Motosiklet benim için ruzgarı hissetmek demek. 5 bin KM naket makina ila kısa bir tur yapmıştım. Çokta keyifliydi.
Sizin motosikletin bence tarzına aykırı motosiklet commuter gibi olmuş ben malesef begenmedim. ayrıca o cam kırılırsa mazallah sizi bıcak gibi kesebilir.
Ruzgar sesi rahatsız ediyorsa kulaklık takmanızı öneririm.
Xmax 400 ile çok güvenemeden kısa mesafelerde 150-160 km/saat hızlara çıktığım oldu. Kafayı sabit tutabilmek en büyük problemim oldu. Bu tur camı olayını ben de düşünüyorum bir süredir. Tabi ben en fazla 150 km lik yola git gel yaparım. Onda da hava durumuna dikkat ederim. En az 20, en fazla 30 derece olacak. Yağmur, yağ olmayacak. O durumda bile rüzgar dövüyor resmen insanı. Neticede herkesin keyif algısı aynı da olmak zorunda değil. Kimi sakin sürüş sever, kimi süratli gitmek, çılgın dönüşler yapmaktan hoşlanır. Motosiklet benim için şiddetli bir keyif. Tur camı olayına bu konuyu okuduktan so ra daha bir ikna oldum.
Son iki gün tur camı ve deflektörle 900km yol yaptım. Herhangi bir sorun olmadı ama tur camı da deflektör de inanılmaz esniyor rüzgara ve hıza göre (130-160km arası) sırf bu görüntü bile gerdiğinden muhtemelen deflektörü çıkarırım. Kulaklık da ilk defa kullandım hayatımda. Gerçekten amelelikmiş kullanmamak..
Benim xmax 250'de ön camdan yukarı sapan bütün rüzgar kaskın üst kısmına vuruyordu. ön cam agp kompozit'in iki yandan bağlantılı defektörünü taktım, şimdi bütün rüzgar kaskımın üzerinden geçip gidiyor, motorun konforu acayip farketti. Orjinal hali naked motordan bile konforsuzdu çünkü 110-120 gibi hızlarla giderken bile bütün rüzgar tek yerde toplaıp kaskın üzerine vuruyordu. Boyum 1.80, bu halde deflektör işe yaradı. xmax 400'ü de ön camı çok farklı değil. O deflektörü tavsiye ederim.jonvolkan adlı üyeden alıntı
Forza kullanırken rüzgar ile ilgili en ufak bir fikrim yoktu. Şehir içi veya dışı farketmeksizin hep en üstte kullandım. Öyle rahatmışım ki, shoei neotec2 kaskımın çene havalandırması da hep açık olmasına rağmen hiç hava gelmiyordu. Ayrıca genelde vizör açık kullanıyordum. Yine de rüzgarı hiç hissetmiyordum.
Sonra DTX360'a geçince Forzanın camı nasıl bir nimetmiş anladım. Orijinal camı çok kısa. Aldığımdan beri genelde kışın sürdüğüm için rüzgarı hem ciğerlerimde hem de kaskımda dediler gibi hissettim. Sonra orijinal tur camına geçtim de biraz olsun rahatladım. Ancak yine de rüzgar hem kaskıma vuruyor hem de dar bir cam olduğu için kollara rüzgar vuruyor.
Naked motorlarda rüzgara dayanabilen arkadaşlara helal olsun. Benim o kadar rüzgara dayanmam mümkün değil.
Çok civcivli konu, kullanarak anlayabilirsin diyecektim ki kullanmışsın ve fotoğrafı gördüğümde ilk aklıma gelen şeyi de yazmışsın zaten, acayip esner o diyecektim. Tüm bağlantı noktaları mecburen bayağı aşağıda kalıyor.
Gidişe olan etkisini de gerçekten bakarak anlamak zor, her motorun kafa yapısından kaynaklı farklı bir rüzgar profili oluyor. Duke 1290R ile rüzgardan çok rahatsız olmamışken 8S'te fenalık geçirmiştim mesela - ikisi de camsız düz naked motorlar.
Uzun camlarda bir de rüzgarı kaldırıp sonra geri kafaya patlatma problemi olabiliyor ki zaten bundan ötürü de deflektör koymuşsun. Ben de şimdi WRS'yi alacağım ama Türkiye'de olmadığı için deneme şansım olmadan vericem siparişi takıcaz bakalım ne olacak.
Deflektörü yanlış kullanıyorsunuz, onun amacı kısa gelen camı uzatmak değil. Uygun açı ile rüzgarın yönünü değiştirmek. Ayrıca deflektör ve cam arasında dar bir alan oluşturursanız oradan geçen hava direk yüzünüze gelecek olan havanın kuvvetini kırar. Deflektörün açısını yüksekliğini cam ile arasındaki measfeyi değiştirerek en uygun ayarı tutturmaya çalışın.
An itibariyle 2000kmlik turdan eve yeni döndüm, ilk fırsatta derli toplu paylaşırım deneyimlerimi
---------- Mesajlar birleştirildi - 09:19 ---------- bir önceki mesaj zamanı 21:25 ----------
Hocam selamlar saygılar;
Tur başlığını video editinden sonra açmayı planlıyorum o yüzden sorularını önce kısaca cevaplayayım istedim.
Dün Antalya-Yalova arasını 3 mola vererek geldim. Titreşimden tek şikayetim yok. (Oktanın dediği gibi kesinlikle değil) 3-4-5. viteslerde devir 6000e geldiğinde biraz titriyor. 6. viteste o devirlerde hissetmiyorum bile. Önceki motorum inazumaydı, titremeyen bir motor denir ama 300km yol yaptığımda ellerim uyuşuyordu. Dün o kadar km yaptım tek şikayetim olmadı.
Selesi inanılmaz rahat. (tüm yorumlarımı 2. motorum olduğunu bilerek okuyun lütfen, çok motosiklet deneyimi sahibi değilim) Selesinin tek falsonu su geçirmez değil. Ağır bir yağmur yedikten sonra kurumadıysa popoyu ıslatıyor.
Ortalama 10-20 derece sıcaklıklarda sürüş yaptım. Sadece Fethiye içindeyken sıcaklık rahatsız etti. Muhtemelen yaz ayları geldiğinde ısınma dert olacak gibi. Özellikle şehir içinde düşük hızlarda. Ekimde teslim aldım motoru, yaz sıcağında çok deneyimleme şansım olmadı uzun sürüşlerde. Yurt dışı facebook gruplarında koruma demirine bi plaka takıyorlar sıcaklığı azaltması için, direkt güneş almasını engeliyor sanırım.
Aynı deflektörden benim xmax'da var. Ayar yerleri bazen tozdan falan sıkışıyor, wd40 ile güzelce temizlemeden zorlamayın, plastik parça kırılıyor. Ben yoldayken otoban mola yerinde aklıma geldi ayarını kurcalarken kırdım, kırılınca söküp bagaja attım, eve varana kadar 100km yolda çok zor geldi alışmışım rüzgar almamaya.
Sonra aynısından bir tane daha alıp taktım. Güzel ayarlayınca çok işe yarıyor, işe yarasın da görüntüsü önemli değil diyenlerdenim.
Valla benim de kırıldı, kopan yeri vidayı sıkıştırıp tutturdum. İşin aslı daha ilk montajını yaparken kırmıştım o plastik parçayı..Aynı deflektörden benim xmax'da var. Ayar yerleri bazen tozdan falan sıkışıyor, wd40 ile güzelce temizlemeden zorlamayın, plastik parça kırılıyor. Ben yoldayken otoban mola yerinde aklıma geldi ayarını kurcalarken kırdım, kırılınca söküp bagaja attım, eve varana kadar 100km yolda çok zor geldi alışmışım rüzgar almamaya.
Sonra aynısından bir tane daha alıp taktım. Güzel ayarlayınca çok işe yarıyor, işe yarasın da görüntüsü önemli değil diyenlerdenim.
şu an zaten uzun cam ve deflektörü beraber çıkarıp orjinal cama dönüyorum. Bi daha deflektör sök çıkar yapmam.
cross motorlarda güvensiz bile bence.
şu deflektör olayını tam bir çözemedik diye düşünüyorum. hatta tur camını dahi japonlayıp sıkmıştı bir nc’li tanıdık. vida olayına ve plastik parça kalitesine güvenemedik. her türlü ya kopuyor ya gevşiyor ya titreşiyor. fabrika çıkış da olsa bende bu tayfadan yanayım. ne olur ne olmaz bulguru kaşıklamak lazım.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
