaldı ve bu yüzden teklif ettiğim fiyatta ısrarcı oldum.Sonuçta daire satıldı.Çok çok pişman oldum.Aynı binada fiyatı düşermi diye takip ettiğim bir daire 40.000 tl fazlaya satıldı.Arada 3 aylık bir zaman var.Ben hiç aklımda yokken o kızgınlıkla hanıma inat ve belim sakat olduğu halde gidip aldım motoru.Her işte bir hayır vardır dedim,İnşallah siz sahip olabilirsiniz eve.Her ilkbaharda ortalama %30 fiyat artıyor konutta ve ben bu meblayı bir sene çalışarak ancak 3/1 ini biriktirebilirim.O yüzden size tavsiyem uygun olduğunu dşündüğünüz durumlarda bulduğunuz evi kaçırmamanız.Buarada krediler çok iyi durumda düşünenler için %70 oranda kredi aldı kardeşim Akbank.. 2 hafta önce.
" MOTORUM OLMADAN ASLA !... "
Ev dublex, 5+2 ama içi tam bitmemiş, özellikle çatı katı ile beraber 15-20 bin rahat ihtiyacı var, Apartmanında eksiklikleri daire başı 5 bin tutar tahmini.. Ama evin fiyatı çok uygun (100 bin) ve içini kendim yapacağım diye hevesleniyorum. Binayı yapan şirket iflas ettiği için bir çok malı tedbirli, borçları ödenmiş ama hala tedbir kararları duruyor, bu sebeple bu tedbir kararların kalkmasını bekliyorum, buna rağmen kapora verdim eve. Evi alır almaz girişirim artık inşaatçılığa
İkinci el Dragstar alacaksanız bknz: http://www.motosiklet.net/forum/motosiklet-modelleri/44545-yamaha-dragstar-xvs-650-kullanicilari-bilgi-paylasim-basligi-12.html#post2100035
Desene kısmetse yakında inşaat formeni olarak isim yapacaksın
Arkadaşlar bu arada utanarak ama sevinçle söylüyorum; 90 ile A2 ehliyet sınavımı verdim darısı ehliyetsiz gezenlerin başına.
süper hocam, ben de B yi daha yeni alabildim 35 yaşında
İkinci el Dragstar alacaksanız bknz: http://www.motosiklet.net/forum/motosiklet-modelleri/44545-yamaha-dragstar-xvs-650-kullanicilari-bilgi-paylasim-basligi-12.html#post2100035
Şu an bu konu içerisinde 4 kullanıcı var. (0 üye ve 4 misafir)