Arkadaşlarımızdan biri Motosikletleri neden çevirip alkol kontrolü yapmıyorlar demiş. Beni kontrol ettiler.
Evden çıktım, gece içki içmiştik, fakat herhangi bir etkisi kalmamıştı bence. Ara yol sayılabilecek bir yerde sabahın köründe polis çevirip kontrol yapıyordu. Aklıma en ufak bir şey gelmedi. Durdum. polis önce bana geç geç işareti yaptı polis. O anda önümde gidecek yer olmadığından toparlandım ve araçların arasından bir yol bulmaya bakındım. Bir anda polis, Motorlu stop et gel dedi. Tamam gittim yanına, aslında biraz şaşkındım da beni neden durdurdu diye. Tesadüfler silsilesi başlamıştı. Ehliyet ruhsat falan filan, kafamda kask var ki hani memur bir koku hissetti desem. Alkol Kontrolü standart dedi ve uzattı cihazı. Hiçbir şey bile düşünmeden üfledim. Polis neredeyse bakmadan cebine koyacaktı ki cihazı, şaşkınlıkla:Alkollü çıktınız dedi. Beynimden vurulmuş gibi oldum. Ne nasıl kaç promil gibib işiler dedim. 19 Promil çıkmıştım. Biraz konuştuk memurla. Dedim sabahın köründe çilingir sofrası kurmadım ya memur bey. Neyse ki sınırın çok altında kaldığımdan sorun olmadı. Ama polis benden çok şaşırdı. Ben sizin durmanıza gıcık olup kontrol yaptım, siz geçip gideydiniz aklıma bile gelmezdi dedi
Sonuçta yolum uzun ve tehlikeli olduğundan evin oradaki bir pastaneye girip kahvaltı ettim, gazete okudum, bir saat sonra kendimi çok daha iyi hissettiğimde yola çıktım.
Yeğenim benim motorumla kaza yaptı ve kız arkadaşı ile birlikte öldüler. Yıl 1990 Kaza sonrasında, hayatında hiç içmemiş yeğenimin o akşam 2 tane bira içtiğini ve kızı ile birlikte meşhur bir tepeye kekik koklamaya yola çıktıklarını öğrendim.
Herkese kazasız belasız sürüşler dilerim