Evet haklısınız kullandığım tabirler pek hoş değil ama hiç beklemediğim biyerden böyle bir muamele görünce benim de sinirler gerildi. Normal şartlarda inanın o kadar umursamaz oldum ki bu şekilde araç kullanan ve bu zihniyete sahip olan insanlara karşı. Kuryelik yapıyorum ve günde onlarca kişi üstüme kırıyor sıkıştırıyor ve bunun gibi nice hareketler. Ama bu olayı trafikten farklı bir mekanda ve beklemediğim biriyle yaşayınca bu şekilde tepki verdim.whitedeamon adlı üyeden alıntı
yorumları okumadım direkt olarak başlığı açan arkadaşın yazısını okudum. yorumu okuyup da etkilenmek vs istemiyorum. gerçi etkileneceğimi de sanmıyorum ama fotoğrafa bakınca gülesim geldi. çok enteresan gerçekten o motoru orada bırakmak. arabayla görsem herhalde sinirlendirdim ne alaka diye. motoru bırakılacak bir sürü yer var.
amacımız insanlara hakkım diyerek işkence çektirmek oldu bu ülkede. herkes birine işkence çektirme peşinde. hocanın davranışı umrumda değil başkasının hatasına bakmıyorum sadece inceliyorum insanları ve diyorum ki ne boktan bir ülke burası. herkes mi birilerien işkence çektirme peşinde olur?
bu akfa öyle bir kafa ki.
ben zaten hız sınırlarında gidiyorum en sol şeritte gidebilirim arkamdakiler ağlasın dursun. bak aynı kafa. mutlu olun bu kafayla
Bunu yayaların hepsine sordunuz mu? Ben basıyorum kalayı mesela. Ayrıca tek 1 bakış açısıyla bakıyorsunuz. Sizin "yayalara rahatsız olmayacak şekilde kaldırımn köşesine koyabildiğiniz" motoru gören başka motorcu "o koymuş len ben de koyayım" diyerek bu sefer yayaları rahatsız edecek şekilde koyabiliyor. Siz de bunun yolunu yaptınız. Zira rahatsız etmeyecek kısmı sizin motorunuz kapladı. İyi mi oldu?
Trafikte hiç araç yokkken kırmızı ışıkta geçen birinin davranışı normal görülünce önce "az araç varken geçme"ye sonra da "araç var-yok farketmeksizin bulduğu fırsatta geçme"ye doğru evrilir. Bu hep böyledir. Çünkü eve/işe/gidilecek yere hızlı ve erken varma yolu, özet olarak "kolayı" budur. Ama doğrusu bu değildir.
---------- Mesajlar birleştirildi - 21:45 ---------- bir önceki mesaj zamanı 21:36 ----------
Hem arabası hem de motoru olan birisi olarak "araç park yerine" araç park etmiş, nesine gülünecek ben anlayamadım. Hız sınırına uymayıp daha hızlı gidiyorsanız pekala sağ-sol slalom yapıp da öndeki aracı geçebilirsiniz, ha 1 kanunu ha 2 kanunu delmişsiniz, ne farkedecek. Çok da sallamayın, geçin gidin.
İşkence çektirmemek için kanunsuz davranabiliriz diyorsunuz anladığım kadarıyla. Bunu polislere/hakimlere de anlatırsanız seviniriz. Onlar da aynı kanıda olsunlar da kimse kimseye işkence çektirmek zorunda kalmasın.
O eğitimli gibi görünen ama eğitimsiz kişiye şunu söylemen yeterliydi, ben bu motor için sizin gibi mtv, sigorta, muayene vs. veriyorum devlete ve bu park alanına motosiklet koyabilirim yasal olarak hakkım var, siz bana hakkın yok deme gibi bir küçümseme veyahut uyarma hakkınız yok, yasaları çiğniyorsunuz.
bugün iş yerimin önünde motorumu temizliyordum, aslında park halinde olduğum alan çok geniş bir arabadan fazla, bu esnada bir araba yanaştı ve motorumu biraz geri alırsam park edebileceğini söyledi ben de bir baktım araba büyük bir sedan herhalde rahat bir bmw i7 türü bir şey, neyse ben de dedim ki siz buraya girerseniz ben motoru arkadaki aracın dibine kadar sokmak zorunda kalacağım bu sefer de o araç çıkarken benim motoruma da zarar verebilir devirebilir, yani neden bu riski alayım? Adam da biraz bozuldu ve gitti sonra hatchback bir araç geldi ona yer verdim girdi, şimdi adam belki evet koca bir alanı işgal ettiğimi düşünmekte haklı gibi görünebilir ancak benim oradan motoru kaldırmam ya da çok sıkıntıya girecek kadar dara sokmamı düşünmesi de saçmalık, böyle bir hakkı yok ben de bu yollar park yerleri için vergimi veriyorum, istediğim gibi koyabilirim, aslında bizlerin motosikletlerimizi kaldırımlara koymak tercihimiz ki, arabalara kolaylık tanıyan motorlardır, yoksa bu fedakarlığı yapmasak yasal olarak en ufak hakları yok, çünkü bu bir araç, o alana sığarsa tır da, 100 cc motosiklet de koymak hakkımız.
Site içerisinde kısa süre parklarda 5 metrelik kaldırımın en kenarına çöpün yanına parkediyordum.
Yazın başında evin otarafta müşteriye gittim.
Dönüşte işyerine gitmeden kızımla bir dondurma yiyeyim dedim.
12. dakikada güvenlik geldi.
Şikayet varmış.
Bende o günden beri motoru aynen başlığın ilk resmindeki gibi ortalayıp parkediyorum.
Bir gün yine şikayet var diye güvenlik geldi.
Karar verin bana öyle gelin. Yada burayı ikiye bölüp motosiklet parkı yapalım dedim.
O günden beri kimse ilişmiyor
Burda bence motosikleti araçtan saymama durumu var, bu uyarıyı yapma hakkını kendinde gören yarın akan trafikte gelir motosikletilinin şeridine dalmakta bir sakınca görmez, park yerlerinde araçların olduğu yeri tam ortalayarak park ederim, ayrıca motosiklet park yeri varsa gider oraya park ederim, trafikte de aynı şekilde şeridi ortalayarak sürerim.
vallah bu konuda aynı kafa olmamız imkansız. 2007 tarihli olduğunu varsayarsak abim veya babam yaşında adamsınız belki de. örnek vereyim geçenlerde babamla sol şeritten akıp gidiyor. dedim sağ da boş ve hızın bir sağ şerit için iyi gayet iyi gideriz. yok ben gayet hız sınırındayım. beni sollayıp geçecek ve kuralı ihlal edeceklerse etsinler dedi bitti. bilmiyorum bana bu kafa biraz farklı geliyor. ben biraz birbirimizi kırmayalım güzelce yaşayalım dediğim dedik olmayalım kafasında biriyim.
ben kimseye laf atmam. biri neden motorunu o kadar açık alana park etti demem.
ben soldan akıp giderken önümde biri varken ve bana yol vermiyorsa sinirlenirim ama inanır mısın arabada hayatım boyunca selektör yapmadım çünkü yapmam. kimseye ne laf atmakla uğraşırım ne de moral bozma derdindeyim sevmiyorum bunu. mutlu olmayı ve etmeyi seven biriyim. yani "yok kural böyle o zaman uymayacaksa gitsin kendisi çiğnesin banane" bana göre değil. orada motoru sokacak yer varken ve arabalar için yer azken arabanın yerine koyuyorsak bu kural mı? kural ama işte benim gönlüm buna uygun değil. laf yapar mıyım? yapıp yamayacağım gayet açık şekilde yukarıda belli.
sabahlara kadar tartışsak bu konuda anlaşamayız kafa yapıları farklı. iyi günler dilerim
Bu devirde etrafımız ork'larla sarılıyken haklı olmak değil beladan uzak olmak önemli. Yani siz motorun başındayken o gelmiş ama siz yokken gelip arbasıyla çarpabilirdi de. sonra nereden bulacaksınız adamı da hesap soracaksınız. Tamam haklısınız, motosiklet de bir araç, park yerleri bizim de hakkımız ama haklar konusunda medeni bir yer değil buraları. Adam kibarca söylese zaten yer verirdiniz tamam ama kibarca söylemeyip siz yokken motorun yerini değiştirmeye de çalışabilirdi, yerini değiştirirken kırabilirdi de.
En ufak harekette öten alarmlı disk kilidi olursa yerini değiştiremezler ama o zaman da diski yamultma tehlikeleri var.
Vay be, ne profesyonelce bir davranış... Her yere koyabileceğin motosikleti "ben de vergimi ödüyorum, benim de haklarım var" kafasıyla bir araçlık yerin ortasına park etmek. Tamam anlıyorum medeni insanlarsınız ama park yeri bol değilse, birileri o motor orada olduğu için turlaya turlaya park yeri arıyorsa buna düşüncesizlik, bencillik denir. Biraz ince olun (ki üslubundan öyle olduğun belli), iyi insan olun, motorcuları antipatik göstermeyin.
Adam seni uyarmış sende gerekli açıklamayı yapmışsın olay bitmiş.Bu kadar ufak sorun bile olmayan şeyleri kendinize dert etmeyin.
---------- Mesajlar birleştirildi - 08:45 ---------- bir önceki mesaj zamanı 08:36 ----------
İncrlikle incirliği karıştırmayın. Çocuk yazmış motosiklete özel park yeri yok diye. Bizde araba kullanıyoruz bizde park sorunu yaşıyoruz ama böyle yerde motosikletli park etti diye gıkımı çıkarmam. Hatta ben ne yapıyorum böyle olduğu zaman motoru yan tarafa yanaştırıyorum ki başka motorluda gelip adam gibi düzen içinde park etsin.
Arkadaşımızın bu konudaki sıkıntısı bir bilim insanının tutumu olduğunu anlıyorum. Aldığı unvan ile insanlara yukarıdan bakan ve kibirli bir tavırla yaptığı uyarı hiç hoş değil. Normal bir dille uyarıda bulunsaydı eminim bu konu başlığı açılmayacaktı bile.
Bir de ben istediğim yere park ederim diyen arkadaşlarımız ile engelli park yerine park edenlerin zihniyetinin aynı olduğunu düşünüyorum. Herkesin belli hak ve özgürlüğü var. Ama sizin özgürlüğünüzün bittiği yerde başkasının özgürlüğü başlar. O yüzden isteyen istediği yere park etmesi doğru değil.
Öyle yapa yapa motoru taşıttan saymıyor millet.
---------- Mesajlar birleştirildi - 09:24 ---------- bir önceki mesaj zamanı 09:20 ----------
Çizgi içine sığıyorsa tabii ki motosiklet kısmına park edebilir otomobil de.
Mesleğini yapmanın bilinciyle hareket edenleri tenzih ederim.
Fakat bir baltaya sap olamayıp "akademisyenim" kimliğitle var olmaya çalışanlar türedi ne yazıkki.
Kızım okulunda var böyle bir tane. Üniversitenin resmi gazetede yayınladığı ders geçme yönetmeliğinden bihaber kadıncağız.
Artık sonunda devreye girmek hasıl olduğunda,
Kadına "hanımefendi, bahsettiğiniz gibi seçim yapıldı" diyorum.
Kadın : "Hanımefendi değil, Hocam lütfen, burada hanım bey değil 25 yıllık deneyimli bir akademisyen olarak bulunuyorum, bilginize" !!!
Dilimin ucuna kadar geldi ama kızım üzülmesin diye sustum.
"Ulan salak kadın,
Ben üniversitede okurken bir kez bile eğitmenlerime hocam diye hitap etmedim.
Herzaman Ahmet bey, Filiz hanım hitabında bulundum. Bir kez bile kompleks gösteren çıkmadı.
Mezun olduktan sonra bile görüştük o eğitmenlerle.
Olsan olsan kızımın eğitmeni olursun. Benim eğitmenim değilsin.
25 yıllık akademisyen olabilirsin. Bende 35 yıllık mühendisim. Aynı zamanda eğitimde veriyorum.
Bir kez bile böyle bir kompleksim olmadı"
Ne yazık ki baltaya sap olamamış kompleks çok etrafta...
Otopark konusundaki saygıda elbette hem fikirim.
Elbette eşit koşullarda olmak kaydıyla.
Motosiklet parkı diye otoparkın en ücra köşesine yer açıyorsan ben orada yokum arkadaş.
Madem yer açıyorsun, o zaman eşdeğer yerlerde olacak diğer araçlarla.
Motosiklet parkı diye beni tepesinde patlak boru olan daracık yere yönlendiriyorsan ben yine yokum.
Evimin önüne motosikletimle durup, arka ve yan çantalardaki pazar alışverişini eve çıkarmak için
5 dklığına durduğumda dat dat yapıp sen çekil ben parkedeceğim diyorsan ben yine yokum.
Saygıysa, saygı eşdeğer olmalı.
Ne yazıkki bizim memlekette saygı gösterdikçe tepene biniyorlar.
Çünkü artık o gösterdiğin saygı, karşındaki gözüyle kazanılmış hak olarak kabul ediliyor...
Arkadaşlar bazılarınız etikten ahlaktan kibarlıktan bahsedip öğütler vermiş. Bu forumda bu başlığı okuyup cevap yazan çoğu insan da farkında benim motosikletimi kolayca başka yere koyabileceğimi insanlara kibarlık yapmak gerektiğini iyi bir insan olunmasını. Lakin toplumsal ahlakı bir kenara koyduğunuz zaman benim motosikletimle gelip arabasını park eden birine "çek arabanı ben motorumu oraya koyacağım" dememle aynı şey. Onların istediği gibi motosikleti kaldırıma, kapının köşesine, kantinin altına vs gibi yerlere koydukca onlar bizi araçtan saymıyor. Senden yer istemeye haklı diyen arkadaşlar da bir gün motosikletle trafikte giderken şeridinize girip sizi sıkıştıran adama da evet abi şeridimi ihlal etmekte haklısın dersiniz umarım .
Park yeri bol değil miymiş? Bol olmayınca park alanı yerine sağa sola koymak mı zorundaymışız yani?O incelik sonra göreviniz, zorunluluğunuz oluyor, zaten olan/kazanılmış hakkınız elinizden alınıyor. Ve siz de bunu savunuyorsunuz. Peki.
Asıl sizinle sabaha kadar tartışılır/konuşulur/fikir alışverişi yapılır, anlaşmamıza/aynı fikirde olmamıza gerek yok
Ben de genelde sizin mantığınızdayım: yukarıda babanızın örneğinde ben de yol verirdim, geçsin gitsin diye. Ancak burada olay "bunu yapma seçeneği"nin bana ait olması, karşıdakinin zorlaması olursa benim de nevrim dönebiliyor. Zaten sıkışık/kilit yolda sürekli selektör yapıp(taciz edip) geçmek isteyene yol verip yine birlikte 30km/s hızda bile gidemediğimiz yolda tamponuna 10 dakka yapışıp selektörlemişliğim var. Fren yaparsa kaza yaparız, arkadan koyarım, arabam pert olur, hatta ben yanlışlıkla fren yerine gaza basabilip sürükleyebilmeyi de göze almış olabilirim o durumlarda. Öyle nevri dönebiliyor bazen insanın ne yazık ki.
Daha önce de başka başlıklara yazmıştım; ben 2 sene motoru nizami kullandım, hız sınırları içinde yumuşak hareketlerle vs vs . Bu sürede arkadan sağdan soldan sıkıştıran mı dersiniz, arkama 30 cm yaklaşan mı dersiniz, kaldırımdan gitsene burada ne işin var diyen mi dersiniz.... Önüme bakmaktan çok arkamdan gelecek tehlikeler için aynalara bakmak, arkaları kontrol etmek durumunda kaldım.
5 senedir o size söylediğim o "sağ-sol slalom"u motor kullanırken kendim yapıyorum. Trafik akış hızının da %10-20 üstünde gidiyorum. ki arkadan görMEdiğim tehlikeler yerine önümden gelecek ama gördüğüm tehlikelerle başbaşa kalayım en azından. Çünkü buradaki trafik düzeni bunu gerektiriyor ancak bu keyfekeder davranışın sınırı herkese göre değişeceği için yaptığım aslında doğru değil. Ve bunun için suçlanırsam bahane sunmam, itiraz etmem. Ama oraya doğru evrildim ne yazık ki.
Başlangıçtaki olayda park yerinde araç park yeri az-çok belirtilmemiş, belki de adam yakına parketmek istedi ancak edemediği için ve motoru küçük gördüğü için içerledi. Hadi park alanı az diyelim, bu durumda motoru başka yere koymak "benim seçimim"dir, nezaketimdir. Ama görevim/zorunluluğum değildir. Ancak bu durum sonrasında genelde yanlış yorumlanıp "motoru buraya parketme, buna hakkın yok" olayına dönerse o park alanına yerinden kolay kolay kaldırlamayacak işe yaramayan bir römork satın alır parkederim.
Yaş 40 oldu bu arada(yaşlanmışım arkadaş)
Sorun nezaketle-kazanılmış hak arasındaki ayrımda.Başlangıçtaki olayda park yerinde araç park yeri az-çok belirtilmemiş, belki de adam yakına parketmek istedi ancak edemediği için ve motoru küçük gördüğü için içerledi. Hadi park alanı az diyelim, bu durumda motoru başka yere koymak "benim seçimim"dir, nezaketimdir. Ama görevim/zorunluluğum değildir. Ancak bu durum sonrasında genelde yanlış yorumlanıp "motoru buraya parketme, buna hakkın yok" olayına dönerse o park alanına yerinden kolay kolay kaldırlamayacak işe yaramayan bir römork satın alır parkederim.
Yaş 40 oldu bu arada(yaşlanmışım arkadaş
İşyerinin altında ocakbaşı var. Adamlar gündüz bomboş. Akşamları hınca hınç dolu oluyor.
Bizim arabalar sabah yanaşır kapının önüne, bir gün önceden artan malzemeyi bırakır, alınacak yeni malzemeleri alır giderler.
Gündüz bir veya iki araba olur kapının önünde. Akşamsa araba kalacaksa bile olabildiğince sokağın sonlarına parkettiririm.
"Ocakbaşıda para kazanacak, o da esnaf" derdim hep.
Bir gün bir ilin emniyet müdürü aradı. "İstanbula geliyoruz, bir kahvenizi içmeye uğrayıp varsa yeni teknolojileri dinlemek isterim" diyor.
Yolda başka bir yerlere uğrayınca bunlar epeyce geç geldiler. Araç sivil. Bir Doblo.
Araçta bir şoför, bir koruma var. Kendisi yardımcısıyla yukarıya geldi.
Korumalar aşağıda. Korumalarada kahve, su gönderdik.
Bir pandomim koptu aşağıda.
Ocakbaşındakiler arabanın bize geldiğini söylemesine rağmen korumalara "buraya parkedemezsiniz" diye pislik yapmışlar.
Üstüne bizede gelip buraya araba bırakamazsınız laga lugası yaptılar.
Ardından açılan bir telefonla ocakbaşındakilere neler olduğunu sanırım anlatmama gerek yok.
Aradan bir kaç zaman geçti. Ben arabamı bir binanın cep şeklindeki park yerine bırakmıştım.
Oradanda motorla kazdağlarına geçtim.
Ocakbaşındakiler yandaki çelik kapıcıyla bir olup benim araba hakkında 155'e şüpheli araç ihbarında bulunmuşlar.
Üstelik bunu 2 kez yaptılar.
Dönüşümde önce haklarında 155'e asılsız ihbar yapıp emniyet birimlerini işgal etmekten işlem yapıldı.
Ardından bir gece birdenbire eski püskü bir 35NC kamyonet peydah oluverdi binanın önünde
O kamyonet 3 gün yerinden kalkmadı.
O gün bugündür derslerini aldılar.
Uzun oldu ama, ne yazıkki nezaketen yaptıklarınız bir zaman sonra zorunluluk haline getirilmeye çalışılıyor.
---------- Mesajlar birleştirildi - 10:54 ---------- bir önceki mesaj zamanı 10:50 ----------
Sol şeridi işgal eden biri varsa hiç uğraşmam.
Önce sağ şeride geçer hızımı bir miktar düşürürüm.
Sonra gaza basıp sağdan geçer giderim.
Siz sağdan gidiyorsunuz.
Solda giden yavaş aracın sağından geçmek suç değil.
Suç olan, soldan giderken önünüzdeki aracı geçmek için sağ şeride geçip, sağından aracı geçmek.
Yada soldan sağa, arabayı geçip, tekrar sola önüne geçmek.
Bunlar suç.
Olağan gidişinizde sağdan geçmekse suç değil.
Tabi bunun için bir süredir sağda seyrediyor olmanız ve soldaki araca uzaktan yaklaşıyor olmanız gerekli.
Olağan gidişte sağdan geçmek suç değil, ama o ayrı konu. Çok şeritli yollarda en sol şerit sadece sollama için kullanılır, sürekli işgal edilmez.
Sollama yapan araca 50 ile gitse bile ilişmem. Belki arabası o kadar yapıyordur. Ama sollama yapmıyorsa ve 100 ile önümü tıkıyorsa selektör ile uyarırım. Yine anlamıyorsa korna çalarım. Hala daha anlamıyorsa sizin yaptığınız gibi yaparım. Farklı olarak bir süre sonra sol şeride geçip yavaşlar, onu arkama alır, selektör ve kornanın keyfini çıkarırım.
Şu an bu konu içerisinde 2 kullanıcı var. (0 üye ve 2 misafir)
