yazın iide, kışın açılcak bi başlık diii.. insanın -kaba eti- donuyor
yazın iide, kışın açılcak bi başlık diii.. insanın -kaba eti- donuyor
Konu güzel ama başlıktaki yazım hatası düzeltilirse sanki daha da güzel olacak
Bu arada sanırım herkes benim gibi trafiğin etrafa saçtığı egzoz dumanlarının tozun toprağın olmadığı, bazen bir sahil yolunda bazen doğa içinde bir yolda vizörü açıp şöyle derin bir nefes çekmiştir içine ve motor üzerinde olduğuna şükretmiştir. İlla kaskı çıkarmaya gerek yok : )
Baslik soylede degistirilip daha uygun bi amaca alet edilebilir.
Korumalarsiz asfalti,betonu,topragi,kaldirimi hissetmek.
Bence once bunlari hissedin sonra ruzgara karar verirsiniz.
We are many...
Ben hepsini sey pardon herseyi hissediyorum
Sadece yeteri kadar sürat gerek...
Hayatin icin bir saniyeni harca.
Hayatini bir saniye icin harcama.
saatte 80 km hızla giderken önümden giden aracın tekerinden kafama taş fırladı. çok şükür ki kaskım vardı kafamda. artcımda vardı. kaskdan hiçbirşey olmadı. kask olmasaydı düşünün artık.
SONY psp 2004 (2 tane) , SONY Bravia 32v4210 lcd tv,SONY dz 260 home Theatre 5+1 ,SONY nw-003 mp3 player,Sony Trv Handycam ,Xbox 360 Jasper hep beraber mutluyuz huzurluyuz...SONY W350 Hd fotoğrak makinesi (aileye yeni eklendi alışmaya çalışıyor:P)
Rüzgarı hissetmek nasıl bir haz veriyor hiç anlayamıyorum.. Değil kasksız binmek bazen tam kapalı kaskımın vizörünü yarım açtığımda bile gelen rüzgardan gözlerim rahatsız olurken bir de kasksız kullanmaktan nasıl zevk alırım bilemiyorum.
Rüzgarın tüm vücuduna işlerken ki hazzını bilemiyorum ama asvaltın tüm vücuduna değerkenki hazzı!!!! tahmin edebiliyorum..
Bu arada 3 ay önce motosikletle seyir halindeyken boynumdan eşek arası tarafından sokulmanın acısını hissettikten sonra başımda kask olmasaydı ve yüzümden bir yerden soksaydı diye düşündüğümde tüylerim diken diken oluyor.
Ben itiraf edeyim, SYM Mio 100 scooterımla Belgrad Ormanı'na giderdim, kaskı bagaja koyup 25-30km hızla tıngır mıngır ormanın temiz havasını içime çeke çeke gezerdim. Ama trafikte asla..
Ayrıca pek çok insan dalga geçse de uzun süre bu motora full koruma bindim ben.
GOD SAVE THE TWO-STROKE! GOD SAVE THE GPR!
korumaların önemini ve faydasını tartışacak değilim; kimseyi de, hele İstanbul trafiğinde korumasız 10 metre bile gitmeye özendirmek istemem, ama yaz sıcağında korumalar beni fazlasıyla bunaltıyor arkadaşlar.
yaz aylarında dikkat ediyorum, çevremdeki motor kullanıcılarından mont giyen, dizlik takan yok. kafalarında yarım kask, onun da camını tam açmışlar, sahilde, bağdat caddesinde püfür püfür geziyorlar. belki yarıdan fazlası pantolon bile giymemiş, şortla biniyor.
bense kafamda tam kask, sırtta mont, eldiven ve dizlikle pişiyorum sıcaktan. sırf bu yüzden, yazın belki üç-beş defa çıkıp gezdim. sonbahar geldi de motoru kullanmaya başladım.
Sinek böcek haşere =) yemek igrenc bişey cok acıtıyo morartıyo vizörüm kapalı gözlügüm daima gözlerimdedir benim ha illa rüzgarı hissetcem diyosan anadan dogma bin gez =)
80 km hızla açık vizörden çakıl yedim gözüme, Allahtan ilk önce kaskın yanak kısmına sonrada gözüme temas etti, çok kötü bir duygu bi an alev gördüm içinde bişiy olmadı...bizim bodrumdada kimse takmaz kask şehir içinde zaman zaman bunaltıcı sıcakta bizimde takmadıgımız oluyor ama o sinekler yokmu göze girdiği anda yakıyor hep takmak gerek...
ben başladım başlayalı kasklıyım ve bilinçliyim ama ofılmi bende izledım nasıl bır duygudur dedım ama o yıllarda başlarına deriden taktıkları pilot şapkasının dışında bir sey de yok zaten yalnız gecenlerde bır vıdeo da resmen yarı cıplak adamlar ss lerle hereketler yapıyordu sırtlarında tişört bıle yok yanı okadar da değil ama boş bır arazı yolunda aheste aheste gıtmek isterım
açıkçası ben hiç kasksız motor kullanmadım, kullanmayıda düşünmüyorum.
yapılan araştırmalar ölümlü motosiklet kazalarının en fazla evin çevresindeki 1km yarıçaplı daire içerisinde meydana geldiğini gösteriyor. tekrar düşünün derim..
rüzgarı yüzünüzde hissetmek isterken beyaz pamuğu başka yerinizde hissetmek var bide işin ucunda!
~ Bütün mesele yolda olmak... ~
Motosiklet kullanmayı,rüzgarı hissetmekten daha çok seviyorum,bu zevki normal şartlarda ölene dek yaşamak için koruma ekipmanlarını kullanıyorum.
şuan pek müsait değilim
bir ara hatırlatın da bu konuya muhalefet olsun diye "korumalarsız asfaltı hissetmek" konusunu açayım
Bu resim in bana hatırlattığı tek şey bi üyemiz, İHTİYAR.. Kim blir nerelerde görümüyoru bu aralarr..
Hepimmiz binmişizdir illaki motosiklete belki ama bu kavram ve komple alınan bir kültür olarak düşünüyorum ben..
İki tekersem eğer o gün evden çıktığımda, Eldivenimin montumun pantolonumun çizmemin kaskımın vs.. hepsinin üzerimde olması bana keyif veriyor.
2-3 ayda 1 sefer ekipman satan mağzaları gezmek dolaşmak yeni ürünleri incelemek almasam bile bir çoğunu denemekten keyif alıyorum.
Son model bir motoru almak istemek, içimde neler uyandyorsa bir mont yada bir kask ta aynı duyguları uyandırmakta..
Bu iş kültürüyle güzel, ekipmanıyla, eğitimiyle.. Kombine olarak takip ettiğimizde uzun yıllarca bu kültürü yaşayıp sürdürebileceğimizi ama amaç sadece rüzgarı hisstemek olduğunda ise bir gün sonuçlanacağına istesekte istemesekte sonuçlanıcağına inanmaktayım.
GKN MOTORS
Yazın mont, pantolon ve eldiven giymek gerçekten de zulüm oluyor tabii eğer yazlık mont, pantolon ve eldivenin yoksa. Bu yıla kadar benim yaz için özel olarak ekipmanım olmadı ama buna rağmen ne montumu ne kaskımı ne de eldivenimi çıkarmadım hiç. Tek değişiklik yazın pantolon üzerine taktığım dizlikler oldu..
Ama bu yıl gördüm kü yaz için hem uygun fiyatlı hem de çok güzel korumalar mevcut. Full korumalı file kumaşlı montlar, yine aynı şekilde pantolonlar ve yazlık eldivenler.. Yaz ayında kan-ter içinde kalmadan motosikletin zevkini çıkarmanıza olanak sağlıyor.
Bu arada kaskın yazlığı kışlığı olduğunu düşünmüyorum. Yani yazın açık kışın kapalı kask pek bana mantıklı gelmiyor bu nedenle de full kapalı kask kullanıyorum devamlı.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)