doğru diyosun hocam.motor çokta fitik yokcumoni adlı üyeden alıntı
Paranın ne önemi var?
Mühim olan PARASIZLIK!
Tequ kardeeeşşş... Ben kimseyi fırçalamıyorum. Kullandığın ünlem işaretlerinin de fırçalamakla bir alakası yok! Ama yine de haklısın galiba, çünkü bunu ilk söyleyen sen değilsin. Var bende bir sakatlık ya, düzelecez inşallah!arkadaşım sen neden sürekli ünlem ve karşı tarafı fırçalar biçimde konuşuyorsun dikkatimi çekti son bi kaç topicte
Siz motosiklete başlangıçdan ne anlıyorsunuz ben anlamadım.
Örnek verdiğiniz motosikletler başlangıç değil, geçiş motosikletleri.
Motosiklet kullanmayı öğrenmeye bu modellerle başlanmaz.
Beğenmediğiniz 125 cc ler çatır çatır pistte yarışıyor.
Verdiğiniz örneklerin hepsi başlangıç seviyesi için yüksek motosikletler.
Siz önce motosiklet kullanma konusunda iyice pişecek,
daha sonra eğer bir yarış motosikleti kullanmayı düşünüyorsanız, bu motosikletleri o zaman alacaksınız.
Yani bahsi geçen motosikletleri aldığınızda artık iyi bir sürücü kıvamına gelmiş olmanız gerekir ki başınıza olmadık işler gelmesin.
Yarış motosikletleri konusunda tek bir açık vardı.
O da 125cc den direkt 600cc bir motosiklete geçiş yapmak zorunda kalınmasıydı.
Fakat Kawasaki 250 cc ile bu açığı da kapattı.
Yani yarış motosikletlerinde geçiş ve yükseltme konusunda bir hayli seçenek oluştu.
Gönlünde Yarış motosikleti kullanma arzusu yatan arkadaşlara benim tavsiyem şudur.
Motosiklet kullanmayı hiç bilmiyorsa;
Naked türünde düşük beygir gücüne sahip en fazla 500cc ye kadar bir motosikletle başlamak.Mutlaka sürüş eğitimi almak.
Deneyim kazanınca, 1000cc ye kadar güçlü motosikletlere geçmek ve onları çok iyi derece de kullanabilecek seviyeye gelmek.
Daha sonra tarz değiştirileceği için, düşük cc de bir yarış motosikleti almak ve herşeye baştan başlamak.
Bunların dışında ki davranış şekilleri sizi ancak ortalama bir sürücü yapar.
Bakın ölürsünüz demiyorum.
Her yarış motosikleti kullanan ölür gibi bir açılımı kabul etmek cahilliktir.
Ama hiç bir zaman çok iyi bir sürücü olamazsınız. (Süremezsiniz demiyorum)
Ve sürüş sizin için her zaman hayati tehlike doğuracaktır.
@patriote düşüncelerime tercüman olmuşsun,tamamen katılıyorum.
artık satılmıyor eskiden 500cc naked modeller vardı.mesela er-5,suzuki gs500 falan.bence sağlam bir eğitim aldıktan sonra bu motorlarla devam edilebilir.ama sağlam bir eğitim.sonuçta bilmeyen biri için 125 cc de çok masum bir motor değil.
ne eğitimi alısan al R1 ve R6 ile başlamak saçma!!!ve büyük cesaret,cahil cesareti.Mezarlıklar aralarında benim arkadaşlarımda olan böyle hareket etmiş rahmetlilerle dolu.gazetede okuyorsun "daha 2 ay önce aldığı motoru ile gezerken ......".Ülkemizde arasan bir sürü başlangıç motoru var ortalama ölçülere sahip her erkek 250 cc çok yüksek olmayan bir motoru başlangıç motoru olarak kullanabilir.Ortalık bu motorlarla dolu.Motorculuğunuzu kullandığınız motorun cc si ile değil motor hayatınızın uzunluğu ile ilişkilendirin.
125 cc dedigimiz motorlar hata kaldıran cinsten motorlardır .. yeni başlayanlar için öncelikle scooter tarzı bir motorsiklet ile bolca km yapılmalıdır sonra sonra 125 250 500 vs.vs. olması gerektigini düşünüyorm ben
Jesse,
Eski motorum bir X 11 di ,ondan aldığım zevki 1100 xx den alamadım.Süper bir motora sahipsin.
konuya dönersek,
adam 150 kilo değilse 20 beygirin üstü yeni başlayan için tehlikelidir.İsteyen alır kendi derdi.Ama sonra minibüs sıkıştırdı taksi sıkıştırdı,hiç suçum yoktu demesin.Bu iş tecrübe işidir vites atmayı bilmekle iş olmaz kaza olabiilecek yerde ,problem olabilecek yerde bulunmayacaksın ve tecrübe budur.Kaza olursa ilk suçlu sensin.
aprilia ve derbi için söylediklerinize katılmıyorum. "neden iki zamanlı? yapsanıza 4 zamanlı yarış motoru az yaksın" demişsiniz ama bu motorlar saf kan yarış makineleridir ve iki zamanlı motorları sayesinde onca gücü üretebilirler. 4 zamanlı olursa cbr125'ten ne farkları kalır? zaten o iki zamanlı yarış motorları size fazla gelir şu sıralar. 30 beygir gibi güçlere ulaşıyorlar.
.....................................
Asıl benim anlamadığım; büyültme hırsını körükleyici görüşlerdir ki bu yazıda da aynı düşünceyi görüyorum. Malesef bizler de hemen hemen bütün motosiklet sitelerinde aynı düşünceye çanak tutuyoruz. Oysa 250 cc öğrencinin önüne konabilecek resim defteri değildir, bilakis ressamın tuvali olabilir ancak! Hep söylerim; trafikte motosiklet için ideal hacim bellidir ve bu 250 cc dir. Yukarıda da bunun tanımı var, aynen şöyle:
Bu tanım, başlangıç motorunda üst sınır olarak önerilmiş. Oysa böyle bir motor çoğu kişi için tatminkardır. Arada sırada merak edip özense dahi daha fazlasına pek ihtiyac duymayacaktır, çünkü standart trafiğe rahatlıkla uyum sağlayabilen, ekonomik bir motor kullanıyordur. Buna rağmen, yine de 500 cc ye kadar yükseltmeyi merak giderme ve gerektiğinde kullanılmak üzere hazır bir güce sahip olma açısından makul kabul edebilirim. Daha fazlasına ihtiyaç duyanlar, bence hırslarına yeniliyorlar. Neyi kovalıyoruz yahu? Amacımız bir yerlerden bir yerlere özgürce ve keyifle ulaşmak değil mi?Bireysel farklılıklar sebebiyle konu ile ilgili rakam vermek çok doğru olmamakla beraber anlatılanların havada kalmaması amacıyla kabaca 250cc motor hacmi, 30 hp motor gücü, 150 kg ağırlık ve kişinin her iki tabanının da yere tam olarak basmasına izin verebilecek bir sele yüksekliği belirleyici üst sınırlar olarak gösterilebilir.
Ha, bazılarımız sırf adrenalin uğruna sınırları zorlamak istiyor olabilirler. Onlara da saygı duyarım ama kendilerini pistlerde de görmek isterim! Benim felsefemde motosiklet, öncelikle bir ulaşım aracıdır ve 500 cc ye kadar hacme sahip olanlar fazlası ile yeterlidir. Diğer kullanım amaçları azınlıktaki detaylardır; çoğunluğu ifade etmezler. Hal böyle iken 250 cc yi başlangıç olarak görmek; motorcuları daha büyüğe, biraz daha büyüğe, daha da büyüğe ve en büyüğe özendirip yönlendirmek niye?
Cumoni büyük cc hırsını körükleyici mevzular dışında yazdıklarına pek katılmam mümkün değil.
Başlangıç motosikletinden bahsediyoruz.
Realitede tam tersi yapılıyor olsa da, motosiklet kullanmaya başlamak,
bir motosiklet alıp, üzerinde durmayı başardıktan sonra trafiğe çıkmak demek değildir. Öyle olmamalıdır.
Toplumun genelinde böyle bir kanı var ve sen de aynı doğrultuda düşüncelerini yazmışsın.
Oradan bakıldığında haksız değilsin.
Ama bu işin özünü anlatacaksak, farklı şeylerden bahsetmek zorundayız.
Motosiklete yeni başlayacak bir kardeşimiz, önce onu kullanmayı öğrenecek.
Bunun yeri trafik değildir.
Trafikten izole edilmiş, bulunabilen her türlü alan, motosiklet kullanımını öğrenmek için uygundur.
Bu tür alanlarda yapılacak olan alıştırmalardan sonra, hakimiyet sağlandıktan ve motosiklete ve kendine güven tesis edildikten sonra tecrübeli birilerinin gözetimi altında, trafik içerisinde kısa sürüşler yapılmalıdır.
Bu sürüşlerde geçen zaman ve yapılan kilometre, devamlı arttırılarak tecrübe kazanılmalıdır.
Daha sonra acemilik dönemini daha az hasarla atlatabilmek için, mümkün olan en zayıf motosiklet alınmalı ve uzun bir süre bu motosiklet kullanılmalıdır.
Zaten belli bir zaman sonra, insanoğlu yapısı gereği sınırlarını zorlamak isteyecek ve kullanmayı başarabileceği diğer seçenekler üzerinde durmaya başlayacaktır.
******
Bir arkadaşımız, 125cc motorlar hatayı telafi eder diye yazmış.
Benim bildiğim kadarıyla hatayı telafi edebilen bir motosiklet henüz icat edilmedi.
Bilmediğim bir marka varsa yazın ben de öğrenmiş olayım. Hepimiz bu marka motosikleti alalım. Hiç olmazsa ölmeyiz.
Seni mi kıracaz tiger.
Sanırım kelimeler, yerinde kullanmanın önemi bu basit cümlede bile ortaya çıkıyor.
Karşılaşılan herhangi bir tehlikeli durumda, hafif bir motosikletle kurtarma yüzdeniz, ağır bir motosiklete göre daha yüksektir.
Yine küçük bir motosikletle kendi başınızayken,tehlikeli bir duruma düşme ihtimaliniz de daha düşüktür.
Yukarıda ki -kendi başınıza- yani yalnızken sözüme dikkat çekmek istiyorum.
Çünkü akan bir trafikte normal ve kurallara uygun bir sürüş yaparken, aynı genellemeyi yapmak yanlış olur. Belki altınızdaki motosiklet daha güçlü bir motosiklet olursa, kurtulabileceğiniz tehlikelerle karşılaşmak her zaman olası.
Ama bu durumda dahi o motosikleti çok iyi seviyede kullanabiliyor olmanız gerekir.
Yani kullanamadığınız güçlü bir motosiklet sizi kurtarmaz.
Aksine daha kötü sonuçlar doğurabilir.
ya bu sınıfa dediğin gibi en önde gelen motorlar
*cbr 125
*hyo 250
*cbf 250 vs vs vs vs motorlar giriyor
fakat seninde dediğin gibi honda 250 ss en iyisi gibi görünüyor piyasadaki çoğu motoru siler
cbr 600 f in konusunda konuşulmuştu honda cbr 250 rr türkiyeye getirse mükemmel olur
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
bridge stone shirdge stone sharidge stone... ve tanrı lastikten kadını yarattı, sharon stone..
