Kapat
Üye Girişi
Motovento
Motomax

Yol hikayeleri

    REKLAM ALANI
  1. #1
    TORAMAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    26 Kasım 2008
    Şehir
    KOCAELİ
    Motosikleti
    Aprilia Scarabeo 200 ie
    Arkadaşlar bu sitede buluşmamızın ortak noktası motosiklettir. Kullanıcı olarak, artçı olarak ya da motosikletimiz olmasa bile hayalini kurarız öyle değil mi? Bu arada geçen yıllar içinde değişik olaylar geçmiştir başımızdan. Bunları yol hikayeleri olarak anlatalım diyorum ve birçoğu arasından seçme yaparak başlangıcı yapıyorum;

    1 ya da 1.5 ay kadar önce şimdiki scooterimle Adapazarı'na Kazımpaşa tarafından gittim. Şehri biraz dolaştım hatta bir ara Karasu yoluna girdim ama vakitin geç olması nedeniyle eve dönmeye karar verdim. Dönüşteyken bir polis bana DUR işareti yaptı. Bakalım ehliyetmi ruhsatmı ne soracak diye yanında durdum kaskın vizörünü açtım "bana ne tarafa gidiyorsun?" diye sordu bende Kazımpaşa üzerinden (oranın köftesi meşhurdur eve hazır köfte alıp gidecektim.) Kocaeli'ne doğru gidiyorum dedim.
    "Beni Kazımpaşa sapağında bırakırmısın?" deyince "hay hay lafımı olur" diyerek arkada topcase olduğu için önce inip polis kardeşimizin binmesini sağladım ve çıktık yola Kazımpaşa sapağına geldik. "Müsait bir yerde ineyim" sözüyle scooteri sağa çektim yine önce inip polis kardeşimizin inmesini sağlayacakken bir baktım motosikletin yüksekliğine rağmen polis kardeşim inmiş bile... Şaşkınlıkla (gözler kalbin aynasıdır yalan nedir bilmez onlar) baktığımı görünce "ben İstanbul'da yunustum motosiklete alışkınım o yüzden rahat indim" dedi ve hayırlı yolculuklar diledi.
    İşte böyle arkadaşlar ara ara yine anlatacağım sizinde hikayelerinizi bekliyorum.


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #2
    schumacher__ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    09 Mart 2008
    Şehir
    Doha
    Motosikleti
    Artık 4 teker..
    29-06-2008 tarihli yazımdan alıntı yapayım o zaman
    Alıntı ScHuMaCHeR__ adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Dün 1000km servis bakımı için motorumu(regal raptor dd125e) sakaryadan istanbula götürdüm.Normalde bursa ve sakaryada motor kullanırım.Bunlar da gezide başıma gelenler :

    Öncelikle şunu belirteyim.Gerek araba kullanırken, gerekse motosiklet kullanırken, en nefret ettiğim şey, sürekli şerit değiştiren, makasa giren araçlardır.Şahsen ne motor kullanırken, ne de araba kullanırken kesinlikle yapmam, yapanı engellerim, veya bol bol söverim. Fakat dün bütün bu dengem değişti.
    Henüz gebze ye yeni gelmiştim ki, 3 şeritli bomboş d100 karayolunda en sağ şeritten 70km hızla gitmeme rağmen,sol aynamın 1 karış yanından 100km hızla bir belediye otobüsü hızla geçti.Otobüsün oluşturduğu rüzgarla birlikte bir anda neye uğradığımı şaşırdım,bir sürü küfür, el-kol hareketiyle geçiştirdim ve sinirlerime hakim olarak yoluma devam ettim.

    Ardından istanbula giriş yapmamla birlikte kendimi e-5 te buldum.Ben her zamanki alışkanlığımla en sağ şeritte 70 km sabit hızla( rodajda olduğundan henüz geçemiyorum) sakince gidiyorum. Derken hiç beklemediğim bir şekilde aniden sağımdaki emniyet şeridinden koca-yüklü bir kamyonet önüme geçiyor.Noluyo lan deyip refleks olarak kendimi şeridin soluna doğru çekerken birden sol şeritten bir araba 1 karış mesafeyle önüme atlıyor. Ben iyice afallamış durumdayım tabi.
    Bu olaydan sonra gözlerimi dört açıyorum, sürekli sağ-sol aynaları kontrol ederek yola devam ediyorum.Sağımdan solumdan sürekli motorlar-arabalar geçiyor,fakat artık tetikte olduğumdan çok fazla korkmuyorum. Derken arkamda bir belediye otobüsü beliriyor. Arkama o kadar çok yaklaşıyorki aynadan otobüsün önündeki tüm yazıları rahatça okuyabiliyorum, otobüsün sesinden neredeyse motorumun sesini duyamıyorum. Adam biraz uzaklaşsın diye ilk fırsatta frene çok hafif dokunarak stop lambalarımın yanmasını sağlıyorum.Fakat nafile, adam arkamdan 1 karış uzaklaşmıyor. Yani utanmasa, arkadan dayayacak otobüsü bu hızla gidilmez kardeşim diyerek basacak gaza.Allahtan bir süre sonra bi durağa geliyoruz da kendisi duruyor, ben de rahat bir nefes alarak yola devam ediyorum.

    Bu arada büyük-güçlü motorlar en sol şeride geçmiş, hızlıca rahat rahat gidiyor.Ben de onlara bakarak iç geçiriyorum.Tabi bu arada sağımdan-solumdan araçlar geçip, beni sıkıştırmaya devam ediyor. Bir ara yol tıkanıyor, ben de her zamanki alışkanlıkla arabalarla birlikte şeritte bekliyorum.Ama sağdaki emniyet şeridinde araçlar son sürat yola devam ediyor.Bi süre bekledikten sonra bakıyorum,olcak gibi değil, benim koca arabalardan neyim eksik, atlıyorum ben de emniyet şeridine.Gazlıyorum arabaların arkasından, yol tıkanıyor, aralarına dalıyorum, sağdan-soldan geçiyorum. Ve işte o an saf motorcu duygu ve davranışlarım bozuluyor Kanıma pompalanan adrenalin yüzünden kendimi istanbul trafiğiyle boğuşmaya hazır, bayaa coşmuş bi canavar olarak hissediyorum. O tıkanıklığı aştıktan sonra artık yepyeni bir motorcu olarak yola devam ediyorum.Ve yaptığım ilk şey yolda canım sıkılmasın,beni dinlendirsin diye kısık sesle dinlediğim müziği kapayıp,kendimi motorun sesine vermek oluyor.

    Ardından boğaziçi köprüsüne giriş yapıyorum.En sağ şeritte sağ taraftaki manzarayı izleyerek gidiyorum.Bi yandan son derece şiddetli rüzgar, motoru yatırmış,onunla cebelleşiyorum, bi yandan da manzaranın tadını çıkarmaya çalışıyorum, derken sağımdan aynama 1 karış mesafeyle büyük mavi bir ducati motoru bağırtarak öyle süratli geçiyor ki, korkudan yerimden sıçrıyorum, neredeyse motordan düşücem.Kendisinin kulaklarını bir güzel çınlatıyorum ve yola devam ediyorum.

    Ardından tekrar E-5.Aynı şekilde sağ şeritte yola devam ettikten sonra dikkatimi bişey çekiyor.E-5 ten sağ tarafa çıkışlar var ve bu çıkışlara yaklaşınca birden etrafımdaki trafik artıyor.Dönmek isteyenler beni sıkıştırarak sağımdan solundan şeride girmeye çalışıyor.Kendi kendime bunun tehlikeli olabileceğini söyleyerek yola dikkatli bi şekilde devam ediyorum.Derken bir çıkışa doğru 50 metre önümde bir durum dikkatimi çekiyor. Önümde, benimle aynı şeritte ve hızda bir scooter gidiyor.Üzerinde 2 kişi var, kask-koruma hiçbişey yok. Hemen yanında ise beyaz bir ford fiesta, sürüşüne bakınca sağa dönmek istediğini anlıyorum.Bunlar gitgide yaklaşıyor, kendi kendime motorcuya "LAN LAN SOLUNA BAKKKKK" diye bağırırken, 2 araç yanyana çarpışıyor.Motosikletli abim, Allahtan motoru düşmeden son anda toplayabiliyor, ve her ikisi de hemen duruyor. Yanlarından geçtiğimde, motorun sol granajlarının,ayaklığının komple kırıldığını, ve motorcunun sol ayağını salladığını görüyorum. Umarım ayağında ciddi bişey yoktur deyip yanından geçiyorum.

    Gözümün önünde gerçekleşen bu kaza adeta kanımı donduruyor.Çok daha dikkatli gitmem gerektiğini farkediyorum.Bu şekilde düşünürken az ilerde E-5 birden ikiye ayrılıyor.Gitmem gereken yön sol taraf, fakat ben en sağ şeritteyim. Birden adrenalin seviyem artıyor, sol sinyalimi yakıyorum ve sol şeride geçmeye çalışıyorum fakat nafile.Solumdan gelen araçların hiçbiri yol vermiyor.Bu şekilde dönüşün başına kadar geliyorum.Arada biraz boşluk farkediyorum, tam kendimi sol şeride atıcam, son anda arkadan hızla gelen bir araba farkedip, frene basıyor ve şeridin çizgisinde devam ediyorum. Gelen arabada ise hiçbir tepki yok, adam 100km hızla giderken önüne motor geçeceğini görmesine rağmen aynen devam ediyor, ve ben kavşağı kaçırıyorum. İlerde yol yapımı için bi yeri kapatmışlar, oraya dalıp, geri dönebiliyorum. İçimden sağlam bir şekilde sövüyorum bütün istanbul trafiğine. Ardından E-5 te yavaş giden bir kamyon bulup, onun arkasına takılıyorum ve gideceğim yere kadar yavaş yavaş ilerliyorum.

    -----------------------------------------------------------------------------

    Serviste işim hallolduktan sonra, rodaj sürem bitiyor.Artık trafiğin akışına ayak uydurabilirim diye sevinerek yola çıkıyorum.Bi salaklık yapıp, yolu taksici bi abiye soruyorum.Adam da beni E-5 yerine, E-80 otoyoluna çıkarıyor. İşte o an,yaptığım salaklık sonucu büyük bi maceranın başladığını hissediyorum.

    Motorumu deneme amacıyla 80-90 a çıkarım heralde diyorum, daha hiç o süratlere çıkmadığım için içimde bi heves var.80e kadar hızlanıyorum, rüzgar beni savurmaya başlıyor.Kendi kendime diyorum ki, bu kadar hız yeter daha ilk denemede.Rüzgar da var, risk almaya hiç gerek yok. Fakat trafik gitgide hızlanıyor. Hala en sağ şeritte 80km hızla gidiyorum, fakat burada bile emniyet şeridinden, solumdan arabalar, hatta kamyonlar sıkıştırıyor. Bakıyorum olucak gibi değil, hızlanmam lazım, takılıyorum bir kamyonun peşine, güya yavaş gitcek ya, ben de onun peşinden gitcem.

    Kamyon başlıyor hızlanmaya.Rüzgar da aynı şekilde.Motor rüzgardan sallanmaya başlıyor, ibreye bi bakıyorum 100-110km. Eyvah yavaşlamam lazım derken aynaya bi bakıyorum, dibimde bi kamyon, yavaşlamaya imkan yok. Önümdeki de kaptırdı gidiyo.Solumdan tırlar solluyo bizi, tırın rüzgarıyla kendimden geçiyorum.Hele bi de viyadükten geçerken, Allahım, motor sanki bi sağa bi sola yatıyor rüzgardan. Kendi kendime bağırıyorum kaskın içinde "BİRİ BENİ DURDURSUNNNNNN,İNMEK İSTİYOMMMMM" diye. Ama ne mümkün.Hele bi de köprüye gelirken uzun bi tünele giriyoruz,o hızda ışıklar gidip geliyo sanki,Kaskımın güneş vizörü açık, tek elimi bırakıp da kapatamıyorum, her taraf karanlık, aynen korku filmlerindeki gibi.O an içimden "ALLAHIMM SANA GELİYORUMMM" diye haykırmak geliyor.Hayatımda motor kullanırken ilk defa bu sefer korkuyorum.

    Ve sonunda köprüye varıyoruz.Ben kaçar gibi çıkıyorum otobandan.Kendi kendime söyleniyorum, bi daha motorla gelirsem ...... diye .Zaten kartım da yok, geçemiyorum köprüden. İlk iş olarak gidip taksicilere soruyorum, karşıya geçen arabalı vapurlar nerden kalkıyo diye, adamlar aşağılarcasına gülüyor, köprüden geçsene diye. Diyorum ki, kartım yok, geçemem köprüden, bişey olmaz bez bağla plakana geç,bütün motorcular öyle yapıyor diyorlar. Ben de kurallara uyan bi insanım ya, gururuma yediremiyorum bu durumu.Oradan iniyorum etilere.Sahil yolundan eminönü-sirkeci ve feribota atlıyorum.Sahil yolunun, boğazın tadını çıkarmak lazımken, ben adrenalin patlaması ve sinir harbi ile, bir an önce kaçmak istiyorum istanbuldan.

    Feribottan iner inmez gazlıyorum E-5 e doğru.Bakıyorum E-5 tıkalı, ama artık bana sökmez.Dalıyorum emniyet şeridine,orası tıkanıyor, dalıyorum arabaların arasına.Sağdan-soldan geçiyorum onları.Bir yer geliyor, arabaların arasında 1 araç 2 şeridi ortalamış, yolumu kapatarak yavaş yavaş ilerliyor.Kornaya dokunarak yol istedim, adam aynadan bana baktı, ve geldi daha da çok kapattı önümü(Hemen bir not ekleyeyim, bursada kaç kez aynı durum başıma geldi.Sıkışan trafikte 2 arabanın arasını daraltan bi araç olduğunda gelip kornaya basarım, adam olduğu yerde manevra yapar,bana yol açar, ve ben teşekkür ettikten sonra geçerim.Gözünü seveyim bursanın) O adama da küfür edip, başka taraftan orayı da atlattım ve bu şekilde slalom yaparak trafiği aştım.

    Ardından gebze-izmit derken sakaryaya kadar sürekli son sürat, gaz kesmeden geliyorum.Nası olsa artık alıştım 100+ km hızlara.Adeta yollar kesmiyor artık beni. Ve 1-2 saatin ardından sakaryaya, evime ulaşıyorum. Yemeğimi yedikten sonra direk uykuya geçiyor, ve içimden hala İstanbul trafiğine sövüyorum

    Ayrıca dikkatimi çeken şey, yollardaki motorculardan 1i hariç, hiçbiri selam vermedi.Açıkçası bu durum beni biraz şaşırttı, çünkü ben nerede bir kasklı-korumalı motorcu görsem selam veririm, onlar da karşılığını verir.Fakat nedense istanbulda 1inden bile cevap alamadım.

    Biraz uzun bir hikaye oldu fakat, umarım sıkılmadan okursunuz.Özellikle İstanbullu arkadaşlar, bulundukları trafiği bir yabancı gözü ile okuyup,yorum yaparlarsa sevinirim.

  3. #3
    AYBERK - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Mart 2008
    Şehir
    istanbul
    bu anlattığınız olaya benzer bişey bende yaşamıştım...

    bilindiği üzere MT'nin ilkyardım kursu vardı,edirnekapı'da...

    kursa giderken,balat sapağında bir trafik polisi bayaa bi hızlı koşuyordu!!! yanında durdum,hayırdır dedim...

    çok acele merkeze yetişmesi gerekiyormuş,mesafe yakın ama yol rampa....

    ''gelin götüreyim'' dedim....

    hemen atladı ve gittik... kıl payı yetiştirdim sanırım...

    çünkü motordan indiği anda,o esnada ekip otosu içeri girecekti... diğer polisler selam durdu... tabi bizim polis'te

    ''eyvallah kardeş,tam zamanında geldik'' dedi...

    o yoluna gitti, bende kursa.....

  4. #4

    Üyelik
    16 Kasım 2008
    Şehir
    istanbul / bahçelievler-maslak
    to ScHuMaCHeR__
    birazdan uzun bir hikaye olmuş ama istanbul trafiginin en alasını yaşamışsınız bir kerede. keşke istanbulda da motosikletlere saygılı sürücüler olsa

  5. #5

    Üyelik
    04 Mayıs 2008
    Şehir
    Mecidiyeköy
    Motosikleti
    BEVERLY 250
    gerçekten roman gibi olmuş ama bir solukta okudum. yaşadıkların tam bir tecrübe olmuş. ben de bir grup buluşması sonrası Kurtköy/viaport sonrası Mecidiyeköy e dönüşte yaşamıştım. Gruptan kopup tek kalmış ve bazı tecrübeler edinmiştim. Bu arada o gecenin heyecanıyla yolu bilmeden uzatmış ve 2.köprü yolu itibariyle Mköye ulaşmıştım.
    Saygı görmek istiyorsan Saygı göster :bounce:

  6. #6
    TORAMAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    26 Kasım 2008
    Şehir
    KOCAELİ
    Motosikleti
    Aprilia Scarabeo 200 ie
    schumacher_ arkadaşım yaşadıklarını öyle enfes bir anlatımla yazmışsın ki sanki o anları bende yaşadım. Paylaşım için çok teşekkürler.

  7. #7
    anılyuksel - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    22 Temmuz 2007
    Şehir
    izmit/kandıra/cebeci
    Motosikleti
    Bianchi Falcon 125 (2006) Hyosung MS3 250 (2010)
    bende bi gün cebeciye gidicektim çok rüzgar vardı kerpe üzeri gittim dönüşte rüzgar yoktu kurtyeri üzerinden geliyodum önümde de bi rüzgar var 15-20 tane araba arka arkaya sıralanmış bende ne olduğunu farkında değilim tam ağaçların arasından bi çıktım fırtına varmış sağ çizgide gidiyodum sol şerite beni bi attı yoldan çıkıyodum sonra Türk değilmisin bana bişey olmaz(neyime güveniyosam) düzlükte bi kapatırsın tam bitane 0403 marka otobüs ü geçiyodum tersten rüzgarı bi yedim az kaldı otobüse giriyodum ama otbüsü bile yarım metre kadar sağa atmıştı öle bi rüzgar ben hatırlamıyorum zaten akşamda haberleri açtığımda kadıköy iskelesi battı filan diyodu
    Bianchi Falcon 125 41 N 3103
    Hyosung MS3 250 35 AP 4831
    Yeni bir gün, yeni bir savaş . . .

  8. #8
    stunc - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    18 Haziran 2006
    Şehir
    mersin
    Motosikleti
    honda -titan -twister
    Alıntı schumacher__ adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    29-06-2008 tarihli yazımdan alıntı yapayım o zaman

    Kamyon başlıyor hızlanmaya.Rüzgar da aynı şekilde.Motor rüzgardan sallanmaya başlıyor, ibreye bi bakıyorum 100-110km. Eyvah yavaşlamam lazım derken aynaya bi bakıyorum, dibimde bi kamyon, yavaşlamaya imkan yok. Önümdeki de kaptırdı gidiyo.Solumdan tırlar solluyo bizi, tırın rüzgarıyla kendimden geçiyorum.Hele bi de viyadükten geçerken, Allahım, motor sanki bi sağa bi sola yatıyor rüzgardan. Kendi kendime bağırıyorum kaskın içinde "BİRİ BENİ DURDURSUNNNNNN,İNMEK İSTİYOMMMMM" diye. Ama ne mümkün.Hele bi de köprüye gelirken uzun bi tünele giriyoruz,o hızda ışıklar gidip geliyo sanki,Kaskımın güneş vizörü açık, tek elimi bırakıp da kapatamıyorum, her taraf karanlık, aynen korku filmlerindeki gibi.O an içimden "ALLAHIMM SANA GELİYORUMMM" diye haykırmak geliyor.Hayatımda motor kullanırken ilk defa bu sefer korkuyorum.
    koptum valla. o anı düşündüm dondum kaldım. fakat bi yandanda gülmekten koptum.
    daha öncede okumuştum yine zevkle okudum. çok güzel anlatmışsın. teşekkürler.
    stunc -honda titan -honda twister
    motosiklet özgürce yaşamak, rüzgarla yaşırmak tır.

  9. #9
    TORAMAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    26 Kasım 2008
    Şehir
    KOCAELİ
    Motosikleti
    Aprilia Scarabeo 200 ie
    Alıntı anılyuksel adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    bende bi gün cebeciye gidicektim çok rüzgar vardı kerpe üzeri gittim dönüşte rüzgar yoktu kurtyeri üzerinden geliyodum önümde de bi rüzgar var 15-20 tane araba arka arkaya sıralanmış bende ne olduğunu farkında değilim tam ağaçların arasından bi çıktım fırtına varmış sağ çizgide gidiyodum sol şerite beni bi attı yoldan çıkıyodum sonra Türk değilmisin bana bişey olmaz(neyime güveniyosam) düzlükte bi kapatırsın tam bitane 0403 marka otobüs ü geçiyodum tersten rüzgarı bi yedim az kaldı otobüse giriyodum ama otbüsü bile yarım metre kadar sağa atmıştı öle bi rüzgar ben hatırlamıyorum zaten akşamda haberleri açtığımda kadıköy iskelesi battı filan diyodu
    Bir motosikletli için en kötü hava şartlarından biri rüzgardır. Hele rüzgar sık sık yönünü değiştiriyorsa kabus olur. Yağmur bile o kadar etkilemez insanı. Geçmiş olsun kardeşim ucuz atlatmışsın.

  10. #10

    Üyelik
    17 Nisan 2007
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    yok
    Motosikletim olmasa bile yazıyorum Toraman abi.Tamda senin dediğin gibi.Rahmetli Murat Oygur'un vefat haberini aldığım gece:"Bu defa kesin vazgeçtim motor olayından" diyen ben, sabah otobüste giderken yanımızdan süratle geçen motosikletin ne olduğuna bakmak için kafayı hızla çevirmek suratiyle demire vuran ve tüm otobüse rezil olduktan sonra "Ya güvenlik ekipmanlarını tamamlayıp, bi tane alalım ne olacakki" diyen gene ben.

  11. #11
    Murat2100 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Kasım 2008
    Şehir
    İZMİR
    Motosikleti
    HONDA 600 RR
    çok harika bir olay sanki ben yaşadım
    Seni Sevdimde Ne Oldu Efes Ve Turkcell Zengin Oldu

  12. #12

    Üyelik
    18 Şubat 2009
    genellikle tamponuma yanaşanlardan üstüme kıranlara böyle maganda gibi araç sürenlere karşı zaten yapım nedeniyle fazla agresifimdir.. istanbul bakırköy istikametine sahilden seyir ederken yedikule kavşağına gelmeden virajda yaklaşık 70km süratim ve sağ şeritte olmama rağmen arkamdan tamponuma girmiş bir hyundai accent aracı farkettim.. duruma istinaden dikkatimi daha fazla toplayıp şeridimden kopmamaya konsantre oldum, ve tam da beklediğim gibi ani bir makasla sol şeride atak yaptı bu araç.. ve daha dönüş tamamlanmamışken yanıma geldiği sırada üstüme kırmaya başlayıp önüme geçti ön tekerime çok yakın bir mesafeyle.. bu duruma sinirlenip uzunlarımı yaktım ve sellektöre başladım delicesine.. aldırmayan bu vatandaş hızını normal düzeye düşürüp seyir etmeye başladı tam önümde.. ben de taktım kafaya görürsün sen şimdiki ışıklarda diye.. malum kırmızı ışıkları çok seviyorum, aradan dalarak aracın yanına geldim ve full face kaskın camını açarak başladım ne yaptığını sanıyorsun sen diye.. sürücü ve sağ koltukta oturan o çok bilmiş beyefendi el kol hareketleri yapıp küfüre başladı.. ben de sen görürsün şimdi diyerek sinirlendim önüne geçip yaktım dörtlüleri.. hızlanmaya çalışmasına rağmen her alanını bloke ederek dikkatlice kontrolü sağlayarak en ufak atağına izin vermedim.. bu hareketini farkeden diğer 4teker sürücüleri sağolsunlar yardımcı olup bu aracı sıkıştırmama katkıda bulundular.. ve bakırköye gelmeden emniyet şeridine çekmeyi başardım vatandaşı.. şaşkınlıkla ne olduğunu anlayamayan sürücü'nün avukatlığını muavin arkadaş üstlendi ve tartışma tam büyürken başka bir araç yanaştı.. ben de donuma kadar her türlü koruma var diye gayet rahatım.. sürücüyü güzel bir dille uyarırken yanaşan diğer araçtan inen 3takım elbiseli abi, bunlar ekipmiş özel göreve gidiyormuş polis arkadaşlar, benden olayı büyütmememi ve yoluma devam etmemi rica ettiler.. ben de madem polissin hayatımın güvenliğiyle sorumlusun, canıma kastetmeye değil dedim koydum lafı.. sicilini istedim sürücünün.. fakat diğer ekip arkadaşlarının hatırına motoruma binip yoluma devam ettim.. buradan çıkarılacak sonuç mu? asla eksik korumayla çıkmayın, kavga anında hasar almak istemiyorsanız.. belliğinize kadar korumalarınız tam olsun

  13. #13
    TORAMAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    26 Kasım 2008
    Şehir
    KOCAELİ
    Motosikleti
    Aprilia Scarabeo 200 ie
    Alıntı onuray adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Motosikletim olmasa bile yazıyorum Toraman abi.Tamda senin dediğin gibi.Rahmetli Murat Oygur'un vefat haberini aldığım gece:"Bu defa kesin vazgeçtim motor olayından" diyen ben, sabah otobüste giderken yanımızdan süratle geçen motosikletin ne olduğuna bakmak için kafayı hızla çevirmek suratiyle demire vuran ve tüm otobüse rezil olduktan sonra "Ya güvenlik ekipmanlarını tamamlayıp, bi tane alalım ne olacakki" diyen gene ben.
    İnşallah sende gönlüne göre motosiklet alırsın onuray kardeşim.

    Alıntı rocko007 adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    genellikle tamponuma yanaşanlardan üstüme kıranlara böyle maganda gibi araç sürenlere karşı zaten yapım nedeniyle fazla agresifimdir.. istanbul bakırköy istikametine sahilden seyir ederken yedikule kavşağına gelmeden virajda yaklaşık 70km süratim ve sağ şeritte olmama rağmen arkamdan tamponuma girmiş bir hyundai accent aracı farkettim.. duruma istinaden dikkatimi daha fazla toplayıp şeridimden kopmamaya konsantre oldum, ve tam da beklediğim gibi ani bir makasla sol şeride atak yaptı bu araç.. ve daha dönüş tamamlanmamışken yanıma geldiği sırada üstüme kırmaya başlayıp önüme geçti ön tekerime çok yakın bir mesafeyle.. bu duruma sinirlenip uzunlarımı yaktım ve sellektöre başladım delicesine.. aldırmayan bu vatandaş hızını normal düzeye düşürüp seyir etmeye başladı tam önümde.. ben de taktım kafaya görürsün sen şimdiki ışıklarda diye.. malum kırmızı ışıkları çok seviyorum, aradan dalarak aracın yanına geldim ve full face kaskın camını açarak başladım ne yaptığını sanıyorsun sen diye.. sürücü ve sağ koltukta oturan o çok bilmiş beyefendi el kol hareketleri yapıp küfüre başladı.. ben de sen görürsün şimdi diyerek sinirlendim önüne geçip yaktım dörtlüleri.. hızlanmaya çalışmasına rağmen her alanını bloke ederek dikkatlice kontrolü sağlayarak en ufak atağına izin vermedim.. bu hareketini farkeden diğer 4teker sürücüleri sağolsunlar yardımcı olup bu aracı sıkıştırmama katkıda bulundular.. ve bakırköye gelmeden emniyet şeridine çekmeyi başardım vatandaşı.. şaşkınlıkla ne olduğunu anlayamayan sürücü'nün avukatlığını muavin arkadaş üstlendi ve tartışma tam büyürken başka bir araç yanaştı.. ben de donuma kadar her türlü koruma var diye gayet rahatım.. sürücüyü güzel bir dille uyarırken yanaşan diğer araçtan inen 3takım elbiseli abi, bunlar ekipmiş özel göreve gidiyormuş polis arkadaşlar, benden olayı büyütmememi ve yoluma devam etmemi rica ettiler.. ben de madem polissin hayatımın güvenliğiyle sorumlusun, canıma kastetmeye değil dedim koydum lafı.. sicilini istedim sürücünün.. fakat diğer ekip arkadaşlarının hatırına motoruma binip yoluma devam ettim.. buradan çıkarılacak sonuç mu? asla eksik korumayla çıkmayın, kavga anında hasar almak istemiyorsanız.. belliğinize kadar korumalarınız tam olsun
    Araç sürücülerinin biz motosiklet kullanıcılarına saygı duyup bizi umursadıklarında sorunlar kalkacaktır.

  14. #14
    takendy - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    16 Mayıs 2007
    Şehir
    Adana
    Motosikleti
    K 1300 GT
    ScHuMaCHeR çok güzel bir anı olmasada iyi bir tecrübe olmuş senin için ayrıca yazım kuralları ve üslubun harika
    ben hikaye anlatmayacağım ama bilmen gereken bişi var her ne kadar İstanbul sürücüsü olarak bu çılgın trafikte hâla ayakta kalabiliyorsak inan Adapazarı veya Bursaya gelelim bizde senin gibi bocalayıp şaşkınlık içinde kalacağız her horoz kendi çöplüğünde ...
    kısaca: Bursa da yaya olarak karşıdan karşıya geçememiştim bırak motor kullanmayı
    "Dünyanın sorunu, Akıllılar hep kuşku içindeyken, aptalların küstahça kendilerinden emin olmalarıdır." B.Russell
    "Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür; ve bir orman gibi kardeşcesine" Nazım Hikmet

  15. #15
    yt_servan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    19 Ağustos 2008
    Şehir
    istanbul/merter
    Motosikleti
    Triumph TİGER
    ramazan bayramı motorla mersin'e kadar gitmişim tam eve 500 mt kaldı dedim hanıma bir sigara yak evde babam var yolun son keyfini burada süreyim. aldım yanan siğarayı açtım kaskın çene kısmını çektim bir nefes içime. bir baktım karşıdan bir araba geliyor dedim söyle kenara yanaşalım devam edelim keyfimize tam frene dokundum gecenin karanlığında bilemedim yerlerin cıvık çamur olduğunu motor kaçtı altımızdan tabi.
    ben bir yana hanım bir yana; o bana kızıyor önüne baksana ben ona kızıyorum ne var oldu bir kaza. herkes başımıza toplandı. sonra aldı bizi bir gülme sen 1000 km gel son düzlükte ezil. yarım saat güldük en son insanlar bırakın bunları deli bunlar deyince utandık biraz devam ettik yolumuza
    Bekliyorum; öyle bir havada gel ki vazgeçmek mümkün olmasın

    Kazasız Sürüşler Dilekle Olmaz Eğitimle Olur

  16. #16
    anılyuksel - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    22 Temmuz 2007
    Şehir
    izmit/kandıra/cebeci
    Motosikleti
    Bianchi Falcon 125 (2006) Hyosung MS3 250 (2010)
    ben pazar sabahı başımdan geçen olayı anlatayım pazar sabahı kalktım saat 7 yi biraz geçiyordu sonra camdan baktım heryer bem beyaz tamam dedim bugün milli olucam ilk defa düşücem dedim yemek yedim hazırlık vizör temizliği derken saat oldı 9 çıktım çalıştırdım motoru çıktım izmite doğru gitmeye hava buz gibi üşümüyorum fakat motor süper çekiyor bitane magurus dedikleri münübüsten geçtim virajda adam geçerken kornaya bastı bi kaç kere aldırış etmedim sonra biraz daha basınca adam yavaş yavaş işaretleri yapıo teşekkür işareti yatım açtım gazımı gidiyorum sonra münübüs aynadan baktım münübüs uzaklaşır gibi oldu(adam beni tanıyodu herhalde sahiplendi) takıldı peşime o karda 115 e kadar çıktım rampa aşşağı adam hayla peşimde sonra rampanın bitiminde baktım aynaya bu kalmış başlamış siyah duman atmaya dedim fırsat bu fırsat girdim çakıca ali köyündeki benzinciye saklandım iki dakika adam geçincede 10 ytl lik benzin aldım göndüm geri ama ben normalde gözlük kullanıyorum kaskın içindede takmıyorum kar çok gözümü aldı
    Bianchi Falcon 125 41 N 3103
    Hyosung MS3 250 35 AP 4831
    Yeni bir gün, yeni bir savaş . . .

  17. #17
    Serk21 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Kasım 2008
    Şehir
    KOCAELİ
    Motosikleti
    KTM DUKE 390
    cumrtesi günü ışıklarda durdum hafiften yağmur atıyordu arkamdan bi bağarma sesi duydum döndüm baktım mavi murat 131 den adam kafayı camdan çıkarmış bağırıyor kulağımı açtım dedim efendim adamda bağararak '' olmadı ki böyle bi motorumuz binelim,çok binmek istedimde kısmet olmadı be'' dedi bende he he dedim anlamadım ne dmek istediğini =) sonra önüme döndüm takrar bağardı döndüm yine dedi ''kalkışına hastayımm'' bende bişey demeden bastım gittim :D artık sapıkmıydı yoksa motor hayranımı anlamadım gitti :D

  18. #18
    TORAMAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    26 Kasım 2008
    Şehir
    KOCAELİ
    Motosikleti
    Aprilia Scarabeo 200 ie
    takendy; tabiiki herkes bulunduğu ilin trafiğini nereden nasıl dönüleceğini ışıkları hemen hemen ezbere bilir bu bir avantajdır ama gördüğüm kadarıyla bence İstanbul'da motosiklet kullanan arkadaşlarımızı ayrıca tebrik etmek gerekiyor.

    yt_servan; o kadar yol gittikten sonra son andaki olay hayal kırıklığı yaratmış ama güldüğünüze göre fazlada bir hasar olmamış..

    anılyuksel; motosikletle fazla süratli gitmemekte kanunun öngördüğü hız sınırlarını aşmamakta fayda var. Bir yere normal bir şekilde gidelim ama sağ salim olsun. Bizi bekleyenler üzülmesin. Ayrıca numaralı gözlük kullanıyorsan kasklanda gözlüğünü takmalısın.

    Serk21; Adamın hareketini hayra yor en iyisi yani "motor hayranlığı" vardır.

  19. #19
    TORAMAN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    26 Kasım 2008
    Şehir
    KOCAELİ
    Motosikleti
    Aprilia Scarabeo 200 ie

    Yeni yol hikayesi

    Evet arkadaşlar 9 Mart'taki Kartepe gezimde hem gidişte hemde dönüşte otostop yapmak isteyenler bana denk geldi hemde o havada.
    Önce gidişte sucuk-ekmekçilerin birinin kenarında arkadaşlar bekliyordu orası virajlıydı bende dönerek çıkarken bana seslendiler "abi iki kişi çeker mi o motosiklet?".
    Bende geriye dönerek yanlarına gittim biraz ileride bir sucuk-ekmek barakalarından biri daha onlarınmış "abi oraya kadar götürürmüsün beni" dedi arkadaş "vallahi ikimizi bu scooter çeker ama başka kaskım yok havada soğuk donarsın" dedim. "Olsun abi mesafe kısa zaten" diyerek allem etti kallem etti ikna etti beni.
    Artçı olarak aldım götürdüm hakikaten baraka yakınmış daha otele gelmeden bıraktım teşekkür etti yüzüne baktım yüzü kıpkırmızı olmuş hele burnu resmen morarmış.
    Neyse onu bıraktıktan sonra otelin olduğu bölgeye geldim scooterimi park ettim gezi yazımda gördüğünüz fotoğrafları çektim dolaştım sıra geldi dönüşe baktım yine motosikletin başında bekleyen iki kişi "abi gitmiyormusun ?" dediler evet şimdi gideceğim hayrola sıkıntınız ne? dedim.
    Bir tanesi abi "Maşukiye'ye ineceğim beni de götürürmüsün?" dedi Oraya gelirken diğer elemanında sorumluluğunu aldığım için pişman olmuştum. O yüzden dedim "MT motosiklet sitesine üyeyim gezi yazısı hazırlıyorum inerken dur-kalk yapa yapa fotoğraflar çekerek ineceğim o yüzden seni götüremem" diyerek nazikçe kalbini kırmadan olumsuz cevap verdim bırakmıyor peşimi "abi ben güzel fotoğraflar çekiyorum hem seninde fotonu çekerim" demezmi artık sabrım taştı OLMAAAAZZ dedim konuyu kapattım ve öyle yoluma devam ederek sağ salim eve döndüm.


Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)

Bu Konudaki Etiketler