aya adlı üyeden alıntı
bence tartışmaların ve özellikle de "eleştirel" bakışların özeti bu cümlede yatıyor. ben bu fotoğrafta "takunya" göremiyorum, ama kafalardaki önyargılar o fotoğrafa "takunyayı" oturttuğu gibi, objektif olmayan başka bir çok şeyi de oturtuyor. burda mesele;
1) cumhurbaşkanının oğlunun ticaret yapması ya da yapmaması değil, çünkü ülke ileri gelenlerinin çocukları ticaret yapamaz diye bir yasa yok. zaten ticaret yapmasalar bu sefer de "bunlar geçinecek parayı nerden buluor, demek ki devlet kasasınan yiyorlar" olurdu
2) cumhurbaşkanı çocuğunun havaalanına polis motoruyla götürülmesi değil, çünkü diğer türlü makam aracıyla gitse "bunun benzini nerden geliyor" diye sorulur, hatta üstüne "yahu bu makam arabası babası için değil mi, niye oğlu biniyor o araca" da eklenebilir sonuna. taksi tutsa ya da kendi özel aracıyla gitse mecburen arkasından koruma gidecek, gitmek zorunda (niye koruma gideceğini de ayrıca anlatmayalım, önceki mesajlarda bir arkadaş yazmıştı zaten). bu sefer "ne işi var bu kadar korumanın onun arkasında" olacak adı
velhasılı kelam, olay aslında bu fotoğrafın genel görüntüsünde değil, mesele, toplum olarak siz-biz diye ayrışmamızdan kaynaklı. çünkü eleştirel yaklaşımların hiçbirisi gördüğüm kadarıyla sağlam destekli altyapılardan kaynaklı değil. objektif bakıldığında bu fotoğrafta tek eleştirilebilecek yön artçının (kimliğini bir taraf bırakırsak) motora kasksız binmiş olması. artçının yasal olarak kask takma zorunluluğunun olup olmamasını bir tarafa bırakırsak yine de bu durum,
* hoş görülmemeli : çünkü her şeyden önce insanın kendi güvenliğiyle alakalı bir durum ve kaza durumunda asfalt düşen kişi için kimlik, cinsiyet, yaş ayrımı yapmıyor.
* hor görülmemeli : çünkü muhtemeldir ki bu artçı hayatında belki de ilk defa bir motosiklete bu kadar yakın oluyor (iniş stiline bakarak kanaat getiriyorum). dolayısıyla zaten bir motosiklet kültürü yok, kask ne işe yarar, olmazsa başına neler gelir, olsa nasıl takılır bilmiyordur.
konunun özüne dönersek, aslında bu kadar sayfadır tartışılan fotoğraf, asıl güvenlik yönüyle tartışılması gerekirken, siyasi yönüyle olaya damgasını vurmuş ve sebebi de aslında, toplum olarak siyasi görüşlerde kendi görüşümüz dışındakilere hoş görüyü öğrenememiş olmamız ve önyargılarımız. bu olay aslında taaa, doğumdan başlayan bir olgu. şehirlerde hemşehricilikle başlayıp, futbol takımı tutmakla devam eden ve siyas partileri de bu çerçevede değerlendiren toplumsal yapımızdan kaynaklanıyor. nerdeyse cumhuriyet kuruldu kurulalı, bu durum böyle gelmiş. herkes, kendi görüşünde olanların memleketi kurutuluşa, diğer görüşlerinse hep felakete sürekleyeceğini zannetmiş. oysa 80 küsür yıldır bu memleket halen yerli yerinde...
dolayısıyla bırakın bu cumhurbaşkanı oğlu, şunları yaptı, başbakan oğlu, şunları kullandı meselesini. sanki bu hasletler ters işlermiş gibi söylemlerden vazgeçin artık. sanki amerika'da obama'nın çocukları okula taksi ile gidip geliyor gibi, ingiltere'de kraliyet ailesi, gecekonduda yaşıyor gibi davranmayın.
olması gereken, gerektiği gibi oluyor zaten, dünyada da, bizde de...