Harbi motorcuya kış kıyamet vız gelir
Reklamlar
-
Admin
Harbi motorcuya kış kıyamet vız gelir
Geçen hafta kışın motorların nasıl kış uykusuna yatırılması gerektiğini konuşmuştuk. Gelen maillerden ‘tatlı su’ motorcularının pek memnun olduğunu anlıyorum. Peki az sayıdaki ‘harbi’ motorcular öksüz mü? Bu haftaki yazımı da onlar için ayırdım. Motorlarını garajlarına çekmiş mışıl mışıl kış uykusuna yatırmış motorcu dostlarımız hor görüldüklerini düşünmesinler. Hani ben hep bu ayrımı yapıyorum, ama burada kimse alınganlık etmesin lütfen.
Kış şartlarında, özellikle soğuk ve yağmurlu havalarda motosiklet kullanmak aslında biraz çılgınlık. Karlı ortamlarda sürmekten bahsetmiyorum. O ayrı bir yazı konusu. Biz yağmurlu ve soğuk yani, bildik kış şartlarından bahsedelim. Kış, ilk olarak bizi ıslatarak sonra üşüterek zorluyor. Üstelik buna ıslanan kask yüzünden görüş kaybı ve yerlerin ıslak olmasıyla motosikletin tutuş kaybı da eklenince, yazın püfür püfür sürdüğümüz motosikletimizi artık bambaşka bir şekilde süreceğiz anlamına geliyor.
ÖZEL KIŞ KIYAFETLERİ
Islanma ile ilgili olarak elbette ilk söylenecek şey kışlık su geçirmeyen kaliteli bir mont, pantolon, bot ve eldiven temin etmek. Eksiksiz olarak bunlardan biri bile olmadan yola çıkmak pahalıya patlayabilir. Bunları bence mevsimlik modellerden seçmeyin. Özellikle motor üstünde uzun mesafe gidecekseniz ekipmanlarınızın tam kışlık olmalarında sonsuz fayda var. Ayrıca yağmurluk, bot için kılıf, eldiven için elcik tulumu kullanmak da sürekli kış koşullarında motor tepesinde olanların sıklıkla kullanacağı diğer ekipmanlar. Bu arada bu elcik tulumu deyimini ben şimdi bizzat uydurdum. Hani kurye dostlarımızın gidona takıp, ellerini içine soktukları kılıf gibi olan aparatlar var ya, hah işte o... Islanmaktan korunduysak iş tamam mı? Hayır değil tabii ki.
LAHANA GİBİ GİYİNMEYELİM
Kışın bizi bekleyen esas tehlike, soğuk. Kısa mesafelerde iyi bir içlik takımı ve kaliteli bir kışlık ekipmanla üşümeden idare edilebilir. Burada işin püf noktası kat kat lahana gibi giyinmek yerine doğru malzemelerle az katlı, ama yeterli hareket serbestisi sağlayacak kadar rahat giyinmekte. Ayrıca bu içe giyilen kıyafetler sık dur kalk yapıldığında vücudun terini dışarı atacak özellikte olmalı. Önce terleyip sonra üşümek doğrudan soğuk algınlığına davetiye çıkartır. Özellikle tek parça tulumlar kötü hava koşulları için büyük kolaylık. Ancak onların dezavantajını da tuvalet molalarında anlıyor insan.
Kış, yağmur, çamur demeden şehir içinde sürmek tamam, ama bu yağmur çamurda uzun yol düşünenler bence bir daha düşünsün. Geçen yıl Rüzgarın Kızı programı çekimleri için karda bile ikiteker tepelerinde olduğumdan, üşümenin ne denli sorun yarattığını iyi bilirim. Bir kere şu var; ben ıslanmadığım halde ıslak kıyafetlerle sürünce içime ne giyersem giyeyim üşüyordum. Özel içlikler az çok idare etse de, içeriden bir takviye ısı kaynağı olmadan uzun süre kullanınca üşümek kaçınılmaz oluyor. Tekrar ediyorum uzun süre... Yani on dakikalık mesafelerden bahsetmiyorum. Bunu engellemek için ısıtmalı nefis kıyafetler var. İsterseniz içlik, isterseniz tam bir mont veya pantolon olarak alabiliyorsunuz. Çorabından eldivenine kadar tüm aksesuarların ısıtmalıları mevcut. Kışın uzun mesafeli sürüşler hayal eden varsa aranızda, Aerostich ve Gerbing firmalarının ürünlerini bir incelesin derim.
KİRLENMEK GÜZELDİR
Üşümek aslında sürüşten sonra hasta olmak kadar sürüş esnasında vücudun gerginleşmesine, reaksiyonların yavaşlamasına ve üşümeden kurtulmak için daha sabırsız bir sürüşe sebep olduğu için tehlikeli. Soğuk ile savaşmak için gerçekten tecrübeli olmak gerekli. En iyi ekipmanları dahi alsanız yeterli tecrübeye sahip olmayınca mutlaka eve ıslanmış üşümüş bir kedi gibi geliyor insan. Zamanla ders aldıkça soğuk, yağmur problem olmamaya başlıyor. Bundan dolayı benim önerim; soğuk ve yağmur deneyimi olmayanlar, mümkün olduğunca sakin ve daha yumuşak havalarda tecrübe edinsinler.
Kışın kullanan harbi motorcuların mutlaka çenelerinin takırdadığı, ellerinin bembeyaz olduğu hikayeleri vardır. İşte böyle anlarda her ne kadar ‘Yahu ne işim var benim motor tepesinde bu soğukta? Hıdıdıdı... Asla yaz gelene kadar binmeyeceğim. Kapatıcam vallaha bunu kulübesine yaza yatar yatsın’ dense bile sıcak otomobil koltuğu bir süre sonra batmaya başlar. Yine kaska pıtır pıtır vuran yağmur damlaları, eve, yirmi kilo olmuş kıyafetlerle girmek özlenir. Bazı dostlarımız işleri sebebiyle üstüm başım kirlenir korkusundan tatlı su motorcusu olmak zorunda kalıyorlar. Allah onların yardımcısı olsun. Çünkü harbi motorcular bilir ki bazen kirlenmek güzeldir.
Karda ve gece binmeyin
Yalnız her ne kadar kışın motosiklet kullanmanın zorluklarından ve keyifli yanlarından bahsetsem de iki koşulda kullanılmasını tavsiye etmiyorum, ben de kullanmıyorum. Birincisi karda, ikincisi gece yağmur yağıyorsa. Karda neden kullanılmaması gerektiğini açıklamama gerek yok. Özel çivili lastikleri olan safkan kros motorları hariç diğer motosikletleri yola çıkarmak kaçıklık tamamen. Kendimden biliyorum frene dokunmak için yanınızda birinin durup siz frene bastığınız anda motoru tutması icap ediyor. Yağmurlu akşamlarda ise hem vizöre düşen damlaların ışığı kırması hem de araçların büsbütün motosikletleri görmemesi yüzünden mecbur kalınmadıkça çıkılmamalı. Unutmayın, trafikte normalde görünmüyoruz, kötü şartlarda tamamen hayalet gibiyiz.
Zor ve büyük tecrübe
Aslında hepsinden önemli olan noktaya geldik. Kışın motosiklet kullanmaya. Kışın motosiklet kullanım karakteriniz asla yazın bindiğiniz gibi olmayacaktır. Daha doğrusu olmamalı. Çok daha sakin ve pürüzsüz bir sürüşe yüzde yüz konsantrasyonu da ekleyip, fevri ve ani hiçbir davranışta bulunmamalıyız. Dedim ya yazın görünmez adam olan motorcular kışın hayalet adam oluyorlar. Bu arada aklıma gelmişken hemen söyleyeyim, bir kere mutlaka kaskınızın vizörüne buğu önleyici özel bantlardan takın. Buğu önleyici spreyler işe yarayacağına genellikle görüşü daha berbat ediyorlar. Tamam biz dışarıyı görebiliyoruz, ama esas sorun trafikteki araçlar yaz aylarına göre bizi neredeyse hiç görmüyorlar. Buğulu camlar, ıslanan aynalar, kapalı camlar yüzünden asla görülmüyoruz, duyulmuyoruz. Trafikte tamamen defansif ve sakin bir sürüş çok önemli. Islak zeminlerde, hele ki zeminin ve lastiklerin de daha soğuk ve kirli oldukları düşünülünce herhangi bir ani manevra yolculuğa asfaltla kucak kucağa devam etmek anlamına geliyor. Aman diyeyim... Sabırlı, yumuşak ve sakin kullanmak zorunda kalındığından yaz gelince hem teknik, hem kondisyon, hem de kendine güven olarak çok mesafe kat etmiş olunuyor. Kışın motosiklet kullanmanın en iyi tarafı işte burada bence. Zor ama büyük tecrübe...
Ayşe Şule BİLGİÇ
Reklamlar
-
Son derece faydalı ve eksik bilgileri tamamlayıcı bir yazı ve çalışma gündeme getirdiğin ve ilettiğin için teşekkürler erhan
-
-
Süper Moderatör (BBRR)
evet bence bunu piknik motorcuları okumalı motor her türlü hava şartında kullanılır bir karda kullanılmaz aslında onun için özel çivili lastikte yapılmış yani karda buzdada kullanmak aslında mümkün benim anlamadığım bazı ilanlarda dikkatimi çekiyo 3 yaşındaki motor sadece 5000 km yapmış satarken temiz olsun diye motormu alınır
[B][COLOR="DarkOliveGreen"]"İnanç, görünmeyene inanmaktır. Görünmeyene inanırsanız kimsenin göremediğini görürsünüz"[/COLOR][/B] [B]A. Şerif İZGÖREN[/B]
-
ben de kısa zaman içinde motor alıcam. tam aradığım bilgilerdi. teşekkürler
-
Motorumu aldıgımdan (28.09.2005) bugüne kadar hergün bindim yamur yagdı hatta kar bile ama ben genede bindim ve binmeye devam çünkü yagmurlu havada tecrübenin çok önemli oldugunu düşünüyorum...
-
bu hanımefendi herhalde ilk kez veya 2. kez kışın motor kullanıyor. geç kalınmış bir yazı bence.
zaten kışın motor kullanmaya cesaret edenin aklı dengesi yerindeyse gidip bütün kıyafetleri tedarik eder.
bu yazının yayınlanması tecrübesizler için büyük tecrübe ama yine de tecrübe kazanmak için kışın motora binin diyor yazarımız.
bu arada karda motor kullanmak acayip bir şeydir. sonuçlarını düşünüp katlanırsanız tavsiye ederim. scooter kullanırken evden bakkala gittiğimde zevkten 4 köşe olmuştum
-
bence motor başlıbaşına bir keyif işi.yaz-kış demeden,yağmur-çamur demeden binenlere saygı duyarım. ama dediğim gibi keyif için biniyorum üstbaş çamur içinde gezmek şahsım adına bana hiç keyif vermiyor. soğuk önemli değil telafisi var ama eve dönünce çamur içinde yüzmüş yağmurda sanki duş yapmış gibi gezmiş olmanın gerekliliğinide anlayamıyorum.bu sebepten kış mevsiminide sırf motor yüzünden sevmez oldum. baharı yazı iple çeker oldum.gerçi bugün fırsatı kaçırmadım.hemen attım kendimi bostancı sahil yollarına ama galiba yağışlı hava gene gelecek. neyse kötü hava şartlarında binen kardeşlerime kazasız seyirler dilerim. nede olsa şartlar ağırlaşıyor.
-
ne motoruma nede kendime kıyamam.ben yazın bile motora binince hasta oluyorum.kışın binersem vay halime.sanırım ben sezonluk motorcuyum..ne yapalım benim bünye bile kaldırmıyor..üstelik motorumun üstüne daha yagmur tanesi bile düsmedi.lastikleri bile igünki gibi simsiyah..yok yok ben gercekten sezonluk motorcuyum
Motosiklet bir tutkudur..vazgecilmez
-
-
valla arkadaşım bende araba da var ama onda ıslanmadığın için yağmurun keyfine pek varamıyosun , bende bu gün yağmurda bi 30 km yaptım kuru yerim kalmadı ama yinede büyük keyif aldım.yağmurda motora binmenin kefyi gercekten cok büyük
-
Vallahi arkadaşlar itiraf etmek gerekirse ben kuru havada gidemiyorum ki kalmış
yağmurda yaşta gideceğim şaka bir yana yağmurlu havada motor sürmenin ben
akıllıca olmayacağı kanaatindeyim ama süren arkadaşlara da helal olsun diyorum
ben de araba olduğu için yağmurlu havalarda arabayı alıyorum ama bugün hava
çok güzel olduğu için motoru aladığım gibi çıktım 30-40 km. yaptım
-
Ne yalan söyleyeyim bende yağmurlu havada büyük keyif alıyorum,deri montum askeri botum ve kaskımı taktıım zaman sağnak yağışda motorun keyfine diyecek yok sadece mont ıslandıktan sonra kuruyunca biraz acayip kokuyor tek sorun o birde kaskın camı yok onada çare buldum eski kaskı yani camı olanı mat siyaha boyadım kuruyunca çift kaskla dolaşacam herkese keyifli kazasız sürüşler
SUZUKİM, ud\'um buz gibi bira ile doğanın keyfini yaşarım.
-
-
Arkadaşlar ben de iki sene önce bir kış günü,motoruma zincir takıp (araba zincirini küçültüpte kaynakla tekrar eklemiştim 50 cc aprilia skutırıma.zincir hala durur) çocukların kızak kaydığı dik bir rampadan çıkıp inmiştim deneme amaçlı.Aslında motor güçlü olsaydı çok daha eğlenceli olacaktı.Ben de motordan inip karları püskürttüm elimdeyken.Çocuklar da illaki kızmıştır tabii ama çok neşeliydi yine de.Kar motoru gibi oluyo zincirle,arkada sorun olmuyor ancak ön kayıyor milim yatırmamak,ayaklarla takviye gerekiyor.Fren mi ön asla arka biraz sıkmak gerekiyor ve her an karla kucaklaşmaya hazır olmak gerekiyor.Tabii böyle buzlu veya ezilmiş karlı havalarda asla trafiğe çıkmamak gerekir eğer gerkli donanımı olmayan uygun motorumuz yoksa (çivili lastikli kross veya atv).
Yağmurda sürüş ise nispeten daha güvenlidir kara nazaran.Eğer yağmur devam ediyorsa sorun yok motor öyle kolay kaymaz(asfalt yolda).Görüş çok kötü olur ve ıslanırsınız.
Ancak en tehlikeli hava şartı ilk çise veya yağmur kurumaya yüztutarkendir.Kesinlikle çok dikkatli,huzurlu,ani hızlanma ve duruş olmayan,sürüş,virajlara da çok yavaş girmek,frenleri fazla sıkmamak,direksiyonla fazla oynamamak,motoru fazla yatırmamak ister.Motosiklet sürmenin en tehlikeli olduğu zamandır.Motor her an kaymaya adaydır.
Bu işi meslek olarak yapan arkadaşların yaşadıkları zorlukları tahmin edebilirsiniz.Allah yardımcıları olsun arkadaşların.
-
Bu hafta izmirde devamlı yağmur yağdı ve ben hergün işime motorla gidip geldim. açıkçası bana dolmuşla otobüsle gitmek kalabalık duraklarda araba beklemek daha zor geldi. ayrıca motorla sandığım kadar ıslanmadığımı farkettim. belki de scooter olmasının avantajı. ayaklarıma hiç su geçmedi, kask zaten kafayı koruyor, polar montumdan da içeri zerre su girmedi, sadece pantalonun üst kısmı ıslandı, o da benim ihmalimden, yağmur pantalonu alacam geriye hiç sorun kalmayacak motorumu sadece gezmek için değil işime gelip giderken de kullanıp işe yaradığını görmek büyük haz veriyor, yağmur çamur kesinlikle kullanırım, otobüse dolmuşa binmektense.. fakat dkkatli olmak kaydıyla tabi
-
-
OneWay ve Forrap'a katılıyorum. Ben de dün bütün gün yağmurda gezdim. Şehir içinde 100 km filan yaptım. Hem de kot pantolonla. Sadece kırmızıda beklerken ve inip binerken ıslandım. Mont Bering, kask ta ok, ayakkabılar lastik, motorun her tarafından şıpır şıpır sular akıyor ama ben kupkuruydum. Sabah yağmur yoktu, öğlende başladığında hass.. dedim ama ıslanmadığımı görünce önce şaşırdım, sonra yerini acayip bir mutluluk aldı. Yolları başladım uzatmaya. Bu sabah baktım hava sıcak, güneş var. Önce benim yavru kara panteri yıkadım, yağına tuzuna baktım, sonra hanımı arkaya atıp denizkenarına kahve içmeye götürdüm. Motorumu çok seviyorum. Hele diğer sükutercilerle kornalaşma beni çocuklar gibi sevindiriyor.
-
Forrap ve Rigel .. Budur
-
Malesef lahana gibi olmak zorunda kalıyoruz. Thermal kıyafetler çokda ucuz değil. Ve hepsini birden takım olarak almak oldukça masraflı oluyor. Benim gibi kredi kartı kullanmayıp peşin alan insanlar çok zorlanıyor. Neticede 3-4 kat giyinip çıkıyoruz. Yağmurlu havada zaten çıkmıyorum ama soğuk havada çıkıp geziyorum. Sadece eldivenim eksik onuda tamamlarsam üşümeden kışı çıkarırım.
"Bir insanın bildiğini zannettiği bir şeyi öğrenmesi imkansızdır." (Epiktetos)
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
Bu Konudaki Etiketler