Pist güzel de çok maliyetli iş. Bizdeki sürücülerin çoğu yakıta zor para yetiştiriyor, parasızlıktan bakımları aksatıyor vs...hasmet adlı üyeden alıntı
Pist güzel de çok maliyetli iş. Bizdeki sürücülerin çoğu yakıta zor para yetiştiriyor, parasızlıktan bakımları aksatıyor vs...
Kazaya asıl sebep olan şey küçük motosikletlerde hız değil ivmedir. Artan ivmeyi aldığında frene basarsan eğer motosiklet durmaz tersine ivme yarattığın an lastikler kitler. O yüzden orta hızlarda ivmeyi al al çek devam ettirme. Ara gazlama yapınca da keyifli oluyor. Uzun uzun gaz açma işi sıkıntıya düşürebiliyor.
tnt250nin sesi harbi çok tatlı ya hak veriyorum bi yerde sana ama yapma güzel kardeşim bi kaza aklını alır :D pist işi trde yalan. dünya para. ekipmanlar da tam olacak zaten pist için. o kadar paran olsa zaten tnt250 sürmezsin. viraj rotalarına git yükünü bi boşalt. dönüşte daha sakin oluyorsun bir süre. adana çevresine pozantı yollarında yapıyoduk biz. istanbulda da baya rota varmış yutubdan görüyoruz :D ama kuru kuruya makas atıyosan seni sarmaz. bence viraja yönel. eğer gitmediysen bi boşluğunda aydın çineye sür oradan sakar vadisine geç. bana teşekkür edersin bunlar nasıl viraj diye :D
ben de motorla işe geldiğimde aynı azgınlığı iş çıkışında yaşıyorum ama seninki biraz abartıymış :D
Sevgili Şükrü,
Kaval kemiğinin bacagından dışarı dogru cıktıgını hayal edebilirsin.. veya kendi cenazeni hayal edip senin icin ağlayan insanları gözünün önüne getirebilirsin.
Hiçbiri mi olmadı.. Yol vermedi diye tartıstıgın kamyoncunun agzını burnunu patlattıgını, dinlene dinlene dövdüğünü
Abi, yok ikna edici olmadı diyorsan.. Ulan dunyaya bir kere geliyorsun, yansın bu yollar anasını satayım..
Dinlene dinlene dövmek? Müthiş tabir
umarım birkaç yıl daha hayatta kalabilirsin
motosiklet hızlı kullanıldığında değil defansif sürüş tarzı ile dikkatli kullanıldığında keyifli bir araç sen bunu anlamadan aramızdan ayrılmış olabilirsin
fakat suç sende değil toplumumuzda neden mi 1000 cc motosikleti gören ilk önce kaç yaptığını soruyor milletçe hız tutkunuyuz tehlike seviyoruz öyle yavaş heyecansız hayat bize göre değil
dostum daha önce büyük bir kaza geçirdin mi bilmiyorum ama emin ol hiç güzel bir durum değil. bu kadar insan yazdıktan sonra yine de aynı sürüş tarzıyla devam edersen ya malından olursun ya canından. ben şanslıydım sadece malımdan oldum. artık daha uzun yıllar motosiklete binebilmek için daha temkinli ve yavaş sürüyorum.
Yazdığınız tüm mesajları dikkatlice okudum. Ve hepiniz söylediklerinizde uyarılarınızda sonuna kadar haklısınız. Bir musibet bin nasihatten iyidir sözünü yaşamamak adına sizin nasihatlerinizi dinlemek daha mantıklı bir seçim olduğu aşikar 😁. Bu durumdan kurtulmak adına bu kışı atlattıktan sonra ya daha sessiz vitesli bir motosiklet ya da bütçeme uygun bir maxi scooter alacağım sanırım. Ama şuan zaten dio sahibiyim kuryelik yapıyorum iki motorun da otomatik scooter olması nasıl olur bilemiyorum ama şuan yaptığım yanlışlardan daha kötü bir sonuç doğuramaz ona eminim. Hepinize teşekkür ederim okuyup yorumda bulunduğunuz için.
Yazdıkların ruhsuz biri olmadığını gösteriyor. Fakat, beden de lazım.Mesela bir bacağın olmasa... Karayollarımızdaki tehlikeleri algılamaya başladığın zaman kendini yeterince heyecanlı bir dünyanın içinde bulacaksın. Heyecan yaratmana hiç gerek kalmayacak. İkiteker dünyasında zor olan kalıcı olmak. Kalıcı olmak için de güvenli sürüş kavramıyla tanışmak lazım.
En aykırı yorumu ve aklı ben vereyim size. Eğer hız ve risk konusunda kendimi durduramıyorum diyen varsa boş bir yolda düşük hızda kendini motordan atsın. (Risk uygulayana aittir, sorumluluk kabul etmem)
Şöyle bir asfalt ve yer çekimi ile tanışın, öpüşün, karşılıklı kaynaşın. Bu tanışmanız size keyif verdiyse aynen tapa gaz devam edin, sorun yok. Ama sağım solum morardı, oram buram burkuldu hatta kırıldı, bu ne pis şeymiş dediyseniz bravo! Motordan düşmenin kötü bir şey olduğunu uygulamalı kavradınız
Birde şunu düşünün, düşük hızda giderken bile motordan düşünce sizi amele sümüğü gibi yere yapıştıran fizik kanunları birde yüksek hızda yapacağınız kazada sizlere neler neler eder...
Velhasıl hız yapmayın, gereksiz riske girmeyin genç kardeşlerim. Yaşınız genç, vefat haberiniz paylaşılmasın sağda solda. Azcık tecrübe edinin, güvenli sürüş eğitimi falan alın, sonra zamanla bazı şeyler yerli yerine oturacak.
Motosiklet kullanmak bile başlı başına yüksek risk içeriyor, birde agresif sürerek bu riski 10 kat artırmayın.
DİPNOT: Motosiklet sürüşünü hem geliştirmek hemde heyecan yaşamak isteyen varsa trafiğe kapalı bir pazar alanı falan bulup gymkhana çalışsın. Hem motosiklethakimiyetiniz artar, hemde bolca heyecan yaşatır.
Nasıl bişey olduğunu merak eden varsa bakınız örnek videolar :
Pist günleri falan olmuyor mu? Uygun fiyatlı organizasyonlar vardır belki?
Genelde bu hız olayı heyecan ve adrenalin coşkusu yaşamak için. Fırsat çıktığında, şartlar el verdiğinde, gaza abanıyor insanlar, ya da şartları zorluyor.
Ama pistte bu tip bir sınır ve kural yok... Tek limit kendi yeteneğin ve cesaretin... Bu noktada insan doyuyor. "fırsat bulsam da abansam" modundan "fırsat çoktu, abandım, lakin doğru düzgün kullanabilmek için bir fırın ekmek yemem lazım" moduna giriyor...
Bir de insan kendi limitini bulduğu anda trafikte şartları zorlamanın saçmalığını bizzat yaşayarak öğreniyor. Böyle olunca da trafikte gereksiz risk almak istemiyor insan. İçinden gelmiyor.
Evet kaza öğretir. Ama canı ve malı yanmadan öğrenmek istiyorsa, ki arkadaş bu bilinçte sanki, en güzeli biraz paraya kıyıp pist tecrübesi yaşaması... Risk hesabı yaptığımızda parayı daha iyi harcayabileceği bir yer yok bence... Sağlık ve hayat çoook daha pahalı.
Pist günleri var ama pahalı ve sık değil + iyi bir pist gününde iki takım lastik yersin, ben iki senede bir lastik alıyorum tansiyonum düşüyor; en son 7500₺ falandı şu anda kullandıklarımın yenisi...
Öyle pist falan her babayiğidin harcı değil.
Pist işi bizde öyle dışarıdan göründüğü gibi kolay değil. Pist bedava bile olsa tulum falan gerekiyor. Tulum çok pahalı Türkiye'de. Zaten bu kardeşimizin tulum için bütçesi olsa bence daha farklı motosiklet alternatiflerine yönelirdi. Bir de çoğu sürücü pist, yüksek hız ve virajdan hoşlanmıyor. Onların hoşlandıkları trafikte sürmek, filtering, makas, delmek vs
Yani bu kardeşimize ekipman da versek, piste de çıkarsak hiç keyif almayacak, kimseyle de kapışmaya motorunun gücü, tecrübe vs yetmeyeceği için babayı alacak.
Hiç düşmediğin belli yazdıklarından .. benim takıldığım cafe motorcu cafesi gibidir çok motorcu gelir bir kardeşimiz 6-7 yıl motor tecrübesi de vardı yaklaşık 2 ay önce ciddi bir kaza geçirdi çok şükür onda bir şey yok fazla ayak bilek falan çatlak oldu deri tahrişi diyeyim nazikçe ama ucuz yırttı şimdi motoru yaptırıyor ve satıcak motora bir daha hayatta binmem diyor o sayfa benim için kapanmıştır…
Pist günü var, ama var demeye bin şahit lazım...
İlk kez piste çıkanlar diye bir seans var, ama isteyen herkes çıkabiliyor. 20dk, 500TL. Transponder yok, pit kullanımı yok. Ama her isteyen ile ilk kez çıkabilenlerin aynı seansta olması hiç akıllıca bir şey değil. Hem karmaşa hem de güvenlik sıkıntısı kesinlikle yaşanıyor.
Biraz kurtlarını dökmek isteyenler için tüm gün diye bir paket var. 4x20dk, 2500TL. Bunu alınca sabahtan pit'e girebiliyoruz. Lastik ısıtıcı için elektrik dışında pek bieşy yok, hava ölçmek basmak için bir tane pompa dahi yok içeride. Transponder yine ekstra, 400TL. Ayrıca yalvar yakar belki bir ihtimal alabiliyorsunuz transponder çıktılarını. Ben defalarda aradım mail attım falan, tamam diyorlar ve gelmiyor. Transponderda her turun tüm sektörler tek tek zamanları yer alıyor. Anlayarak kendini geliştirerek sürmek isteyen birisi için çok çok önemli bir şey aslında.
Ama zaten 20dk'lık seanslar en azından benim gibi kişiler için gelişime ciddi engel. Bir tur lastiğin toparlanmasına geçse (ısıtıcım yok) ondan sonra 2 tur da benim tempomu bulmam için geçen süre. Seansın yarısı bitti bile neredeyse.
Bir başka sıkıntı, gün boyunca bu dediğimin dört defa tüm ekip için tekrar etmesi. 2.05 dönen adamla 3.05 dönen adamın aynı seansta pistte olmaları kadar saçma ve sıkıntılı bir durum yok. Bu sene yanılmıyorsam 4-5 defa aralarında çok hız farkı olan sürücülerin karşı karşıya gelmeleri sonucu kaza yaşandı, büyük saçmalık. Pisti otomobillerin çıktığı gün alıyorlar, herkes kar maksimizasyonu için kendine göre çalışıyor iyi hoş, güvenlik için anca millete kızıyorlar.
Arkadaşlarımız kaza yaptı, kendimiz hastaneye götürdük. Arabasız gelseydik ne olacaktı? Niye pistte 2 tane ambulans var? Sayılarının iki olması bir anlam ifade ediyor mu acaba şimdi?
80dk sıfır fasilite ve ekipman ile turlamak için $130 civarı bir para. Türkiye'yi bırak herhangi bir yerde pahalı..
Pistte benzin yok ya.
Doğru düzgün bir pist sürüşü ve ilerleme için şimdi VIP adını verdikleri open pit günlerine girmek gerekiyor.
Fiyatı bir gün içinde 4 saat için 12.500TL
2 adet 2 saatlik seans ile yapılıyor (bi ara 4 saat tek seans da dendi ama yapıldı mı bilmiyorum), yine tüm gündeki diğer şartlar geçerli. yine a b c grupları yok, yine tur bindirebildiğim ya da bana tur bindirebilen adamlarla aynı anda çıkıyoruz. aynı saçmalıklar birebir geçerli.
Ondan sonra işte akşamları insan düşünmeye başlıyor. Ben bu ülkede supersport motorla ne yapacağım ki?
Bozhane gibi Hacıllı gibi spotlar olsa orada bir süre benzer kafa yapısındaki insanlar özgürce ve yine de etrafa tehlike saçmadan gidip performans sürüşü yapabiliyorlar..
Ama bir süre sonra "egzozcu tayfa" geliyor, gürültüsü patırtısı çöpü pisliği her türlü haltı yiyor. hem oradaki sürüşler tehlikeli hale geliyor, hem de köylü bezip yolu sabote edebiliyor. (bozhane'de gecenin 2'sinde 3'ünde buluşup köye 100-150m mesafede egzoz patlatma yarışına girenlerden sonra köylüler virajlara kum döktü).
Ben de bu sene Hacıllı'da bu öküzlerden birinin kafasını dizimle alıyordum, bir tanesi de yolun yarısında u atıp götümde bitince elimi biraz çektim, o günlerden beri gitmedim bu sene.
* Sokaklar pist değildir, Hacıllı da olsa pist değildir. Hacıllı'da en fazla yüksek yatış deneyimi yaşanabilir, pist bundan ibaret değil, pistte yaptığımın yarısını Hacıllı'da yapsam amele sümüğü gibi yapışırım. Lütfen halka açık yollarda performans sürüşü yaparken nerede olduğunuzu unutmayın.
Bütün bu olumsuz noktalara rağmen herkese mutlaka piste çıkmasını öneriyorum. Fiyatı böyle olmasa yemin ediyorum Vespa'yla bile çıkarım. Gerçekten bambaşka bir tecrübe pist ve biz bu kadar motor sporu cahili ülkede böyle güzel bir piste sahip olduğumuz için yine de çok şanslıyız. Şanssızlığımız, pistin varken yok olması.
Tek ihtiyacınız tam tur bağlanabilen mont ve pantolon ve diğer düzgün koruyucu ekipmanlar, deri olmak zorunda değil.
---------- Mesajlar birleştirildi - 00:50 ---------- bir önceki mesaj zamanı 00:36 ----------
Ha bir de benim RS'te Rosso Corsa 2'ler 8500km'yi devirdi. 3 ya da 4 tam pist günü dahil bu kullanıma. Bir günde lastik bitirmek için ya inanılmaz hızlı olmanız lazım da ya da ayarsız amortisör ve yanlış lastik basıncı ile çıkmak. Ben piste ilk çıkışımdan önce amortisörlerimi ayarladım ve harika bir lastikten 8500km çıkardım. Telleri melleri falan da çıkmadı öyle, ortada rain mark geldi sadece kenarlarda hala biraz yeri var. Bir de yanaklarda pist günlerinden sonra lgbt bayrağı açılmaya başladı, renkten renge giriyor lastik
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
