Hocam toplamda 3000 km yaptım şu ana kadar ve bunun sadece 500 km'si şehirlerarası.oocan adlı üyeden alıntı
Motosikletim ise 125 cc commuter.
Bu şartlarda mümkünmü sizce? Sorun yaşar mıyım yolda?
ilk motorum YBR125 ile ilk haftasında istanbuldan kıyıköye gidip döndüm. Yolu birazda uzatarak 350-400 km yol yaptım. Hayatımda ilk kez motora biniyordum.
Henüz bir haftalık sürüş deneyimim vardı. Yıllar sonra yüzümde çocuksu bir gülümseme yaratan nadir şeylerdendi. O gün motora aşık oldum. Zaten çok eski bir olay değil tam bir yıl oldu.
Geçen nisan ayında da istanbuldan balıkesire gittim. 600 km.
Paşalar gibi gidip geliyorsun.
Yaşayacağın sorunlar şunlar:
Bölünmemiş yollarda, yani gidiş geliş işleyen yollarda, hızın yüksekse (90 üzeri) Tırların yarattığı türbülans çok sallıyor. Sen 100 le bir tarafa tır zaten 120 ile öbür tarafa giderken yanyana geçerseniz rüzgar önce tıra doğru sonra dışa dogru iyi bir sallıyor.
Motorsiklet kullanırken tek korktuğum zaman o zamandı. Ama hızını biraz azaltırsan bu durumda pek sorun olmuyor.
Hız artınca YBR nin elciklerinde çok tiz bir titreşim oluşur. Eldivenlerinin avuç içlerinin dolgulu olmasını öneririm, yada yumuşak kauçuk elcik kullan yoksa iki saatlik bir sürüşten sonra ellerinde uyuşma olur.
Birde göğüs hizana çok rüzgar alıyorsun. Havalar tam ısınmadığından kısa mesafelerde pek farkedilmiyor ama şehir dışına çıkarsan montun içine göğsünü koruyacak bir şey koy (Karton bile olur) Ama montu açarken karizmayı çizdirmemek için gizliden kartonu çekmek lazım, Mazallah.
İyi kötü bir şanımız var onuda kartonla heder etmeyelim.
Hafif motorların tek sıkıntısı rüksek hızlarda yaprak gibi sallanmaları başkada bir problem yok. Dünyayı bile gezersin.
Bir aksilik çıkmazsa bende ordayım.
ilk motorum YBR125 ile ilk haftasında istanbuldan kıyıköye gidip döndüm. Yolu birazda uzatarak 350-400 km yol yaptım. Hayatımda ilk kez motora biniyordum.
Henüz bir haftalık sürüş deneyimim vardı. Yıllar sonra yüzümde çocuksu bir gülümseme yaratan nadir şeylerdendi. O gün motora aşık oldum. Zaten çok eski bir olay değil tam bir yıl oldu.
Geçen nisan ayında da istanbuldan balıkesire gittim. 600 km.
Paşalar gibi gidip geliyorsun.
Yaşayacağın sorunlar şunlar:
Bölünmemiş yollarda, yani gidiş geliş işleyen yollarda, hızın yüksekse (90 üzeri) Tırların yarattığı türbülans çok sallıyor. Sen 100 le bir tarafa tır zaten 120 ile öbür tarafa giderken yanyana geçerseniz rüzgar önce tıra doğru sonra dışa dogru iyi bir sallıyor.
Motorsiklet kullanırken tek korktuğum zaman o zamandı. Ama hızını biraz azaltırsan bu durumda pek sorun olmuyor.
Hız artınca YBR nin elciklerinde çok tiz bir titreşim oluşur. Eldivenlerinin avuç içlerinin dolgulu olmasını öneririm, yada yumuşak kauçuk elcik kullan yoksa iki saatlik bir sürüşten sonra ellerinde uyuşma olur.
Birde göğüs hizana çok rüzgar alıyorsun. Havalar tam ısınmadığından kısa mesafelerde pek farkedilmiyor ama şehir dışına çıkarsan montun içine göğsünü koruyacak bir şey koy (Karton bile olur
İyi kötü bir şanımız var onuda kartonla heder etmeyelim.
Hafif motorların tek sıkıntısı rüksek hızlarda yaprak gibi sallanmaları başkada bir problem yok. Dünyayı bile gezersin.
Bir aksilik çıkmazsa bende ordayım.
Çok haklısınız
Beni cesaretlendiriyorsunuz. Hepinize teşekkür ederim. 500 km gidiş geliş Zonguldak-İzmit yapmıştık iki kişi. Herhangi bir sorun yaşamamıştık. Saat başı 10 ar dakikalık molalar vermiştik. Ama ben biraz çabuk üşüyorum herhalde. Tek sıkıntım soğuk. Soğuktan korkuyorum açıkcası. Termal içlik aldım alt ev üst olmak üzere. Bir tanede tulum yagmurluk aldım. termal çorapta var. Bunların hepsi eskişehire gidebilmek adına. Bakalım arabaylamı yoksa motosikletlemi gelicem. Herhalde karar vermem ay sonunu bulur. Herkese saygılar...
Rota:
http://img846.imageshack.us/i/83164185.png
Bende bir kez yağmur altında sapancadan istanbula dönmüştüm öyle üşüdüğümü
hatırlamıyorum, zaten ertesi gün yataktan kalkamadım
O günden beri motorsiklette daima vücut ısıtıcı paketlerden taşıyorum.
Küçük birşey zaten fiyatıda pahalı değil ben tanesini 3 TL ye bulmuştum
birkaç tane alıp stok yaptım. 12 saat boyunca sıcak tutuyor. Denemek için bir tanesini
açıp montun gögüs hizasındaki iç cebine koydum. Hamam oluyor. Uzun yolda muhakkak
çantada iki tane bulundurmak lazım.
İstanbuldan gelecek arkadaşlar http://www.enduroist.com/forum/ toplu halde gelecek dostlarımız onlarla birlikte gelebilirler
http://www.bursaenduro.com/index.php dostlarımızı http://www.anatoliariders.org/ dan Bilal Kılınç ve http://www.eskisehirenduro.com/news.php dan bendeniz Faruk Yayla şenliğe davet ettik
Mekan konusuna gelince arkadaşlar Akdeniz iklimi hakim olduğundan ve rakım yüksek değil o yüzden soğuk olmaz buyrun gelin http://www.saricakaya.gov.tr/default...x?content=1004
arkadaşlar,bir adanalı olarak akdeniz iklimi konusunu takdir edersiniz ki en iyi biz biliriz.bu arada,bu yaz temmuz 18 de,çanakkale gezimiz dönüşü,1 gece eskişehir de konakladık.otelde split klima yoktu ve biz sadece camları açarak gayet rahat bir uyku çekmiştik.eskişehirli arkadaşlara sormak istiyorum,nisan başında,geceleri arkadaşın bahsettiği gibi kutup iklimi şeklinde oluyorsa,uyku tulumu+kalın giysiler getirmelimiyiz?akşamları kutup iklimi var gecen yıl bizzat tecrübe ettim
valla gündüzleri sıcak olsada geceleri soguk olur kalın giysi degilde güzel bir uyku tulumu yetecektir
Eskişehirde iki senem geçti, eskişehirin kış soğuğu acayiptir. Mutfak tezgahının üstündeki ayçiçek yağının gres yağı kıvamına geldiğini hatırlıyorum. Buz dolabının içine ayçiçek yağı koysanız bile öyle olmaz artık siz düşünün nasıl bir soğuk var eskişehirde.
Sarıcakayanın mikro iklim bir yer olduğunu yazmış arkadaşlar.
Mart sonu hava raporlarınada bakıp ona göre çıkmak lazım.
Micro iklim derken kuyruğu titretmeyelim.
Sarıcakayanın bugün itibari ile gece hava sıcaklığı -7 derece
Şevkinizi kırmasın tabi nisana daha çok var.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
BORA KARAKAŞ (BEN)
