Önce n11'de bir firmanın ürününü aldım. Yerine olmadı (2016 makyajlı modele göre olanını alamama rağmen). Sonra zeytinburnunda bir üretici var. Gittim takdirdim (Takması basit de yerine olmaz diye) çooook memnunum.
Herkese selam. Mayıs sonunda sıfır aldığım motosikletime hiç aksesuar takmamaya niyetliydim. Orijinal halini gerçekten çok beğeniyordum. Aldığımda sadece koruma demiri taktırmıştım. Hele topcase işine tamamen soğuk bakıyorum. Sanki keyif için değil de iş için kullanılıyormuş havası veriyor.
Gel gör ki kullandıkça iş değişmeye başladı. Önce lastikler su ve çamur sıçratıyor diye ön çamurluğa uzatma, arkaya da çamur sıyırıcı taktırdım. Ön uzatma işini süper yapıyor. Arka çamur sıyırıcı şık görünmekten öte pek işe yaramıyor gibi. Hugger almaya niyetim var. Arka amortisör kuru havalarda bile lastik nedeniyle kirleniyor, sele altı ve plakalık arkası da aynı şekilde.
Orta sehpalara anlam veremiyordum. Almak zorunda kaldım. Zincir yağlama ve uzun süre yatıracaksam o da şart. Zinciri uzun yolda yağlamanın tek yolu sehpaymış öğrendim.
Geçen hafta sonu İstanbul-Denizli gidip geldim. Güzergahtaki rüzgar fırtınasında boyun kası yaptıktan sonra hemen bir cam deflektörü taktım. Uzun tur camı çirkin görünüyor diye tercih etmedim.
Yolculukta artçı selesine ahtapotla bağladığım çanta tam işkenceydi. Binip inerken ayrı, benzin alırken ayrı. Depoyu açmak için her seferinde sök-tak ömrümden yedi. Dün topcase demiri siparişi verdim. Şimdilik niyetim demiri sadece çanta bağlamak için kullanmak. Ama bilemem tabii, bir iki tur sonra topcase de gelebilir.
Uzun yolda çok şikayet konusu olan sele beni neredeyse rahatsız etmedi. Sertliği yeterli geldi. Tabii daha yumuşak olsa başka olur herhalde. Ama bu kez de terleme işi çıkar. Şiddetli rüzgara rağmen bacaklarıma neredeyse rüzgar gelmedi bile. O tarafını çok beğendim. Hatta arada düzlüklerde dizlerimi sıcaktan rüzgar alsın diye açmak zorunda bile kaldım. O şiddetli rüzgarlara rağmen motosikletin çizgisinden çok sapmamasına da şaşırdım. Otomobilleri bile sallayan rüzgarda sürdüm.
Çok önerilen bir diğer aparat da gidon yükseltme. Sanırım boyum sayesinde orijinal hali de yeterli geldi. Tabii uzatma ve yaklaştırma konforu kesin olarak artırır. Çekincem çok yerde okuduğum fren ve debriyaj tellerini germesi.
Lastiklerle ilgili de çok şey okudum. Sert kullanan birisi değilim, hatta çok temkinliyim ama kafama takılıyor. Sanırım hemen olmasa da birkaç bin kilometre sonra iyi lastik almam gerekiyor.
İlk aldığımda deri ceketle ilgili çok eleştiri duydum. Şehir içinde sıkıntılı aslında. Gerçi toksin atmak ve kilo kaybı için fena değil. Ama uzun yolda nefis. Ağustos sıcağında, güneş altında çok terleyen birisi olmama rağmen tişört değiştirmek zorunda bile kalmadım.
Motosikleti aldıktan sonra ne çok şey gerekliymiş öğreniyorum yavaş yavaş.
Herkese kazasız belasız sürüşler.
Zincir dişli değişimini tamamladım. Olcay abinin dediği gibi ön dişlide sıyırmalar başlamış açtığımızda farkettim
Otomatik yağlama da var, ben kullanıyorum memnunum.Zinciri uzun yolda yağlamanın tek yolu sehpaymış öğrendim
ilgili konuşma için :
http://www.motosiklet.net/forum/moto...sligi-317.html
Ben orjinal lastikleri sonuna kadar kulanmıştım, benimkiler Brigdestone Battle Wing idi.Sanırım hemen olmasa da birkaç bin kilometre sonra iyi lastik almam gerekiyor.
Öyle çok kötü falan değildi, şimdi üstünde ne oluyor bilmiyorum.
Hayırlı olsun, sana 3 vakte kadar yol gürünüyor hocam. 3 gün mü, 3 hafta mı bilemem.Zincir dişli değişimini tamamladım. Olcay abinin dediği gibi ön dişlide sıyırmalar başlamış açtığımızda farkettim
Kısmetse pazar günü sabah ezanıyla yollardayız
balata ile diskin arasına minik bir cam yada taş parçası sıkışmıştır , bin km kadar sonra eriyip kaybolur ses keser , çok rahatsız ediyorsa balataları söküp temizleyin , dışardan sprey sıkarak tozunu temizleyebilirsiniz ama balatanın içine sıkışan parçacıkları sprey temizleyemez..
Şu an bu konu içerisinde 8 kullanıcı var. (1 üye ve 7 misafir)
Olcay Avşar adlı üyeden alıntı
