Kapat
Üye Girişi
Motovento
Motomax
1. sayfa 12 SonuncuSonuncu

Tehlike Anı veya Süreci ile Nefes Alma Teknikleri

    REKLAM ALANI
  1. #1
    WOLKANWOLKAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Ağustos 2007
    Şehir
    İSTANBUL
    Motosikleti
    CB 600F HORNET
    Merhaba,

    Bu başlık altında acizane dilim döndüğünce oldukça önemli olduğunu düşündüğüm başlık konusunda açıklamada bulunmak istiyorum. "Oldukça önemli" olması hususu nispeten tehlikeyi bertarafla ilintili olduğundan ve kullanılmaya başlandığında fark yaratacağı kanaatim bulunduğundan dikkatinize sunuyorum.

    Diğer taraftan benim icadım olan bir durum olmadığı halde, okuduklarım içerisinde bahsedilmediğinden bu cüreti gösteriyorum, sürç-ü lisan.

    Başlıkta belirttiğim gibi ister motor , ister araba üzerinde olalım, isterse herhangi bir durumda (koltukta uzanmışken dâhi mümkün) eğer ki "tehlike algılaması" söz konusu ise, nefes almayı durdururuz.

    Ancak asıl önemli durum nefes almayı durdurmamız, tehlike değerini orantısız miktarda arttırmamıza sebep olur.

    Garip bir cümle gibi görünse de vücut dili tasvirlerinde heykeltraş meşhur "rodin'in düşünen adam heykeli"ndeki -elin çenede olması- durumu sanırım durumu anlatmakta faydalı olacaktır. Genel kanı bir insanın elem, keder, kaygı içerisinde olması halinde elini çenesine götürdüğü tezi olsa da, ve bu durum red edilmediği halde, insanın pozitif düşünce durumunda olsa bile düşünen adam pozisyonu alması halinde "elem, keder, kaygı içerisindeki" psikolojisine büründüğü yönündedir. İddialı bir tez gibi görünse de uygulanması halinde hayret uyandırıcı bir gerçeklik payı olduğu görülecektir

    Motor sohbetlerinden, eğitimlerden ve kullandığım kadarıyla en fazla tehlike arz eden bölüm, virajlar ve/veya virajda gereğinden hızlı olunan durum ve/veya üstüne de nereye bakarsan oraya gidersen durumu. Gördüğüm ve duyduğum, okuduğum kadarıyla en fazla tehlike arz eden kısım bu olmakla birlikte(yoksa california SB sch. neden 2-3000 tl istesinki viraj eğitimine?!) Ancak bunun dışında da saymakla bitmeyecek kadar tehlike arz eden durum var ve her birinde nefes alma tekniklerinin doğru uygulanması faydalım olacaktır kanaatindeyim.

    Fakat ben "nefes" konusunda "viraj"ı esas almak istiyorum. Neden derseniz diğerleri belirsiz zaman dilimlerinde olup, beklenmedik durumlarda ortaya çıkmaktadır.

    Halbuki viraj önümüzdedir ve bunu nefes eğitimi için gayet rahat kullanabiliriz.

    Konuyu bu kadar uzatmış olsam da aslı astarı yukarıda koyu harfli cümleler işin esasıdır...

    Yani tehlike anında nefes almayı durdurmamalıyız. Nefes almaya devam etmeliyiz.

    Konuyu açmak gerekirse;

    Evet, "bir an dahi olsa nefes almasak ne olur ki, havasızlıktan boğulmayız ya" diyebilirsiniz. Haklısınız. Ama konu nefes almamak değildir, nefes almaya devam etmektir. Aradaki farkı maddeler halinde sıralama istiyorum ki eklemek veya çıkartmak, değiştirmek isteyenler olabilir.

    Nefes almamanın sonuçları (sırayla):

    1-Oksijen alımı durur.
    2-Kaslar kasılır, hareket etmek zorlaşır,
    3-Bilinç açıktır ama müdahil değildir,
    4-Tehlike oranı arttıkça bilinç açılır(genelde maalesef çığlık atmaktan kaynaklanmaktadır, çığlık ta yarım nefestir, (bazılarımız "ıııııhhh !!!"(misal ben ) bazılarımız ise sadece eşhedüüüüü )
    5-Bilincin açılmaya başladığı an genelde tehlikeye yeteri müdahil olmamız gereken anın ilerisindedir(geç kalma durumu)

    "Soğukkanlı" tanımı aslında yukarıda sayılan maddelerle ilişkindir. Ne kadar nefes alabiliyorsak ve az kasılıyorsak bulunduğumuz duruma müdahil olmamız mümkün olur. Anlamanız açısından örnek vermek gerekirse; insanlar arasında yaşanan fiziksel arbedelerde genelde nefes nefese kalınır. Hatta kalp sorunu olanlarda bu durum fiziksel bir şey yaşanmasa da kalp spazmı, krizi tabir edilen durumlara sebebiyet verebilir. Bunun sebebi bu süreçte aşırı nefes tutma, üstüne üstlük kasların aşırı kasılması eşlik etmesinden kaynaklanmaktadır. Halbuki kasların kasılması halinde olağanın üstünde oksijene ihtiyaç vardır. Durum sebebiyle ise tam tersi bir sarfiyat söz konusudur.(en kısa örnek düzenli ağırlık kaldırma çalışması)

    "Soğukkanlı" olmakla devam etmek istiyorum. çünki buradan çözüm bulmak mümkün. Nefes alma konusunu aklımızda tutuğumuz hallerde kasılan kas sayısı gittikçe azalacaktır. Kendimden örnek vermem gerekirse geçtiğimiz hafta bir kaç virajda kendimi aşmak adına yaptığım çalışmada viraj girişinde ve içinde hangi kaslarımın kasılı olduğunu tespit ettim ve nefesimi azalttığımı, hatta kestiğimi farkederek ve düzenleyerek kaslarımın gevşemesini sağladım (bendeki kasılanlar bacak sağ alt baldır(fren), sol ön kol(özellikle dirsek), sağ bilek(fren-gaz) idi). Bir sonraki viraja girdiğimde nefesimle birlikte bu kastığım bölümleri özellikle gevşek tutmak için çaba sarf ettiğimde kısmen başarılı oldum ve daha hızlı ve şerit stabilitem daha iyidi.

    Olabildiğince kısaltmaya çalıştım, ama bahsettiğim nefes tekniği her zaman her tedirgin edici, kontrol altına alınması gereken durum için gerekli olduğundan affınıza sığınarak uzatıyorum. (Üstelik kullanımı motor üstünde olmakla kısıtlı değil)

    1 dakikalık nefes eğitimi;

    Nefes almanın geliştirilmesi için yapılabilecek diğer ve kolay bir çalışma ise sabah uyandığımızda uyanır uyanmaz hiç bir şey yapmadan (tuvalete gitme ihtiyacı hariç ) -ki buna hiç konuşmamak hatta mümkünse daha uyanamadan hiç bir şey düşünmeye başlamadan- sırtı dik olan ayaklarınızın rahat yere bastığı bir sandalyeye oturmak(genelde yemek masası sandalyeleri), sırtın sandalyenin sırtına bitişik-tam temas olduğundan emin olmak, gözler dahi gevşek olmalı-ki bu da hafif kısık olma halidir-bütün vücudun omuz bacak ense kol boyun vs gevşemiş olduğundan emin olduktan sonra çektiğimiz havanın duman kıvamında olduğunu düşünerek burnumuzdan karnımızı şişirecek kadar nefes almak, kendimize uygun bir "an" kadar onu tutup, sonra ağzımızdan bu dumanı çıkartma temposunda sonuna kadar aynı hız ve miktarda boşaltmak ve bunu tekrar etmek, ilk zamanlar baş dönmesi yapacak, fakat süre de çalıştıkça artacaktır. Süre görecelidir. Ancak açık(sessiz) pencereye yakın yapmak oldukça faydalıdır. Havanın karına doldurulma sebebi günlük soluk alma biçimimizin hatalı olmasıından kaynaklanmaktadır. Maalesef yarım nefes alıyoruz ve bu sebeple akciğerlerimizin alt tarafları bu havadan faydalanamadığından organlara yeterince faydalı olamıyorlar, bu da organların erken yaşlanmasına sebep oluyor.

    Dikkatinize sunmam gereken en önemli husus ise nefes alma teknikleri konusunda profesyonel sporcuların ve ve uzmanlık dalı olarak seçen doktorların yazdığı kaynakların referans noktası olmasıdır. Ben buraya yazdıklarımı aldığım eğitimler ve bu tür kaynaklardan okuduklarımı uygulama neticesinde elde ettiğim tecrübeye binaen aktarmaya çalıştım.

    Saygılarımla.


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #2
    Qweasdnon - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    11 Ocak 2010
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Dragstar XVS650
    Aslında çok faydalı ve yararlı bir konuya değinmişsiniz...Sadece motor üstünde değil normal hayatın akışı içerisinde de işe yarayacak faydalı bilgiler sunmuşsunuz...Fakat insanın tehlike durumunda devreye giren saldır-kaç mekanizmasını kontrol altına alması gerçekten çok zor bir durum...Vücut adrenalini pompalarken bütün otomatik korunma veya saldırı mekanizmalarımız devredeyken bu anlattıklarınızı bilinçli yapmak oldukça uzun ve ciddi bir eğitim ister...Üstelik bunun yanında ne kadar çok tehlike arzedilen durumla karşılaşılırsa vücut otomatik olarak alışma süreci sonunda o kadar rahatlar...Belki anlamsız bir cümle oldu ama demek istediğim tecrübe...Goethe nin yükseklik korkusunu yenmek için hergün yüksek bir kulenin kenarına çıkması gibi...Vücut tehlike olarak algıladığı bir durumla ne kadar çok karşılaşırsa o kadar daha rahat tepkiler vermeye başlıyor...Aynen "korkunun üstüne gitmelisin" lafı gibi...Bunun nedeni de sanırım şu:Biz korktuğumuzda vücut saldır-kaç mekanizmasıyla beraber karşılaştığımız durumun üstesinden gelebilmek için adrenalin salgılıyor...Vücut buna bahsettiğiniz fiziksel tepkileri veriyor...Ne kadar çok bu durumla karşılaşılırsa da bir süre sonra otomatik olarak bilinçaltı bunu tehlike durumundan çıkarttığı için dediğiniz "olması gereken tepkiler" verilebilmesi daha kolay oluyor...Ha bende günlük hayattan bir bilgi vereyim adrenalin parçalanmadığı için onu yoketmenin yolu hareketten geçiyor...Tabi eskisi gibi kaçacak aslanlar kaplanlar tırmanacak ağaçlar olmadığı için biz bunu içimize atıyoruz...Bu da çağımızın baş belası stresi doğuruyor..Streste zaten bir sürü önemli hastalığı doğuruyor...O yüzden dikkat!Aslanlar kaplanlar hala var ama şekil değiştirdi...mekanizmaların farkında olmak lazım

  3. #3
    WOLKANWOLKAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Ağustos 2007
    Şehir
    İSTANBUL
    Motosikleti
    CB 600F HORNET
    Çok teşekkürler, diğer konu olan adrenalin-stres bağıntısı çok önemli. Trafikte artistlik yapma ihtiyacımız (benim öyle), araçların hem bize hem birbirlerine karşı agresif tutumu hep bundan ileri geliyor. Kesinlikle ayrı bir başlık altında değerlendirmeye açılması gereken bir konu.

    Nefes-tehlike konusunda ise en kısa yollu söylem virajlarda aklımızda olursa tekrarı zaten doğal hale geleceğinden her birimiz kısa zamanda soğukkanlı bir samuray oluruz.sonra da günlük hayatta...

    saygılar

  4. #4
    < iLk@yy > - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    14 Ağustos 2008
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    '01 CBR600F4i(2011-?) / '07 Burgman400(2018-?)
    Güzel bir anlatım olmuş öncelikle teşekkür ederim ama anlamadığım bir nokta var.

    Sabah kalktığımızda nefes antremanı yapmamız gerektiğinden bahsetmişsiniz
    buradaki nefes tutma eğlimi neden kaynaklamaktadır?daha doğru bir şekilde sormam gerekirse
    nefes alıp verme konusuyla alakası tam olarak nedir?doğru nefesten bahsetmişsiniz bunun dışında bir yararı varmıdır?

    şunu biliyorum sporcular yaptıkları aktivitelerde burundan nefes alıp ağızdan nefesi geri verirler.Bunuda Marmara Besyo bölümünü bitirmiş arkadaşımdan biliyorum
    Hayat çok küçük bir olasılık ile gerçektir...
    Bunu size kanıtlayabilirim !

  5. #5
    Qweasdnon - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    11 Ocak 2010
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Dragstar XVS650
    Evet artizlik insanın kendine yakışanı giymesidir...Ben de nefes metodunu şimdilik yusuf metoduyla çözüyorum...Ama virajlarda özellikle de frenleme konusunun üstüne eğiliyorum bu aralar...Bana kalırsa motor konusunda ki en önemli konulardan biri...Çünkü bahsettiğiniz tekniklerin yanında da tecrübe de olmazsa şu nefesin kesilme mevzusu ebediyen olabilir...

  6. #6
    WOLKANWOLKAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Ağustos 2007
    Şehir
    İSTANBUL
    Motosikleti
    CB 600F HORNET
    Alıntı < iLk@yy > adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Güzel bir anlatım olmuş öncelikle teşekkür ederim ama anlamadığım bir nokta var.

    Sabah kalktığımızda nefes antremanı yapmamız gerektiğinden bahsetmişsiniz
    buradaki nefes tutma eğlimi neden kaynaklamaktadır?daha doğru bir şekilde sormam gerekirse
    nefes alıp verme konusuyla alakası tam olarak nedir?doğru nefesten bahsetmişsiniz bunun dışında bir yararı varmıdır?

    şunu biliyorum sporcular yaptıkları aktivitelerde burundan nefes alıp ağızdan nefesi geri verirler.Bunuda Marmara Besyo bölümünü bitirmiş arkadaşımdan biliyorum
    mrb,

    "nefes tutma eğlimi neden kaynaklamaktadır" sorunuza cevaben; aldığımız havayı bir "an" için içimizde tutmayı kast ettim. BU "an" yarım saniye veya 2-3 saniye olabilir. Amaç alınan havanın ciğer içerisinde dolaşması ve bizim de ciğeri-karnı tam doldurup doldurmadığımızı anlamaya yarar. Süre yaşlı, genç, hamile, hasta herkes için farklı olacağından "an" ifadesini kullanmanın doğru olduğunu düşündüm.

    sporcuların nefes alması hakkında bildiğim acizane ağırlık kaldırmak ile sınırlı. bu da neticede güç sarf ettiği anda oksijen ihtiyacıyla bağıntılı diye düşünüyorum. bunu da aklımın erdiğince yazımda örnek olarak kullanmaya çalıştım.

    saygılar

  7. #7
    < iLk@yy > - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    14 Ağustos 2008
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    '01 CBR600F4i(2011-?) / '07 Burgman400(2018-?)
    Alıntı WOLKANWOLKAN adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    mrb,

    "nefes tutma eğlimi neden kaynaklamaktadır" sorunuza cevaben; aldığımız havayı bir "an" için içimizde tutmayı kast ettim. BU "an" yarım saniye veya 2-3 saniye olabilir. Amaç alınan havanın ciğer içerisinde dolaşması ve bizim de ciğeri-karnı tam doldurup doldurmadığımızı anlamaya yarar. Süre yaşlı, genç, hamile, hasta herkes için farklı olacağından "an" ifadesini kullanmanın doğru olduğunu düşündüm.

    sporcuların nefes alması hakkında bildiğim acizane ağırlık kaldırmak ile sınırlı. bu da neticede güç sarf ettiği anda oksijen ihtiyacıyla bağıntılı diye düşünüyorum. bunu da aklımın erdiğince yazımda örnek olarak kullanmaya çalıştım.

    saygılar

    cevap için teşekkür ederim.

    sporcuların bahsettiğim nefes alıp verme şeklini burundan nefes alıp nefesi ağızdan vermenin etkisi hava kanallarının büyüklüğüyle alakalı burundan hemen nefes alamayız ama yapısı gereği havanın toz ve pisliklerden olabildiğince arındırılmış haliyle havayı içimize çekeriz

    içimizdeki pislenmiş havayı ise olabildiğince çabuk dışarı atabilmek ve yeni temiz havayı olabildiğince çabuk alabilmek içinde ağzımızdan nefesi vermek daha kolay olacaktır bu doğrultuda
    tabi kaskın içinde bunu yapmak buğulanmaya neden olabilir belirtmekte fayda var
    Hayat çok küçük bir olasılık ile gerçektir...
    Bunu size kanıtlayabilirim !

  8. #8
    WOLKANWOLKAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Ağustos 2007
    Şehir
    İSTANBUL
    Motosikleti
    CB 600F HORNET
    Alıntı < iLk@yy > adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    cevap için teşekkür ederim.

    sporcuların bahsettiğim nefes alıp verme şeklini burundan nefes alıp nefesi ağızdan vermenin etkisi hava kanallarının büyüklüğüyle alakalı burundan hemen nefes alamayız ama yapısı gereği havanın toz ve pisliklerden olabildiğince arındırılmış haliyle havayı içimize çekeriz

    içimizdeki pislenmiş havayı ise olabildiğince çabuk dışarı atabilmek ve yeni temiz havayı olabildiğince çabuk alabilmek içinde ağzımızdan nefesi vermek daha kolay olacaktır bu doğrultuda
    tabi kaskın içinde bunu yapmak buğulanmaya neden olabilir belirtmekte fayda var
    AMAN YANLIŞ OLMASIN!

    ben tehlike anında nefes almaya devam etme bilincini anlatmaya çalıştım.

    diğer tarafta ise nefes alıp verme, kaliteli nefes almayı ve çalışmasını anlatmaya çalıştım. bu çalışmanın tehlike anında nefes alıp vermeye devam etmek için faydası var.

    yani tehlike anında nefes almayı durdurmayın yeterli ve fazlası zararlı-sakın ağzımda mı burnumda mı diye düşünmeyin

    saygılar

  9. #9

    Üyelik
    27 Nisan 2007
    @WOLKANWOLKAN

    Değerli bilgilerini paylaştığın için teşekkürler.
    Bende bazı sert girilen virajlar sonrası bu durumu fark etmiştim. İnsan ister istemez nefes almayı kesiyor.
    Geçici olarak nefes almayı kestiğimiz için viraj çıkışında standart olandan daha hızlı nefes alıp vermeye devam ediyoruz.
    Aynı durum devam ettikçe bilinç bunu tehlike olarak algılamaktan vazgeçip nefes almaya devam ederek atraksiyona devam edebiliyoruz
    (Akan trafikte arabaların arasından geçmek gibi)

    Bahsettiğin teknikleri bugünden itibaren uygulamaya çalışacağım

    Forumda son zamanlarda özlediğimiz önemli teknik konulardan birisini açmışsın. Tekrar teşekkürler.
    Bilgi paylaştıkça çoğalır.
    "Bir insanın neye güldüğü zekasını, nasıl güldüğü ahlakını gösterir."

  10. #10
    WOLKANWOLKAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Ağustos 2007
    Şehir
    İSTANBUL
    Motosikleti
    CB 600F HORNET
    Alıntı AydoganX adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    @WOLKANWOLKAN

    Değerli bilgilerini paylaştığın için teşekkürler.
    Bende bazı sert girilen virajlar sonrası bu durumu fark etmiştim. İnsan ister istemez nefes almayı kesiyor.
    Geçici olarak nefes almayı kestiğimiz için viraj çıkışında standart olandan daha hızlı nefes alıp vermeye devam ediyoruz.
    Aynı durum devam ettikçe bilinç bunu tehlike olarak algılamaktan vazgeçip nefes almaya devam ederek atraksiyona devam edebiliyoruz
    (Akan trafikte arabaların arasından geçmek gibi)

    Bahsettiğin teknikleri bugünden itibaren uygulamaya çalışacağım

    Forumda son zamanlarda özlediğimiz önemli teknik konulardan birisini açmışsın. Tekrar teşekkürler.
    Sevgili Motordaşım,

    Bilgi sizlerle paylaştıkça kıymetli hale geliyor.

    İltifat da değil, bunun zaten sizin de bahsettiğiniz gibi uygulandığı ortada, ben sadece sınıflandırmak ve disipline etmek adına bahsettim.

    Belki yarın bir ağabeyimizin-kardeşimizin hayatı bu vesileyle kurtulursa Mübarek annesinin duaları benim günahlarıma öteki tarafta bedel olur. Paylaşma gayem bundan ibaret

  11. #11
    m.şanveren - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Ağustos 2008
    Şehir
    Sao Paulo BREZİLYA
    Motosikleti
    Honda Shadow vt 750 2006
    Benc pres yaparken ( sırt üstü yatıp,ağırlığı ''bar''ı göğüs kafesine indirip kaldırmak ) esnasında barı yüklenip indirirken nefes burundan çekilir,göğüs kafesine değmesine ''4''parmak kalıncaya kadar.

    Kaldırırken tam tersi nefes verilir ,tabiki tamamı değil,hafif hafif ama kesintisiz olmak kaydıyla ağızdan.Bar son uç noktaya ulaştığında nefesin bitmiş olması lazım.

    St bittiğinde ayağa kalkdığımızda,denemesi bedava nefesinizi çok kaliteli alındığını farkediceksiniz...

    Ortaköy dalgıç kursunda,su altı eğitimlerine kayıt olduğumda (şimdi tek yıldızım var)ordada tüpsüz dalışlarda inerken nefes kontrolu,çıkışta ufak ufak nefes bırakarak tırmanmamızı söylemişlerdi...

    Ben burdan şunu çıkarıyorum,vücüdümüz baskı,ağırlık,sitres altındayken içeride kalan nefesin organlar tarafından nefesin içindeki oksijenin tüketilip ve haladaha nefesin tutulması içerisindeki oksijeni bitmiş havanın artık karbondioksit olarak vücutta gezmesi,bilincin zayıflamasına ve akabinde kasların kontrol dışı gerilmesine sebep oluyor düşüncesindeyim...

    Aslında o esnada nefes almak yerine tam tersi nefesi güçlü birşekilde bıraksak,tam tersi güzel bir gevşeme hissedicez...

    ÖRNEK: Çok yorulduğumuzda dinlenmek için oturulduğunda uzunca bir nefes bırakırız ve rahatlarız...

    Ben böyle düşünüyorum,tabiki tartışmaya açık.
    "İnanç, görünmeyene inanmaktır. Görünmeyene inanırsanız kimsenin göremediğini görürsünüz" A. Şerif İZGÖREN

  12. #12

    Üyelik
    24 Eylül 2006
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    yamaha fjr1300 '01
    kaslarımız iki türlü solunum yaparlar, oksijenli (aerobik) ve oksijensiz (anaerobik), ne zaman ki nefes alıp verişimiz kaslara yeteri kadar oksijen sağlayamaz o zaman oksijensiz solunuma geçer. bu durumda yan ürün olarak laktik asit salgılanır, kas ağrısının sebebi de budur.

  13. #13
    mertka - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    11 Şubat 2008
    Şehir
    Adana
    Motosikleti
    Honda CBR 125R'dı
    usta sanırım psikolojik bir durum konuyu okurken nefes almam güçleşti sonuna kadar okuyamadım paylaşım için teşekürler gerçekten çok faydalı gibi görünüyor başka bir zamanda sonuna kadar okuyacağım.

  14. #14
    WOLKANWOLKAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Ağustos 2007
    Şehir
    İSTANBUL
    Motosikleti
    CB 600F HORNET
    Alıntı mertka adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    usta sanırım psikolojik bir durum konuyu okurken nefes almam güçleşti sonuna kadar okuyamadım paylaşım için teşekürler gerçekten çok faydalı gibi görünüyor başka bir zamanda sonuna kadar okuyacağım.
    abicim bak ne diyorum her durumda çok faydalı diyorum

    ---------- Mesaj ekleme zamanı: 14:56 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 14:54 ----------

    Alıntı m.şanveren adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Benc pres yaparken ( sırt üstü yatıp,ağırlığı ''bar''ı göğüs kafesine indirip kaldırmak ) esnasında barı yüklenip indirirken nefes burundan çekilir,göğüs kafesine değmesine ''4''parmak kalıncaya kadar.

    Kaldırırken tam tersi nefes verilir ,tabiki tamamı değil,hafif hafif ama kesintisiz olmak kaydıyla ağızdan.Bar son uç noktaya ulaştığında nefesin bitmiş olması lazım.

    St bittiğinde ayağa kalkdığımızda,denemesi bedava nefesinizi çok kaliteli alındığını farkediceksiniz...

    Ortaköy dalgıç kursunda,su altı eğitimlerine kayıt olduğumda (şimdi tek yıldızım var)ordada tüpsüz dalışlarda inerken nefes kontrolu,çıkışta ufak ufak nefes bırakarak tırmanmamızı söylemişlerdi...

    Ben burdan şunu çıkarıyorum,vücüdümüz baskı,ağırlık,sitres altındayken içeride kalan nefesin organlar tarafından nefesin içindeki oksijenin tüketilip ve haladaha nefesin tutulması içerisindeki oksijeni bitmiş havanın artık karbondioksit olarak vücutta gezmesi,bilincin zayıflamasına ve akabinde kasların kontrol dışı gerilmesine sebep oluyor düşüncesindeyim...

    Aslında o esnada nefes almak yerine tam tersi nefesi güçlü birşekilde bıraksak,tam tersi güzel bir gevşeme hissedicez...

    ÖRNEK: Çok yorulduğumuzda dinlenmek için oturulduğunda uzunca bir nefes bırakırız ve rahatlarız...

    Ben böyle düşünüyorum,tabiki tartışmaya açık.
    hocam sen şu kankai eğitimlerine başlayacak olan arkadaş değil miydin

  15. #15
    m.şanveren - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Ağustos 2008
    Şehir
    Sao Paulo BREZİLYA
    Motosikleti
    Honda Shadow vt 750 2006
    Alıntı WOLKANWOLKAN adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    abicim bak ne diyorum her durumda çok faydalı diyorum

    ---------- Mesaj ekleme zamanı: 14:56 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 14:54 ----------



    hocam sen şu kankai eğitimlerine başlayacak olan arkadaş değil miydin
    Bir karışıklık var zannedersem

    Kankai neoluyo
    "İnanç, görünmeyene inanmaktır. Görünmeyene inanırsanız kimsenin göremediğini görürsünüz" A. Şerif İZGÖREN

  16. #16
    WOLKANWOLKAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Ağustos 2007
    Şehir
    İSTANBUL
    Motosikleti
    CB 600F HORNET
    Alıntı m.şanveren adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Bir karışıklık var zannedersem

    Kankai neoluyo
    pardon "kuvvetmira" ile karıştırdım;)

    kankai çok öNEmlidir;
    ama sen de ütüye ağırlık vermişsin

    http://www.motosiklet.net/forum/moto...tayfasi-2.html

  17. #17
    m.şanveren - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Ağustos 2008
    Şehir
    Sao Paulo BREZİLYA
    Motosikleti
    Honda Shadow vt 750 2006
    Alıntı WOLKANWOLKAN adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    pardon "kuvvetmira" ile karıştırdım;)

    kankai çok öNEmlidir;
    ama sen de ütüye ağırlık vermişsin

    http://www.motosiklet.net/forum/moto...tayfasi-2.html


    Şimdilik boks ve body yeterli...Neyse konuyu dağıtmayim.
    "İnanç, görünmeyene inanmaktır. Görünmeyene inanırsanız kimsenin göremediğini görürsünüz" A. Şerif İZGÖREN

  18. #18
    WOLKANWOLKAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Ağustos 2007
    Şehir
    İSTANBUL
    Motosikleti
    CB 600F HORNET
    Alıntı m.şanveren adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Şimdilik boks ve body yeterli...Neyse konuyu dağıtmayim.
    öyle deme ben artık seyyar ütü taşıyorum

  19. #19
    m.şanveren - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Ağustos 2008
    Şehir
    Sao Paulo BREZİLYA
    Motosikleti
    Honda Shadow vt 750 2006
    Alıntı WOLKANWOLKAN adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    öyle deme ben artık seyyar ütü taşıyorum

    Madem öyle diyorsun,sana ince bir detay verim.

    Vururken nefesini,vuruşun paralelinde sertce bırakıyorsun,böylece etki oranının nefese ait olanı %30 daha etkili olur.diğer yüzdelik kısımlar ise,duruş,ayak pozisyonları vs.vs. dağılır.
    "İnanç, görünmeyene inanmaktır. Görünmeyene inanırsanız kimsenin göremediğini görürsünüz" A. Şerif İZGÖREN

  20. #20

    Üyelik
    19 Ekim 2009
    Şehir
    Afyon
    Motosikleti
    Hyosung gt250 R
    teşekkür ederim , güzel konu olmuş ...
    ::pala::


1. sayfa 12 SonuncuSonuncu

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)

Bu Konudaki Etiketler