selamlar herkese...
gt250 comet düşünüyorum, artıları eksileri hakkında bilgiverirseniz çok sevinirim..
teşekkürler...
eeee hyosung gv kullanıcıları neyapacak?kıskandım bende gv kullanıcılarına topic acicam
beyler bu arada şunu eklemeden geçemeyeceğim motorun 75c olması bence kötü keşke onuda 90c yapsalarmış. daha fazla performans alırdınız diye tahmin ediyorum. bende cruiser olmasına rağmen benim motor 90c :S
merhaba, son zamanlarda bu hyo gt250r benimda aklıma girdi. sanırım, uygun bi zamanda alcam bi tane, şimdi araştırma, inceleme ve karar verme aşamasındayım. bence renkleri daha iyi yapabilirlerdi,çok sade... birde şöle bi mavisi olsaymış tam olcakmış... herkese selamlar...
daha sonra da, bir gün çok, çok ve daha çok param olursa; ee artık bi gsx veya rr olur herhalde...
arkadaslar hfc den buldugum gt250 r ıle ılgılı test ( alıntıdır )
Parça İşçiliği
Makinedeki parça işçiliği orta sınıfta bunu farkettim. Plastik mafsallar orta sınıf. Ön konsoldan 6000 rpm altında sürüş yaptığınızda titreşim meydana geliyor ve bu titreşimin salınımı vidaları yuvalarından zamanla gevşetecek şiddette. Ön mafsalın vidalarını kesinlikle 2 haftada bir kontrol ediniz.
Aynalar
Aynalar 1000rr'a göre (boyum 1.79) bana çok daha iyi bir görüş sağladı çok iyi.
Benzin Durumu
Kimi 400 km yazmış, kimisi 300 yazmış. Ben tam depo ile Mahmutbey otobandan girip Edirne'den çıktığımda depoda benzin neredeyse kalmamıştı. Kırmızı diş + 1 yeşil diş kalmıştı. Trip'te 278 km yol yapmıştım. Devir ise asla redline'a sokmadan 10500 aralıklı giderek yaptım.
Problem 1
Aldığım motor 40 gün garajda yatmıştı. İlk 200 km içerisinde ateşleme problemleri yaşadım. CDI unitesinden, benzin pompasından veya durmuş benzinin içinde oluşabilecek tortulardan olduğunu düşünüyorum. Şu an öyle bir problem ile karşılaşmadım. (Son 1100 km'dir.)
Problem 2 (Dikkat edin)
Benzin depo kapağının anahtar malzemesinin sınıfı öğrendiğim kadarı ile IP58 sınıflı metal ve içten korozyona çok müsait. WD40 ile ara sıra yağlamalısınız ki benim gibi Edirne dönüşü yollarda anahtar elinizde kırılıp kalmasın. Anahtarları çok zorlamadan depo kapağını sol elinizle bastırarak çeviriniz.
Farlar
Farların polioptik mercekleri aydınlatmayı yetersiz kılıyor. Kısa farların mesafe ve açısı gece sürüşü için uygun olmakla beraber yetersiz H değeri yüzünden aydınlatma vasat kalıyor. Xenon tarzı (MTech öneriyorum) güçlü bir termik şalterli aydınlatma ile bu sorun çözülüyor.
Arka Sele Kapağı
Bu sele kapağının içindeki kabloya eşya engel teşkil etmeyecek şekilde içine malzeme koyunuz. Yoksa benim gibi 1 saatten fazla açmak için uğraşabilirsiniz. Dikkat ediniz.
Gelelim performans değerlerine
A) Yol Tutuşu
Hyosung GT250R'ın üzerindeki lastikler hayatımda gördüğüm en kötü lastikler. Lastikten ziyade plastikten farkı yok. Ben eski motorum gibi yol tutar zannedip sola doğru makineye kontra yaptırdığımda yere düşmekten kıl payı kurtuldum.
Yüksek süratlerdede otobanların uzun geniş virajlarında 165 km/h gibi hızlarda standart fabrika lastiklerine asla güvenmeyin kendinizi bariyerlerde kıyma olmuş olarak bulabilirsiniz. Lastiklerin değiştirilmesi şart.
B) Tek Kişilik Performans: Yokuş yukarı
- Motor tek kişi ile redline çizgisine girmeden 163 km/h sürate ulaşıyor. Düz yolda bu sürati koruduğunuzda 10, 15 derecelik rampaları da ortalama 700 metre olan kısmını 160 - 150 km/h arasında hızla güç kaybı çok fazla yaşanmadan oldukça tatminkar tırmanışa geçiyorsunuz.
B/2) Tek Kişilik Performans: Düz yol
Aşırı rüzgar olmadığı taktirde düz yolda ben aralıksız 50 dakika boyunca 155 km/h sabit hızla devam ettim. Rampa aşağı redline çizgisine girmeden 163 km/h süratimi korudum.
B/3) Tek Kişilik Performans: Yokuş aşağı
Yukarıda yazdığım süratler dahilinde bu süratlere ulaşmanız daha kısa sürede gerçekleşiyor. Redline çizgisine 5 viteste dayandığında 165 km/h ulaştığımı farkettim.
B/4) Tek Kişilik Performans: Maksimum Sürat ve Redline + 1800 rpm
Devir kesici olmadığı için aracın son süratini 11800 rpm'de 178 km/h hıza ulaştım ve aşağı yukarı 70, 80 saniye boyunca hızımı korudum.
-
C) İki Kişilik Performans: Yokuş yukarı
- Motor iki kişi ile redline çizgisine girmeden 145 km/h sürate ulaşıyor. Düz yolda bu sürati koruduğunuzda 10, 15 derecelik rampaları da ortalama 700 metre olan kısmını 145 - 135 km/h arasında hızla güç kaybı çok fazla yaşanmadan oldukça tatminkar tırmanışa geçiyorsunuz. İki kişi gücü fena sayılmaz.
C/2) İki Kişilik Performans: Düz yol
Aşırı rüzgar olmadığı taktirde düz yolda yer yer 162 yer yer 155 km/h sürate ulaştım. Sorunsuz süratim 2 kişi ile 145 km/h idi.
C/3) İki Kişilik Performans: Yokuş aşağı
Tek kişilik performanstakinden farklı bir performans sergilemedi.
C/4) İki Kişilik Performans: Maksimum Sürat ve Redline + 1500 rpm
Devir kesici olmadığı için aracın son süratini 11500 - 12000 rpm arası ( o sıra devire bakamadım dikkatlice) 172 km/h hıza ulaştım ve aşağı yukarı yol itibariyle 15 saniye bu hızımı korudum.
Şehir içinde kullanımı oldukça güzel. Ancak kronik sorunları arasında redline'a girdiğinizde bir süre sonra standart krank'larınız olması gerekenden daha yumuşak bir metalden üretildiği için redline gidişler sonucunda krankınız kırılacaktır emin olun. Diğer tarftan frenler performansına oranla beni oldukça tatmin etti.
Bu araçla uzun yol yapılır mı?
Şahsi fikrim fiziksel yorgunluk dışında bu araçlar Türkiye'nin 4 bir tarafına seyahat edebilirsiniz. Aracı topu topu 1300 küsür km kullandığım için uzun ömrülülük konusunda bir Honda kadar tutarlı olacak mı? olmayacak mı? hiçbir fikrim yok. Ancak verdiğiniz parayı hakedecek bir motor. Şimdilik sürüş izlenimlerim bunlar.
( alıntıdır --> sixer )
Merhaba arkadaşlar.
Hfc de yazdığım yazıyı burda da paylaşıyım dedim.Madem sohbet etcez dimi ama.
Aldım cometimi (Yaklaşık iki ay oldu.GT 250,kıppkıRRmızı) vurdum kendimi yollara. Aldığım ilk gün yollar dar geldi yol kenarına taştım biraz.Sol aynam ve hız göstergesi kırıldı.Benimse kırılan tek şeyim hevesim ve kalbim oldu. Öle yol kenarında yatarken motorum, oturup ağlayacaktım nerdeyse. Neyse bu aşk burda bitmez, bitmemeli dedim ve onardım motorumu ve kırılan kalbimi ve yola devamm. Üç-beş gün sonra dangalağın teki yan yoldan yolun karşısına geçmek için durup araçları beklerken arkamdan bindirmezi. Ben bi tarafta motorum bi tarafta. Utanmadan birde "kusura bakma abi görmedim" demezmi. Ulan hödük nasıl görmezsin kıpkıRRmızı ateş parçasını. Neyseki ne bende ne de motorda hasar yok.İki-üç hafta vukuatsız tadını çıkararak (tabii rodaj sıkıntısını saymazsak) gezdik bebeğimle. Sonra yine bir dangalak, yine bir kusura bakma abici bir bakar kör, motoru araçtan saymayan zihniyeti kıt bir kıt zeka yurdum insanı sol karşı yoldan sağ yan yola yolların hakimi edasıyla önüme çıkmaz mı. Hooop sert bir fren. Arabaya 10 santim kala durdum ama motor sola ben sağa yattım tabi. Bende bişey yok ama bebeğimin vites paticiği kırıldı. Saolsun Çorlu hyosung dan Harun Bey (sevgilerimi ve saygılarımı gönderiyorum) olayı hemencecik çözdü ve yola devamm. O gün bu gündür vukuatımız yok. Alıştık iyice birbirimize. mutluyuz maşallah.
Daha önce tecrübesi olmayan biri olarak çok rahat alıştım cometime. Sürüşü çok rahat ve o kadar zevkli ki.Hissedebiliyorum artık rüzgarı mükemmel bişey bu. Ben bi koşu bakıp geliyim arkadaşlar bebeğime bir ihtiyacı varmı diye kusura bakmayın.
Görüşmek üzere...
Öncelikle yeni motosikletin hayırlı olsun ve geçmişler olsun. Fakat sana naçizane bir öneride bulunmak istiyorum; iki ayda başına bu kadar vukuat geliyorsa sebebini birazda kendinde aramalısın bence, daha dikkatli olmalısın şimdiye kadar canına birşey gelmemiş Allah korumuş fakat lütfen daha dikkatli ol. İğneyi kendine çuvaldızı başkasına batır. Tekrardan geçmişler olsun...adiren adlı üyeden alıntı
Sevgili dgrmr
Öncelikle iyi niyetlerin için teşekkür ediyorum. Elbette tecrübesiz olmamın payı var bu kazalarda ama sen yol kenarında karşıya geçmek için beklerken arkandan biri sana çarpıyorsa ona hödükten başka bilşey denmez. çuvaldız az gelir böylelerine. Emin ol yılların tecrübesine de sahip olsan, ne kadar dikkatli de olsan bu kazalarda yapacak bişey yoktu.(ha ilkini saymıyorum tabi o tamamen benim hatam). Benim dikkat çekmez istediğim şey insanların maalesef motoru araçtan saymamaları, bu kadar duyarsız olmaları. Ama bu kazaların bana öğrettiği bişey var tabi seninde söylediğin dibi DİKKAT! DİKKAT! DİKKAT!
Zaten adı üstünde "kaza" hepimizin başına gelebilir. Tabiki karşı tarafta da hata var. Okuduğum kadarıyla da (zaten biri arkadan çarpma) öyle zaten bu konuda hiç itirazım yok. Ben mümkünse eğitim almanı tavsiye ederim İstanbul'da yaşıyorsun ve böyle bir imkanın varken değerlendir derim. Malesef ülkemizde sürücü kurslarının büyük bir çoğunluğu hiçbirşey öğretmeden parayı bastırınca sertifikayı elimize veriyorlar. Bizde mecburen tecrübelerimizi kendi kendimize ya da maddi imkanımız ve olanaklarımız el veriyorsa özel ders alarak ediniyoruz. Kendi kendimize öğrenmeye çalışırkende böyle tatsız durumlar ortaya çıkıyor istemesekte. Allah hepimizin yardımcısı olsun. Kendine çok çok dikkat et... Aslında kendine değilde akan trafiğe daha çok dikkat etmek lazım, dediğin gibi her türlüsü var... Hepimize, kazasız belasız keyifli sürüşler...
Şu an bu konu içerisinde 6 kullanıcı var. (0 üye ve 6 misafir)
Ayrıca makinen hayırlı olsun...
