Dolar kuru çok değişmemesine rağmen fiyatların sürekli yükselmesi
Reklamlar
-
Herkese selam, anlamadığım bir durum var.
Aşağıdaki linkte geçmiş fiyatlar da yer alıyor. Örneğin Africa Twin geçen aya göre 28.250 TL zamlanmış. Bakın bu bir tane örneği. İrili ufaklı tüm modeller mi zamlanır? Yani buna sebep olan şey nedir akıl mantık yürütemiyorum.
Güncel ve geçmiş motosiklet fiyatları
Reklamlar
-
sebebi, galaksimizin ekonomisti
-
1- ben ekonomistim
2- damat
3- gözlerindeki ışıltı
4- Türk insanının über ahlâksızlığı
-
R25Soydal adlı üyeden alıntı
Herkese selam, anlamadığım bir durum var.
Aşağıdaki linkte geçmiş fiyatlar da yer alıyor. Örneğin Africa Twin geçen aya göre 28.250 TL zamlanmış. Bakın bu bir tane örneği. İrili ufaklı tüm modeller mi zamlanır? Yani buna sebep olan şey nedir akıl mantık yürütemiyorum.
Güncel ve geçmiş motosiklet fiyatları
Dolar kuru suni olarak baskılanıyor olabilir mi?
Eğer böyle bir durum varsa, bu durumun oluşturduğu talep illa ki ürün fiyatlarına yansıyacaktır.
-
Pandemi öncesinden itibaren motosiklet piyasası bana şu faydayı sağlıyor; büyük şirketler bizim gibi günü kurtarma değil de önlerindeki bikaç ayı veya seneyi planladıkları için fiyatları da ona göre belirliyolar. Yani eğer doların bikaç aya 40 liraya çıkacağı öngörülüyosa biz doların sabit kalmasına rağmen fiyatların zamlandığını görüp doların artacağını anlayabiliyoruz. Ayrıca evet africa twin zamlanmış olabilir ama çoğunluk modelin fiyatı değişmedi aynı kaldı, buna bağlı olarak önümüzdeki bikaç ay içinde doların öyle büyük fırlama yapmayacağını görebiliyoruz. Ne zaman fiyatlar zamlanmaya başlarsa bilin ki o zaman dolar artışı da arkasından gelecektir.
-
Eflasyonun etkisi de büyük. Dolar kuru baskılandığı için değişmiyor. Yüksek faizle borç alımı, hala emekli maaşlarına iyileştirme yapılmaması vb sebeplerden kur stabil şu sıralar. Tabi stabil dediğimiz de Kur korumalı illetine milyarlarca lira ödendiği halde. "Kur koruma olmasaydı dolar 32-33 TL yi bulacak" deniyordu. Ne değişti. Katrilyon paramız gitti, zengin daha zengin oldu. Kur koruma getirene kadar faiz sebep, enflasyon sonuç demeseydi, dolar şu anda 20-22TL civarı idi.
Velhasıl enflasyon olduğu için zaten fiyatlar dengesi yüksek. Bugün 100TL ye aldığımızı 3 ay sonra 130TL ye alıyoruz. Bu artışa karşın herkes kendini korumaya çalışıyor, fiyat arttırıyor. Maalesef çalışan kesimin maaş arttırma gibi bir lüksü olmadığı için dolar sabit olsa da (şimdilik) fiyatlar hep yukarı çıkıyor.
-
Dolar kuru etken değil ki sadece.
Kira, işçi calıştırma, elektrik, su, nakliye, benzin vs.
-
Önemli bir etken de tüccar kesiminin ticari ahlaktan yoksun olmasıdır bence. Zira fahiş fiyatla mücadele yasası duyurulunca ne olur ne olmaz diye hemencecik Nisan ayında 2 defa zam yaptılar. İlki sezon zammı ikincisi ticari kurnazlık zammı oldu.
-
Sebep ; bu insanlar neden böyle diyen insanın o insanlardan olması.
-
az bıle ayda bır zammı hak edıyorlar
-
Anlamayacak bir şey yok...
Ekonomimiz düzeldikçe, fiyatlar kendiliğinden artıyor
-
türk insanı diğer millet insanlarına göre daha ahlaksız ya da daha ahlaklı değildir. enflasyon ortamında herkes kendi götünü koruma çabasındadır. bu ekonominin tek sorumlusu vardır, kendi de beyan etti.
-
Bu kadar yüksek enflasyon varken dövizin baskılanması ile fiyat artışı durmaz zaten. Satılan ürünün tek maliyeti onu yurtdışından getirirken ödenen döviz değil.
-
Gaahl adlı üyeden alıntı
türk insanı diğer millet insanlarına göre daha ahlaksız ya da daha ahlaklı değildir. enflasyon ortamında herkes kendi götünü koruma çabasındadır. bu ekonominin tek sorumlusu vardır, kendi de beyan etti.
Yok öyle demeyin, Türk insanı kendisinden daha batıda olanlara göre oldukça "uyanık" bir insandır. Uyanıklıkta ciddi bir "kültür" farkımız var, bunu teslim etmek lazım...
Sorumluyu(!) seçenler tek değil; bizi yönetenler tam da bizim gibi oldukları için seçiliyorlar. Sokaktaki insan yöneticilerde kendilerini gördükleri için onları baş tacı ediyorlar, bu çok bariz bir gerçek. Hesap da sormuyorlar çünkü "ben olsam ben de öyle yapardım" diyorlar. Yaşanan her şey onlara normal ve doğal geliyor. Kültür meselesi, kültür öyle.
Çözüm: Şimdiden başlanırsa üç nesil içerisinde çözülür. Bununla birlikte; tarih anlayışımız bir nesilden daha geri pek yürümediği için (misal; 1984'te açılan dükkâna eski / köklü falan diyoruz...) asla çözülmeyecek. Zamanında fırsat varken kullanamadık maalesef, geçmiş olsun...
Artık herkes gemisini yürüten kaptan, ortam Survivor ortamı.
-
Tamamen "ahlaki" bir konu. Şimdi İslam ülkeleri dünyada en çok kul hakkı gözeten ülkeleri olması gerekirken, en az gözetilen ülkeler olduk. Sorsan şeriatle yönetilmediğimiz için derler. Ahlaklı olmak için şeriat mı lazım? "Müslüman" olman yetmiyor mu? "İnsan" olman yetmiyor mu? Hayır üretici para kazansa varya gam yemiyeceğim bu pahallılığa razı olacağım. Garibimin kazandığıda yok. "Tamamen şahsi görüşlerimdir, kimseyi bağlamaz ve töhmet altında bırakmaz."
''Bir adam hangi yolda gidiyorsa, o yol onun kendi seçimidir.'' İp Man
-
Dolara bağlı fiyat oynamaları Türkiye'de gereğinden fazla gecikmeli oluyor. Bunun genel sebebi bir şeyin dolarla değerlemesini yaparken "dolarlan mı maaş alıyon" diyen muhaliflerin de bu noktada "karşı cenaha" geçiyor olmaları.
Karşılaştığı maliyeti satış fiyatına yansıtmaktan çekinen insanlar var.
Girdi <> Çıktı dengesini bilmeyip 30eur'a aldığı malı TL üzerinden fiyatlayıp TR üzerinden satanlar var, bir sonraki parti gelene kadar fiyata zammı yansıtmıyor.
Bir de bu "hatalar" yapılmıyor dahi olsa, bu kadar oynaklığın olduğu yerde anlık kurlara bakılmaz. Daha önce de çokça yazılıp çizilmişti bunlar, böyle bir dönemde iki tane t anına bakıp USD kaçtı mal kaç diye nokta atışı çeviri yapılmaz. Üç yıllık USD-TRY grafiğine bakın, grafiğin genel gidişatına bakın, buradan ne olduğunu ve ne olacağını çıkartabilirsiniz.
Ha "döviz bahane, bizim esnavımız ajgözlü, fehiş zam yapıyolla" demek insanın içini rahatlatıyor olabilir tabi.
-
killingroad adlı üyeden alıntı
...
Ha "döviz bahane, bizim esnavımız ajgözlü, fehiş zam yapıyolla" demek insanın içini rahatlatıyor olabilir tabi.
Yani pek çok kurumsal firma daha üstte yazdıklarını mutlaka göz önüne alıyordur illâ ki ama sonuçta bütün bu ekonomi teorisi bilgileri benim Türkiye'de basit bir öğle yemeğine neden Yunanistan veya İtalya'dan daha fazla para ödediğimi (veya aynı para ile neden çok daha az ve/veya kalitesiz yemek yediğimi) açıklamakta yetersiz kalıyor. Halbuki çok basit bir sebebi var; işletmelerin hepsi mal sahiplerini beslemek için çalışıyor da ondan. Sermaye dini sebeplerle bilinçli olarak veya tamamen bilinçsizlikten doğru yatırım araçlarına yönlenmediği, üretime değil ranta yatırım yapıldığı sürece böyle de olacaktır. Esnaf da bizi ayakta düdüklüyor, iyi de yapıyor. Böyle mal bir müşteri kitlem olsa vallahi ben de nimetten sayar ve acımadan düdüklerim ne yalan söyleyeyim? (Ya ortama uyacaksın ya da oradan s.ktir olup gideceksin, ortası yok bu işin; yukarıda yazmıştım, artık Survivor ortamı var...)
-
Artık esnafa hak vermekten sıkıldım. Yok kiralar yüksek, yok çalışan maliyeti şöyle, yok etin kilosu bu kadar oldu vs...
Mahalle arasındaki Cafe de 1 fincan filtre kahve 110 TL olmuş, kıçı kırık tatlı 130 TL. Yemek fiyatlarından bahsetmiyorum bile... Kim kimi düdüklüyor bilmiyorum ama kesinlikle kendimi düdüklenmiş hissediyorum.
-
faizler artıyor, bunun sonucunda birçok ödeme kısmında masraflar artıyor.
-
Cyan adlı üyeden alıntı
bütün bu ekonomi teorisi bilgileri benim Türkiye'de basit bir öğle yemeğine neden Yunanistan veya İtalya'dan daha fazla para ödediğimi (veya aynı para ile neden çok daha az ve/veya kalitesiz yemek yediğimi) açıklamakta yetersiz kalıyor.
Aklıma gelen bir sebep: Fahiş dolaylı vergiler. İçtiğiniz meşrubata daha fazla ödüyorsunuz, gıdanın naklinde kullanılan araca daha fazla ödüyorsunuz, vs. Abim yeni araba aldı. Yaklaşık yüzde 110 vergi vermiş. Hangi ülkede böyle bir vergi var? Burada araç vergisi yüzde 7.
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)