önceki naked motorda bol bol da rüzgar yemeye alışık biri olarak soruyorum. Yola çıkacağım cumartesi, motora uygun gp kompositin camı almıştım, 1.90 boy kurtarmadı haliyle sadece kafaya vurdu rüzgar. bir de deflektör takayım dedim. Bu çirkinliğe değiyor mu fikir almak isterim.
Yoksa bir şey olmaz deyip kısa camla mı yollara düşmeli
Xmax 300'de orjinal camın üzerine Gp Kompozit deflektör kullanıyorum. Deflektörü alta indirince rüzgar kaskıma geliyor ve rüzgarda kaskı/kafamı sabit tutabilmek için efor harcıyorum. Kaskın içerisine gelen rüzgar sesi de cabası. Yolculukta konforu arttırıyor.
Deflektörü düz duvar gibi değilde, tatlı bir eğim açısı ile bacaklarından konumlandırın.
Evet evet fotoğraf öncesinde çekilmişti, yukarı doğru eğimli takılı şu an, teşekkürler.mertowski adlı üyeden alıntı
---------- Mesajlar birleştirildi - 23:29 ---------- bir önceki mesaj zamanı 23:27 ----------
Malesef puig'in camı gelmeden önce almıştım (ücret olarak da aynı meblaya hatta) Puige dokununca bile anlıyorsun kalite farkını.Üzerindeki cam hic bir ise yaramaz.Gp kompozit hangi aero teste tabi tutmus o cam?Daha önce Tur camı kullanmadigin icin bu soruyu sormussun zate. Evet markalı bir cam cok farkeder. Paraya kıy git Puig marka tur camı al. Gp kompozit ile olmaz o isler.
Alışık olmadığın için garip geliyor emin olabilirsin , 200-300 km sonra varlığını unutursun
Teşekkürler, cidden çıkarıp kısa orjinal camı takayım ya bu ne böyle diyordum. Yorumlarınız sonrası dur dur saçmalama dedim kendime.Alışık olmadığın için garip geliyor emin olabilirsin , 200-300 km sonra varlığını unutursun
Yol konforlu ilerlediğinde, sağolsun diye anarım sizi
---------- Mesajlar birleştirildi - 00:02 ---------- bir önceki mesaj zamanı 23:37 ----------
https://www.carpimoto.it/en-MT/20058...trom-800DE.htm Şöyle bir ürün çıkarmışlar, dediğiniz buna benzerdi muhtemelen, özen motor tabi efsane fiyatlara satar, ileride düşünebilirim bir ihtimal carpimotodan sipariş ile falan. güzel de duruyor en azından üstünde.Alışık olmadığın için garip geliyor emin olabilirsin , 200-300 km sonra varlığını unutursun
ben orj cam neyse onunla kullanmayı seviyorum arkadaşlar deli oluyor tenere 660 orj cam ile gürcü gezdim 5500 km yol yaptım hiç şikayet etmedim
motosiklete rüzgarı hissetmek için biniyorum önden gelsin eterki o rüzgar cam vs hikaye
rüzgar sevmeyen gidip arabaya binsin adv tarzı motosiklet az rüzgar alsın üfür üfür mis gibi motosikletin hiç tipini bozamam sonuçta her gün kullanmıyorum
her gün kullandığım dio da ön cam diz örtüsü elcik korum VAR karizma yerlerde :(
Hocam ti'ye alınacak bir durum yok ortada. Rüzgarı hissetmeyi hepimiz seviyoruz ama uzun yollarda aralıksız rüzgar yemek haliyle hem normalden daha fazla yoruyor hem de inanılmaz gürültülü olabiliyor. Kullanım deneyimi olan arkadaşlardan fikir almakta da beis yok sanırım.
Evet aynı cam , fotoda sonuna kadar yükseltmişler ben en alttan bir iki cm yukarıda kullanıyordum 1.90 boyla sıfır rüzgar sürüyordum , aşırı yağmura denk gelirsem en üste yükseltip cama doğru biraz eğilip siper alıyordum omzuma ve göğsüme 70-80 km/s ile giderken yağmur gelmiyordu ancak 40 a falan düşünce düşük hızlarda geliyordu , bu ürünün özelliği şu (animasyonlu tanıtım videolarından izlenirse daha iyi anlaşılır) iki camın arasına giren hava dik şekilde yukarı doğru çıkıyor ve kafanıza yatay gelen rüzgar ile çarpışıyor , iki hava akımı birbirini yerken siz püfür püfür gidiyorsunuzTeşekkürler, cidden çıkarıp kısa orjinal camı takayım ya bu ne böyle diyordum. Yorumlarınız sonrası dur dur saçmalama dedim kendime.
Yol konforlu ilerlediğinde, sağolsun diye anarım sizi
---------- Mesajlar birleştirildi - 00:02 ---------- bir önceki mesaj zamanı 23:37 ----------
https://www.carpimoto.it/en-MT/20058...trom-800DE.htm Şöyle bir ürün çıkarmışlar, dediğiniz buna benzerdi muhtemelen, özen motor tabi efsane fiyatlara satar, ileride düşünebilirim bir ihtimal carpimotodan sipariş ile falan. güzel de duruyor en azından üstünde.
Evet, motosiklette rüzgar yemek bu işin raconlarından. Lakin ne kadar, hangi açıdan yediğiniz de önemli. Örneğin, doğrudan göğse vuran rüzgar çok rahatsız etmezken (sadece soğuk havalarda kötü olabilir), direkt kaska vuran rüzgar çileye dönüşebilir.
Motorda, camın boyundan ziyade aerodinamik yapısı önemli. Doğru açılar, ebatlar ile takılmış küçük bir cam, rastgele takılmış otobüs camı gibi bir camdan çok daha işe yarar olabilir. Bazen görüyoruz, doğru açıda küçücük bir reflektör bile çok fark yaratabilir.
Givi Airflow için +1.Evet aynı cam , fotoda sonuna kadar yükseltmişler ben en alttan bir iki cm yukarıda kullanıyordum 1.90 boyla sıfır rüzgar sürüyordum , aşırı yağmura denk gelirsem en üste yükseltip cama doğru biraz eğilip siper alıyordum omzuma ve göğsüme 70-80 km/s ile giderken yağmur gelmiyordu ancak 40 a falan düşünce düşük hızlarda geliyordu , bu ürünün özelliği şu (animasyonlu tanıtım videolarından izlenirse daha iyi anlaşılır) iki camın arasına giren hava dik şekilde yukarı doğru çıkıyor ve kafanıza yatay gelen rüzgar ile çarpışıyor , iki hava akımı birbirini yerken siz püfür püfür gidiyorsunuz
Ben de yeni aldım, tam uzun yolda kullanamadım ancak ilk izlenim olarak hem orijinal camdan hem de orijinal cam + geniş çift bacaklı GP deflektör kombinasyonundan çok çok daha iyi. Koşullar göre optimal yükseklik ayarlarını biraz test etmem lazım.[
Yalnız DL650'nin Airflow'u ile 800DE'ninki arasında %30'dan biraz fazla fiyat farkı var; DL650 eski 800DE yeni olduğu ve 800DE'nin standart camı gerçekten çok yetersiz olduğu için talebe istinaden üzerine koymuşlar biraz...
---------- Mesajlar birleştirildi - 10:45 ---------- bir önceki mesaj zamanı 10:44 ----------
Direkt kaska vursa da sorun değil aslında, sorun kaska vuran hava akımının türbülanslı mı yoksa düzgün mü olup olmadığında. Kaska düzgün (laminar) bir hava akışı hiç rahatsız etmez ama türbülanslı hava tam bir cehennem, motosikletten soğutur insanı.
Şu an bu konu içerisinde 2 kullanıcı var. (0 üye ve 2 misafir)
