Az önce forumda kaza yapan üyenin konusunu okuyunca aklıma kazada bacak kopmasın diye scooter mi daha az riskli yoksa bacak arasına aldığımız motosiklet mi
Konuyla biraz alakalı, biraz alakasız; benim de zihnimi meşgul eden, diz kapaklarının üstündeki uyluk kemiği.
Motora binerken giydiğim pantolonda kalça kemikleri için korumalar var, o tamam, dizlik takıyorum, diz kapakları ve altındaki kaval kemiği için koruma tamam, bot giyiyorum, ayak kemikleri için koruma tamam.
Ama diz kapağının üstündeki uyluk kemiği için bir koruma "mevcut değil."
Çarpma anında, çarpmanın durumuna göre scooter kısmen avantaşlı olabilir. Ama genelde kazalarda bu tür kopma, parçalanma hadiseleri yüksek süratlerde motordan ayrıldıktan sonra gerçekleşiyor.
Yani güvenlik açısından scooter daha iyidir gibi bir yaklaşım yanlış olur.
İnsan vücudu motosiklet üzerinde bilmemkac km hızla gitmek üzere dizayn edilmemiş. O yüzden kaza esnasında hasar alması en kolay, koruması en kolay, ve en hassas kısımlarımız korunmaya çalışılıyor.Voltaren adlı üyeden alıntı
Mesela en hayati kısım olan ağır kafa incecik bir boyun üzerinde... E haliyle asfalta vurduğunda sonuç kötü. Vücut sağlam olsa bile kafa hasarlı olunca bir işe yaramıyor. Velhasıl korunması şart.
Uyluk kemiği vücuttaki en güçlü kemik sanırım. Neresini nasıl koruyacaksiniz?
Diz kapağımı 4 parça halinde elime aldım ben . Ameliyatı yapan doktor iyi iş becermişsin, tekrar toparlamak için hediye paketi gibi sarmak zorunda kaldık demişti. Kendi de bir kaç ay sonra motosiklet almıştı
Hem vazgeçemiyorum bu meretten, hem de ölesiye tırsıyorum. Tipik bir iradesizlik örneği.Diz kapağımı 4 parça halinde elime aldım ben . Ameliyatı yapan doktor iyi iş becermişsin, tekrar toparlamak için hediye paketi gibi sarmak zorunda kaldık demişti. Kendi de bir kaç ay sonra motosiklet almıştı
"Kaza yapmamak için n'apmak lazım", "Olaki gene kaza yaptık (herkes yapabilir), en az hasarla çıkmak için n'apmak lazım", habire bunları düşünüyorum kafamda.
Hani şakası yok bu meretin, 15 küsur sene önce bir esnaf arkadaşım kaza geçirdi, hanımıyla konuşmuştum, İnegöl'den Bursa'ya gelirken monttan içeri arı girmiş, dengesini kaybetmiş ve karşıdan gelen arabayla kafa kafaya çarpışmış.
İşte bu arkadaşım 15 senedir tekerlekli sandalye üstünde - yürüyemiyor. Ne işi kaldı ne bir şeyi, çektiği psikolojik sıkıntıların yüzüne vurduğunu fark etmiştim, suratı değişmişti artık adamın.
Allah'tan çok çok iyi bir hanımı var da, ona 15 küsur senedir bakıyor, yatalak bir insana - her kadın kolay kolay yapmaz bunu, anında boşar.
Bunları göre göre, bile bile hala kullanıyorum motor işte, ilginç hakikaten. Ne otomobil, ne ATV, ne bisiklet ne de başkası, hiç birinin vermediği hazzı veriyor bana - ruh terapisi gibi.
Yani bir kadınla seks yapıyorsun, 15 dakika, 20 dakika, bunda - bunda bitmiyor orgazm, sürdüğün kadar orgazm oluyorsun, ta ki motordan inene kadar.
En sonunda bu tarz bir şeyler aramaya başlayacağım herhalde...
Hani uyluk kemiği sağlam belki ama kırılmaz değil.
"Motosiklet kazası geçirdim, bacağım üç yerden kırıldı" konusunu açan arkadaşın röntgenine baktığımda, uyluk kemiğini de bir yerden kırmış olduğunu görmüştüm. (yanlış algılamadıysam)
Bacak arasında olan motorlarda kopma olayı genelde bacağın motor altında kalıp sürüklenme ile oluyor. Buna alınabilecek en basit önlem 1- kaliteli bir masfallı dizlik 2-motosiklet koruma demiri 3-adam gibi motorcu çizmesi. Bunlar olsada kopma olur mı olabilir ama riskini bayağı azaltmış olursun. Motor ile ilgili tavsiye isteyenlere Herzaman şunu söylerim. eğer canını tehlikeye atacak kadar motoru seviyorsan sür yoksa canını tehlikeye atmaya değmez.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
