Bir yandan büyüğe heveslenip alamayanların kıskançlığından,
diğer yandan altındaki güçlü araçlarla başkalarını zora
sokanların bencilliğinden söz etmişsin, ama çarpıcı
başlığının altını yine de dolduramamışsın.
125 cc ile başlayıp parası olduğu ve korkusu olmadığı halde
bu bana yeter diyerek daha büyük bir motosiklete geçmeyen
mütevazi kişiler vardır, ama sayıları oldukça azdır.
Gustavo ve Elke'nin motosikletle dünya turunu ybr 125 ile yapmaya
karar vermelerinin nedeni mütevazilik değil bütçedir.
Pek çok kişi için geçerli olduğu gibi benim için de ybr 125 tercihi
bütçe sorununa dayanmaktadır. Birkaç yıl sonra daha büyük
bir motosiklet almayı istiyorum, ama bu cc tapınıcılığından değil
daha rahat yolculuk yapma isteğimden kaynaklanıyor.
Başlığa tekrar dönelim "c.c. ye tapanlar" varsa, ki yok diyemiyoruz,
genellikle hayatı çok dar kalıplar içinde yaşayan kendilerini
eşyalarıyla ortaya koymaya çalışan kişilerdir. Bunlar kendilerini
önemli, güçlü göstermek için benim makinam, diye söze başlar
ve caka satarlar, zaman zaman da küçük c.c. motosiklet
kullananlara küçümseyen gözlerle bakar ve ne kadar değerli
duygular yaşadıklarını düşünüp kendilerince tatmin-mutlu olurlar.
Bu çağda ne kadar çok tüketirseniz o kadar keyifli yaşayacağınız
anlatılıyor, bunu iddia edenler yalancıdır, televizyonlar, reklamlar
bu yalanlar ile hayatımızı kuşatıyor. Tüketmek sabun köpüğü gibi
geçici, anlık mutluluklar yaratır o kadar, bizi daha iyi insan haline
getirmez hem ne demiş atalar:
Eşeğe altın semer vursan da eşek yine eşektir.