Son zamanlarda İstanbul' da yolcusu olan motorcuları çok çevirmeye girerken görüyorum. Martı Tag ile taşımacılık yapıp yapmadığını bulmak için çapraz sorguya bile alıyorlarmış. Ayrıca yakın bir arkadaşımdan duyduğuma göre artçın olmasa bile yedek kask taşıdığında "neden yedek kask taşıyorsun?" diye soru yöneltiliyormuş. Benzer çevirmeye giren oldu mu? Martı Tag kullanmasak bile trafik polislerini nasıl ikna edeceğiz?
Niye yedek kask taşıyorsun diye sorabilen polise sanane lan diyede cevap verilebilir
Maalesef sadece tag için değil.
Asayiş uygulamaları narkotik maddelerden dolayı fazlaca motosikletlilerin çevrilmesine yansıyor.
Bir çok örnek olduğundan ve torbacıların eşlerini sevgililerini kullanarak motosiklet ile kolayca alışverişe sebep olduklarından kontroller arttı.
Dikkat ederseniz önceden kadınlar aksi durum olmasa aranmazdı.
Çoğu uygulama da kadın polis memuru da var.
Kimse ikinci bir kaskı soramaz o işgüzarlık.
Her şey tamamsa uygulamalar normal vatandaşı etkilemez.
Çeteler ve uyuşturucu ticareti yapanlar genelde motosiklet kullandıkları için bakanlıktan fazlaca tedbir var .
seneler önce yol kenarında güneşte yürüyen adama bakıp üzüldüm ve gideceği yere kadar götürdüm... sonra başka bir zamanda kargo şubesi arayan adamı kargo şubesine götürdüm kapanma saatine yetişemez diye...
şimdi polis durdursa ben onları ücretsiz götürdüğümü söylesem ikna olur mu? gerçi para alsam onu ne ilgilendiriyor?
şimdi yunuslar ve normal polisler ile diyaloglarımız iyi geçiyor ve gayet kafa dengi bir durum söz konusu ama bu trafik polisleri gerçekten sevilecek gibi değil... geçen hafta bir trafik polisi beni durdurdu ve ben durmadım devam ettim mesela... ara yollara sapmadım ve hızımı da arttırmadım, belki arkadan gelirse kavga ederim dedim ama gelmedi...
ben sinir hastasıyım, geçenlerde nezarette kapıya yumruk attım ve elim kırıldı mesela... benim gözüm dönünce akıl sağlığı diye bir şey kalmıyor. nezarete niye girdiğimi anlatmak istemiyorum ama demek istediğim şey bazı insanlar için haksızlığa uğramak ölümden daha kötü olabiliyor.
yani abicim sana ne ben istediğimi taşırım? sana ne hıyar herif! saray yeterince vergi alamıyor diye beni mi emcüklemeye çalışıyorsun? kaybolup gitsinler... çıldırtıyorlar insanı.
başka ülkelerde korsan taksi diye bir tabir yok ki yani? isteyen istediğini alıp ister bedava isterse parayla götürür size ne oğlum? taksiciler para kazanacak diye ve saray vergi emcükleyecek diye ben size hesap vermek zorunda mıyım?
Yaptığın insanlık davranışları güzel örnekler.fatih.met adlı üyeden alıntı
İnsanlık yaptığın için tabi ki kimse hesap soramaz.
Dostum kimseyi sevmek zorunda değilsin.
Ama yazılar da çelişkili
Polis durdurdu durmadın kavga etmek için.
Yahu her şey tamamsa kavgaya ne gerek var.
Yapsın kontrolü.
Göster evrakları diyalog kurma bitti mi işin de yoluna bak.
Kavgadan daha mantıklı fikrimce.
Gözaltında sinirlendiysen kolunu kırma.
Kapıları yumruklama sana faydası yok.
Savcıya çık karakol memurlarından şikayetçi ol.
Diyeceksin ki adalet yok.
Yok diye sesimiz çıkmasın mı?
Vatandaş , memur , işci , emekli farketmez.
Senin düşüncen saray için seni emcüklüyorlar.
Hükümetler geçicidir.
Her meslekte var maalesef işgüzar.
Polis, asker, doktor, öğretmen , mühendis , kurye , tamirci , aşcı fark etmiyor.
Doktora neden aynı testi istedin diye sorup kaçmıyorsan uygulamadan da kaçma
Kimse yanlış anlamasın görevini kötüye kullanıp üniformaları ile üstünlük taslamaya çalışanları savunan yok.
Ama işini düzgün yapanları da vergi emcükleme diye zan altında bırakmaya da gerek yok.
Şuan da sayesinde saraylarında rahat oturan insanlara Atamızın güzel bir sözü.
Herkesin polisi kendi vicdanıdır..
Bende asayiş kontrollerinde çevrilmekten aşırı rahatsız oluyorum.
Benimkisi yaşlılığın verdiği huysuzluktan. Ben elimden geldiğince kurallara uymaya dikkat ederim. Beni niye çeviriyorsunuz ben kuralları çiğneyecek adam mıyım gibisinden rahatsız oluyorum.
Memurların bir çoğu benim oğlumdan genç bu yaşta tutup ta aman memur bey diye mırın kırın yapamam.
Çevirdiği zaman daha gelmeden ehliyeti uzatıyorum. Dikkat edemeyip bir kuralı çiğnediysem ağzımı da açmam alırım ceza kağıdını giderim. Çok şükür en son ne zaman ceza yediğimi hatırlamıyorum.
Özellikle İstanbul Kadıköy Bağdat caddesin de hep aynı yerde çevirme yapıyorlar dubalarla yolu tek şeride düşürüp kontrol yapmadan telefonları ile oynayıp şakalaşıyorlar ya da dubaları öylece bırakıp gidiyorlar tabii bu da toplumda polise karşı bir alerji oluşturuyor.
Özellikle cumartesi günü millettin Bağdat caddesinde turalama hastalığı var kontrol yapıyormuş gibi yolu kesip trafiği eziyet haline getiriyorlar tam bir keyfiyet tam bir ego tatmin etme durumu.
Şu Oğuzhan denen tek tekerci denyo, Turgutlu gişelerde yakalanıp üstünden kilo kilo uyuşturucu çıkınca bu işin fitili ateşlendi. Ardından bir çok cinayet ya da gasp olayında motosiklet kullanılmaya başlandı. Bu nedenle artık daha fazla dikkat çekiyoruz. Hele ki apaçi görünen bir motorumuz varsa Beyaz Şahin muamelesi görüyoruz. Polise kızmak istesem de kızamıyorum, kavun değiliz ki dötümüzü koklayıp iyi miyiz değil miyiz anlasınlar.
C.tesi günü düşünceme göre avcılar civarında arabanın plakasını düşürdüm, bir adres ararken çukurdan geçtim orada olduğunu tahmin ediyorum.
Akşam oradan gideyim belki bi insana denk gelmiştir kenara falan bırakmışlardır dedim. Avcılar girişi yan yolda çevirme var, arabaları çevirmişler bagajlara kadar arıyorlar. Beni es geçtiler çevirmediler ön plaka olmadığı halde. Ara sokağa saptım plakamı arayım derken en az 5 tane torbacıya denk geldim ve hepsi motosikletliydi. 50 metre yan tarafta polis yol daraltmış arama yaparken bunlar çok rahat tavırla satış yapabiliyorlar. Yan yola bağlanıp polise yaklaşacaktım söylemek için bekleme devam et diye bağırınıyodu.
Polis bilmiyor mu nerede ne var diye? elbet biliyor. Dertleri ava çıkmak değil, akşama kadar mesaide ne yaptınız diye soranlara bu işleri yaptık diye rapor vermek. Önünden kasksız geçenmi dersin, plakasız ağzında sigara gidenmi. Onları çevirmez seni çevirir.
Son 2 aydır taksim civarındaki ışıklarda trafik polisleri bekliyor. Sözde trafik sıkışmasın diye yönlendirme yapıyorlar, 2 aydır berbat bi trafik var bölgede. Işıkların akışına bıraksalar çok rahattı.
içimi döktüm.
Son 2 ay mı!?
Doğma büyüme Cihangir'liyim. Tam İstiklâl Cad. girişi önündeki sıkışıklık kendimi bildim bileli 70'lerin sonundan beri var. Sebebi de oraya park eden ve şerit tıkayan taksiler veya diğer özel araçlar. Trafik polisleri de hep aynı yerde durur ne hikmetse o taksilere ve özel araçlara bir şey yapmazlar. Sebebi konusunda fikrim var ama kimsenin günahını almayayım şimdi.
Bir seferinde Gümüşsuyu Cad. Taksim ucuna yakın bir yerde arabamı bırakayım demiştim, park yasak tabelaları var ama tüm yol kenarı araba dolu orayı bilen bilir, bu kadar kişi park etmiş ben de bir 20dk park edeyim işimi görüp geri geleyim dedim, 15 dk sonra araba yerinde yoktu. Benim önümdeki ve arkamdaki arabalar aynen olduğu gibi duruyordu. Demek ki oraya park etmek için "imtiyazlı" birisi olmak gerekiyormuş.
Kısaca; memlekette hiçbir şey olması gerektiği gibi yapılmıyor, her şey -mış gibi. Biz de kabına yayılan sıvı gibi her delikten akmaya geçmeye çalışıyoruz. Nizam intizam hak getire.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
