Yazık olmuş. Ben SS leri pek sevemiyorum. Piste çıkmadıkları sürece benim gözümde o değerli yerlerini alamıyorlar. Cafe önüne çekmek için motor alınmaz kanımca.
Boşver benim gibi motorundan memnun kalmaya bak. Dominar'ı stock haline çevireceğim. Mis gibi. Hızlara takılmadan gidiyoruz işte
Aynen, son 2 ayda 3-4 kazazedeyi canlı gördüm. Sürüşümü oldukça etkiledi en güzeli keyif almak.
Alıntıdır:
Ekrem ATA:
DOMİNAR 400 RAPOR...
Harun Urban bey bir rapor gönderdi. Hiç bir kelimesine dokunmadan yayınlıyorum.
Kendisi profesyonel bir motosiklet kullanıcısı. Alman vatandaşı olmakla beraber 2012 yılından beri değerli eşi Dora hanım ile beraber Türk vatandaşı olarak Antalya’da yaşıyor. Aynı zamanda iyi bir mühendis.
Dominar 400 kullanıyor. Seyahatinden Avrupa’da iken haberim oldu. Dönüşte İstanbul’da buluştuk. Memnuniyetini ifade ile beraber bir rapor yazacağını beyan etti.
Tamamen ürünü anlatan bir yazı. Uzun olmakla beraber Dominar 400’ü bugüne kadar en iyi analiz eden raporlardan biri. Motoru merak edenler için iyi bir referans olabilir.
Kendilerine çok teşekkür ediyorum.
Raporu takdirlerinize sunuyorum.
‘Türkiye Avrupa Turu.
5 hafta – 10 ülke- 10. 000 km
En son söylenecek olanı en baştan söylemek istiyorum; bu tur hayatım en güzel turuydu, hatta hayallerimin bile ötesindeydi. Tamı tamına kırk yıldır eşimle birlikte hastalık derecesinde motosiklet kullanıcısıyız. 250 cc’ den 1000 cc’ ye kadar, 130 hp’li turer, enduro (kros), yarış motosikletleri; marka olarak da Suzziki’den Yamaha’ya, Guzzi’ den Ducati’ye kadar her türlü motoru kullandım. Uzun motosiklet turları yaptım, ancak bu tur en uzunu ve en güzeli olmasını istiyordum.
Bu yazımda, turumuz boyunca görme, gezme imkânını bulduğum ülkeler, muhteşem şehirler ve doğal güzellikler ile candan-sevgi dolu insanlar hakkında değil, bu tur için özel olarak aldığımız motor ile ilgili tecrübelerimi paylaşmak istiyorum.
Uzun aramalar sonucunda tek silindirli, sağlam sürücü düzenli, çok iyi fren sistemlerine, ABS ve beklenti ötesi güçlü farla sahip, KTM’ nin modifize edilmişi olan tek silindirli Hindistan markası Bajaj Dominar’da karar kıldık.
Motosikleti aldığımız ilk gün, yapacağımız turun, bagaj ve yan çantaları da dahil tüm yüküyle 500 km’ lik bir test sürüşünü yaptık. Test sürüşünün 200 km’ sini bol ve keskin dönemeçli sahil yolu üzerinden Antalya’dan Kuşadası’na geri dönüşü ise daha düz şehirlerarası yollardan yaptık. Bajaj motosikleti tabiî ki, virajlarda daha fazla keskinlik, gücüne güç isteyen agresif bir Ducati değil ama bunun yerine aynı virajları problemsizolarak ve güven vererek almaktaydı. Yumuşak virajlı daha düz şehirlerarası yollarda ise Bajaj keyifli, güvenli konforlu bir sürüş sağlamakta ve insana daha fazla gaz verse de bu güvenli, konforlu sürüşten taviz vermeyecekmiş hissini vermekteydi. Müthiş bir güven hissi.
İlk bakımından sonra ise hayalini kurduğumuz Avrupa turuna çıktık.
Boyayı ve bezin deposunu korumak için gerek yan çantaların altını ve tutturduğumuz tutaçların etrafını lastik ile korumaaltına aldık. Bunun sonucunda ise 5 hafta çantalı yolculuğa rağmen boyada çizik veya aşınma oluşmadı. Motosikletimize 15 litre hacimli yumuşak yan çantalar, 12 litrelik depo üst çantası ve 40-60 litreli alüminyum- topcase taktık. Zincir, alet edevat ve yapışkan şerit gibi denge bozabilecek her turun almazsa olmaz ağırlıklarını tabii ki benzin deposu üstü çantasına yerleştirdik.
Günlük olarak 450 ile 600 km arasında yol katlettik. Amortisör ve düz sürüş özelliği insana gerçek bir rahat sürüş keyfi sunmakta. Motosiklet 6 vitesiyle 110-120 km/h bandında rahat sürüş sağlayacak şekilde ama sollamalarda yıldırım hızıyla 135-140 km/h çıkabilecek şekilde ayarlanmış hissi vermekte.
Yolculuğumuz boyunca dik ve uzun yokuşlarda dahi 2 kişi ve onca yüke rağmen ortalama 120 km/h lık hızımızı sabit tutmak için hiçbir zaman gazı köklememiz gerekmedi. Bu püskürtmeli sistemi karbüratör sistemi ve tek bujililerle kıyaslayacak olursam bahse konu motosiklet sahip olduğu 400 cm3 göre çok fazla güç sunmakta. Özellikle saatlerce süren uzun yollarda motorun ne kadar sakin olduğunu ve ihtiyaç halinde rezervinde daha ne kadar güç barındırdığına şahit olabilirsiniz.
Turumuz boyunca Türkiye, Yunanistan, Makedonya, Sırbistan, Slovenya, Avusturya Almanya, Belçika ve Hollanda gezdiğimiz ülkelerdi. En büyük endişemiz ise eşimin arka koltukta rahat olamayacağı idi. Bu endişemiz de yersiz çıktı. Yoldaki tümsekleri, darbeleri ve bozuk yol satıhlarını ise alt düzenler mükemmel bir şekilde adeta emmdi. Arka koltuk gayet rahat ayak dayanakları ise optimal yükseklikte. Sürücü oturuşu gayet rahat, omuzlar ve kollar sarkık durmakta ve oturak yeterli büyüklükte ve rahatlığa sahip. Transalp ile kıyaslandığında dahi bence daha rahat.
5.000 km yolculuk sonunda yağ ( Castrol 10 W 50) ve filtre değişikliği gerçekleştirdik. Yolculuk boyunca motorumuz yağ ve su eksiltmedi. Aynada oluşan hafif bir gevşeme haricinde onca yol ve katettiğimiz kilometreye karşı hiçbir teknik arıza meydana gelmedi.
Bajaj ile yaptığım bu tecrübe bana, dünya seyahatlerinin efsanesi bozulmaz – arızalanmaz Yamaha 500 XT’ yi hatırlattı. Ama Bajaj ilaveten gayet agresif ve sportif bir sürüş imkanı da sunmakta. İstendiği takdirde motosiklet adeta mahmuzlanıp gayet spor sürüş keyfi yaşatabilmekte. 6500 devirden itibaren motor adeta kükremekte ve inanılmaz bir hız oluşturma gücüne sahip.
Bazı diğer itibarlı motosiklet markalarında dahi şahit olduğum vites boşlukları bulunmamakta ve vitesler arası geçiş ile vites aralıkları mükemmel ayardadır. Debriyaj ise gayet iyi ve özellikle vites küçültmelerde konforunu göstermektedir. Ortalama yakıt tüketimi 3.4 litre, çok hızlı sürüşlerde ise 4 litre idi. Zinciri her 400 km’ de bir yağladık ve Antalya’ya dönüşümüze kadar hiç germemizi gerektirmedi. Bu konuda alışık olmadığım kadar iyi bir kalite sağlanmış.
Genel olarak motor, yüksek kaliteye hitap edebilecek kadar, sağlam ve kusursuz imal edilmiştir. 4.000 devirde az bir ses çıkartan bir-iki plastik parça eleştirilebilir. Ancak bu durumun da az bir plastik bant ile üstesinden gelmemiz kolay oldu.
Biz, aslında mümkün olmayan, birbirinden farklı birçok beklentimize cevap verecek, bir motosiklet arayışındaydık. Ancak Dominar gerçek bir çok yönlü araç; uzun yolculuklarda gayet rahat ama yine de günlük kullanım için ideal ve istendiğinde ise hızlı ve sportif sürüş imkânı sunmaktadır.
Dominar sağlam, iyi işçilikle imal edilmiş ve az yakıt harcamaktadır.
Bir yönüyle bozulmaz – arızalanmaz Yamaha 500 XT’ ye veya Transalp’e rakip olabiliyor diğer yönüyle ise daha atik ve sportif; yani sportif bir tur aracı. Genel olarak ise dünya seyahati ve günlük kullanım için de kullanılabilecek, sportif sürüş zevki veren bir araç.
Önümüz yıl için ise yine uzun bir tur planımız var; ya İran, Pakistan üzerinden Hindistan’a ulaşacağımız uzun ama relaks bir tur veya bir Karadeniz turu. Bu turlar hakkında da sizleri bilgilendireceğim.
Dominar ile harika bir tur.
2 kişi, 5 hafta, 10.000 km, 10 ülke.
Antalya’dan başlayıp Yunanistan, Makedonya, Sırbistan, Hırvatistan’ dan Belçika ve Hollanda’ya kadar harika bir tur.
Dominar bu tür uzun turların problemsiz, yorulmadan, teknik arızasız, kusursuz üstesinden gelmektedir. Gerek sürücü, gerek arkada oturan kişi için oturuş gayet rahat ve konforlu. Hareket tarzı, bir yönüyle efsanevi XT 500’ e benzemekte diğer yönüyle Transalp’i anımsatmakta, ama yine belirgin bir şekilde sportifçe sürüş imkanı vermektedir.
Ortalama, yüz kilometrede 3.4 litre yakıt tüketimi hakkında bir şey söylemeye dahi gerek yok.
Güven veren, rahat sürüşlü, iyi huylu harika bir motosiklet.’
Motorun bozulmaması yolda kalmaması parçalarının arıza vermemesi dominarın çok sağlam yapıldığını göstermez.Servis bakımlı bajajların blok hasarı verdiklerinede şahit olduk forumda.Bu biraz şans işi.Ben dominara güvenim ülkeler arası seyehat kesinlikle yapmam.Acaba bunlara bir adet vstrom verseydin nasıl bir rapor hazırlarlardı.Bukadarda abartmaya gerek olmadığı düşünüyorum.Öyle düşünmüş olmasam içimde bu motoru satma arzusu olmazdı.Ben dominarı satmayı düşünüyorum.Neden salakmıyımda satıyorum.Admdaki popo bildiğin beton olmalı.Ben 100 km yaptıkdan sonra ağrılar başlıyor.Yazı bildiğiniz taraflı.Bir dominar sahibi olarak ekrem beyin reklamı demekten öteye gitmez.
Değerli mavellen; Harun Bey Antalya'da yaşıyor. Siz de yakınsınız. İsterseniz telefonunu da vereyim, isterseniz görüşün. Görüşlerinizi çarpıştırın, münazara edin. Hiç boş konuşan bir kişiliğe benziyor mu? Kendisi ile saatlerce de konuştum. Bilgisine ve mühendisliğine sadece saygı duydum.
Ne bu yazıya, ne seyahatine en ufak katkım olmadı. Sadece dönüşte bakım hediye edildi. Seyahatinden de sonradan haberim oldu.
Gene de ön yargılarınızı değiştiremem. Ben açıkça her şeyi söyledim.
Bir de şunu söylemek lazım. Benim tespitim bu yönde.
Alınan motordan ne beklendiğini iyi bilmek lazım. Kendisi zaten raporu iyi okursanız herhalde dünyanın en iyi motor demiyor. Ama bir çok farklı ihtiyaçlarıma cevap verebilecek çok maksatlı, hesaplı bir motor diyor ve rapor bu mihval üzerine gidiyor.
Size söylemiyorum ama genel bakış açımızda böyle bir hata var. Kısır bir bakış açısı ile (mesela bana çok gelen eleştiri niçin son hızı düşük gibi...) değerlendirme yapıyoruz. Asıl olan çok yönlü ve fayda ve verimliliğe yönelik bir bakış açısını yakalamak.
---------- Mesajlar birleştirildi - 09:17 ---------- bir önceki mesaj zamanı 09:02 ----------
Değerli Mavellen; hatta küçük bir ilave yapmak isterim. Rapor dün akşam gelmişti. Kendilerine rapor için teşekkür mesajı yazdım. Güzel türkçesi ile aynen şu cevabı verdi. 'Motor güzel, rapor ondan dolayı güzel...'
Bende kullanıyorum.Bendeki farklı bir motormu?Burası dominar 400 kullanıcılar bilgi paylaşım başlığı.Yeni alacak arkadaşları yanıltmak istemem.Yorumumda ona olmalı.
Bu motoru alan hopbala dünya turuna çıkayım nasıl olsa sorun olmaz fikrinede kapılmamalı.Burda verdiğimiz bilgiler bu şekilde.Bu arkadaş kendisi paylaşmış olsaydı yorumlarda ona göre gelirdi.Mesela bol resimli geziler gibi.
Malı yerden yere vurmaya gerek yok.Hakkı ne ise o.Kötü motor değil çin mallarından iyi.Yolda bırakmayacak anlamı çıkarmak yanlış olur diğer kullanıcılar adına.(bu şans işi,nasipte ne varsa o)Mesela daha taze ns 200 ile avrupa turuna çıkıp yolda kalan arkadaş.
Ben geçen sene tüm yaz hatta kışın yarısınıda ns 200 ile yaptım.Ne hikmet ise bu sene dominara binmek içimden gelmiyor.Şuan bile işe git gel araba ile.
Bu motor ne beklidiğine bağlı birazda.Belkide ben çokşey bekledim.
Mesela alt devirlerde yüksek tork ve yüksek beygir gibi.Bu gibi Güç: 35 BHP @ 9,000 RPM Tork: 33 Nm @ 7,000 RPM motrun 9 bin devir çevirdiğini varsayarsak.Alt devir mald devir falan yok.Yalan yok 13 bin devir çeviriyor diye aldım.13 bin çevirsede 13 bin çevirecek halim yok ama göstergede 13 bin yazıyorsa 13 binde çevirebilmeli yada honda yamaha gibi kadran ne ise onu göstermeliydi.Yanıltmamalıydı.Alt devirlerde değil motor tüm gücünü son devirlerde gösteriyor.Kendimi çok kandırmaya çalıştım cbf 500 f de 10 bin çeviriyor devire takılma diye.Kontağı her açışımda 13 bin sahte devir rakamını görmek pek hoş olmasa gerek.
Diceksin Fatihcim mal bu.İşine geliyorsa.Haklısın.
Her zaman olduğu gibi örnekler geçmiş sayfalarda sürü ile var.Siz yine üstte çıkarsınız.
Sadece görüşlerinize saygı duyarım Fatih bey. Size de bu rapor ekrem bey'in reklamı olmuş dediğiniz için açıklamalarda bulundum. Hiç bir noktasında katkım ya da teşviğim olmayan bir rapordur. Eğer yolunuz Antalya'ya düşerse sizin dominar motivasyonunuz için servisimiz ile tanıştırmak isterim. Bir yerlerde yanlışlık var. Yakıt bedeliniz benden. Alanya'ya selamlar...
Kendi objektif görüşlerimi sunayım. Malum 40t dişliye geçtim. Titreşimden muzdariplik had safhada idi. Şimdi daha güzel oldu ama o heyecanını kaybetti motor. Malum zincirden bakla aldığımız içinde tekrardan sıfır zincir almak lazım. 600₺ fiyat var. Maşallah. Sözde Dominar; domine eden die lanse ediliyor. Pulsar görünce resmen içine siniyor. Pulsar adına yakışır biçimde köpek gibi bela oluyor başınıza. Bana göre Pulsar’ın makyajlanmış ve ağır hali. Ha Ortaköy’de, Arnavutköy’de bu motordan görmek beni memnun etti. İstanbul’un en pahalı semtlerinde süzülüyor lakin o aynalarındaki titreşim, o gidişattaki vasatlık hoş olmuyor. Yakıt ortalamam 3,84lt/100km ki Pulsar ile 2,9lt/100km yapıyordum aynı hızlarda. Benim servis bakımlı Pulsarda blok patlattı. Saçma sapan 50 kuruşluk bir parça tüm motorun içini peynir ekmek gibi yedi ve garanti süresi 10gün ile doldu die fabrikasyon hatası bir olay ile başbaşa kaldım.
Lakin dediğim gibi ben dominardan memnunum ama bu tamamen benim motor sevgimden ileri geliyor. Motosiklete binmeyi seviyorum. Gönül isterdiki daha güzel olsun ama 3kuruşa 5köfte vermiyorlar.
Arkadaşlar, sizce şu an kullanmış olduğum mt 25 i satıp, dominar 400 almam mantıklımı? Kafamda dominar var, fiyatıda uygun geliyor. Ne dersiniz?
Mal kötü değil.YasinC dediği gibi kesinlikle ne beklediğine bağlı.Top speed takıntın yoksa gerikalan özellikleri seni tatmin eder.Youtube daki 180km hızlar seni aldatmasın.O hızlara nasıl ulaştılar bilmiyorum ama öyle bir hız dominarda yok.Dişli değişirsen 120 km hızlarla bile fıtı fıtı gidebilirsin.En güzeli git test et.Elalemin ne söylediğini boşver.
Ben hiç 180 görmedim 170 gördüm 1kez. Ben olsam MT-25'i satıp Dominar almam. Hakkı, hakkı olana vereceksin. 150'nin üstü bu motora gelmiyor. Lakin alacağım diyorsan git bir deneme sürüşüne katıl, herhangi bir serviste 1tane Dominar dene sonra Başakşehir Oktay Motor'da ki Dominar'ı da dene. 40t takılı Oktay Usta'nın motorunda...
---------- Mesajlar birleştirildi - 22:01 ---------- bir önceki mesaj zamanı 18:43 ----------
Arkadaşlar bu motorun lastik havalarını doğru ayarlayıp kullanın, benim gibi hava basmıyorsanız sıkıntı, fazla basıyorsanız ve sonradan kendi kendine insin diyorsanız da sıkıntı. Birde zincirinizi yağlayın, benim gibi yağsız bırakmayın. Yağ alamıyorum Arabanın fazla kalan 0,5lt Elf 5w30 partiküllü dizel motor yağı var, onunla mı yağlasam acaba
Servis eski yağımı hemen yokediyor. Bugün yapmadımda yarın yapayım şu partiküllü yağımla şunu. 1000km geçti halen yağlayacağım. 1500km de 1 yapıyorum artık şu işi. zaten günde 85km banko yürüyor motor.
Şu an bu konu içerisinde 3 kullanıcı var. (0 üye ve 3 misafir)