Merhaba arkadaşlar,
Çok uzun bir süredir forumu takip etmeme rağmen ilk defa yazıyorum. Ağustosun ortasında planladığımdan erken bir şekilde 2018 model NC 750X sahibi oldum. Yaklaşık 2 yıldır bir inazuma kullanıcısı olarak sanırım NC 750X, bir üst segmente geçmenin doğal bir sonucu. Gerçi gönlümüzden geçen nedense hep Crossrunner idi ama, kurdaki dalgalanmalardan sonra gönlümüzde kaldı
Yüksek CC’ye yeni geçen biri olarak benzer durumdaki arkadaşlara fikir vermesi açısından düşüncelerimi sizlerle paylaşmaya karar verdim.
2014 model inazumamla iki yılda neredeyse 10 bin km yaptım. Bu süre zarfında yakıtı sürekli takip ettim. İki yılda 4 litrelik bir ortalama yakaladım. NC750X’de ilk göze çarpan yakıt oldu. 1500 km’lere geldim, şimdilik 3,70 ilk bir ortalamayla seyrediyor. Ki bu CC’deki bir motosikletin bu seviyelerde yakması, benzinin pahalı olduğu bizim gibi ülkelerdeki kullanıcılar açısından gerçekten güzel. Teknik açıdan fazla bir şey söyleyemem. O kadar anlamıyorum o işlerden. Yalnız bir seferde en fazla 200-250 km kadar sürdüm. Aynı yolu farklı zamanlarda iki kere yaptım. Sele rahatsız edecek gibi duruyor. Sanırım az yaktığı ve selenin rahatsız olduğu tespitleri doğru. Virajlarda dengeli, sollamalarda hızlanması yeterli. Tabi bunlar kullanıcıdan kullanıcıya değişen şeyler. Şu ana kadar ben maksimum 170 gördüm. Onu da zorlanarak gördüm açıkçası. 150'ye nasıl çıktığını anlamıyorsunuz bile. Ama ondan sonra hızlanma ivmesi düşüyor. Ha bu seviyeler benim için yüksek ve yeterli. Egsoz sesi benim hoşuma gitti. Uzun yolda kafa şişirmiyor, şehir içinde farkettirecek düzeyde. Bütün bunlar beklentilerle alakalı.
Tabi yeni bir motosiklet alınca bomboş bir şey almış oluyorsun aslında. Hemen aksesuar derdine düşüyor insan. E bizde de öyle oldu. Motosikleti aldığım yerde GP Kompozitin zincir korumalı çamurluğunu taktırdım. Güzel de oldu, yakıştı bence. Aynı yerde yine GP Kompozitin far korumasını tavsiye ettiler. Biz de “peki” dedik. Far korumayı üstten iki uzatmayla camın alt vidalarına bağlıyorsun. Far korumanın altından çıkan tek uzatma boşta kalıyor. Bağlanacak bir yeri yok. Lakin birkaç gün önce baktığımda alttaki vidanın paslandığını gördüm. Daha 1 ay bile olmadı. Daha yağmur bile görmedi neredeyse. Yarın öbür gün bir bakacağım. Alttaki uzatma çıkarılabilir bir şeyse çıkaracağım. Yine motosikleti aldığım yerde radyatör koruma da çok önemli dediler Biz ona da “peki” dedik. İyi de oldu. Ben de gidon yükseltme ve tur camı da takalım dedim. Çünkü forumlarda hep yazılıp çiziliyordu. “Cam kısa geliyor, tur camı olmadan olmaz. Gidon yükseltme kullanım rahatlığı açısından gerekli.” diye. Motosikleti aldığım yerde “abi bunlar kullanıcıya göre değişir, hele bir kullan eksikliğini hissedersen gel takalım” dediler. Bana aksesuar çakmaya çalışmadıklarını anladım. Haklılardı sonuçta.
Motosikleti İstanbul’dan aldım. Yaşadığım yere kadar uzun bir yolculuk yaparak getirdim. 1,77 boyunda adamım. Bu yolculuk neticesinde tur camının şart olduğuna kanaat getirdim. Araştırmalarım neticesinde Zeusun uzun, füme rengi tur camını aldım. Takınca beğendimde. Yalnız yola çıkınca şöyle bir sorun hissettim. Uzun yolda yada yüksek hızlarda camın üstünden baktığın için sorun yok ama hız düşünce, şehir içi kullanımda daha yakın mesafeleri camdan görmeye çalışınca başkasının gözlüğünü takmış gibi oldum. Bir dengesizlik, bir baş dönmesi gibi garip konforsuz bir his. Burada kullanan arkadaşlar yorumlarsa sevinirim. Bu normal bir durum mu? Her camda bu böyle midir? Zaten uzun süreli bakmak için değil midir?
Neyse bütün bunlar olurken 1000 km bakımı geldi. Bakım için Edirne servise gittim. Gitmişken bir kaç aksesuar sorayım dedim. Fikir vermesi açısından bakımda yağ ve filtreyi değiştirdiler. 270 TL aldılar. Faturaya baktığımda işçilik almadıklarını gördüm. Bana makul geldi. Arkadaşların ilgisi, servis atmosferi bayağı güzeldi. Yakın olanlara Edirne’yi görmeyenlere tavsiye ederim. Tabi iş aksesuarlara gelince iş değişti. Bir sis farı, bir elcik ısıtma alcam derseniz yaklaşık 7.000 TL’yi gözden çıkarmanız lazım. Ben de sadece stoklarında olduğu için elcik koruma taktırdım. Elcik korumaları taktırdıktan sonra gidonu tamamen çevirince elcik korumaların tur camına ve motosikletin üst tarafında dokunduğunu gördüm. Bu noktada da gidon yükseltme ve geri çekmenin bu durumu çözeceğini ön gördüm. Alıp takınca mükemmel oldu. Artık elcik korumalar ne tur camına ne de motosiklete dokunuyordu. Üstelik 20 mm yükseltmişti gidonu sadece ama kullanım daha rahat bir hal almıştı.
Bir taraftan başka başka aksesuarlar sipariş etmeye devam ediyordum, bir taraftan da yerli ustamızın aksesuarları takması için kendisinden gün almaya çalışıyordum. Neyse ustamız randevu talebimize olur verdikten sonra kendisine GP Kompozitten aldığım ön çamurluk uzatıcı ile arka çamurluk sıyırıcıyı ve waytake’den aldığım orta sehpayı taktırdım. Fotoğraf yükleme olayı burada nasıl oluyor bilmiyorum, o yüzden de gösteremiyorum tabi ama çok şugar olduğu kanaatindeyim
Ustamızında yanından ayrılıp da sakin bir yerde gerekli kontrolleri yaparken motosikleti orta sehpaya almaya çalıştım, beceremedim. Birkaç kez daha denedim, yine olmadı. Benden çok daha fazla motosikletçi olan bir arkadaşımın yanına gidip onun da denemesini istedim. O çok zorlanarak alabildi. Onun beyanına göre bu durum normal değil. Bana göre de normal değil. Önümüzdeki günlerde satıcıyla bir irtibata geçmeyi düşünüyorum.
Bütün bunlar olurken GP Kompozitten çok lazımmış, hemen yarın Dakar’a çıkacakmış gibi navigasyon tutucu istedim. Gönderdiler lakin, ürün uymadı. Fotoğraflarla kendilerine durumu açıkladım. Saolsunlar ilgilendiler. Hemen yenisini gönderdiler. Bu ürün de uymadı ama sanayide bi arkadasın bi kaç darbesiyle olur kanaatindeyim.
Tabi bunlar olurken Kappa 42N topcase ve GP Kompozitin koruma demiri de geldi. Bunları kendim taktım. Fena da durmadı. Bu kadar masrafın içerisinde tamamen fiyat performans öncelikli bir seçim oldu. İmkanların genişlediği bir noktada Adventurer marka yada Givi marka alüminyum bir çantayla değiştirilmesi planlanıyor. Facebook üzerinden bulduğum Mert Arslanoğlu adlı bir arkadaş var. Ondan da koruma takozlarını aldım. Henüz monte ettirmedim ama ürün sağlam ve estetik duruyor. Ustanın randevu programına göre çarşamba sabahtan takılması planlanıyor. Şimdilik net bir şey söylemek zor, daha sonra kesin bir şeyler söyleyebilirim. Eksikliğini hissettiğim tek şey sanırım sis farı. Kendi farları led ve güçlü ama yakın mesafeyi aydınlatmıyor. Tekerleğin önündeki 4-5 metre karanlık kalıyor. Ha otoyolda giderken 400-500 metre ötedeki levhalara güneş gibi patlıyor, karşı sürücüleri sellektör ciddi rahatsız ediyor ama yakın mesafede yetersiz.
Tabi bütün bu yazdıklarım 40’lara basamak dayamış, sakin kullanımı seven, apaçiliğe prim vermeyen, mottosu “yavaş git, hep git” olan, yaklaşık 2 yıldır 12000 km yapmış birinin yorumları. İlk motosikletimi alırken de bunu alırken de forumları nasıl taradığımı, samanlıkta iğne aradığım durumları kendim bilirim. Bu yazdıklarımın, yazdıklarımdan bir kısmın da belki birilerine samanlıkta bir iğne olacağı kanaatindeyim. Güzel sohbetler dileğiyle..