abi cok basit formul, apaçiye binen adamın vibrasyondan bütün kemikleri birbirine geçiyor. motor da basık bişey zaten, büyüme evresinde tvs ye binen gençler bücür kalıyorlar. ybr nin mevzusu basit zaten, sorun cıkartmaz ama rampada cbf in arkasından duman yutar. artcılı 50 km yapmaya kalksan motordan soğursun, konforsuz bir motordur. hepsine bindik bunların
e tvs ye binen adam vibrasyon belasından muzdarip, gribim ybr ci zaten bıkmıs tek basına artcılı cbflerin arkasında nal toplamaktan, kompleks yapmıs adamlar, 150 liklerin mersosuna biniyoruz, sürerken keyif veriyor makinalarımız. kıskanılmak normal.
saka bi yana, apaçi ya da ybr ye binenler kızmasınlar. fakat bazı arkadaslar var ki, hakikaten işin b.kunu cıkardılar. cbf e camur atmak için yasıyor gibiler. biz de işi nükteye vuruyoruz artık napalım
tvs yi honda ya da yamaha ile asla kıyaslamam. bu markalara asla rakip olamaz bence, servis, mühendislik, marka kültürü vs aklınıza gelebilecek her kulvarda.
kuryelik yapacak olsam, motorumla ekmeğimi kazanıyor olsam, ybr yi cbf e tercih ederim. fakat iş, motordan keyif almaya, performans ve konfora gelince, bu segmentin kralı da ağası da paşası da cbf 150 dir.
ha varsa cebinde 15 - 20 000 liran, envayi çeşit makina var, canavar gibi. alır asvaltın tozunu atarsın. 5 kurusuna 3 kurus ekleyip, 2 teker ruhunu yakalama peşinde isen, ve de daha önce başından bir çan çin çon faciası geçtiyse, ( benim geçti) alınacak tek makina cbf tir bana göre.