Diğer sürücülerin de seni görmesi gerek...
Sene 2007 mart ayının son günleri.Arkadaşımla beraber İzmir den İstanbul a motorsiklet fuarına gideceğiz her sene olduğu gibi.Buluşma yerine ben erken gitmiştim hava parçalı bulutlu idi.Arkadaşımı beklerken yağmur yağmaya başladı.Topcaseimde yazın bile taşıdığım yağmurluğumu giymeye başladım.Bu arada kafamda arkadaş gelecekmi,yolculuğu iptal edelimmi gibi sorular dolaşıyordu.15-20 dakika sonrada arkada şım yağmurluklarını giymiş bir şekilde motosikletiyle çıka geldi.
-Ne yapıyoruz;dedim hemen
-Şekermiyiz eriyecekmiyiz;dedi
-Belki ileride kesilir;diyede ekledi
-Bana uyar doktor;dedim ve yola çıktık.
Daha yolculuğun ilk kilometrelerinde yağmur hızını iyice arttırmıştı.Önümüzde giden araçların lastiklerinden aşırı decede su çıkıyordu ve görüşü nerdeyse sıfıra indiriyordu.(eskiden araba lastiklerinden bu şekilde su çıkmazdı"lastik teknolojisi işte"ve fazla rahatsız olmazdık)Bu durumda 40-50 km.gittikten sonra bir benzin istasyonuna girip durum değelendirmesi yaptık.Biz yavaş gittikçe araçlar bizi solluyor,hem sollarken hemde önümüzde ilerlerken bizi ıslatıyorlar diye,daha hızlı gitmeye karar verdik.Benzinlikten çıktıktan sonra hızlanmaya başladık.farkettikki hızlanınca ıslanmalardan o kadar çok etkilenmiyoruz.Susurluk Yörsan tesislerine kadar tempomuzu hiç bozmadan 110-120 km.hızla ulaştık.1 saata yakın dinlenme molasından sonra tekrar yola koyulduk.
Bu arada yağmur bir an bile kesilmemişti. Radar korkusu olmaması sebebiyle"nedense yağmurda radar koymazlar"biraz abartıp 140-150 km.süratlerle seyahat etmeye başladık.Ama yolun su birikintisi olmayan orta kısımlarından gitmeye özen gösteriyorduk.Bu gibi süratlerde en bütük tehlikenin su birikintileri olduğunu biliyorduk.Bursa çıkışında bir çay molası verdikten sonra aynı şekilde devam ederek Yalova hızlı feribot iskelesine kapağı attık.Yağmur hala durmadan yağıyordu.Gemiye bindik ve 45-50 dakika sonra Yeni kapıya indiğimizde yağmur halen devam ediyordu.İstanbul un akşam oluşan trafik karmaşasına katılıp kalacağımız otele kadar gittik.Otele girdiğimizde hala yağmur devam ediyordu hızını hiç eksiltmeden.
Duşumuzu yapıp günlük giysilerimizi giyip akşam yemeği için otelin kapısına çıktığımızda,birde baktık ki yağmur kesilmişti.Doktorla bir müddet birbirimize baktıktan sonra öyle bir kahkaha atmaya başladıkki herkes dönüp bakıyordu.Namussuz yağmur bizi İzmir den İstanbul da kalacağımız otele kadar takip edip,sonra vaz geçmişti sanki.
Ömrümüzce unutmayacağımız bir motosiklet seyahati olmuştu bizim için.
O günden bu güne dek motosiklet sohbetlerinde hep bu anımızı anarız.
iş icabı motosikleti yağışlı havada kullanmanız gererkiyorsa,ani frenlemeden kaçının, özellikle cross olanlar ön freni kullandığın anda sabun gibi kayıyor tecrübe ile sabittir,sola yada sağa dönüyorsunuz ama mandanın biri birden önünüze atladı kesinlikle dönüş esnasında ön freni kullanmayın.Güvenli gideceğiniz vede durabileceğiniz hızda seyredin,lastikleriniz yol tutmuyorsa trafiğe çıkmamanız daha güvenli
Çok fazla yağmur tecrübem olmadı ama sağdan sağdan hafif hafif gitmeyi tercih etmiştim korkudan ve deneyimsizliktenSiz yazın ben ögreneyim olucak biraz ama
yinede çok zevkli bir olaydır professiyonel dağ bisikletçiliği yaptım , enduroya kaçar kendisini idmanlıysanız tabı
Dağda max zevki yaşatır diye düşünüyorum
Yağmur yeni başladıysa, yolun üzerindeki tozun suyla birleşmesi sebebiyle, aşırı kaygan yerlerin olma ihtimali çok yüksektir..Belli bir süre geçtikten sonra (yoğun yağmur), nispeten daha iyi bir yüzeydesinizdir..Tabiki gene de Yüzey, her şartda, kuru havaya göre daha kaygandır. Bunların bilincinde olarak; önünüzdeki araçlara olan fren mesafenizi daha fazla arttırarak seyretmeye çalışın. 2 saniye kuralını 3 veya 4 (koşullara göre) saniye‘ ye çıkarın..Daha dikkatli olun, unutmayın ki diğer araçlarda aynı kaygan yüzeydeler, onların da aniden durması zordur çünkü her araç için yağmurda durma mesafeleri 2‘ye katlanır.
Motorunuzun devrini, gazınızın aşırı tepkili olmasına neden olacak şekilde yükseklerde tutmayın. Gazınızın aşırı tepkili olması kaymanıza neden olabilir..Bu noktada Gaz hassasiyetinize çok dikkat etmeniz gerekir Motorunuzun devir saatini maksimum %50 lerde tutarak kullanın. Zemin ne kadar kaygan geliyorsa (birikintiler fazla ve asfalt yüzeyi çok parlak), motoru dik tutarak daha düşük devirler kullanın.
Şerit boyaları (yol boyaları), mazgallar, demir veya çelik bağlantıların olduğu yol yüzeyleri, yağmurda ıslakken çok kaygandır. Mümkün olduğunca dik konumlarda geçiniz..Geçiş anlarında ileri bakınız. Hafif motorunuz oynasa da paniklemeyiniz.
Su birikintileri; En büyük sorun Aquaplaning. Bu, büyük ihtimalle düştünüz demek zaten. Kısaca; Su birikintisi derinse ve süratiniz fazla yüksekse, lastik dişleriniz görevini yapamaz ve yolu tutmayı bırakır. Su birikintilerinden daha temkinli geçmeye çalışın. Yolun, yapısal olarak balık sırtı olmasından dolayı en sağı ve en solu en derin birikintilere sahiptir. Bunun bilincinde olunuz.
Lastikleriniz; Lastiklerinizin bitmiş olması veya havalarının düşük olması yağmurda daha da tehlikelidir. Düşük hava basınçlı lastiklerin dişleri, yağmurda tam yere basmayacağı için, suyu olması gerektiği gibi aktaramaması sebebiyle, çok daha fazla kaymaya meyillidir.
Motorunuz, herhangi bir sebeple, aşırı kayma eğilimine girerse, ilk yapacağınız şey debriyajı çekmek olsun. Debriyajı çekin ve ileri bakın. Sonrasında da (kayma geçtikten sonra) debriyajınızı yumuşakça bırakın..
Yağmurda viraj alırken, gene virajın ortasında gazı yumuşakça açıyor olabilmeniz gerekmektedir (aynen kuru havada olması gerektiği gibi). Maksimum yol tutuşu için bu şartdır. Bunun en kolay yolu, giriş süratinizi daha da aşağı çekmektir. Virajın ortasında gazı kapamanız veya fren yapmanız, hele de ıslak bir zeminde, çok daha fazla tehlikeli olabilir.
Kamyon veya otobüs gibi büyük tekerlekli araçların arkasına çok yaklaşmayınız. Gelen çamurlu su, görüşünüzü yok eder. Karşı şeridinizdeki su birikintilerine, "gelen araçların" girmesiyle, üzerinize aşırı su sıçramasına hazırlıklı olun. Mümkünse öncesinden önlem alın (uzak geçiniz). Geliş - Gidiş ayrı olan yollarda da en soldan gitmek, bu bakımdan ıslanmaya hep açıktır. Ayıca yukarıda da belirttiğim gibi zaten en sol, derin su birikintisi riskinin en çok olduğu alanlardandır.
Yağ, mazot birikintileri, yağmurda suyla karışıp yüzeye çıkar, farketmek zordur ve çok tehlikelidir. Mazot olabilecek yerleri öngörmeye çalışın ve oralardan geçerken dikkatli olunuz (benzin istasyonlarının giriş ve çıkışları).
Yağmurda sürüşte yukarıda yazılanlara dikkat edersek gayet zevkli ve rahat bir yolculuk yaparız.Ama Kıyafetlerimizin bu sürüşe uygun olması gereklidir.
Bende ekleyim.necatik35 adlı üyeden alıntı
*Kavşaklarda veya dönüşlerde aniden kazıklama frendende uzak durmak lazım.
*Arkadan gelen aracın takip mesafesinide kontrol etmek faydalıdır.
*Birde yağmurlu havalarda aralardan geçerken dikkat etmek gerekiyor çoğu arabanın arka yada yan camları buğulu olduğundan göremiyorlar dikizden falan
gördüğün her su birinkitisinin altında http://www.motosiklet.net/forum/moto...ki-krater.html gibi çukurlar olabileceğini unutma
ani panik frenlemesi yapmamak en önemlisi...ve trafikde yolun ortasında düşerseniz arkanızdan gelen aracda ani frenleme yapacak ama durabileceğini sanmıyorum...yani kaçınızlmaz son...
birde kuru havadaymış gibi herşey normalmiş gibi zigzaklar veya ani hızlanmalar yapmayın...yani yağmurda 5 defa tetikte olmak lazım...
yakın takip tehlikeli...
aklıma gelen bunlar...
yüksek cc makima olsa yağmurda dışarı çıkarmam...ya arabayı ya da düşük cc 2.motorumu tercih ederim...
zaten akıllı yüksek cc kullancısı mutlak 2.bir düşük cc garajında olandır...
geçen hafta istanbuldan bozöyüğe kadar yağmurda motor kullandım .
Aldığım ders şunlar oldu..
1... Öndeki ile mesafeyi her zamankinden daha uzak tut..
2... Tır otobüs vb.. büyük araçların yanından geçerken sıçrattığı sulara dikkat edilmeli..
3.... Kaska kesinlikle pinlock takılmalı yoksa buğ yapıyor ve kullanım çok zorlaşıyor
Teşekkürler
Abi süper bunlar koptum yerlerdeyim yahu...valla ben yağmurda ,çamurda, soğukta motor kullanmaktan nefret ediyorum ....
necatik35 sen endurocusun her koşul hoşuna gidiyor değil mi ??
tamam motor yagmurdada kulanılabilir bunu anladım ama benim merak ettiğim kar yagışı olan ve daha önceden yerde kar varsa ozaman neyapmalıyız ?
Yagisli havalarda;
1-Fren Balatalarin camurlanmamasina...
2-Fren mesafesinin iki kat uzayacagina ve savrulmalarin daha cok olacagina...
3-Refleksin soguk havadan dolayi zayiflayacagina...
4-Gorusun daha azalacagina...
5-Ozelliklede frenleme aninda lastigin hemen kilitlenecegi bilincine Azami duzeyde Dikkat ediniz...
Zaten her koşulda motor kullanana"motorcu"deniyor.Geri kalanlarada "tatlı su motorcusu"deniyor.Abi süper bunlar koptum yerlerdeyim yahu...
---------- Mesaj ekleme zamanı: 10:35 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 10:33 ----------
Zaten her koşulda motor kullanana"motorcu"deniyor.Geri kalanlarada "tatlı su motorcusu"deniyor.
bu sizin fikriniz ,Zaten her koşulda motor kullanana"motorcu"deniyor.Geri kalanlarada "tatlı su motorcusu"deniyor.
---------- Mesaj ekleme zamanı: 10:35 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 10:33 ----------
Zaten her koşulda motor kullanana"motorcu"deniyor.Geri kalanlarada "tatlı su motorcusu"deniyor.
benim fikrim ise gereksiz yere yağmur altında gezen arkadaslara CESUR diyorum.
bilerek fazladan risk alanlar içinse hiç birşey demiyorum.
başka fikrim geldi
tatlı su motorcusu ölü motorcudan iyidir.
ekmek davası peşinde mecbur olan arkadaşlar konu haricidir.
Arkadaşlar kaza geçirdikten sonra işin tatlısı atlısı olmuyor,acı gerçekler ile karşı karşıya kalıyoruz.Lütfen zorunlu olmadıkça motorlarımızı ısıtmanın dışında kötü hava koşullarında kullanmayalım.İş için kulananlar zaten bu konuda deneyimli ve zorunlu oldukları için allah onlara yardım etsin.
---------- Mesaj ekleme zamanı: 14:41 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 14:38 ----------
Zaten her koşulda motor kullanana"motorcu"deniyor.Geri kalanlarada "tatlı su motorcusu"deniyor.
---------- Mesaj ekleme zamanı: 10:35 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 10:33 ----------
Zaten her koşulda motor kullanana"motorcu"deniyor.Geri kalanlarada "tatlı su motorcusu"deniyor.
Arkadaşlar şu tatlı su motorcusu lafını bırakalım.
Herkesin bir ailesi ve sorumlulukları var.Canını kendin için düşünmüyorsan ailen ve çevrendeki insanlar için hatta bir kedin varsa onun için bile düşünerek hareket etmelisiniz.
Herhalde başka bir şey söylemeye gerek yok.
---------- Mesaj ekleme zamanı: 14:42 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 14:41 ----------
Tatlı yemek de güzel bir şeydir adından belli tatlı
---------- Mesaj ekleme zamanı: 14:44 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 14:42 ----------
Abi süper bunlar koptum yerlerdeyim yahu...
Çok çok güzel
---------- Mesaj ekleme zamanı: 14:45 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 14:44 ----------
valla ben yağmurda ,çamurda, soğukta motor kullanmaktan nefret ediyorum ....
necatik35 sen endurocusun her koşul hoşuna gidiyor değil mi ??
en önemlisi motorun yol tutuşunu hissede bilmektir. motosikletin vites değişimini hissetmek gibi, lastiğin yağmurda yola tutunuşunu hissetmek.
yazılan tecrübeler çok güzel ama insan doğası gereği yaşamadan anlamıyor, ben istanbul içi yağmur, çamur, kar, fırtına en kötü hava şartlarında motor kullandım 10 yıl boyunca günlük ortalama 250 km yol en zor olananı istanbulda boğaz köprüsünden geçmektir 52 metre hava boşluğunda fırtına ve karla karışık yağmur varın gerisini siz hayel edin.
kategorize etmek ne işe yarar ki?Zaten her koşulda motor kullanana"motorcu"deniyor.Geri kalanlarada "tatlı su motorcusu"deniyor.
---------- Mesaj ekleme zamanı: 10:35 ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 10:33 ----------
Zaten her koşulda motor kullanana"motorcu"deniyor.Geri kalanlarada "tatlı su motorcusu"deniyor.
ben zorda kalmadıkça yağmurda motor kullanmam,
hele karda ve kışın ayazında hiç kullanmam
Ama düzgün havalarda yoldışı rotalarda bir motorla gidilebilecek neresi varsa giderim ve Yoldışı rotalarda günlük 550-600 km yapmışlığım çok olmuştur.
elime anahtarı aldığım zaman söküp takmaktan da çekinmem.
Bıraktım başkaları büyük motorcu olsun,bana" motorcu bile değil deseler" gam yemem.
Ainesi iştir kişinin lafa bakılmaz.
ben yaz kış kullanıyorum motorumu garajım ve arabam var ama yınede hem ekonomık hemde sevıyorum gerci hergun 20 km re yapıyorum mesafe yakın ama yınede şunları eklemek isterım .Olabıldığınce hızımızı takıp mesafemızi ıyı ayarlamalıyız aynadan arkamıza cok yaklaşan olduğunda trafık yavaşladığında bır kac araç gecerek ondan uzaklaşın benım yolum bölünmüş talı yolu olmayan çif şerıtli bır yol onun için bıraz daha kolay dıkkat edıyorum araclar fazla yaklaşmıyor mesela iki araç mesafesı benım arkamda bulunan aractan daha kısa sürücüler bılınçlenıyormu ne aralara fazla gırmıyorum araçlar sağ yada sol arka tekerınden takıp edıyorum tam ortasını takıp etmeyın ani frende sağa yada sola kacabılırsınız zaten ışklarda durunca trafık bır anda otuz tane aracı gecmiş oluyorsunuz en önde yer alıyorsunuz yağmurluğum ve yenı aldığım botlarım su gecırmıyor ama kaskımın vızörünü kapatmıyorum en buyuk eksiğim bu suratıma yağmur kurşun gıbi vuruyor senelerdır buna bır turlü alışamadım bırde bu gunlerde lastıklerımın havası iniyor arka tubless ön şamrıyel ama ikiside inıyor hepınıze kazasız sürüşler dılerım
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
Bizim buraların en meşhur motoru PANCAR dır
BORA KARAKAŞ (BEN)
