Ben memnundum ama başkası memnun kalmayabilir. Frenleri ve amortisörleri benim için çok önemli motorun. Bunlar çok güzel çalışıyor idi bu motorda.
Angrypower'ın açtığı adı geçen başlığa az önce yazdığım mesajı konu burada geçtiği için aynen aşağıya da aktarıyorum:
Herkese selamlar.Sanırım burada başlık belki istemeden de olsa biraz manipülatif olmuş, sanki angry kardeşim bir duyum almış da neler oluyor sorguluyor gibi olmuş. Oysa okuduğum ve Ekrem Bey'in de sonradan net cevapladığı gibi angry sadece şahsi taminini yazmış. Şimdi Kuralkan Bajaj'ı bitiriyor mu diye başlık açınca, hani gazete ya da tv'lerin sansasyonel manşetleri gibi olmuş, doğal olarak benim gibi Bajaj kullanıcılarını merak ettirip okutuyor, hatta belki bazıları endişe etmiş de olabilir, çünkü ben geçmişte Hyosung hezimetini yaşamış bir Hyo kullanıcısıyım mesela. Kısa sürede satma sebeplerimden biri de Kuralkan'ın distribütörlüğü alması idi. Sonradan satmakla hata etmediğimi anlamıştım. Ama Bajaj'ı alırken de yine Kuralkan'ı bilerek aldım, çünkü hem motorları hem bayiileri epeyce bir inceledikten sonra almaya karar vermiştim ilk Bajaj'ımı, hatta net söyleyeyim hem Pulsar'da hem Dominar'da Ekrem Bey ile iletişime geçerek ve onun yardımları ile alım yaptım diyebilirim. Açıkça mailleşmeler yoluyla neden Bajaj almalıyım beni ikna edin diye yazdığımı bile hatırlarım Pulsar NS150'yi alırken. Tabii ki bütçemin ve alabileceklerimin içinde en donanımlı modelin o olmasının da etkisi vardı.
Bence bu gibi konularda hemen hepimizin en büyük eksiği duyumlarla ya da şahsi kanaatlerimizle hareket etmemiz sanırım, ben de yapıyorum, mesela xmax 250 bir daha gelmeyecek diye alacak gibi olup vaz geçmiştim, oysa yeniden getirildi. Ha bu sayede Dominar aldım pişman da değilim ama tamamen duyum ve şahsi kanaatimle 12 yıl sonra ilk kez maxiskutır kullanma işini ıskaladım, belki sonraki motora. Fakat ilk ağızdan ya da mesela Baymoto tarzı büyük bir bayiiden duymadıkça sanırım hemen acaba böyle mi olacak dememek de fayda var. (Belki Oktay Motor gibi bir bayii ile yollarını ayırmış olmaları da bu düşüncelere sebebiyet vermiş olabilir, ama eğer bir firma zaten bir bayiisi ya da servisi eksilince batacaksa batsın daha iyi.)
Neyse ki Ekrem Bey yine devreye girmiş ve açıklık getirmiş. Bajaj belki on numara motosikletler üretmiyor ama Ekrem Bey gibi bir muhatap bulabilmek hele hele şu mecrada bence çok önemli. Ayrıca ben bir türlü gidemesem de hep savunduğum şeyi yapan tek motosiklet firması da galiba Bajaj Türkiye, yani Kuralkan, her yıl sezon başında festival yapan başka motosiklet markası var mı? Geçmişte oldu mu? Para almadam eğitim veren ya da festival düzenleyip hediye filan dağıtan başka marka ben hatırlamıyorum. Bu son festival işinin konuyla alakası yok sadece yıllardır firmalar da artık elini taşın altına koysun kullanıcıyı biraz düşünsün diyen biri olduğum için yazdım.
Kuralkan'a Naçizane Tavsiyem: Bu arada bu bahaneyle ve Ekrem Bey'in de okuduğunu düşünerek ben de şahsi tavsiye yazayım, bayii ve servislerinizde belli bir standardı yakalamak bence en önemli hedeflerinizden olmalı Ekrem Bey. Servis eğitimi mi olur(ki oluyordur mutlaka) çalışanlara ekstradan ve müşteriye yaklaşım da dahil eğitimler mi olur mutlaka ve mutlaka daha kurumsallığa yönelik eğitimler vermelisiniz. İnsanların Bajaj'dan çekinme sebeplerinin belki de başında hala servisleri ve bayiileri yeterince kurumsal bulmamaları geliyor.
Mahalle arası, bisikletçiden bozma servisler lafı çokça dolaşıyor, bu imajı bazı bayii ve servisleriniz yıksa da benim anladığım bir çok yer için hala geçerli. Açık söyleyeyim ben de Dominar gibi bir motor alıp sonra kötü ve iş bilmez bir servise teslim etmekten çekindiğim için Kartal'dan kalkıp Kadıköy'e servise gidiyorum baymoto'ya. Bu konuda mutlaka ve mutlaka aksiyon almalısınız.
Geçen hafta kuralkan ın etkinlik resmini paylaşmıştım, etkinlik bitti ve dün motosiklet.net adminlerinden bir arkadaş bana uyarı bildirimi yaptı neymiş kuralkan ın reklamını yapıyormuşum enteresan, ben bajaj markası dominar başlığında bir etkinlik paylaşımı yapıyorum başka bir marka modelde paylaşmıyorum ki reklama girsin, ben geziyorum tozuyorum ve kullandığım motor modeli başlığında resim paylaşıyorum buda bir nevi reklama girmiyor mu giriyorsa neden bu forumun resim ekleme bölümü var, paylaştığım zaman neden silinmedi ektinlik bitti ve sen bana uyarı gönderiyorsun, balıkçı nick'li abim etkinliğe gidip resim çeken olmadı mı diye sormuştu bende bir kaç resim paylaşmıştım onlar da silindi, paylaşımıma müdahale edebilirsin ama iş işten geçtikten sonra bana uyarı çekip bildirim yapma, yapman gereken neyse onu yap ben resmi yazımı falan kaldırdığın için peşine düşmem derim ki bir hatam olmuş eyvallah der geçerim, böyle ufak işler için kendinizi küçük düşürmeyin neyin ne olduğunu gayet iyi biliyorum, bajaj benim babamın değil, ister burda olsun ister sosyal sayfalarda olsun iyisiyle kötüsüyle veya artısı eksisi ile herşeye ulaşabiliyor hiçbir bilgi gizli kalmıyor yani, normalde bunu da burda yazmayacaktım ama belki bundan dersimizi çıkartırız diye düşünüyorum.
Dediklerinde haklısın. Para almadan festival reklamı yapmayız'a getirmişler ama işin ilginci sen bittikten sonra paylaşmıştın, ayrıca senin özel fotoğrafların ve gezini paylaşmışsın ne alaka? Motosiklet.net neredeyse tek tabanca kaldı bu forum aleminde sanırım bunun ekmeğini de çokça yedi yiyor, kimi zaman bu tek tabancalık ve para kazanıyoruz mevzularından kalite de yerlere inmişti, son zamanlarda da artık motosiklet mevzusunda konuşacak çokça konu kalmadığından mıdır nedir yine yere inmiş gibi, e sektörün durumu da malum. Sırf bu ve benzeri sbeeplerden girip yazmak istemiyorum ama başkaca mecra da yok en azından kendi motorun hakkındaki başlığa bir bakıyor insan ne var ne yok diye. Ama şunu belirteyim bu en başta alınmış çok akıllıca isim seçimi(motosiklet.net) ile eskiden motosiklet yazınca google ilk çıkan yerdi, şimdi bakıyorum epeyce aşağılarda bazen sayfa sonunda çıkıyor.
nasıl bir mantıkla yönetiliyor bilmiyorum ama zaman zaman bu senin dediğin sebeplerden insanları çokça küstürdüler, gerekli gereksiz banladılar v.s. v.s.
sık sık yazmama kararı alıyorum ama bazen öyle bir şey okuyorum ki yazmadan edemiyorum, ama bir gün gerçek anlamda son noktayı koyup sanırım okumak dışında hiç bir şey yazmayacağım. Senin anlattığın gibi şeyler çok can sıkıcı ve anlamsız çünkü.
Yönetim önce trollere çare bulsun.
Akrabayı sattım motor ile işe gidip geliyorum. Bu hafta hep yağmurlu. Dün sabah nasipte ıslanmak yokmuş. İşe vardım şelaleden dökülür gibi yağdı. Bugün sabahda şansımı deneyecektim, fazla zorlamayalım dedim. Motoru durağa park ettim dolmuşa bindim. Bu dolmuş işini hiç sevmiyorum. En azından dönüşte motor ile atraksiyon yapıp stres atıyordum. Ben arabayı sarmadan önce güneşliydi satınca yağmurlar başladı. Biryere giderken aracın kontrolü bende değilse çok bunalıyorum. Dolmuşcuya varanakadar ben süreyim desem neder acaba😀
Herkes memnun mu Dominar'dan son durumlar nedir? Cbf 150'den sonra niyetli olduğum motorlar listesinde 2. sırada Dominar var, 1. sırada Crf 250 Rally. Yalnız sizin motorlarda titreşim var diyorlar Cbf'ten sonra yok edici şekilde hissedermiyim acaba CBF'den Dominar'a geçen var mı aranızda.
Ben 16000 km Cbf150 kullandıktan sonra Dominar'a geçtim. Tercihimden memnunum. 373 cc tek silindir olması illaki titreşimi beraberinde getiriyor fakat bundan rahatsızlık duyup duymamak size kalmış. El ayak uyuşması falan olmuyor bende, fakat sele bi süre sonra taş kesiliyor.
Abs fren tertibatı, Kaydırmalı Debriyaj, iyi çalışan süspansiyon sistemi, Led aydınlatma, makul yakıt tüketimi ve Japonlara nazaran uygun yedek parça ve servis fiyatıyla bence bulunduğu segmentte tercih sebebi.
Her iki motosikleti de deneyip karar verin derim son olarak. İyi günler.
Cbf150 2006 da benim ilk motosikletimdi 1 yıl 7500km kullandım.Onunla Domi kıyaslanırsa titreşim çok fazla gelecektir, çünkü cbf 150 sanki sıfır titreşim gibi hissettiriyor ama 11 hp 150cc alet titrememesi için üretilmiş sanki fakat gitmiyor da tabii, küçük bi commuter sonuçta. Domide zamanla titreşime alışıyorsunuz, ben ilk bi kaç bin km hata mı ettim acaba bile dedim, bilenler bilir ama sonra stok haline bilr alıştım.Buna rağmen 42 dişli taktım. Kalite v.s. filan zaten 150cc cbf ile kıyaslanamaz.Dominar Japonlarla kıyaslanabilecek ayarda, crf250rally ben de düşündüm ama hem çok pahalı hem de çoğunlukla asfaltta kullanacaksanız hayal kırıklığı yaratabilir, selesi çok dar ve onun da titreşimi var. İkisini de deneyin bambaşka motorlar.Rally nin tipi çok hoşuma gidiyor ama şehirde sürekli kullanılacak gibi değil, ayrıca hem çok pahalı hem de domide bi çok özellik bana göre daha üstün.Zaten dediğim gibi.2 ayrı kategori. Test sürüşü yapın sma o sürüşte titreşim çok gelecek emin olun bana da öle geldi 5000km sonra alışmıştım motor şimdi 42 dişli ile daha rahat, 6500kmlere geldi.
---------- Mesajlar birleştirildi - 19:02 ---------- bir önceki mesaj zamanı 18:48 ----------
Yine de pişman olmamak için her iki motoru yakından görün, rallyi yakından görünce aşık olmuştum.Hele şimdi siyahı da var çok şık. Hatta asfalt lastiği takıp sırf şehirde kullanırım diyodum.Şu an durumum olsa alırım keyfi 2.motor olarak.Ama hayatın gerçekleri var, Rally benim yüzde 90 işe gidip gelmek için otoyol ve boğaz köprüsü geçişlerimde sıkıntı olabilirdi.E bir de 250cc şu an 30bin tl, akıl karı gelmiyor bana. Dominarı ise sürdükçe sevdim, daha şehir motoru, modifikasyona da geliyor, ben turing gibi yaptım neredeyse, yakında orta sehpa da takacağım, en az 2 yıl daha kullanacam aksilik olmazsa.
Bu bajaj başlıklarını seviyorum gayet hareketli oluyor. Crf 250'nin ilk tercihim olmasının sebebi kampa gitmem ve yaşadığım yerin küçük olması sebebiyle hıza çok fazla ihtiyaç duymamam. Açıkçası dominar'ı alıpta bağ, bahçe yollarına sokmak istemem çünkü kamp yaptığım gece yağmur dökerse çok sıkıntı olur. ama Dominar'ın torku çok iyi diyorlar özellikle uzun yolda otoban şartlarında beni üzmez diye düşünüyorum, son hız arayan biri değilim 160km/h son hız çok fazlasıyla yeterli, otobanda 120-130 gidebiliyorum lazım olunca rahatça sollayabiliyorsam benim için konu kapanmıştır.
Cbf 150 ile uzun yola çıktığımda zaten sabit 80'le gidiyorum eğer yol boşsa çok rahat gidebiliyorum hızdan dolayı sıkılmıyorum, bu konuda oldukça sabırlıyımdır tek sıkıntım yol çok kalabalık olduğunda ister istemez sıkıştıranlar oluyor geriliyorum, bir keresinde bayramda yola çıkmak gibi bir hata yaptım kabus gibiydi. Hem biraz muhabbet olsun hem fikir alayım diye size sordum teşekkür ederim hepinize.
Weak are prey
Merhaba, ben cbf 150 den önce suzuki inazuma da kullanmıştım. Ekonomik sıkıntılarım olduğu için satıp yarı parasıyla cbf 150 almıştım. Suzukinin konforundan sonra cbf biraz zor gelmişti. Dominara gelince, daha alalı oniki gün kadar oldu. Evet titreşim var. Bu motoru Ümraniye'den satın alarak, evime kadar yaklaşık 300 km yol geldim. Gidişini ve dengesini çok sevdim ve yolda 160 km hıza kadar ulaştım. Torkunu güçlü bir şekilde de hissetiriyor. Anlatmaya çalıştığım, beni çok rahatsız etmeyen bir titreşim dışında olumsuzluk yaşamadım ama sizi yönlendirecek kadar, bu motorda tecrübem henüz yok. Ben deyimlerimi paylaşmaya çalıştım.
Lakin hızını alan pulsar Dominar kovalıyor. O iş nasıl oluyor?
Wolf her türlü yer,
Başta hacim farki var(50cc)
Wolfun 20kg ekstra agirligi olsada yinede alir,
Abartmiyorum,wolf inazumayi bile aliyor,
Nede olsa kurt..
https://youtu.be/iFOiQ61WMRM
Şu an bu konu içerisinde 11 kullanıcı var. (0 üye ve 11 misafir)