Konuştum DHL ile.
€150 üstü ithalatlarda bir anlaşmalı gümrükçüleri var, onunla çalışılabiliyor ama yine gidip vekaletname vermek vs gibi süreçleirn tamamı var. Herhangi bir zaman kazandırıcı vb. avantajı bulunmuyor, hatta kendi gümrükçünüz varsa daha uyguna gelir diye de net şekilde belirttiler.
Tabi bu yola girince işin rengi şöyle değişiyor, ticari ithalar kategorisine girdiği için normalde bireysel gönderilerde olmayan ardiye ücretleri devreye giriyor, aşina olanların gözleri büyümüştür hava kargoda ardiye ücretleri feci.
İşin özeti, alınacak ürün €150 ile €300 arasındaysa, müşavirlik bedeli, ardiye vs eklenince minimum 9700TL masraf çıkıyor. Üstüne alınan ürünün bedeli ve türüne göre çıkabilecek ek vergiler ıvırlar zıvırlar da mevcut.
Ben yakın zamanda lan bi deneyeyim diye Carpimoto'dan €180-200 civarında bir sipariş vermeyi düşünüyordum. Tertemiz vazgeçtim.
tldr;
Yurtdışından €150 üstü alış veriş yapmayın.
Yapiliyor ancak satici atiyorum 130 euro yazabiliyor etikete ancak goze batmanasi lazim.kask bot falan olur ama 130 eurodan cok cok fazla edecek bisey siparis verilmez.gumruk kontrolunde anlarlar.ben 200 dolarlik urunu faturada 100 dolar gostermesini istedim saticidan sorun olmadi
Ürünün ne kadar kolay erişilebilri ve sorgulanabilir olduğuna bağlı biraz da.
Ben şimdi dün İtalya'dan iki tane ön balata ve bir ön dişli aldım, kargo dahil €109 etti zaten.
Arka dişli ve zincir de alacağım, onlar da bir €120 civarı edecek. Carpimoto zaten uğraşmaz faturayı düşük göstermekle ama tahmin yürütüyorum olursa da zincirden dişliden falan çok anlamaz gibi gümrük memuru. Ama Champion gibi koca kaska €50 yazarlarsa anlarlar.
Ben de riske girmedim balatlar ile ön dişliyi söyledim. Zincirle arka dişliye bakıcaz artık ama işin kötüsü o ikisi kargo ekleyince €150'yi geçebilir gibi duruyor. Zinciri Türkiye'den mi alsam dedim ama DID ZXVM 520'ye Türkiye'de 3.000-4.000 arası fiyat çekiyorlar, €82 gibi bir şey carpi'de fiyatı.
youtube.com/@bisuruyorum
Mutlaka bir kabul olacak; sonuçta parayı veren böyle hesaplar yaptığı için madalyonun diğer tarafında da (karşıya bir şekilde açıklayabilmek için) benzer şekilde bir hesap yapıyorsun. Yoksa ben de biliyorum bir çekiç darbesine 10.000$ alan ustanın hikâyesini: 10.000$ o çekiç darbesini nereye ve hangi şiddette vuracağının know-how'unu elde etmek için geçen 20 yılın bedeli, sadece çekiç darbesinin değil...
Sevgili motosikletçi kardeşim,
Paramı niye ve nasıl harcadığımı / harcamam gerektiğini bana öğretmezen sevinirim; sonuçta o parayı vermişim değil mi? Demek ki vermem gerektiğine bir şekilde ikna olmuşum, ama onu sebebi senin yukarıda yazdıkların değil, yukarıda yaptığına psikolojide "rasyonalizasyon (ussallaştırma) mekanizması" deniyor. Yağ ve yağ filtresi değişimine 800₺ işçilik vermenin rasyonalizasyonu senin yazdığın şekilde yetersiz kalıyor. (Şeytanın avukatlığını da yapmaya gerek yok hani...) Kendi rasyonalizasyonum daha bana daha makul geliyor: Motosikleti satarken bakımlarının zamanında ve yetkili servise yaptırıldığının ıspatı olarak bakım defterine damgaların basılması ve dahi işlemin Suzuki'nin kayıtlarına girmesi için verdiğim bir ekstra bedel bu. Bunun gayet farkındayım, sadece mızmızlanıyorum. (Para vermeyip de mızmızlanmaktan yeğdir..)
İdealde bu işlemlerin fiyatları daha makul tutulsa emin ol servislere çok daha fazla sürücü gelir, o zaman da bir şekilde dönerler. Ama memleket fakir olduğu için iş böyle yürümüyor, sabit maliyetler gelen / gelebilen az sayıda kişiye dağılıyor. (Dağılıyor yerine giriyor diye okunabilir...) Keşke ülkece daha refahlı / zengin olsaymışız...
---------- Mesajlar birleştirildi - 13:28 ---------- bir önceki mesaj zamanı 13:25 ----------
Nalet olsun böyle işe... Neyse 14 Mayıs'tan sonra değişektir inşallah diyelim. (Gerçi IMF gelirse daha da kısıtlayıcı tedbirler gelecektir o ayrı. Acı çekeceksek en azından işlerin düzelmesi için çekeriz, başkalarının cebi dolsun veya ülkeye zararı olan siyasi ajandaları / misyonları yerine getirilsin diye değil...)
IMF gelsin de başımın üstünde yerleri var. IMF kamu harcamalarını sıkılaştırır, global ekonomide kabul görecek bir gümrük mevzuatı değil bu açıkçası, böyle aptal saptal şeyleri bırakacaklarını sanmıyorum..
Gerçi.. eskiden saldım çayıra durumu vardı, onu düzeltelim derken bokunu çıkardılar. GDPR'ı taklit edelim derken kebapçıyı aradığımızda KVKK dinliyoruz. Bu topraklarda salaklık görünce şaşıramaz olduk, delirirsin ya döner söyleyecem, KVKK dinliyorum..
Ahahahahahahhahahaha
Gözlerinden lazer ışığı falan da çıkıyor mu yetkili servis ustalarının. Bizim burada sanayici muharrem abi var, şasi kaynağını gözünden çıkardığı lazer ile yapıyor.
İtibar, son teknoloji, en iyi alet takımı, çok büyük alan vs. Hangi serviste var bunlar? İstinye borusan hariç bir tane bile firma yok şu ayarda. Yamaha premium en iyi yamaha servisi teknoloji vs konusunda. Sanayideki herhangi bir dükkandan farkı yok.
Yağ değişimini yarım saatten uzun sürede yapan herhangi bir insan mekanik özürlüdür, götünü silmekte zorlanması yüksek ihtimaldir. Filtre için zaman kaybı yok, yazıyorsun sipariş ediyorsun ertesi gün geliyor, yağı orijinal distrübütörden alıyorsun servisten %25 ucuza geliyor. Bir tane 200 liralık lokma seti ve kol ile de yağ değişimini yapıyorsun. Çıkan yağı da bir Pet şişeye koyup kenara koyuyorsun bitiyor.
Servis dediğimiz garanti bozulmasın diye her seferinde hak edilen işin ortalama 3 katı domaldığımız bir yer. Her serviste taş çatlasın 1, büyüklüğüne göre 2 tane işten anlayan usta var. Teknik danışmanlık veriyor onlar da resmen elini sürmüyor pis işe. 25 yaşında, endüstri meslek çıkması çocuklara 2 saat eğitim verip ''sertifikalı'' diye çalıştırıyorlar. Zincir ayarı yapmayı, manetten debriyaj ayarlamayı bilmiyor elemanlar.
Serviste gidilecek işler belli, özel ustada yaptırılacak işler belli, eli olan herkesin kendi yapabileceği işler belli. Eli olan herkesin 30 dakikada yapabileceği iş için 800 lira işçilik almanın etik hiçbir yanı yok. Yok statüymüş, yok isimmiş. Çok statü işi yapmak istiyorlarsa rolls royce servisi olsunlar
Toplama bilgisayar almak varken DELL alan gerizekalıdır aşamasına geldik mi?
İlgisi nedir, benzetmenin özünü kaçırdım?
Bu arada en son baktığımda gerizekalılar bile bilgisayar toplayabiliyordu. (Bu işten 90'larda iyi ekmek yemiş arkadaşlarım var, o ayrı. Hatta şalvarlı takkeli sünnet sakallı abiler çalıştıran bir firma hatırlıyorum Mecidiyeköy'de, şimdi çoook büyüdüler dev gibi oldular, keşke o zamanlar o işe girseymişim ama yeterli kapital yoktu...)
Sizleri bilmem de ben servise sadece o damga ve servis kaydı için gidiyorum. (Yağ, yağ filtresi, bujiler, hava filtresi ve soğutma sıvısı işleri...) Geri kalan işlemler her biri uzman olan farklı farklı ustalarda halloluyor. (Fren sistemi işleri bir ustada - fren sıvısı değişimi öneren bir servis bilmiyorum / duymadım, amortisör işleri başka bir ustada - amortisör patlamadan işlem yapan / tavsiye eden bir yetkili servis bilmiyorum duymadım, genel diğer konular - zincir dişli veya diğer ayarlar kontroller / gerekirse diğer işler - başka bir ustada vs. vs.)
İlgisini bir alttaki paragrafta söylemişsin ya işte. Herkes bilgisayar toplayabiliyor. Bu durumda DELL'den aynı makinayı iki katı paraya alan gerizekalıdır diyorum işte, o noktaya geldik mi diye sordum. Neden bağlantısız göründü anlamadım.
Yetkili servise gitme sebebini de zaten ben de aynı amaçla kullandım farklı bir şey söylemiyorum. "Suzuki Yetkili Servisi Bakımlı" titri kazandırmak için yapıyorsun, bu da normal yani garip bir şey de yok. Benim de yetkili servise gitme amacım biraz bu, daha fazla da garanti süresince kanuni hakkımı aramaya üşenmem. Ama mesela XJ6'da garantinin bitmesini beklemeyip kendim girişmiştim motora. Esas amacım düzgün bakım görmesiydi motorun, 5bin km'de sonra kaza dışında yetkili servislerin elini sürdürtmedim. Kaza yapınca yetkiliyi gitti de noldu, bok ettiler Yağ, yağ filtresi, buji, radyatör sıvısı falan kendim değiştirdim hep, zincir dişli, fren hidroliği falan için de ZB Aladdin abiye gittim. Yaklaşımımız benzer yani. Hele hele amortisör için asla gidilmez yetkili servise (Çünkü ucuz adam çalıştırıyolaaaar :D) bir de müşteri talep etmiyor bu nedeni de atlamamak lazım. Sen ediyorsun da sen Honda kullanıcıları arasında %5 etmezdin, takmıyorlardı seni.
Yani yetkili servisin itibarı zaten bu titrden gelir. Başka bir itibar gereksinimi yok, itibar demek iyi demek değil ki. 6 paragraf yazıp sonra silip tek cümle bıraktığım için havada kalmış o kısım haliyle.
Yetkili servislerin canı cehenneme bak.
Ama kötü iş yaptıkları için. Yoksa o koca Tuna Plaza'nın elektriği doğalgazı neyle ödenecek abi? Koşuyolu'na gittiysen gördün Doğan Trend'i, o dev yerin masrafları tabii ki fiyatı artıracak. Bunda garip veya etik dışı olan bişey yok ki. Misal Mengerler'e gittik araba bakmaya, takasa araç almalarını da konuştuk.. E adam takasta tabii ki indirecek fiyatı, Mengerler plazanın elektriği o ikinci el satış takasa alma kısmındaki adamın maaşı neyle ödeniyor? Ben freelance fatura kestiğinde bir güne $750 yazabiliyorken bir firma bünyesinde aynı işi yaptığımda firma niye $1250-1500 fiyat çekiyor? Üstelik Mengerler bunu caddedeki galeriden de fazla düşürecek, onun masrafı ile tek dükkan kendi galeri olan adamın masrafı aynı mı? E tabii ki yapabiliyorsam aracımı kendim satıp öyle giderim, ama x sebepten yapmıyorsam yapamıyorsam üşeniyorsam vs, Mengerler ekstra kesecek. Bu onları ahlaksız yapmaz.
Kapitalizmle kavga edelim.
"Ama servisin işçiliği çok kazık" değil konu. Sen danışmansın nasıl böyle baktın diye biraz haddimi aşarak yaklaşma sebebim de bu. Borusan bokum gibi servis olabilir, kötü olması her sene bir sürü adamı Almanya'ya gönderdiği, bir sürü makinasını yenilemek zorunda kaldığı gerçeğini değiştirmiyor. Bunun üstüne bir de tabii BMW servisi olduğu için girdiği ekstra maliyetler var, ayrı konu. Ama BMW'de işçilik Yamaha'dan yüksek dediğinde "parası olanı skiyolla tabi" der insanlar. Yaw Koşuyolu Suzuki'de filtre kahve makinası var. Bunun gönülden gelen bir ikram olmadığının farkındayız di mi? Motoplex'te espresso makinası vardı yaw. (Piaggio satan kısım) Bi espresso makinasının parasıyla kimse batmıyor çıkmıyor da, anlatabildim sanırım ne demek istediğimi.
Yoksa dünyanın her yerinde dealerın diğer adı stealer'dır
Toplama yerine DELL almanın avantajları var ama; birbiri ile uyumlu çalışacağı garanti olan bileşenler (yani, bazen tersi oluyor da neyse...), versiyonları birbirine uyumlu sürücü güncellemeleri, (özellikle kurumsal anlaşmalarda) garantiden şak diye bileşen değiştirme vs. vs. Biraz duruma göre. Bir işi kim iyi düzgün yapacak ise ona götürmek lazım. Pek çok durumda bu yetkili servis de olabilir. Yetkili servisin iyi yapamayacağı da pek çok iş olabilir.
Ustaya gitmek yerine yetkili servise gitmenin de avantajları var. Var ki gidiyorsun
Değer mi? bu avantajları daha iyi sunabilirler mi? Bambaşka bir kalite konusu. Demek istediğim, konunun pahalı olmaları değil, kalitesiz olmaları konusu olduğu. Çok uzun yoldan konuşmuş oldum. Bence rodaj bakımı için 800TL yüksek bir fiyat değil. Ama doğru düzgün rodaj bakımı yapılmaması sorun. Senin yağ filtreni torkladılar mı? Torkladılarsa beni Angola milli takımı kovalasın, torklamadılar. Gidon sıkılırken tork anahtarı kullanılmasını istedi diye yetkili servisten "kovulan" arkadaşım var benim. Ama bu denyolukları masraflarını pek azaltmıyor.
youtube.com/@bisuruyorum
Sonradan uzatmışsın mesajı. Tabi ki yatırım maliyetleri ve sabit giderler bir şekilde karşılanacak, oraya itiraz yok. Ancak gittiğin yetkili servis 15m2, yine aynı sanayide gittiğin başka bir ustanın dükkanının yarısı kadar bir yer olup da hava filtresi değişiminin periyodunu da yanlış söyleyince batıyor vallahi
Neyse ya, vazgeçtim mızmızlanmayacağım. Yetkili servislerimiz de olsun yaşasınlar tabi. Yetkili servissiz kalmayalım, hiç o "iç rahatlığı" olsun.
Linc etmenize gerek yok.ben genelleme yaptim.ben ktm de iscilik ucreti cok pahali diye cok iyi ozel bir servise gidiyorum hep.2 kere ucret almadan bakim tamirat yaptilar.geri kalan islerde hep 100 lira iscilik aliyorlar.
Ama bu ozel servis benden 300 istese ben gene veririm.500 de veririm.sen o servisten cikip yola koyulunca icin rahat oluyor.yolda gidrrken arka tekerlegim firlamaz diyorsun..bunlar parayla olculemiyor.dunyada belli meslekler heryerde iscilik olarak yuksektir.ameliyat,oto tamiri,sihhi tesisat.
Baska ayri durum var.tamirhaneye gidince adam senin yag degisiminden 100 lira alacagi icin sira var sonra gel diyor.krank degisiminden 1000 lira kazanacagi musteriyle ilgileniyor.
Beni elestirin problem yok ama oto tamiri,sihhi tesistat bunlar ezelden beridir yuksek isciliktir.
800 yuksek ben az demedim.bende ayni seyi yapiyorum zaten.ktm isciligi yuksek diye ozel servise gidiyorum.ama garanti surem dolmamis olsa gene ktm servisine gitmek zorundayim
Arkadaşlar konunun başlama noktası ve özüne dönüyorum, yağ değişimi güvenliğimiz ile ilgili, güven veren, hayat kurtaran bir iş değildir. Yağ değişimi eli tutan herkesin yarım saatte yapabileceği bir iştir. Yağ değişimi için parçadan yağdan geçirdikleri para ile birlikte 1000 liraya yakın para kazanmak etik bir iş değildir. Ben ekonomistim diyorum, bana hala liberalizm hala işçilik hala patron anlatıyorsunuz.
Cyan'ın motor bakımdan sonra 20 psi hava ile çıktı servisten neyin güvenliği, neyin özeninden bahsediyoruz. Benim radyatör hortumunun kelepçesini sıkmamış adamlar. Giderken açıldı, su boşalttı önceki motorda.
Ben 1000 lira hava parasını sırf bir tane imza için mi veriyorum? Yamaha'nın sitesinde rodaj bakımında 30 küsür noktanın kontrol edilmesi için bir işçilik ücreti yazılıyor. Aküye kadar her şeyi kontrol etmeleri lazım, kaç kişinin yağ filtrsinden başka bir yere dokunuldu motorunda?
Yağı kendi evinde değiştiren arkadaşların da motordan çıkan yağı lavaboya, klozete, toprağa, oraya buraya atmamaları doğayı korumak adına çok iyi bir davranış olacaktır. Birçok yerde belediyenin atık yağ toplama kutuları var, oraya atmak daha sağlıklı olacaktır.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)