Memleketimize ve paramıza sahip çıkalım
Reklamlar
-
23 Temmuz 2009, 00:32
#21
bahsettiğin sıkıntıyı tahmin edip; "hatta aslında aklımızdan geçenle söylemeye çalıştığımız şey arasında dahi vardır böyle bi açı." diye notu da düşmüştüm zaten. peki aklımızdan geçenle ağzımızdan çıkan, ağzımızdan çıkanla gerçekte olan arasındaki açıyı nasıl kapatacağız? hah işte önemli nokta burasıdır ki bu forum çerçevesinin dışındadır...
foruma girdiğim andan itibaren benzeri bi çok başlıkta benzeri bir çok öneri bahsettiğim çerçevenin dışında tartışılması-konuşulması gereken iyi kötü doğru yanlış olumlu olumsuz yorum içeriyordu ve ısrarla o çerçeveyi aşmamaya çalıştım. şimdi tekrar ve bu tavrımı da muhafaza ederek, o bahsettiğimiz açıyı kapatmanın tek yolunun doğrudan "siyaset" denen şeyin ta kendisi olduğunu hatırlatarak hepinize iyi geceler diliyorum
[B][COLOR="Black"]LAUBALİLİKTEN HOŞLANMAM, CİDDİYETİ SEVERİM, DİSİPLİNE HAYRANIM[/COLOR][/B]
Reklamlar
-
23 Temmuz 2009, 00:36
#22
Peki Nereden Başlayabilriiz?
Sabah 8 de dükkana Geliyorum, Gece 12 de kapatıyorum haftanın 7 günü bil fiil Çalışıyorum.. Aysonları gelince bankalara ödemeler, vergi dairesine peşin vergiydi bilmem neydi. Ödemekle bitmiyorr. 2 Kardeşiz 2 ayrı dükkanı işletiyoruz.Kredi BOrcumuz var Çalış Çalış Öde Öde Bitmedi Bu borçlar. Dönem Faizi idi bilmem ne idi. İyice Sıkıldı MEmleket.
PiaggioCiao 25cc>>Mobilette Enduro 50cc>>Peugeot Nİnja 52>>Peugeot Trekker 100cc>>Ledow Cxm 250cc>>Kawasaki Zx9>> Yamaha DraGStaR 650..
"www.radyomoto.com"/MoToRCu CC'si BüYüK OLaN DeĞiL;GöNLü BüYüK OLaNDıR
-
23 Temmuz 2009, 00:42
#23
Arkadaşlar k.bakmayın ama bence bunlar Türkiye şartlarında geçerli değil..
-
23 Temmuz 2009, 00:52
#24
Bakın ne anlatacağım.. iyi kötü bir birikimi vardı kimi insanların..
ötv yok dediler.. yok şu yok bu diyerek insanların gözlerini boyadılar. bir serviste müdürlük yapan arkadaşım keyifle anlatıyor. kaç yıldır bu kadar çok araç satışı gerçekleşmemişti. sattığımız araç sayısı bizi ihya etti diye..
konuşabildiğim her yerde konuşabildiğim herkese anlatmaya çalıştım. ama çok azının aklını çelebildim araba almaktan vazgeçirebildim.
belki ben yanılıyorumdur. ama sonuçta gözümün gördüğü gerçekler de var.. ortalama bir zekada insanın görebildiği kadar görüyorum en azından.. (gerçi bu millete alçakgönüllülü davranırsan seni hor görürler orası da var )
neyse.. millet gitti cebindeki üç kuruşun üzerine bankaya borçlanarak araba aldı.. tam kriz.. iki ay sonra işi olacak mı belli değil.. satmaya kalksa alacak adam yok piyasada çünki kimsede nakit yok..
şimdi.. sen çiftçinin elindeki ürünü rezil et, para etmesin daha doğrusu engelle.. çin mallarını standartsız kontrolsüz ülkeye sok, her sektörün içine etsin.. bu arada devletin birikimlerini yeğenine damadına peşkef çek, milli serveti hoyratça kullan.. milletin cebinde kalan son üç beş kuruşu da piyasayı hareketlendirmek bahanesi ile al, birde milleti iyice borçlandır.. bu mu doğru hareket? bumu sektörde paranın dönmesi gerçeği? bu sektörde para döndürmek değil ki..
cebindeki parayı yerli mallarını almaya gayret ederek kulanırsın.. bu sektörü döndürmek olur.. ama bankadan kredi almak.. bunun tek bir adı var oda borçlanmak..
şimdi bu kime yaradı? devlet zaten işçi çıkarma işçinin maaşının yarısını ben veriyorum diyor.. yurtdışına ihracı pla
---------- Mesaj ekleme zamanı: 23:52 PM ---------- İlk mesajı ekleme zamanı 23:43 PM ----------
souvarine adlı üyeden alıntı
bahsettiğin sıkıntıyı tahmin edip; "hatta aslında aklımızdan geçenle söylemeye çalıştığımız şey arasında dahi vardır böyle bi açı." diye notu da düşmüştüm zaten. peki aklımızdan geçenle ağzımızdan çıkan, ağzımızdan çıkanla gerçekte olan arasındaki açıyı nasıl kapatacağız? hah işte önemli nokta burasıdır ki bu forum çerçevesinin dışındadır...
foruma girdiğim andan itibaren benzeri bi çok başlıkta benzeri bir çok öneri bahsettiğim çerçevenin dışında tartışılması-konuşulması gereken iyi kötü doğru yanlış olumlu olumsuz yorum içeriyordu ve ısrarla o çerçeveyi aşmamaya çalıştım. şimdi tekrar ve bu tavrımı da muhafaza ederek, o bahsettiğimiz açıyı kapatmanın tek yolunun doğrudan "siyaset" denen şeyin ta kendisi olduğunu hatırlatarak hepinize iyi geceler diliyorum
katılmak katılmamak değil mevzu.. eğer birşeyler yapmak istiyorsan sen de fikirlerini paylaş.. paylaş ki görgümüz göreneğimiz artsın, farkedemediğimiz şeyleri de farkedebilelim sayende.. sonuçta ben bir tepe gösteriyorum.. sen de tepeye giden daha kestirme bir yol göster. benim gösterdiğim yolu eleştireceğine..
dediğim gibi katılıp katılmamak, inceden alay etme gayretiyle kendini tatmin etmeye çalışıp çalışmamak sana kalmış..
merak etme arkadaşım.. o kadar büyük bir açı farkı yok.. anlatmaya çalıştığım şeyler ve anlatış tarzım bir fikrin örneklendirilmesidir.. sen daha düzgün bir şey koyarsın ortaya onu koyarız aklımızın bir köşesine..
sonra.. hareketlerimle söylediklerim arasında bahsettiğin gibi büyük bir açı olmaz.. hatta ağzımdan da konuşurum ben.. senin ifadenle kafamla düşünüp bi tarafımla bişiler söylemeye çalışmış da değilim.. kapiş?
neyse.. ne demeye geldik ne yiyoruz.. sen de haklısın elbette. ama dediğim gibi benim bu başlığımı mihenk noktası alsak bile.. başlangıç yapmaya yeter. alınganlık yaptığımdan değil arkadaşım. eleştirini tabiki kabul ediyorum. dürüstçe söylemek gerekirse öven bir arkadaş yerine eleşiren arkadaşı tercih ederim. ama dediğim gibi sende yol göster..
-
23 Temmuz 2009, 01:57
#25
Motosiklet Eğitmeni
Bahsettigim hikaye populerdir, çunku isin ozunu anlatmaktadir.
Ekonomik kriz karsisinda bireylerin yapabilecegi bir sey yoktur.
Bireyler organik varliklardir.
Hayatlarini surdurmek için çarki dondurmek zorundadirlar.
Yani alisverisini yapacak,karnini doyuracak vs.
Onemli olan ongorulu bir biçimde krizden once gereken onlemleri devletin almasiydi.
Fakat ekonomi yonetiminde;
insallah,masallah,elhamdulillah yontemini benimsemis olan hukumetimiz, kalan isleri de Allah'a havale ederek,bugunki ortama gelinmesine çanak tuttu.
Bireylerin yapabilecegi bir sey yok demismiydim.
Evet.
Ulkemizin içinde bulundugu sureçte, siyasi bir kriz yasanmaktadir.
Bu da ekonomik istikrarsizligi tetikleyen en onemli unsurdur.
çunku kriz makro ekonominin istikrarsizliginin bir sonucudur.
Makro ekonominin duzgun yurumesi ise tamamen siyasi istikrarla ilgilidir.
Devletin butun kurumlariyla kavga eden bir iktidarin siyasi istikrarindan bahsetmemiz mumkun degildir.
(2000 li yillarin basindaki krizin, Cumhurbaskani ve basbakan arasindaki bir kitap firlatma meselesi yuzunden çiktigini hatirlayin!)
Turkiye aslinda krizden kolayca siyrilabilecek bir yapida.
Uretim aliskanligi olmayan ve tamamen tuketen bir toplum oldugu için global krizden etkilenmiyor.
Yani Turkiye bana gore global krizin disindadir.
Su an içinde bulundugu kriz, her 5 yilda bir tekrarlanan normal durumlardan biridir.
Devletin basindakiler, akillarini baslarina devsirip,ilimli bir yonetim sergileseler, kriz gerçektende ulkeyi teget geçer.
*******************
Yazdigim hikaye, 100 dolarin neler yaptigi veya disaridan giren bir paranin nasil ekonomik hareketlenme yarattigi degildir.
Burada vurgulanan ana tema paranin hareketi, yani dolasima çikmasidir.
Otelci parayi kasada tutsaydi hiç bir ise yaramayacakti.
Ama kendini garantiye alacakti.
Fakat o riske girmeyi tercih etti.
Bunu butun bir topluma uyarladiginiz zaman hareket baslar.
Fakat bunun olabilmesi için insanlarin risk alabilmesi gerekiyor.
Risk almak içinse devletine guven duymasi gerekiyor.
Bugun ulkenin genelinde yonetime karsi buyuk bir guvensizlik vardir.
Bu guvensizlikte halkin gelecek için kendi onlemlerini almasini gerektiriyor.
Yani para dolasima çikmiyor.
OTV indirimi bu anlamda bir soluk olmustur.
Fakat yetersizdir.
Sonuçta ev-araba gibi esyalar, ulkemiz için ayni zamanda birer yatirim aracidirlar.
Yani bir nevi guvencedirler.
Ama asil geçim kalemlerinin satislarinin yukselmesi gerekiyor.
Bu siyasi istikrarsizlikta bunun bir yolu da bulunmuyor.
Asfalt meleginin onerdigi sey ise sonuç itibariyle sifir motosiklet satislarini arttiracaktir.
Herkese yetecek kadar ikinci el motosiklet bulunmasi genel anlamda imkansiz.
Motosikletini satip, yenilemek isteyenler, sifira yoneleceklerdir.
Bu da ekonomik hareketi tetikleyen bir unsur olabilir.
Ozet olarak;
aslinda kriz, ulus olarak bundan sonra nasil davranmamiz gerektigi konusunda bir firsat olabilir.
Ornegin yerli mali kullanim aliskanliginin yayilmasi, nitelikli is gucunun artmasi yonunde çalismalar yapilmasi,devletin mali ve parasal disiplini saglayacak yasal duzenlemeler yapmasi ve avrupada oldugu gibi butçe açiklarini tanimlamasi ve hukumetleri baglayici anayasal kosullari saglamasi gibi seyler sayilabilir.
Uzar gider bu konu.
Disardan ahkam kesmek kolay.
Isin içinde bunca ekonomi profesoru var ve çozum onerileri siralayip duruyorlar.
Fakat hukumet tam bagimsiz olmadigi muddetçe gerçeklesmesi zor seyler.
Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)
-
23 Temmuz 2009, 02:17
#26
haklısın demekle yetinip daha sonra güzel bir yorum yazıcam
iktisatcı gözüyle krize ve yapılan yanlışlara farklı bakış acısıyla birşeyler ekleyecegim
güzel bir yazı olmuş teşekkürler
Tüketici yaşamak iyi değildir. Üretici olalım Mustafa Kemal ATATÜRK
-
23 Temmuz 2009, 03:10
#27
cog ekonomist deyince aklıma geldi, paylaşayım dedim..
FarzedelimBir fizikçi, bir kimyacı ve bir ekonomist ıssız bir adaya düşmüş. Yiyecek bir şey yok. Lakin bir bakmışlar sahile vuran bir konserve kutusu içinde yaprak sarması.
Fizikçi demiş ki:
"Bir taşla vurup açalım, yeriz."
Kimyacı demiş ki:
"Ateşe atalım hem sıcak bir şeyler yemiş oluruz hem de kutu açılır."
Ekonomist lafa girmiş:
"Farz edelim ki elimizde bir konserve açacağı var."
-
23 Temmuz 2009, 04:09
#28
Motosiklet Eğitmeni
Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)
-
23 Temmuz 2009, 05:11
#29
yemeye alışkınız nasıl olsa no problemo
-
23 Temmuz 2009, 05:38
#30
Motosiklet Eğitmeni
Bazi aliskanliklardan kurtulmak gerekiyor.
Zararli aliskanliklar bunlar.
Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
Bu Konudaki Etiketler