Honda CBF 150 Kullanıcıları / Bilgi Paylaşım Başlığı
Reklamlar
-
21 Şubat 2012, 02:12
#26221
uzun yol yapan cbf ci arkadaşlar, daha önce tecrübem olmadığından size bir kaç sorun olacak
kask takınca bi zaman sonra ağrı yapmaya başlıyor saç diplerinde belli kısınlarda en iyi kask dan kullanıyorum aroh marka yinede yapıyor
2- devamlı eller direksiyonda olunca ister istemez omuzlarda ağrı oluyor bunun önüne nasıl geçeriz
daha önce durmadan 100 km gittim her yerim ağrıdı saygılarımla
Honda CBF 150 ((2007 2008 (siyah) 2011)) ve CBR 125 R HRC ((2011)) CBF 150 (((2011 Gümüş))).... Asya Motor Elegant 150 (170cc) Kırmızı
Reklamlar
-
21 Şubat 2012, 02:30
#26222
Bende sorun olmuyor çünkü saçım olmadığından dibi de yok
ikinci sorunun cevabı düzgün gidon ayarıdır. Rahat tutuşuna göre gidonu ayarla.
Uzun yolda ağrı kaçınılmaz. Boşuna uzun yol yapanlara iron butt demiyorlar
-
21 Şubat 2012, 02:42
#26223
TheNightHawk adlı üyeden alıntı
Bende sorun olmuyor çünkü saçım olmadığından dibi de yok
ikinci sorunun cevabı düzgün gidon ayarıdır. Rahat tutuşuna göre gidonu ayarla.
Uzun yolda ağrı kaçınılmaz. Boşuna uzun yol yapanlara iron butt demiyorlar
Eklemek istiyorum, tamamen kondüsyon ile alakalı, spor yapıyorsanız daha uzun süreler gidebilirsiniz. 260km kesintisiz gittikten sonra, çadırı kurup, atıştırıp oradan da denize giriyorum, ağrı sızı hissetmiyorum ama sabah erken o km yi yapınca ve akşama kadar türlü atraksiyona katılınca, bebek gibi uyuyorsun
-
21 Şubat 2012, 03:44
#26224
acun0 adlı üyeden alıntı
bu senin görmek istediklerin. işaallah o km leri görmek nasip olur.
şu an sahibinden com da. telefonları olan 50 bin ve üstü. 20 ilan buldum. 10 tanesini aradım. içinden bir tanesi motor değişimi yapılıp yapılmadığını bilmiyor. oda 5. sahibi sadece 2 bin km binmiş. lütfen konturunuz varsa arayın. motor değişimi olmuş mu olmamış mı.?
---------- Mesajlar birleştirildi - 12:01 ---------- bir önceki mesaj zamanı 11:57 ----------
http://www.sahibinden.com/ilan/vasit...69967099/detay
---------- Mesajlar birleştirildi - 12:03 ---------- bir önceki mesaj zamanı 12:01 ----------
http://www.sahibinden.com/ilan/vasit...59196825/detay
---------- Mesajlar birleştirildi - 12:06 ---------- bir önceki mesaj zamanı 12:03 ----------
konturunuz yoksa alttaki yazıları okuyun. diye bazılarının ilanlarını koydum. bu 50 bin üstü motorlar için 39 binden başlıyor.
tabi bu örnektekiler gibi hiç motor yaptırmadan nadirde olsa 60 bin yapan vardır. ama üstü yalan çok araştırdım. ama bulamadım. konumuz bir honda cg olsaydı 100 bin ve üstü bulmak kolay olurdu.
---------- Mesajlar birleştirildi - 12:21 ---------- bir önceki mesaj zamanı 12:06 ----------
şimdi birisini daha aradım. 40 binde sibop ayarı bile olamamıştır. diyor. ikinci sahibiymiş. ve sibop sesi dahi yokmuş. inanırmısınız.
bende 2009 cbf var 35000 de sadece ekzantrik zinciri ve yaği ve suyu değişti .maşallah saat gibi. havalar ısınsın periyodik bir bakımdan geçrcem
-
21 Şubat 2012, 03:49
#26225
cbr125cbr adlı üyeden alıntı
Eklemek istiyorum, tamamen kondüsyon ile alakalı, spor yapıyorsanız daha uzun süreler gidebilirsiniz. 260km kesintisiz gittikten sonra, çadırı kurup, atıştırıp oradan da denize giriyorum, ağrı sızı hissetmiyorum ama sabah erken o km yi yapınca ve akşama kadar türlü atraksiyona katılınca, bebek gibi uyuyorsun
gt250r gibi cbf150 göre çok daha zor oturma pozisyonu olan bi aletle 130km no stop gittim banamısın demedi cbf150 ile 100km yapıp her yeriniz ağrıyosa bilmiyorum motor size göre değil ozaman
bir yere gitmek için arabaya binilir motora binmek için her yere gidilir Önemli Olan Varmak Değil Yolda Olmaktır...
-
21 Şubat 2012, 10:17
#26226
Merhaba arkadaslar herhalde 5-6 ay olmustur bu sayfalara yazmayalı. Havalar sogudu sonra benim bilgisayara kayıtlı olan asla ezberleyemediğim şifrem gitti, sonra bayaa bi şifreme ulaşamadım falan derken bu zamanlar oldu. Son zamanlarda havaların azcık da olsa ısınması ve güneşin tekrar kendini hatırlatmasıyla dayanamayıp kendimi dışarı attım. 60 km kadar tekrar ilk göz ağrımla birlikte gezdik İstanbul yollarında. Bu arada güneş çıkmış ama havalar hala buz gibi onuda anladım. Gerçekten çok özlemişim motorumu.
Bu 5 aylık zamanda neler oldu derseniz; ekim ayının ortaları falandı Kadıköyden eve gelirken üşüdüm. Artık havalar soguyor bu sezon bu kadar yeter dedim kendi kendime. Sonra eve 2-3 km yol kalmısken benzinlikten cıkan bir bayan sürücü (Tüm bayan sürücüleri tenzi ederim) cıkarken durdu, tamam dedim beni gördü frene asılmadım bıraktım artık duramayacak mesafedeyken pat diye yola atladı bayan sürücümüz ve bendeniz panik frenle ön frene asılıp direksiyonuda kırınca kendimi asfalt üzerinde kayarken buldum bereket her zaman giydiğim montum eldivenlerim ve kaskım üzerimdeydi ancak dizliklerim üzerimde değildi bunun sonucu oolarak sağ dizim sıyrıldı asfalt yanıgı oldu ve sol bileğimde düşerken yaralanmıs biraz ucuz atlatım diyebilirim ama ayrıcada seviniyorum. Derler ya bir müsibet bin nasihatten iyidir diye çok büyük bir ders oldu bana artık daha usturuplu kullanamaya özen gösteriyorum. Biliyorum ki trafikte tamammen görünmezim. Bu yüzden son sayfalarda zenon farlarla ilgili yazılanlar ilgimi çekti eğer gündüzde görünürlüğü arttırıyorsa ben düşünüyorum su zenon işini ayrıntıları konusuruz.
Sonra 3-4 hafta kadar önce motoru çalıştıramadaım aman Allahım sanki kızanıma bişey olmuş gibi hissttim o kadar üzüldüm yani anlatamam sonra usta vurdur çalışır dedi evet dedim enjeksiyonlu değil ya vurduriim vurdurdum olmadı ya ne yapacam derken bi bujiye bakiim dedim yerinden biraz oynamıs mı, biri bana şaka mı yaptı nedir hafif oynaömıs gibi geldi taktım marşa basmamla aldı nasıl sevindim nasıl sevindim
Neyse çok uzattım ama burayada yazmayı özlemişim bugün gene hava güzel ve ben gene yeşilleniyorum Kadıköye motorla gitmeye bakalım hayırlısı. Erkese bol keyifli neşeli sürüşler dilerim dostlarım.
Bu arada su cbf şöyle böyle mesajlarını da bırakın arkadaslar alın tepe tepe kullanın. Sonuçta bunlar insan yapısı alacağınız x marka başka bi motorda hiç sorun çıkmayacağını, aradığınız herşeyi bulabileceğinizimi düşünüyorsunuz her güzelin bir kusuru olur derler varsın benim güzeliminde kusurları olsun zaten evli olan arkdaslar ne demek istediğimi gayet iyi anlayacaktır reel hayattan. Hiç kimse ve hiçbirşey kusursuz değildir. Kalın sağlıcakla.
Yuh imza kısmına motorun km sini yazıp güncelliyorum daha 1550 de kalmıs motor oldu 5300 km artık siz düşünün ne kadar olmus girmeyeli siteye neyse görüşürüz.
---------- Post added at 08:17 ---------- Previous post was at 08:00 ----------
alper150zc adlı üyeden alıntı
gt250r gibi cbf150 göre çok daha zor oturma pozisyonu olan bi aletle 130km no stop gittim banamısın demedi cbf150 ile 100km yapıp her yeriniz ağrıyosa bilmiyorum motor size göre değil ozaman
Uzun yol olarak daha hiç tecrübem yokken memlekete Tekirdağa gideyim demiştim de tam 6 saat sürmüştü geçen haziranda şu deli gibi yağmur yağan günlerden birini bulmusum yola çıkacak otobanda nerdeyse durmadığım köprü altı kalmamıstı sonra gelirken hava güzeldi 200 km yolu molalar dahil 2 saat 50 dakkada gelmiştim. Bide Ataşehirden İzmiti geçince Maşukiye var oraya gidip gelmişliğim var aynı gün içerisinde, bide uzun yoldan sayılırsa 2 kez Ağvaya gittim geldim git-gel 200 km de bunların bi tanesi hepsi bu ama aslen en büyük planım İstanbul-Eskişehir yapmak bakalım haırlısı.
Alper Hyo almıssın bu arada sende ayırlı uurlu olsun kardeşim. Güle güle kullanasın. Ama ben alacağım motoru buldum bundan sonra daha doğrusu bunun üzerine sıkı durun yazıyorum Honda NC 700 X sizce nasıl bi motor ve Almanya satış fiyatı 6000 Euro. Tahmini Türkiye fiyatı 16-17 Bin arası bi rakamm olmalı sizce alınır mı bu fiyata ben acımayacam paraya alacam vallaha bakalım az kaldı su fuarda bi inceleyelimde tam olarak kararı verecez.
Yesterday is history, tomorrow is mystery but today is a gift!
ONE LIFE LIVE IT
Honda CBF 150 '11 ( 8750 km)
-
21 Şubat 2012, 11:15
#26227
sercan2667 adlı üyeden alıntı
Uzun yol yapan arkadaşlar vardır.Muhakkak kaç saat en fazla gidilir..CBF 150 ile..yazın yol yapmayı düşünüyorum.Hatta plan bile kurdum.Sabah bakımını yaptırıp çıkacağım..
Yağını fln değiştirip çıkacağım..
)Ben 1.5 saat üstünde durdum.Mola vermeden..
Motoru yorman mümkün değil. 2009 yazında 12 saatte Muğla' dan geldim. Sabah 05:30 da çıktım, akşam 17:30 da Kocaeli/Karamürsel' deydim. Tabiki molalı geldim ama mola vermemin nedeni, motorun yorulması değil benim yorulmamdı. Üstelik bu sıcaklar temmuz sıcaklarıydı. Yazın mutlaka 15w-50 yağ kullan ve bu yolculuğa çıkmadan önce mümkünse 1 litreden 50-100 gram fazla yağ koy motora. Bu uygulamayı yanlış bulan olsa da benim deneyimlerim böyle söylüyor.
Depoyu fullersin, benzin bitenekadar gidebilirsen, yani fiziksel olarak kalça, bel ağrısı engel olmazsa sürüş yapabilirsin.
-
21 Şubat 2012, 12:20
#26228
K o r @ y adlı üyeden alıntı
,
emrecim ben marka delisi bi adam değilim ki.. cbf 150 yide seviyorum 1 yıl kullandım .. gerçekten dediğim gibi sen motordan inmedikçe motor gider ... ee o süratlarin üstüne çıkmıyor.. zaten bana ybr ile 90 km yetiyor.. fazlasına gerek duymuyorum..
Takılıyorum be koraycım biliyorum öyle olmadığımı (insan sevdiğiyle uğraşırmış ) bende 2004 ybr yı 2 sene kullandım takii otobanda krankı kırılana kadar ybr ilede kocaelıne hiç durmadan gidip gelmiştim cbf ilede.. herikiside oldukça rahat ama uzun yolda cbf birazdaha rahat ve oturaklı gibi geliyor bana.Gerek cbf gerek ybr uzun yolda dip gaz git hiç durma dediğin gibi sen yorulursun oran buran tutulur motor saat gibi çalışıp devam eder.
---------- Mesajlar birleştirildi - 10:20 ---------- bir önceki mesaj zamanı 09:56 ----------
ethemm76 adlı üyeden alıntı
Motoru yorman mümkün değil. 2009 yazında 12 saatte Muğla' dan geldim. Sabah 05:30 da çıktım, akşam 17:30 da Kocaeli/Karamürsel' deydim. Tabiki molalı geldim ama mola vermemin nedeni, motorun yorulması değil benim yorulmamdı. Üstelik bu sıcaklar temmuz sıcaklarıydı. Yazın mutlaka 15w-50 yağ kullan ve bu yolculuğa çıkmadan önce mümkünse 1 litreden 50-100 gram fazla yağ koy motora. Bu uygulamayı yanlış bulan olsa da benim deneyimlerim böyle söylüyor.
Depoyu fullersin, benzin bitenekadar gidebilirsen, yani fiziksel olarak kalça, bel ağrısı engel olmazsa sürüş yapabilirsin.
Yağ olarak araçlarda kulanılan motor yağı motosikletler içinde aynı değilmidir ? Birde zinciri ne kadar aralıklarla yağlamak gerekiyor ? Gresli sprey şeklinde zincir yağları var onlardan almayı düşünüyorum ?
4 Teker Bedenimi 2 Teker Ruhumu Taşır.
-
21 Şubat 2012, 12:44
#26229
Yağ olarak araçlarda kulanılan motor yağı motosikletler içinde aynı değilmidir ? Birde zinciri ne kadar aralıklarla yağlamak gerekiyor ? Gresli sprey şeklinde zincir yağları var onlardan almayı düşünüyorum ?[/QUOTE]
Zincirimi 250km de bir yağlıyorum castrol zincir temizleme ve zincir yağlama spreyi ile . 250 km de bi temizliyorum inanılmaz bir pislik akıyor ve şehir merkezinde oturuyorum kırsalda oturanlar napsın
-
21 Şubat 2012, 13:47
#26230
ybr 125 in mekanik olarak üstünlüğü neye dayanarak söyleniyor acaba.ben kullanmış ve etrafında bolca ybr olan birisiyim ve şunları paylaşmak istiyorum.
1-yamaha bu modelin ebatlarını sürekli ufak tutuyor bunun sebebide ilk çıktığında neyse şimdide aynı olan 10 bg lik motorun bu ağırlığı tatminkarca hareket ettirebilmesi.yani yamaha ağırlığı pek sevmiyor.vites oranlarıda kısa tutularak ara hızlanmalarda başarı sağlamayı hedefliyor.bu makina bunu yapabilmek için 12000 devir bandına sahip ve 90 km gibi normal seyehat hızlarında dahi 8000 devir çevirmek zorunda kalıyor.ne kadar fazla devir o kadar ısı ve aşınmaya sebep oluyor.sürekli 90 ve üzeri kullanılmaya çalışan bi ybr 30000 km lerde krank bilyalarından patlak vermeye başlıyor
---------- Post added at 11:42 ---------- Previous post was at 11:29 ----------
2-ybr 125 artık eskilerde kalan tek piston kaliper ön fren sisteminden vazgeçmemekte ısrarlı.cılız yapısı bu durumu kaldırıyor
3-ayak pegleri şase yerine motor bloğuna bağlı ve katlanma özelliyine sahip deyil.yan yatma durumunda tüm yük motor bloğuna biniyor
4-artçı ayak platformu üzerine basıldığında esneyen zamanlada yamulma yapan saçtan üretilmiş.
5-arka süspansiyon esnemede başarılı fakat prolink tek süspansiyonun viraj içinde verdiyi stabilite ve güveni veremiyor
6-cantlar press döküm deyilde normal kalıp dökümden üretilmiş.aynı ebat press 6 kg gelirken kalıp döküm 3.5 kg geliyor.iki taraftan dolgun görünmesine rağmen sağlamlık derecesi press döküme oranla zayıf
7-jikle karbüratör üzerine yerleştirilmiş,açık unutulduğu taktirde seyir halinde kapatmak zor ve tehlikeli
8-uzun soluklu rampalarda çekişten düşüyor.bunda yağlama sisteminin etkisi büyük
---------- Post added at 11:47 ---------- Previous post was at 11:42 ----------
yamaha cbf in standart sunduğu çift piston kaliper,ferah kullanım,prolink süspansiyon,press döküm cantlar,katlanabilir şaseye bağlı ayak pegleri,aleminyum arka teker maşası gibi birçok detyı ancak ybr 250 modelinde sunuyor ve uçuk rakamlara satıyor.işte teknik üstünlük bu olsa gerek.satış politikasıda ona keza bugün 5000 lira yarın bakıyosun 3000.bunu cygnus ve ybr modelinde yaşamıştık.
-
21 Şubat 2012, 13:48
#26231
işin doğrusunu tam bilmemekle beraber. ybr deki durumlar gözle görülür şekilde. şimdi birileride çıkıyor yeni ybr ler eskiler gibi dayanıklı değil diyor ya
her kafadan ayrı ses çıkıyor. al birini vur ötekine
-
21 Şubat 2012, 13:51
#26232
mrtdem adlı üyeden alıntı
ybr 125 in mekanik olarak üstünlüğü neye dayanarak söyleniyor acaba.ben kullanmış ve etrafında bolca ybr olan birisiyim ve şunları paylaşmak istiyorum.
1-yamaha bu modelin ebatlarını sürekli ufak tutuyor bunun sebebide ilk çıktığında neyse şimdide aynı olan 10 bg lik motorun bu ağırlığı tatminkarca hareket ettirebilmesi.yani yamaha ağırlığı pek sevmiyor.vites oranlarıda kısa tutularak ara hızlanmalarda başarı sağlamayı hedefliyor.bu makina bunu yapabilmek için 12000 devir bandına sahip ve 90 km gibi normal seyehat hızlarında dahi 8000 devir çevirmek zorunda kalıyor.ne kadar fazla devir o kadar ısı ve aşınmaya sebep oluyor.sürekli 90 ve üzeri kullanılmaya çalışan bi ybr 30000 km lerde krank bilyalarından patlak vermeye başlıyor
---------- Post added at 11:42 ---------- Previous post was at 11:29 ----------
2-ybr 125 artık eskilerde kalan tek piston kaliper ön fren sisteminden vazgeçmemekte ısrarlı.cılız yapısı bu durumu kaldırıyor
3-ayak pegleri şase yerine motor bloğuna bağlı ve katlanma özelliyine sahip deyil.yan yatma durumunda tüm yük motor bloğuna biniyor
4-artçı ayak platformu üzerine basıldığında esneyen zamanlada yamulma yapan saçtan üretilmiş.
5-arka süspansiyon esnemede başarılı fakat prolink tek süspansiyonun viraj içinde verdiyi stabilite ve güveni veremiyor
6-cantlar press döküm deyilde normal kalıp dökümden üretilmiş.aynı ebat press 6 kg gelirken kalıp döküm 3.5 kg geliyor.iki taraftan dolgun görünmesine rağmen sağlamlık derecesi press döküme oranla zayıf
7-jikle karbüratör üzerine yerleştirilmiş,açık unutulduğu taktirde seyir halinde kapatmak zor ve tehlikeli
8-uzun soluklu rampalarda çekişten düşüyor.bunda yağlama sisteminin etkisi büyük
---------- Post added at 11:47 ---------- Previous post was at 11:42 ----------
yamaha cbf in standart sunduğu çift piston kaliper,ferah kullanım,prolink süspansiyon,press döküm cantlar,katlanabilir şaseye bağlı ayak pegleri,aleminyum arka teker maşası gibi birçok detyı ancak ybr 250 modelinde sunuyor ve uçuk rakamlara satıyor.işte teknik üstünlük bu olsa gerek.satış politikasıda ona keza bugün 5000 lira yarın bakıyosun 3000.bunu cygnus ve ybr modelinde yaşamıştık.
Bi ybr kullanıcısı olarak tarafsız yorumlarından dolayı kutluyorum. Ybr nin bu olumsuz özelliklerini ilk defa duyuyorum. Teşekkürler.
-
21 Şubat 2012, 14:29
#26233
ybr kötü demiyorum hatta sadece ybr kullanmış motora bu modelle başlayan birisine bu motoru tek geçerim başka motorda tanımam dedirtir.fakat başka bi motorla kıyaslama yapılırken bilinçsizce yapılan yanlış yorumlara istinaden yazdım.sonuçta hepimiz motorcuyuz ve kardeşiz.benim babam senin babanı döver olayına dönmeye başladı forum.ybr kullanan arkadaşlar neden bu kadar kötüleme amacında anlamış deyilim.
-
21 Şubat 2012, 15:25
#26234
ybr için gerçekten güzel tespitlerde bulunmuşsun çok ince ayrıntılar olmasına rağmen sakıncalı olan bence ayak pedlerinin motor buloğuna bağlı olması kötü bi durumla karşı karşıya bırakabilir ve arka salıncak keşke aluminyum olsa ve sinyal stop özellikle arka aydınlatma dizaynı cbf gibi olsa çok daha güzel olurdu
hayat bir savaştır tek silahın aklın ve inancındır
-
21 Şubat 2012, 20:33
#26235
Cbf in motor ömrünün kısmen ybr ye nazaran kısa olmasının tek sebebi bence, motorda zaman zaman karşılaşılan yağ eksiltme eğilimi olduğu halde kullanıcıların yağ değişim aralığı haricinde yağ seviyesi kontrolü yapmamaları ve yağ değişim aralığı boyunca eksilttiği yağ ile motorlarını kullanmalarıdır. Eksik yağ için önlem almayız ve ne yazık ki yağ değiştirirken ölçtüğümüzde görürürüz.
Burgman 400 de yağ eksiltir. Bu kroniktir, motor bitme habercisi değildir. Ama yağ seviyesi düzenli olarak takip edilip gerekli takviye yapıldığında motor evladiyeliktir. Bunuda herkez bilir. Burgman 400 foromunu okursanız yağ seviyesine bakmadığı için motor yemiş bi çok kullanıcı nın yanı sıra yağ takibine özen göstermiş ve yüksek km lere sorunsuz ulaşan bi çok kullanıcıda mevcuttur. Kronik olarak motor bitme eğilimi göstermediği halde yağ eksiltiyor ve bir sonraki yağ değişimine kadar arada yağ ileve edilmesi gerekiyor diye burgman 400 ü ve motorunu kötüleyebilirmiyiz. Asla.
Bazı kullanıcı arkadaşlardan duyuyorum, 100 gram yakmış 200 gram yakmış veya 300 gr. herneyse, ama motorun bu kadar yağ eksilttiği yağ değişiminde fark edilmiş, öncesinde önlem alınmamış ve takviye edilmeden kullanılmış, yani yağ sadece değişimlerde ölçüldüğü ile kalınmış. Ömrü hayatı boyunca böyle kullanılan bi motorun ömrü sizce uzun olurmu. En iyi 30-40-50 binlerde motorlar ne yazık ki bitiyor. Daha öncede yazdım, bi çok motosikletin kul. klavuzunda (... km aralıkla motor yağ seviyenizi kontrol edin ve alt seviyede gördüğünüzde üst seviyeye kadar ileve edin) ibaresi bulunurken bu önemli ayrıntı bizim kull.. klavuzumuzda yer almamakta ve tamamiyle kullanıcını özverisine bırakılmakta, işin en çok üzüldüğüm yönü de servisler tarafındından uyarıda da bulunulmamaktadır. Her halde onlarda motor sıfırlayıp para kazanacaklar. Kullanıcı yağına bakarsa kimden para kazanacaklar dimi, hava filtresi buji satarak dükkan çarkı döner mi
100 gram-200 gram önemsenmesede şu teknik olarak bi gerçektetir. Motorda olması gerektiğinden eksik olan her damla yağın, özellikle yüksek devirli ve uzun süreli, dipgaz uzun kullanımlarda rolü ve motoru koruma etkisindeki zaafiyet çok çok büyüktür. Önemsenmelidir.
Dolayısıyla ben ybr motorundan motor ömrü bakımından daha kısa ömürlü bi motor kullandığımı düşünmüyorum. Şahsi görüşüm şudur ki, yağ bakımı ve kontrolünü yapmayan cbf 150 kullanıcıları uzun vadede de olsa 20-50 bin km seviyelerinde motor bitmesi yaşamışlar ve bu kullanıcıların çoklukla olmasıda cbf 150 motoru için olumsuz görüşlerin oluşmasına sebep olmuştur. Yağ bakımı önemsendikten sonra, afedersiniz hayvan gibide kullanılmıyorsa, haricen motorda bi kısa ömür sıkıntısı yok.
-
21 Şubat 2012, 21:52
#26236
Slm arkadaşlar uzun süre oldu pek giremiyorum motorum halen 2650km de geçen yıldan beri brandanın altında bazen hafta sonları çıkartıyorum okadar geçenlerde yağını uzun süre kullanmadığım için değiştirdim,en son 1000km de mobil 15/50 full sentetik ile yapmıştım değişimi 3000 bakıma 350 km civarında bi süre kalmasına rağmen değiştirdim shell 15/50sx mineral kullandım 1 ay sonra 3000 bakımda tam sentetik iyi bir yağ koyacağım, artık yavaş yavaş çıkartıcaz motorları güneş bugünden itibaren egede yüzünü hissetirmeye başladı..
-
21 Şubat 2012, 22:48
#26237
O anki ruh halim inşallah bol virajlı yolları seçer.Otobandan hiçbir zevk almıyorum.
2020 'Tracer 900 İcon Blue
-
21 Şubat 2012, 23:47
#26238
İrfan şuan itibari ile evdeyim yemek yiyeyim geliyorum
-Motor eroin gibidir, satsan bile, bıraktım desen bile, inleyen her Racing sesinde krize girersin...! ;))
-
22 Şubat 2012, 00:13
#26239
mrtdem adlı üyeden alıntı
ybr kötü demiyorum hatta sadece ybr kullanmış motora bu modelle başlayan birisine bu motoru tek geçerim başka motorda tanımam dedirtir.fakat başka bi motorla kıyaslama yapılırken bilinçsizce yapılan yanlış yorumlara istinaden yazdım.sonuçta hepimiz motorcuyuz ve kardeşiz.benim babam senin babanı döver olayına dönmeye başladı forum.ybr kullanan arkadaşlar neden bu kadar kötüleme amacında anlamış deyilim.
Gerçekten tebrik ediyorum işte bu kadar ya bende anlamış değilim inanın neden ybr kullanan arkadaşlar cbf hakkında bu kadar karalamacı zihniyete bürünmüşler herkes yorumunu sizin gibi tarafsız ve güzel bi şekilde yapsa bence bu problem kalmaz
-
22 Şubat 2012, 00:49
#26240
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 43 kullanıcı var. (0 üye ve 43 misafir)
Bu Konudaki Etiketler