Suzuki AN 125 HK Kullanıcıları / Bilgi Paylaşım Başlığı
Reklamlar
-
25 Temmuz 2008, 13:45
#721
Ya beyler motoru alalı 5 gun oldu,hıcbır sorunum yoktu taki arka kısma su tasımak ıcın sele yaptırana kadar,
2 gun motor verdıgım kısıde kaldı demırden sele ıcın ve bana geldıgıne suan asırı bır tıtreme yapıyor,surerken aynalardan arkayı goremıyorum tıtreme dolayısıyla ve on taraftan o plastık kaputtan tarrr tarr tıtremenın eksıyle ses oluyor,
servise goturcem gostercem ama önbilgi olsun dıye sızlerınde yorumlarınızı beklıyorm,herhangı bı dusme felan yok cızıgede rastlamadım ama nıye boyle olmus olabılır,suan 165 kmde,ayrıca sankı gazda yemıyor,yanı motor bana gelene kadar boyle degıldı,bı degısıklık var,
Reklamlar
-
25 Temmuz 2008, 13:49
#722
rakipsiz
arkadaslar 1 aydır suzuki an 125 kullanıyorum 4000 km,de suan 10 senedir motor kullanıyorum iş için aldım tek kelimeyle mükemmel cok seri üstündeyken güven veriyor 2 kişi 120 gördüm ve hala titremeyi hissetmedim ilk aldığımda bu kadar cok verim alacağımı düşünmüyordum 125,lik katogerisinde rakip görmüyorum her türlü meydan okuyor dememesini bizzat yaptım tavsiye ederim ...
jose55 arkadasım ilk olarak zamanı gelmiş motorunun yağ ve yağ filitresini değiştir motorun yeni olduğu için pistonlar yeni yeni düzene girer ve en yakın zamanda uzun yol yap verim alırsın
-
25 Temmuz 2008, 13:57
#723
mehmet gercekten ıcımı rahatlatan bı akıl verdın umarım dedıgın gıbıdır,servısemı goturmem gerekıyor,yag degısımı ıcın
ayrıca gercekten o seleyı yapan adamdan kaynaklanan bı problem yoktur dımı,??
-
25 Temmuz 2008, 14:01
#724
-
25 Temmuz 2008, 15:49
#725
arkadaşlar
bana yardımcı olacak biri yok muu??kafayı yemek üzereyim.motorum sabah sorunsuz çalıştı.2 dakika sonra stop etti ve el marşı bir daha çalışmadı.ancak motoru biraz hareketlendirince marş alıyor.daha 2.günden servise mi götürmek lazım.
-
25 Temmuz 2008, 15:58
#726
Zakk Wylde adlı üyeden alıntı
arkadaşlar
bana yardımcı olacak biri yok muu??kafayı yemek üzereyim.motorum sabah sorunsuz çalıştı.2 dakika sonra stop etti ve el marşı bir daha çalışmadı.ancak motoru biraz hareketlendirince marş alıyor.daha 2.günden servise mi götürmek lazım.
yaaa sen motoru nereye vurdun kaldırıma demiştin ama sert vurdun galiba
ateşleme sisteminde sorun var sanki bence bir baktır...
geliyorum a dostlar az kaldı... :mrgreen::mrgreen::mrgreen:
-
25 Temmuz 2008, 16:04
#727
Titreşim Hakkında
Öncelikle titreşim konusunda cevap veren tüm arkdaşlara teşekkür ediyorum. Motor serviste şu an 2500 Km bakımı için... titreşimin sebebi tıkalı hava filtresiymiş ...
2 gun motor verdıgım kısıde kaldı demırden sele ıcın ve bana geldıgıne suan asırı bır tıtreme yapıyor,surerken aynalardan arkayı goremıyorum tıtreme dolayısıyla ve on taraftan o plastık kaputtan tarrr tarr tıtremenın eksıyle ses oluyor,
Arkadaşım Suzuki AN 125 de varyatör hatası çıkabiliyor bazı motorlarda, Forumun eski sayfalarını incelersen görebilirsin... onun için zaman geçirmeden servise gitmeni öneririm.. Benim motordada bir titreşim vardı, boğuluyordu ve gaz yemiyordu ayrıca benzin tüketimi de % 35 artmıştı, bu sabah bıraktım hava filtresi tıkanmış titreşim ve yakıt sorununun sebebi oymuş...
Devil MEhmet Demiş ki ;
jose55 arkadasım ilk olarak zamanı gelmiş motorunun yağ ve yağ filitresini değiştir
İyi de arkadaş daha 185 km de diyor motor nasıl gelmiş anlamadım ben şahsen...
Birde benim motor bir defa merter yokuşunda 110 gördü...120 filan düz yolda birde 2 kişi filan gören var mı AN 125 le gerçekten merak ettiğim için soruyorum..
Ben rodaj yaparken yaklaşık 750 Km 50 Km yi hiç geçmediğim için açamadım heralde tam olarak motoru
-
25 Temmuz 2008, 16:17
#728
erol abi,
valla bende anlamadım abi.çok aşırı sert vurmadım ama bir şeyler olduğu kesin.neyse biraz sonra servise götürmeyi düşünüyorum.
-
25 Temmuz 2008, 17:39
#729
akü ile ilgili problem olabilir mi çalışmıyorsa elden marş ile?
-
25 Temmuz 2008, 18:41
#730
Çalışırken stop etmesi "kronik vakum hortumu çatlaması" problemini çağrıştırıyor. Bilenler bir zahmet forumda anlatıversin, vakum hortumunu nereden nasıl kısaltacağız. Kendi kendimize yapabileceğimiz bir şeye benziyor.
Veya bu vakum hortumunu çatlamayanından (!) ile değiştirmek mümkün değil midir?
Elden marş almaması ise büyük ihtimal ile ateşleme sistemi ile ilgili çıkacaktır. Otomobil olsa bir taksiciye sorup, basit birşey ise şaak diye çözerdin. Motor olunca civarda anlayan adam bulmak da zor. Ben olsam servise gitmeden önce bir telefon açardım. Böyleyken böyle anlatırdım. Belki şansına karşına efendi biri çıkar. Servise gitmen gerekir mi, gerekmez mi daha net fikrin olur.
Hay Allah ya! Gördün mü bak nazara geldin sen..!
-
25 Temmuz 2008, 20:06
#731
Dün sabah ve akşam olmak üzere aynı gün içerisinde 2 kere başıma geldi şu vakum hortumunun çatlama olayı. Kafayı sıyırdım. 5 Ayda toplamda 4 defa oldu. İlkinde servise çözdürdüm olayı diğerlerini artık alıştığım üzere ben hallediyorum. Hallediyorum halletmesine de nedir bu böyle kardeşim. Resmen kronik sorun bu yaa. Neden oluyor bileniniz varmı ? Bu sefer kesip ucunu yerine takdığımda etrafına sıkıca elekrtik bantı döndüm. sanki bıçakla kesilmiş gibi çart gidiyor hortumun ucu. Diğer sitede de belirttim bu olayı (suzukiscooterım). İlk servise gittiğimde adamlardan yedek hortum isteyeceğim. ne iştir anlamadım.
VAKUM HORTUMU ÇATMASI PROBLEMİNİN GİDERİLMESİ
Diğer taraftada toksom un isteği üzerine yazdım. Burayada kopyala yapıştır yapıyorum. İmkan olsada foto koyup anlatsak ama fot. mak. bi arkadaşta.
Not : Lütfen okurken gülmeyin !!!
Tarif etmekte büyük maharet. Hele benim gibi teknik bilgi yoksunu iseniz. Yani bilmem karbüratorun şu tarafı yok eksantrik bilmem nesi hiç bişeyin adını falan bilmediğim için nasıl anlatmalı. Şöyle tarif edeyim bakalım açıklayıcı olacakmı ?
Seleyi kontaktan aç. iki tane benzin kapağının yanında iki tanede içerde zeminde civata var, onları motorun alet takımındaki 10 numara anahtarla aç. Sele açıkken içinde ışık yanmasını sağlayan mekanizmanın anahtar kısmındada 2 tene yıldız vida var onlarıda aç. Dikkat şimdi seleyi komple kaldırıp çıkartacaksın ama dikkat ki Sele altı aydınlatmasının elektrik kablosunu koparabilirsin. Önce bu kabloyu takip edip üzerinde beyaz bir soket bulacaksın tırnaklıkla birbirine geçmiş olan, O soketi tırnak kısmına basarak çekip çıkart.
Şimdi hoopp seleyi kaldırıp bi kenara koy. Off buranın içide ne çamur olmuş ama diyebilirsin serbesttir :-) Şimdi geldik benim isimlerini bilmediğim o karmaşa görüntüye.
En basit haliyle hocam birbiriyle T oluşturacak şekilde 3 tane siyah hortum var. (Üstlerinde yay gibi sarmal bişey dolanmış.) Bunları takip et biri taa aşağılardan geliyor biri taa aşağılara iniyor. Onlar önemli değil. Ama geri kalan üçüncüsü Motorun dirseğe benzeyen bir parçasının üstüne giriyor. Bu parça üstten bakıldığında tam önünde kolay görülebilir bir yerde. (Ne güzel anlatıyorum ama teknik arkadaşlar göbeklerini tutup tutup gülüyorlardır halime) Hah işte bu hortumun, o dirsek gibi yere giren ucuna bak şimdi nasıl çatlamış. Bu çatlak yeri çakı bıçak v.s. vasıtası ile kesip o yere tak şimdi. Sıkıca bastır kontrol et. Marşa bas bakalım.
Hadi hayırlı olsun. Seleyi yerine takarken aydınlatma ışığının elektrik bağlantısını unutma. Motor yağı doldurduğumuz yerdeki ufak kapaktanda o kabloyu kolayca takabilirsin.
Geçmiş olsun...
Suzuki AN 125 - 2008 / 0 - 24500 km
SYM Joyride 200 - 2008 / 4500 - 20000+ km (Halen Devam)
-
25 Temmuz 2008, 21:25
#732
Ne güzel anlatmışsın işte.. Daha iyi olmuş. Hepimiz anlarız bu şekilde.. Helal olsun.. Eline sağlık..
AN125'lerde bu vakum hortumu çatlaması sürekli tekrarlıyorsa ve neredeyse hemen hepsinde bu problem var ise, o zaman bu işin doğal olarak Suzuki Türkiye ve yetkili servisleri tarafından garanti kapsamında kökünden çözülmesi gerekir. Öyle çatladıkça hortum kesmekle nereye kadar ?
Muhtemelen hortumun yapıldığı malzemede bir problem vardır. Çindeki Suzuki fabrikası o hortumu kimden alıyorlarsa çeker kolgibin reklamasyonu üreticisine, aklı başına gelir. Bu işin doğrusu, anlı şanlı Suzuki'nin tüm AN125'leri geri çağırıp, bu sorunlu vakum hortumunu bedelsiz olarak "çatlamayanları" ile değiştirmesi olacaktır.
Yok mu bu forumda Suzuki'den veya yetkili satıcısından/servisinden birileri. Bize bir cevap yazsalar da, şu AN125 için yazdığımız bunca güzel şeyden sonra, keyfimize fena halde limon sıkan bu hadiseyi açıklasa.. Benim Suzuki almamdaki en büyük etken, başıma dert açmayacak, kaliteli bir motor olduğuna inanmamdı. Eğer böyle ise, Ohooo...!!! Eyvah ki ne eyvah!!!
-
25 Temmuz 2008, 21:54
#733
arkadaşlar suzukime bugün kavuştum çok şükür kırmızısı yokmuş siyah aldım fakat çok güzel bu akşam biraz geziyim ama tırsıyorumda ehliyet 3 ay sonra gelicek plakada pazartesi salı gelicek
-
25 Temmuz 2008, 21:57
#734
xxrated adlı üyeden alıntı
arkadaşlar suzukime bugün kavuştum çok şükür kırmızısı yokmuş siyah aldım fakat çok güzel bu akşam biraz geziyim ama tırsıyorumda ehliyet 3 ay sonra gelicek plakada pazartesi salı gelicek
Hadi bakalım hayırlı uğurlu olsun. Mevlam kaza bela vermesin inş. Yanlız arkadaşlar kaç sayfadır hiç foto yok, yeni alanlar, diğer arkadaşlar arada renklendirelim buraları. (diyenede bak haklısınız bende ekleyeyim en kısa zamanda biraz foto)
Suzuki AN 125 - 2008 / 0 - 24500 km
SYM Joyride 200 - 2008 / 4500 - 20000+ km (Halen Devam)
-
26 Temmuz 2008, 01:05
#735
BEYLER benım suzukıde hemen motorun alttarafında sıyah ınce bır boru ucunda yag var sarkık sekılde cıkmısmı artık osekıldemı pek anlamıyorum sızce bu normalmı,alttarafı yoldakı tumseklere surttum 1 kere kopmus olabılırmı??
-
26 Temmuz 2008, 01:21
#736
Hocam o normal korkulacak bişey yok.
Suzuki AN 125 - 2008 / 0 - 24500 km
SYM Joyride 200 - 2008 / 4500 - 20000+ km (Halen Devam)
-
26 Temmuz 2008, 02:18
#737
arkadaşlar cevaplandırırsanız sorularımı çok mutlu olurum ..
arkadaşlar ben motoru çarşamba günü (23 temmuz 2008) aldım .. aldığım gün depoyu fulledim .. bu güne kadar her hangi bir problem yoktu .. perşembe günü aldığım yere gidip "motorun altındaki bir boru olduğunu ve birşeyler aktığını söyledim" adam tahliye borusu dedi .. neyse eve döndüm .. cuma (25 temmuz2008) sabah kalktığımda yaklaşık bi 15km motoru kullandım ve parkettim motoru .. şu ana kadar benzin göstergesi neredeyse kıpırdamadı .. neyse 25-30 km akşam kullandım ve eve geldiğimde birden depo yarıdan da az gösteriyordu (140km oldu aldığım günden beri) ..
1) yani bu sizce normal mi ?
2) birden düşmesinin nedeni sizce nedir ?
3) 1 depo benzin ile kaç km giderim ? 250km falan diyorlar ama kullanan birisi cevaplarsa sevinirim ..
4) bide mesela çalıştırdım motoru üstündeyim 1 dk durdum üstünde diyelim kendiğilinden istop ediyor .. bunun nedeni nedir ? ne yapmalıyım ?
5) 2500 ytl ye aldım sizce fiyat iyi mi bu motora göre ?
kendi görüşlerimi söylemek gerekirse motordan memnunum .. yani titreme falan yapmıyor .. gayet rahat motor .. yokuş falan tanımıyor çok serii ..
sorularımı yanıtlarsanız sevinirim ..
-
26 Temmuz 2008, 02:21
#738
plakasıyla bırlıkte 2500 normal suan bende oyle aldım,valla stop etmesı anormal bende oyle bı sorun yok bence servıse gotur,
bende yenı kullanıcısıyım ve tıtreme sorunu basladı benımkınde,zangır zangır o on taraf aynalr nasıl tıtrıyor,pazartesı servıse goturcem,sende vrmı herhangı bı tıtreme
-
26 Temmuz 2008, 12:47
#739
toksom adlı üyeden alıntı
Çalışırken stop etmesi "kronik vakum hortumu çatlaması" problemini çağrıştırıyor. Bilenler bir zahmet forumda anlatıversin, vakum hortumunu nereden nasıl kısaltacağız. Kendi kendimize yapabileceğimiz bir şeye benziyor.
Veya bu vakum hortumunu çatlamayanından (!) ile değiştirmek mümkün değil midir?
Elden marş almaması ise büyük ihtimal ile ateşleme sistemi ile ilgili çıkacaktır. Otomobil olsa bir taksiciye sorup, basit birşey ise şaak diye çözerdin. Motor olunca civarda anlayan adam bulmak da zor. Ben olsam servise gitmeden önce bir telefon açardım. Böyleyken böyle anlatırdım. Belki şansına karşına efendi biri çıkar. Servise gitmen gerekir mi, gerekmez mi daha net fikrin olur.
Hay Allah ya! Gördün mü bak nazara geldin sen..!
toksom kardeşim hiç sorma valla nazar değdi motora herhalde.iş yerime yakın bir suzuki servisi var.dün götürmeye niyetlendim ama işten fırsat olmadı.bugün telefonla konuştum "abi bi getir görelim" dediler.inşallah en kısa sürede çözülecek bir durumdur.yoksa motor olmadan kafayı yerim herhalde
-
26 Temmuz 2008, 14:45
#740
Bu sabah erkenden kalktık karakaçan ile. Ben montumun üstüne fosforlu turuncu, göğsü beyaz bantlı karayolu işçisi yeleğimi giydim. Gör beni, kolla beni, üzme beni..
Beni bu halde yolda farketmeyen zaten kördür. Hollandalı taraftar gibi dolanıyorum. Neyse, vurduk kendimizi Şile yoluna. Bitsin bu rodaj hesabı.. Gel teskere geeel.. Tıngır mıngır 40-60km/h arası gittik, geldik. Yolda iki kere 15dk.lık molalar verdik. Motor soğusun, karakaçan rahat bi nefes alsın soluklansın diye. Arada Şile otobanından ayrılıp civar köylere de sortiler yaptık. Motor ile gezmek çoook zevkli. Araba ile aldığınız keyfin kat be katını alıyorsunuz sürerken. Ara yollardan giderken bir virajı döndüm Paşaköy civarında, belki 100 tane keçi, başlarında çoban ve çobanın iki küçük çocuğu, üç tane de bekçi köpeği. Allaaam dedim nereye düştüm ben !! Çoban beni farketti (nasıl farketmesin ki !!) soldan benim geçeceğim şekilde keçi sürüsünde bir koridor açtı da, oradan dalıp keçiler ile tanış olup geçtim sürüyü.. Bir kaç kere de, otlamaya giden bazı büyükbaş vatandaşlar ile burun buruna geldik. Yolun ortasında durmuş bakıyorlardı. Biz otlamaya gidiyoduk, sen ne ayaksın diye baktılar.. Kardeş, tren değilim ki ben, neye bakıyonuz. Sonra arkadaşlardan fena bir kıllandım, ulan bunlardan biri erkek olup, üzerimdeki fosforlu turuncuyu görerek, hareket eden bu gürültülü fosforlu kütleye boynuz takmak istemesin. Yusuf yusuf kaçtım etraflarından dolaşıp...
Ben 11 küsur gibi dönüş yolundayken, tam ters yönde Şile istikametinde giden araç sayısı bir hayli artmıştı. 15-20 tane motorcu da gördüm. 60km/h ile giderken, Elceğizlerimi elciklerden ayırmaktan tırstığım için el ile selam gönderemedim. Başımla yaptığım selamı da, o mesafeden görebildiklerinden pek emin değilim. Motorun üstünde giden portakal renginden başka birşey görememişlerdir.
Yarınki planımız yine aynı.. Pazar sabahı erkenden karakaçan ile yollara düşüp, bu sefer otobandan ayrılıp eski Şile yolunu kullanarak viraj miraj gayet keyifli bir şekilde Şile'ye sobe deyip, eve dönmek. Bu rodaj bitmez yoksa.
Bu arada, kask yere düşmeden önce de pek çok şeye yarıyor. Yol boyunca değişik yönlerden ve çok çeşitli ebatlarda onlarca mahlukat kaskıma kamikaze dalış yaptılar. paat küüt çaaat vurup duruyorlar. Ön camda (vizör deniyo galiba) ufak çapta bir mezarlık oluştu. Rüjgar da bir diğer faktör tabiki. Vizörü kaldırıp gitmeyi denedim, gözlerim dolu dolu oldu bilinmez niye?
Hepinize kazasız belasız keyifli sürüşler efenim..
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 3 kullanıcı var. (0 üye ve 3 misafir)