BBRR abi yeter gösterme artık şu fotoları tatile gittik geldik aklımız orda kalmıştı tam buraya alışıyodum yine nevrim döndü fotoları görünce motorun üstünede çok yakışmışlar valla bir içim at arkaya git 1000km E :D
BBRR abi yeter gösterme artık şu fotoları tatile gittik geldik aklımız orda kalmıştı tam buraya alışıyodum yine nevrim döndü fotoları görünce motorun üstünede çok yakışmışlar valla bir içim at arkaya git 1000km E :D
[COLOR="Black"][B][FONT="Comic Sans MS"]yellow storm[/FONT][/B][/COLOR]
arkadaşlar aranızda hyosung gv 250 aquıla kullanan varmı? varsa biri bana bilgi versin.motor hakkında bilgi versin teknik özellik açısından değil. motordan memnunmu nasıl kullanışlımı,rahatmı,hız olarak kaç yapıyo.biri beni bilgilendirirse çok sevinirim.şimdiden teşekkür ederim.
[I][B][COLOR="Blue"]Ahmet KÖSE[/COLOR][/B][/I]
[I][B][COLOR="Blue"]05544016341[/COLOR][/B][/I]
::tutkuy::
Arkadaşlar bu yazıyı bir yerde buldum servis görevlisi yazmış alıntıdır.Faydalı olabileceğini düşünüyorum en azından çalışma prensibi ile alakalı fikir edinmiş olacağız...
Motosiklet fren sistemleri ile ilgili ayrıntılar...
Fren hidrolikleri yılda bir kere değiştirilmelidir. Normalde biraz dikkatle, çok zor olmayan bu işlemi kendiniz de yapabilirsiniz.
Motosikletlerimizin fren sistemleri hidrolik prensiplerine göre çalışır. Sıkıştırılamayan bir sıvı ile dolu olan kapalı sisteme bir tarafından basınç uygularsanız (fren elciği ya da fren pedalı) diğer uçtaki pistonda güç elde edersiniz. Bu güç de fren balatalarını fren disklerine ya da kampanalara bastırarak yavaşlamanızı sağlar. Bu sırada açığa çıkan ısının bir kısmı metal aksam vasıtası ile fren sıvısına aktarılarak onun da ısınmasına sebep olur.
Fren hidrolik sıvısının/yağının tiplerine gelince, kimyasal olarak 2’ye ayrılır:
1. Silikon temelli yağlar (DOT 5):
a. Silikon içerir
b. Boyaya zarar vermez
c. Daha fazla sıkıştırılabilir olduğu için frenlerde süngerimsi bir his oluşturur.
d. Suyla karışmaz dolayısı ile fren sisteminde su/yağ/su/yağ şeklinde bir durum oluşur. (Zararı konusuna daha sonra geleceğiz)
2. Polyglycol Ether temelli yağlar (DOT 3, DOT 4, DOT 5.1):
a. Boyalı ve plastik yüzeylere ciddi şekilde zarar verir. Kullanırken son derece dikkatli olunmalıdır. Aynı şekilde deri ve gözler ile teması kesinlikle önlenmelidir. Temas durumunda hemen çok bol su ile yıkanmalıdır.
b. Su ile karışabilir.
c. Silikon temelli sıvılar gibi frenlerde süngersi bir hisse yol açmaz.
- Peki bu DOT nedir?
Department of Transportation (Ulaştırma Birimi) kelimelerinin kısaltmasından oluşturulmuş bir Amerikan standardını belirtir. DOT sayıları fren sıvılarının KURU ve ISLAK kaynama derecelerine göre belirlenir.
Fren sıvısının kaynama derecesi DOT tipine ve içindeki su miktarına bağlı olarak değişir. Fren sıvısı havanın içindeki nemi çeker. İşte bu yüzden fren sıvılarını kullandıktan sonra kutunun kapağını hemen sıkıca kapatmanız gerekir. En sağlıklısı küçük ambalajlarda alıp ihtiyaç kadarını kullanıp kalanını uygun şekilde yok etmektir.
— Fren sıvısının içine su karışması neden zararlı?
Fren sıvılarının kaynama derecelerine göre sınıflandırıldığını söylemiştik. Sıvıya karışan su sıvının kaynama derecesini düşürerek frenlerin daha çabuk işe yaramaz hale gelmesine sebep olur. Kaynama sonucu ortaya çıkan buhar basınç uygulandığında sıkıştırılabileceği için pedala ya da elciğe uygulanan basınç, kaliperdeki pistona iletilemeyecek, dolayısı ile frenleriniz tutmayacaktır.
— DOT 3–4–5–5,1 karşılaştırması
DOT dereceleri ıslak ve kuru kaynama derecelerini belirtir. Kuru kaynama derecesi, içinde su olmayan sistemde sıvının kaynayacağı, dolayısı ile frenlerin işe yaramaz hale geleceği sıcaklığı, ıslak kaynama derecesi ise içinde %3 su bulunan sıvının kaynama derecesini göstermektedir.
Fren Sıvısı Tipi Kuru Kaynama Derecesi Islak Kaynama Derecesi
DOT 3 205°C 140°C
DOT 4 230°C 155°C
DOT 5 260°C 180°C
DOT 5.1 270°C 190°C
Görüldüğü gibi %3 su bile sıvının kaynama derecesini ciddi oranda etkilemektedir. Aynı zamanda sisteme giren su fren sistemi içindeki metal parçalarda da paslanmaya sebep olacaktır.
— Sisteme su girmesini engellemek için neler yapılabilir?
• Fren hidrolik rezervuarlarının kapaklarını sıkı bir şekilde kapalı tutun ve açmak zorunda kaldığınızda ya da sıvıyı doldurduktan/tamamladıktan sonra hemen kapatın.
• Yılda bir kere mutlaka fren hidrolik sıvısını değiştirin
• Yıllık fren sıvısı değişiminde yeni ve kapalı bir ambalajdaki sıvıyı kullanın ve kalanını saklayıp tekrar kullanmaktan kaçının.
— Dikkat edilmesi gereken diğer noktalar
• Motosikletinizde ya da aracınızda mutlaka kullanım kılavuzunda belirtilen tipte fren hidrolik sıvısı kullanın.
• Fren sistemindeki lastik parçalara ve contalara zarar verebileceği için eğer kullanım kılavuzunda özellikle belirtilmemişse silikon bazlı yağ kullanmaktan kaçının.
Çalışma prensibi...
Tüm hidrolik ve hava sistemiyle çalışan fren sistemlerinde westinghouse sistemi bulunmaktadır. Westinghouse binek araçlarda motor kaputunun sol arka kısmındadır. İlk bakışta bu silindirik ve önünden körüklü bir çubuk ile çıkmış bu malzeme direksiyon miline bağlı gibi gözükse de asıl görevi fren pedalından gelen basıncı, içersinde bulunan hava körüğü sayesinde fren hidroliğini sıkıştırmaktır. Peki, sadece bununla mı kalıyor? Elbette hayır. Fren hidroliği westinghouse dan aldığı baskıyı çoğu zaman çelik çubuk borular (modifiye ve yüksek performanslı araçlarda titanyum alaşımlı su çeliği karışımlı borular kullanılır) vasıtasıyla fren balataları üzerindeki pistonlara iletirler. Westinghouse dan gelen basınç hiç güç kaybetmeden fren pistonlarına iletilerek doğru frenlemenin yapılması sağlanır, fren pedalına ne kadar basınç uygulanırsa aynen fren pistonlarına , baskıyı alarak 2 yana veya dıştan içe olarak fren balatalarına iletir. İşte bu iletim esnasında baskıya maruz kalan hidrolik yağı sıkışarak ısı açığa çıkarır, ısınan hidrolikte zamanla motor yağlarımız gibi seyrelmeye, özelliğini kaybetmeye ve çelik hortumlardan gelen nem ile özelliğini yitirmeye başlar.
Fren hidroliğini değiştirme...
Fren hidroliği değiştirmek basit bir işlemmiş gibi görünse de aslında çok titiz ve dikkatli yapılmadığı takdirde kesinlikle ciddi kazalara sebeb olacaktır. İlk olarak şunu bilmeliyiz, fren hidroliği 2 kişi olmadan KESİNLİKLE değiştirilmez.
İlk olarak bir kişi elinde uygun anahtarıyla önce arka teker yanındaki pistonun önünde bulunan (her araçta hemen hemen aynıdır 8lik veya 6lık yıldız anahtar) tapaya anahtarını yerleştirerek hafifçe gevşetir , hidrolik damlamaya (aman birden açmayın hidrolik içeride sıkışmış halde olacağından birkaç metreye fışkıracaktır) başlayıncaya kadar gevşetir.Yavaşça gevşetmeye devam edilir ve hidroliğin akmasına izin verilir (bu sırada küçük bir kap bulundurulmalı , hidroliğin oraya akışı sağlanmalıdır) hidrolik akışı yavaşladığında tapa sıkılmaz hafif boş bırakılır (tapanın ucu tabiri caizse çük şeklindedir gevşediğinde oradan akar sıkıldığında damlatmaz, komple sökülmez) ve fren pompalanmaya başlanır. Her pompa yapılışında hidrolik kutusundan boruya doğru basınç yapar ve açık tapadan akmaya başlar, şiddetli olarak pompalarsanız fışkıracaktır
Hidrolik tamamen boşalıncaya kadar bu işlem uygulanır ve tapa hafifçe sıkıştırılır.
Hidrolik yağı seledeki arkadaş tarafından fren hidrolik kutusuna ağzına kadar doldurulur ve kapak sıkıca kapatılır. fren pompalanır, sıkıştığında arka tapa açılır , biriken hava ve bir kısım köpüklü hidrolik gelir. Tapa kapatılır, tekrar pompalanır sıkıştığında yine tapa açılır. Bu işlemi 3/4 kez yaptıktan sonra fren pompalanırken iyice şişmiş ve yukarıda kalmış pedal basılı tutulurken (pedal yukarıdan aşağı inene kadar baskı bitmemeli, baskı bittiğinde pedal boşa bırakılmamalı ve tapa sıkıştırılmadan pedal boşaltılmamalıdır) tapa aniden açılır ve hidroliğin fışkırması gözlenir, eğer köpüklenme yok ise 4/5 kez daha yapılarak tapa sıkıştırılır. Eksilen fren hidrolik kutusuna tekrar hidrolik yağı seviyesine kadar konur.Pedal pompalanmaya başlanır , pedal basılı ve tapa hafifçe açılarak hidroliğin basıncı ve köpüksüz olduğu görüldüğünde tapa iyice sıkıştırılır.
Ön frenler içinde yukarıdaki şekilde işlem uygulanarak, üstübü veya bez ile tüm kaliperler temizlenmeli, lastiklere sıçramışsa su ile yıkanmalıdır. Balatalar bulaştıysa suyla yıkanmalı ve balatanın kuruması beklenmelidir.
Test için kısa mesafelerde ani frenler yapılır. Hidrolik yeni değiştiğinden frenlerde sertlik hissedilecektir bu normaldir. Fren pedalınızın ayarı biraz yukarıda kalabilir ayarlatma isteyebilir, yine ön fren yukarıda kavrayacağından ayarını yapmalı ve frenlemelerde buna dikkat etmelisiniz.
bende birşey sorayım
bu cometlerde peşin alımlarda 1000 ytl lik indirim varmış öyle mi ?
sahibinden.com da okudum bunu
sıfır motosiklet üstelik
birde 12 ay peşin fiyatına veriyorlarmış... doğru mu ?
çok şaşırdım
walla ben keeway 150 yi sattım 1 hafta önce... bende cuma teslim aldım....oldukça başarılı tabi keewayden sonra... ben bugün altunizede den sonra köprüye kadar yapılan pırıl pırıl asfaltta 140 a kadar çıktım ama önüme gelen arabadan dolayı yavaşlamak zorunda kaldım... ama rahattı.. öyle çok sıkışmadı... yatmayınca fena rüzgar alıyor yaw doğru... alışıcaz yavaş yavaş...
[FONT="Trebuchet MS"][B][SIZE="2"][COLOR="Red"]hocusfocus[/COLOR][/SIZE][/B][/FONT]
Yaklaşık 150 km yaptıktan sonra, kendi deneyimlerimi ufak ufak paylaşmaya başlayabilirim.
Motorun ebatları oldukça büyük, Virago yanında yavrusu gibi kalıyor (ama o da çok güzel...)
Motorun üstünde bir mendil koyacak bir yer bile yok, insan ne yapacağını şaşırıyor.
Son derece güçlü, bu güç daha hırıltısını duyunca anlaşılıyor, ancak sürücüsüne o kadar sert davranmıyor. Yani vahşi bir at değil, iyi eğitimli ama çok güçlü ve süratli terbiyeli bir at gibi...
1. ve 2. vitesler biraz kısa tutulmuş ancak 2.vitesde bayılmıyor. Olay 3. vitesde başlıyor. Cruiser bir motosiklet olduğu için 3. vites oldukça geniş tutulmuş, uzun bir aralığıda kapsıyor, canın istediği anda büyük bir gücü de elinin altına veriyor.
Klasik bir cruiser olduğu iddiası hiç olmayan bir motor. Örneğin sele yüksekliği muadillerine göre 7-8 cm daha yüksek. Bu sayede benim gibi uzun boyluların da çok rahat kullanması mümkün. Peg mesafesi ayarlanabiliyor 2 ayrı kademe var.
Orjinal Rüzgarlık, tam motorun çizgisine uygun dizayn edilmiş, motorla bütünlük sağlıyor ve Aquilanın futuristik ve spor çizgilerini tamamlıyor.
Bunun yanısıra rüzgarlık biraz alçak. 110 km nin üstünde rüzgar hissediliyor ama çok süratli oabilen bir motor olduğu için daha yüksek olsaydı tehlikeli olurdu.
Orjinal motor koruma demiri de motor ile çok uyumlu. Koreliler çizdikleri motorun karakterini koruması için çok özen göstermişler.
Aynı durum sisy bar ve çantalık için de geçerli, çizime uyumları tam. Ancak insan çantalık için düşünmeden edemiyor, acaba olmasa dahamı güzel dururdu motor diye...
Hyosung zaten sisy bar ile çantalığı ayrı ayrı satıyor. Diğer yandan yukarıda bahsettiğim gibi motorun üstünde en ufak bir eşya koyacak yer olmadığından, çaresiz takılacak !
Motora uzun uzun baktım, yok yan çanta bu motora yakışmaz. Ancak uzun yola giderken mecburiyetten takılmalı...
Şimdilik bunlar var, sorusu olan var ise elimden geldiği kadar cevaplarım.
Önemli olan, sadece yazarken veya konuşurken değil, hergün hayatı yaşarken adam olabilmektir.
Levent abi motosikletin hayırlı olsun.
Evet, uzun zamandır uyuz olduğum sübap ayarı meselesinde sonunda mühendis 1959 un sübap ayarlaması yapmasından sonra olumlu izlenilerini yazması üzerine gaza gelerek kendim başladım. Sübaplar için ideal boşluk servis kılavuzuna göre emme 0.1-0.2 mm arası, ekzoz ise 0.2-0.3 arası. Sentille sübap boşluğunu ölçtüğümde boşluğun her iki sübap için de sadece 0.1 mm olması oldukça ilginçti. Daha önce bu kadar sıkı monte edilmiş bir sübap daha görmemiştim.
Neyse.. Eksantrik altındaki şimleri taşlayarak istenilen sentil boşluğunu elde ettim. Ama işin uyuz tarafı motor sentesini kaçırdım. Eksantrikleri işaretlesem de krank üzerine işaret vuramayınca ve zincir gergisinin gevşek olduğunu unutunca marşla beraber sente bozuldu.
Mühendislik öngörüsüyle eksantrikleri tekrar taktım ama, iyi öngörememşim ki bir diş kadar kaçırmışım (arada karbüratörden alev atıyor). Motoru adam eder etmez sipariş ettiğim yağ hararet göstergesi ve açık tip hava filtrelerini de motora takıp izlenimlerimi sizinle paylaşacağım.
Not: arka fren balatası neredeyse hiç kullanmadığım halde bitti, sanırım bu motorların arka frenlerinde kronik bir problem var.
[COLOR="Blue"]Ne Kadar Yükseğe Çıkarsan, O kadar Yüksekten Düşersin. [/COLOR]
Ertuğrul yağ basıncı yada ısısı ile bilgileri almak için motorun neresine probu yada sensörü koyacaksın arka motorda arka kısımda çift paso bir yer var orayımı düşünüyorsun...
Bakım konusunda kendini aştın inanki ben motora dokunmam asla buna cesaret edemem birde o şimleri sübap vurma emniyeti için koyuyorlarmış niye traşladınki.Egzantrik zincir gevşekliğini ayarladıkları bir aparat varmış boşluğunu aldıkları o elinde olmadan bu kadarını bile başarmış olman çok güzel cesaretinden dolayı kutlarım seni...
Arkadaşlar ben cep telefonum ile ilgili servisler konusunda bir sıkıntı yaşadım uzun çabalar sonucu hallettim kanuni haklarımız ve yapılması gerekenler ve nasıl sonuç alabiliriz bağlamında konusunda fikir verebilecek bir başlık açtım...
http://www.motosiklet.net/forum/showthread.php?t=19863
Probu takmak için yer hazır. aslında bu yer servis tarafından yağ basıncının ölçülmesi için bırakılmış ama öğrendiğim kadarıyla yağ sıcaklığını da buradan öğrenmek mümkün. Eğer memnun kalırsam paralel bağlamak üzere bir adette basınç göstergesi ekleyeceğim..
Şim meselesine gelince. Normalde subapların yerini aşındırıp daha sağlıklı çalışması için fabrika çıkışı biraz daha sıkı konulurlar ki bunların 1000 bakımında ayarlanması gerekmektedir aksi taktirde aşırı hararet ve verim kaybı yaşanır. Benim eski motoru alan çocuk krank kilitleyip motoru tekrar toplarken(motor 4000 km deydi) yataklardaki aşınma dikkatimi çekti, bunun üzerine sübap ayarı yapmaya karar verdim. (daha önce birkaç defa büyük araçlarda bunu yapmıştım) Tabi zamanla aşınacağı için sübap toleranslarında alt değerleri seçtim (Örneğin eksoz için 0.2-0.3 verilmiş, ben 0.2 ye ayarladım.)
Sübap başlarını değil üzerlerindeki sübap ayarı için konulmuş metal pulları taşlayıp incelttim (aslında eskilerin çıkarılıp uygun olan daha incelerinin konulması gerekmekte)
Zincir gevşekliğini ayarladıkları bir aparat olduğunu hiç zannetmiyorum, zaten bizim motorlarda zemberekli zincir germe mekanizmaları var ki eksantrik millerini önce bunları sökmeden çıkarmak mümkün değil.
Arka silindirin sentesini de bir bulabilirsem motor dağılacak mı yoksa daha rahat mı çalışacak buradan yazarım.
Not: Telefon konusunda başına gelenleri okudum. Geçmiş olsun ve tebrikler.
[COLOR="Blue"]Ne Kadar Yükseğe Çıkarsan, O kadar Yüksekten Düşersin. [/COLOR]
şimdi, hep iyi yanlarını sölüyoz birazda kötü yanınını söliim şu an makine yaklaşık 700 km civarı ama vites mümkün değil boşa geçmiyo ileri hareket yapıyon falan banamısın demiyo çoğu zaman viteste bırakıyorum ...1000 bakımında buna bi çözüm bulacaz
bu güne kadar kullandığım en zor vitesi boşa geçen motor ünvanını bu motor aldı
[B][COLOR="DarkOliveGreen"]"İnanç, görünmeyene inanmaktır. Görünmeyene inanırsanız kimsenin göremediğini görürsünüz"[/COLOR][/B] [B]A. Şerif İZGÖREN[/B]
http://ziza.ru/2006/08/15/baik-shou-...tzhihayut.html arkadaşlar bu video yu ve bu siteyi takip etmenizi öneririm mükemmel adamlar adeta oyuncak gibi oynuyo motorlarla insan imrenmiyo değil hani
[COLOR="Black"][B][FONT="Comic Sans MS"]yellow storm[/FONT][/B][/COLOR]
Önemli olan, sadece yazarken veya konuşurken değil, hergün hayatı yaşarken adam olabilmektir.
Yok abi ben görmedim zaten. Kadir beyin yalancısıyım Ben ona çok mu abarttım 2. viteste 85 gördüm bir araba sıkıştırdıda dedim. O da bana ben 135 görüyorum dedi heuheuehu. Bir de Egzost yapıp makinaya denemek lazım
Abi benimki boşa inanılmaz kolay geçiyor benimkinde de 1 geömede sorun oluyor arada heuheuh. Her işim bir garip anacım
Barış abi bakım öncesi vites boşa geçiyor bire geçmiyordu şimdide bire geçiyor fakat boşa alamıyorum ilerde düzelecek diye bekliyoruz işte...
Ertuğrul 650 cc Comette yağ basıncı yada ısı göstergesi vardı hatırladığım kadarıyla sanırım bu parçayı takmayı düşünüyorsun ısı tamamda basınç çok az farklı olabilir diye düşünüyorum(?).Aslında bu bilgileri bilmek gerekiyor örneğin çalışma aralığı min - max (bar) (derece).Eminim sen araştırmışsındır bunları paylaşırsan sevinirim.Şimdiye kadar aşırı ısınma yada yığılma problemi yaşamadım ama bende kontrol açısından bu göstergelere sahip olmayı isterdim.Paralel bağlantıdan kasıt farklı yataklar (proplar) tek iletim kanalı farklı göstergeler sanırım aslında 650 cc motor incelenirse bir fikir edinmek mümkün hacim açısından farklı değerlere sahip olsa bie...
vitesi boşa ggeçirirken hiç bir sorun yaşamıyorum fakat 1. vitese geçerken çatırt diye aşırı bir ses çıkıyor,sizlerde de öyle mi?Ses çıkmaması için ne yapmak gerekiyor?
Scorpio...
250 cc Cometler yağ soğutmalı su soğutma sistemimiz yok.
Tamer...
Malesef vitesin 1' e geçmemesi yada sesli geçmesi problemi yağ değişimine kadar devam etti ardından eskiye kıyasla çok rahatladı motorunu 10 cm kadar ileri yada geri aldığında daha rahat bir şekilde vites geçme imkanını sağlayabiliyorsun...
Şu an bu konu içerisinde 5 kullanıcı var. (0 üye ve 5 misafir)