Esnaf mantığıyla yazıyorum ; malına kıyamıyorsan reyona koymayacaksın, reyona koyduğun malı deneteceksin ağa.
Esnaf mantığıyla yazıyorum ; malına kıyamıyorsan reyona koymayacaksın, reyona koyduğun malı deneteceksin ağa.
Onu yapmıyorlar Tr.de... Gene aynı paradan satışa çıkıyor... Km yapmadığı için onlarca 0 km muammelesi görüyorlar..
Satarken de Fuarda teşhir motoruydu diyeceklerini hiç sanmıyorum... Aksine yemin bile ederler....
Oturtmayacaksan , elletmeyeceksen fuarda ne işin var kardeşim...
Git bayilerinde sat...
Mağazalarınıza gelenlere de elltmeyin orurtmayın da göreyim sizi...
Ayrıca kutucuk bu lafım sana...
İnsanları neye göre nitelendiriyorsun?...
Alıp almamaları senin için önemli mi?...
Alamasa da yılda bir kez üzerine otursa ne olur?...
O fuara gelen kişiler yeni modelleri görmeye geliyor...
Belkide hiç alamayacağı modelleri yakından inceleyip , üzerinde oturarak hayal kurmaya geliyor...
Kimsenin gururuyla ve hayaliyle oynayamazlar...
Zaten 2 firmada TR de bitik durumda... Kimse ilgilenmesin tepki koysun iyice silinsin gitsin...
Belki kafalarına dank eder...
Sonra kayahan ın şarkısında teselli ararlar...
''Allahım neydi günahım, Ben nerde yanlış yaptım''
Dövünsün dursunlar....
T Ü R K İ Y E. . . .T Ü R K L E R İ N D İ R
N E ... M U T L U... T Ü R K Ü M... D İ Y E N E
300 kilyos'luyu kim görse plajı kapatır... Olan da 301.ye olur...
Ktm yi gariban gibi göstermeyin adamlar milyonerler be yazık. Suzuki hele bant çekmiş ya rezillik resmen. Can-am de oturtulmuyodu ama bant yoktu en azından :D
(2012) Bu seneki fuarı çok sıkıcı buldum, izlenimime göre fuarın amacı Yeni Ürünler Değil, Yeni Firmalar için yapılmış gibiydi...
ıncık cıncık satan esnafı eğlenceli buldum baya keyifliydi,
eski ve köklü olan firmalar ise gelmesekte olurdu tavrındaydı (haklı olarak) hatta birçok firma sahibi ve çalışanıyla konuştum,
ilgi bekleyen müşteriye ilgi gösteriliyordu, birçok motosikleti inceledim kimse oturamazsınız demedi, aksine tanıtmak için hevesli ve heycanlılardı...
ayrıca fuara gidiş amacım yeni agusta f4rr' ı görmekti gittim gördüm inceledim hatta okan bayulgen'de ordaydı barkın bayoğlu ile beraberdi
Okan bey'in de F3 aldığını söylediler. sonuç olarak butik bir fuardı eski tatlar yoktu ama yine keyifliydi...
tabi yılda 1 kez ve sadece TR de fuar olmuyor. Yersellik ilkesi var.tr de ne ekmek yerse o kadar köfte verir. Neyse...siz de haklısınız, rencide olmanız doğal da sebebi firmalar değil, duyarsız ve benciller. Onların yüzünden hevesler kursakta kaldı.syg.
Kardeşim ikea da çalışıyor , yatakları koltukları 3000-5000 tl arası 1 günde binlerce misafir geliyor ayakkabılarınızla üzerilerine çıkıp zıplasanız bile müdahale edemiyorlar müşteri istediği herşeyi yapabilir ürünler fırsat köşesinde indirimli olarak satılıyor sonradan düzenli periyotlarla değiştiriyorlar (15 günle 30 günlük periyotlar arası değişiyor )
Siz hesaplayın artık yıllık zararı.ilk mağazalarından beri bu böyle imiş.
Ben motora düşüp motorunu zedeleme ihtimaline karşı -olur mu öyleşey senden kıymetli mi- anlayışı ile başladım yoksa aklımdan bile geçmezdi.
Depo çizilir yenisi ile değişir.
Bir kişi motora binmeyi bilmediği için o depoyu çizdiğinde ve sonrasında motora başladığında ömür boyu 3-5 model değiştirir.
Babası motorcu ise oğlu da kesin motorcu olur 3-5 modelde ona.
Komşusu görür özenir, onun çocuğu vs. vs. bu işler böyledir.
Değerli olan insandır.Para yapan insandır.İnsan olmazsa hiç bir şey olmaz.Tabi Türkiye'de 75 Milyon insan, motor 2,5 milyon olunca değersiz oluyor herhalde buradaki bazı arkadaşlara bakılırsa...
geçen sene suzuki ktm serbetsti..... bugün ktm duke 125 i üstüne oturdum kimse bişe demedi yani adamına göre muamele ozaman
ha ayrıca bu fuardan pek keyif alamadım geçen sene çok güzel geçmişdi ....her geçen sene eski günlerini arıtıyor
MT-İSTANBUL Dikkatli sür, insanın yedek parçası yoktur....ÖNCE GÜVENLİK
Abi kendi çalıştığım işi korumakla hata mı yaptım yoksa geçen sene? Emin ol ben de çok mutlu değildim insanlara "oturmayın" demekten, ama gördüklerim beni bile çileden çıkarttı kaç defa.
Adamına göre muamele yaptım geçen sene, bu sene gitsem yine aynısını yapardım. Motora binmeyi bilenler, insanca yaklaşanlar, motorun üstünde abidik gubidik işler yapmayanlar zaten motorlara biniyor; çalışanlar etrafında pervane oluyorlar. Motorla fotoğraf çekilmek isteyenlerin kaç tane fotoğrafını kendim çektim hatta geçen fuarda. Motoru almak isteyen üstünde zıplasın, fotoğraf çektirmek isteyen çektirsin ama insanca yapsın bu işi.
Ama orta sehpası olmadığı için tabure benzeri sehpaya koyduğumuz, yerden 40cm yüksekte zor dengede duran enduroların üzerine tırmanan, motoru devireceği uzaktan belli olan adamların motora binmesini engellemek doğal değil mi? Tabure sehpa üstünde ve iki tekeri de havada olan motorun üstünde salıncağa binmiş gibi sallanılır mı? Arkamı döndüğüm an 50SX'in (5 yaş çocuklar için yapılmış minicik cross motor) üzerinde 100 kiloluk adamlar görmek, arka çantalara basan adamlarla uğraşmak da var işin içinde.
Tahta stand üzerinde duran motorun üstüne çıkıp "amortisörleri test etmek için" (ne demek hala anlamadım) zıplayan adamlar var. 95cm sele yüksekliği olan ve yan ayakta duran motora sağ yandan tırmanmaya çalışan 160 boyunda, 150 kiloluk ve motorla alakası olmadığı 500 metreden belli amcalar var; motoru devirse altında kalıp bir yerini kıracağı da belli! İnsan olanın düşmanının motoruna yapmayacağı şeyleri yapanlarla uğraşıyor o fuar alanındakiler. Günde 5 bin kişi geliyor standa, aralarında ne hayvanlar var!
İki firma da Türkiye'de fazla iş yapmıyor, haklısın. Peki bu fuarda "üzerine oturamazsınız" dendiği için mi, yoksa büyük hacimli motor satış oranı %2 olduğu için mi?
https://www.youtube.com/user/funtay34
http://instagram.com/tayfunboralegend/
https://www.facebook.com/tayfun.bora
Ticarette "fire" diye bir tabir vardır.
Bundan yıllar yıllar önce, henüz otomobil fuarı Hilton'da yapılırken çalıştığım firma fuara katılıdı. Orada da aynı şey geçerliydi, bazı firmalar 1 metreden fazla yaklaştırmazdı. Ama bizim araçlarımıza binip dilediğince kurcalamak serbestti. Derken fuarın ikinci gününde olan oldu;
Markanın en ağır modeli köşede, arkası 1 metre yüksekliğindeki rampada sergileniyor. Baba oğul ikilisi arabanın içinde ancak 12-14 yaşlarındaki oğul sürücü tarafında ve kurcalanabilecek ne kadar aksam varsa hepsini itinayla kurcalarken park frenini serbest bırakıverdi. ( Araçta el freni yerine solda ilave pedal ve direksiyonun sol tarafında serbest bırakmak için minik bir kol.) Araç rampadan kaymaya başladı, önünde başka araçlar hatta daha da önemlisi insanlar var, neyseki kimseye değil ama önde duran arabanın açık olan ön sağ kapısını ön sağ çamurluğa yapıştırarak durdu.
Sonuç; "Sizin canınız sağolsun, hiç sorun yok. Zaten araçlarımız SİGORTALI."
Biz ne ders çıkardık bu olaydan?
Demekki rampaya çıkardığımız aracın altına birde takoz koymak gerekliymiş.
Hasarlı araç tamir edilip test aracı olarak kullanıldı.
O dönemde yılda 300 araç satıldığında sevinen firma bugün sektörün önemli oyuncuları arasında. Nasıl olduysa...
açıkçası ben de her isteyenin oturması taraftarıyım ama oturması için herkese izin vermiyorlarsa da çok eleştirmem vardır belki de bir bildikleri. bugün(cumartesi) KTM standında sadece 125 duke ile ilgilendim fırat isimli görevli bana oturabileceğimi söyledi ve oturdum. suzuki'de zaten ilgimi çeken motor yoktu.
motoruna bunlar yapılan bir firmanın bu durumdan şikayet etmesi yerine bunu bir fırsata çevirmesi gerekirdi. böyle bir durumu siz problem olarak görürken ben firma sorumlusu olsam bunu, milyonlar harcasam yapamayacağım reklam olarak görür ve hemen orda, "bizim ürünlerimiz bu zulümlere bile dayanabilecek yapıdadır, tüm bunlara rağmen malzeme halen ayakta" reklamına çevirirdim işi. tabii bunu yapabilmek için, öncelikle ürüne güven gerekiyor. tüm bunlar yapıldığı için malının zarar gördüğünü düşünüp, içi giden bir satıcı, zaten sattığından emin değil demektir ki, satıcının emin olamadığından ben alıcı olarak nasıl emin olacağım?
ayrıca adamına göre muamele yaptınız ya, bir gün imkanım olur da 10 motosiklet birden alabilecek gücüm olursa, fuara "tebdili kıyafet" yapıp, bir dilenci kılığına yakın bir kılıkla gideceğim. işte o gün "adamına göre" muamele yapanlara, benim yapacağım muameleyi kısmet olursa orda olanlar görürler... belki o zaman bu mantıkta olanlar "para ile imanın kimde olacağının belli olmadığını" bundan da çok daha önemlisi "önemli olan etkenin para olmadığını, bugün yapacağınız insani yatırımın, başka bir gün misliyle para olarak dönmesi ihtimalinin" daha yüksek olduğunu görürler diyeceğim ama, zaten bu mantıkta olan bir firmanın o günleri görebilecek kadar uzun ömürlü olup olmayacağından emin değilim...
konunun tamamını okumadığınız belli. okusanız, sayfalardan birinde selesine bant çekilmiş araçları görürdünüz. sizin oturup test etmiş olmanız neyi değiştiriyor? bir aracın selesine bant çekilmişse bu ne anlama gelir? öyle bir bant görüldüğünde, durum, "şimdilik temizlik yapacaklar, ondan geçici servis dışı bırakmışlar" diye mi değerlendirilmeli? ya da üzerine bant çekilmiş olduğu halde siz olsanız sorumluya gidip "siz bu aleti bantlayarak, teste kapatmışsınız belli ki ama ben yine de görmek istiyorum, param da var, belki alabilirim, şunu benim için açın, sonra yine kapatırsınız" der misiniz? ben hayatta tenezzül etmem. hatta sadece fuarda değil, o markanın bir daha dışarıdaki bayisine de uğramam. siz yapabilirsiniz, ben yapmam. yaklaşım meselesi elbette ama bir şey kesin olarak anlaşılmalı ki, onlar bize mecburlar, biz onlara değil. sen, ben alım yapmazsak, onun da satmasının bir anlamı yok...
şunu çok iyi bilmek gerekir ki, bir malın (ne tür bir mal olursa olsun, kürdan bile buna dahil) üretilmesi değildir asıl mesele. asıl mesele ürettiğini satabilmektir. satış, bence dünyanın en önemli mesleklerinden biri. satışın olmadığı yerde üretim olmaz. satımadığınız bir malı üretin bakalım, nereye kadar gidebilirsiniz. satış sanat işidir, sanat da herkesin yapabileceği bir iş değildir, hayal gücü, ufuk ve yetenek meselesidir.
Konu başlığına cvp yazdım doğru.Orada bahsedilen iki firma izin vermiyor yazıyordu.Bende fotoları ekledim.Bırakın yanlış bilgi vermeyi eksik bilgi vermek dahi hatadır.
Her derdimiz bitti motorları üzerindeki bantlar kaldı.Oradan firmalar yüzümüze bakmadı.Oradan almayız bizde......Derinlerde birşeyler var bence.Bu kadar duygusallığa gerek yok.İster alır ister almazsın,parayla alakası yok hele kafa ütülemeye hiç gerek yok.Konuyu okumamışsınızı anlamadım.Konudaki her yazıyı okuyup bir sonuca varmak ve tek tek cvp vermek mi gerekiyor?
https://www.youtube.com/user/funtay34
http://instagram.com/tayfunboralegend/
https://www.facebook.com/tayfun.bora
annem göster ama elletme dedi
o markalar anca bu lafı söyler müşterilerine
hayat bir savaştır tek silahın aklın ve inancındır
https://www.youtube.com/user/funtay34
http://instagram.com/tayfunboralegend/
https://www.facebook.com/tayfun.bora
perşmbe günü gittiğimde suzuki olsun ktm olsun serbestti suzukide üstüne binmediğim motor kalmadı diyebilirim kimsede bişey demedi hatta bayanın biri gelip gsx-1000r ı tanıttı fiyatını söledi ham dolsun dedim çekildim :D
bir yere gitmek için arabaya binilir motora binmek için her yere gidilir Önemli Olan Varmak Değil Yolda Olmaktır...
pardon da anlayış sıkıntısı mı var:
bu tarz bir cümleden siz ne anlarsınız bilmem ama benim anladığım, "konuyu açan arkadaş, iftira atıyor, çünkü yok öyle bir şey. ahan da ben fotoğraflarımı ekliyorum. ben oturduğuma gör demek ki oturuluyor. bu durumda firmalara iftira ediliyor. ben oturdum, konuyu açan arkadaş oturamamışsa kendisinde bir yanlışlık var" anlamı çıkıyor, eğer türkçeyi unutmadıysam...tam doğrusunu bilmeden neden iftira atılır yada fikir beyan edilirki!"Kuyuya bir deli taş atmış 40 tane akıllı çıkartamamış."
Bence eğer bu durumu yaşamış kişi kendinde sorgulamalı yanlışı önce....
bu durumda ben de diyorum ki, sen oturmuşsun güzel hoş da, fuara getirdiği motorun koltuğunun üstüne bant çeken bir satıcı, "bunun üstüne oturanın, ben de üstüne otururum" demek istiyordur. böyle bir fotoğrafı gören adamın da, "ben oturdum, ahan da fotoğrafları, demek ki oturuluyor, siz iftira atıyorsunuz" demesinde bir tuhaflık yok mu?
ben de kafa ütülüyorum ya, ne yapiim. benim büyük kuyruk yangınım var. "sen fakirsin dediler, motor vermediler" ondan tüm motor satıcılarına gıcığım var, hepsini itin bir tarafına sokmaya çalışıyorum. eğer bunu böyle düşünmek seni rahatlatacaksa, öyle düşünebilirsin, bence bir sakıncası yok. sen niye savunuyorsan, ben de o nedenle eleştiriyordum belki de...
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)