İnsanlar 50 cent zama belediye binası yıkarken.(Gerisi konu içinde)
Reklamlar
-
05 Haziran 2021, 23:44
#1
Abilerim ablalarım kardeşlerim başlıkta belirttiğim gibi katlanması bukadar güç olaylar karşında nasıl bukadar sakin olabiliyoruz.Artık alıtşığımızdanmı yoksa ... ... davası olmazdanmı yoksa sesini çıkaranın(tabir-i caiz ise) silivriyi boyladığındanmı MUZ CUMHURİYETİ yiz yemin ederim başka bir açıklaması yok.
Not:Bu konu altında okadar kin nefret kusmak istediğim konu varki ama sadece bunları yazıp bırakıyorum artık ben anlatmaktan yoruldum.Herkeste farkında biliyorum ama kim ne düşünüyor onu merak ettim bu konu altına gelip bilmiş bilmiş konuşup ağzına kürekle vurmak istediğim arkadaşları da bekliyorum.
Reklamlar
-
06 Haziran 2021, 08:32
#2
Bünye bağışıklık kazandı.
-
06 Haziran 2021, 08:50
#3
Ben bunu toplumsal karaktersizlik olarak degerlendiriyorum.
İnsan, dogal gelisim surecinde cocukluktan itibaren etrafini kesfetmeye, her an yeni seyler deneyimlemeye baslar. Bu deneyimlemer sonucunda, sevdigimiz renkten, tercih ettiginiz muzige, karakterimiz olusur.
karakteri, sinirlari belli olan bir sehir haritasi olarak gozunuzde canlandirin. O sinirlar bizim kisisel alanimiz olur.
Ne zaman ki birisi o sinirlari ihlal ettiginde, tepki gosteririz. Bizimle iletisim kuran insanlar, bir sure sonra bizi tanir, rengimizi bilir ve sinirlarimizi görür.
Yalniz bizim toplumumuzda, buyurken hicbir zaman yeterli ozgurluk verilmedigi icin, o sinirlar maalesef ya olusamaz, yada eksik olusur.
Etrafiniza bi bakin. 10 kisiden 9 u karakteri olusmamis, sinirlari belli olmayan insanlar. Her girdigi kabin seklini alan, bukalemun gibi renk degistiren hocayla hoca, sucluyla suclu olan insanlardan olusan bir toplumuz.
Bu sebepten dolayi bizim ulkemizde dogru-yanlis arasinda bi ayrim yok. at izi it izinene karismis. irkcilik, hirsizlik, saygisizlik, taciz ve diger ahlaksizliklar toplumun iliklerine islemis, hatta normallesmis bile.
Bireysel olarak karaktersiz olan insanlar, bir araya gelince maalesef toplumsal olarak karakterli olmuyor.
Diyecek cok sey var da neyse.
-
06 Haziran 2021, 09:42
#4
Niye şikayet ediyoruz ki muz cumhuriyet falan gibi sözlerle.
Bu günlere bu durumlara gelmeyi biz istedik. Önümüze sandık konuldu seni kim yönetsin, kim temsil etsin nasıl yönetilmek istiyorsun dendi.
Bizde en büyük başkan bizim başkan oley, oley, oleeey dedik ve seçtik.
Şimdi yaptığımız seçimlerin mesuliyetini yüklenme olgunluğunu gösterme zamanı.
-
06 Haziran 2021, 10:13
#5
Hükümet suan bildigin dalga geciyor insanlarla.
Sülü diyor ki almanya amerika aşı konusunda bizi kızkanıyor. Ulan asiyi bulan onlar biz onlardan satin almisiz. Bu dünyada da öteki dünyada da iki ellerim yakalarında. Zaten covidi o kadar iğrenç ve miğde bulandırıcı yönettiler ki hayatımda hicbiseyden bunlardan nefrer ettigim kadar etmedim
-
06 Haziran 2021, 11:25
#6
kötüye
emek, değer, zaman, cevap, ilgi, sevgi, nefret...
vermeyelim
iyi
kıblemiz olsun
-
06 Haziran 2021, 11:52
#7
Düşünmemekten tabii ki. Adam/Kadın sorulan soruları bilmiyor ama dünya bizi kıskanıyor diyor. Düşünmüyor ki çevremdeki binlerce kişi benim gibi, hayatı kahveye gitmek, güne gitmek, TV izlemekten ibaret, bilgisi ancak benim kadar. Gavur habire okuyor, kültürel faaliyetlere katılıyor. Kullandığımız herşeyi onlardan alıyoruz. Bizim neyimizi kıskanıyor diye düşünmüyor. Yav gavur şatafat içinde yüzen Arapları bile sabah akşam düşünmüyordur.
Bizim neyimizi kıskanacak?
-
06 Haziran 2021, 22:27
#8
Yorum yazan bi kaç kişide olsa benimle ayno düşünceleri paylaşmaları azda olsa mutlu etti beni.Demekki tek değilim.
-
06 Haziran 2021, 23:27
#9
O en ufak sorunda belediye binası yakan, ülkenin meclisinin önüne gübre yığan, kamyoncuların yolları tıkadığı ülkelerde sınıf bilinci var. Haliyle herhangi birinin başına bir şey geldiğinde mesela gübre fiyatları artınca bir tek çiftçiler değil bütün kesimler bu yalnızca çiftçilerin sorunu demeyip onlara destek olup ülkede hayatı durdurduğu için şu an bu kadar iyi seviyedeler. Bide böyle bir şey yok. Herkes kendine muhalif. Böyle herkes sadece kendi derdi için olur da ayaklanırsa da az sayıda kişiyi kolayca ezebiliyorlar.
Gelişmiş ülkelerde bizim buradan hayretle bakıp keşke bizde de olsa dediğimiz demkrasiyi bile yeterli bulmayan anarşistler seçim zamanı sandık basıp yakıyorlar, bizim ülkemiz anarşistleri de keşke sandık basıp yakabileceğimiz demokrasi ortamı olabilse deyip seçimlerde sandık görevlisi oluyorlar.
-
07 Haziran 2021, 10:46
#10
espresso adlı üyeden alıntı
O en ufak sorunda belediye binası yakan, ülkenin meclisinin önüne gübre yığan, kamyoncuların yolları tıkadığı ülkelerde sınıf bilinci var. Haliyle herhangi birinin başına bir şey geldiğinde mesela gübre fiyatları artınca bir tek çiftçiler değil bütün kesimler bu yalnızca çiftçilerin sorunu demeyip onlara destek olup ülkede hayatı durdurduğu için şu an bu kadar iyi seviyedeler. Bide böyle bir şey yok. Herkes kendine muhalif. Böyle herkes sadece kendi derdi için olur da ayaklanırsa da az sayıda kişiyi kolayca ezebiliyorlar.
Tam tersi olduğu için olabilir mi? Batı'nın bireyselliği hepimizin malumu. Sonuç olarak her kes kendi çıkarını korumak için sonuna kadar savaşıyor , bu da sınıf bilinci oluşturuyor ve ve toplumsal uzlaşma zorunluluğu doğuruyor. Bizde bireysellik yok , ümmet - sürü olmak var, böylece sürü başı nereye, koyunlar oraya, kimse kendi çıkarının nerede olduğundan habersiz.
-
07 Haziran 2021, 11:15
#11
Artık umurumda değil
Batıyorsak batmaya devam edelim
Bu ülke uzuuuuuuuuuuuuuuuun bir süre düzelmez bu yönetim değişmediği sürece
Kısaca kendinizi kurtarmaya bakın
Dua edelim sonumuz venezuela gibi olmasın
Bu arada bu gün 25 tl vergi ödedim.
-
07 Haziran 2021, 13:17
#12
Bu konu geçmişe dayanan toplumsal psikoloji ve kültürün etkileri ile ilgili.Toplumumuz hala kafa yapısı olarak geçmişte yaşıyor.Hala padişahlık ile yönetildiğini zannediyor.Eskiden halk devlete hizmet ederdi.Modern demokrasinin olduğu toplumlarda devlet halka hizmet amacıyla kurulmuştur.Modern toplumlarda demokrasi seçim ile bitmez,seçtikten sonra devlet yaptığı yanlışlara tepki göstermek,hakkını aramak,modern demokrasinin gereğidir.Ne yazık ki bizim toplum,yöneticiler ağzına s.çsada,yetkilerini kötüye kullansa da,ülkeyi kötüye götürse de "Allah devletimize zeval vermesin" der sineye çeker.Yada "aman başım belaya girmesin,ben mi kurtaracağım ülkeyi der" korkudan sesini çıkarmaz.İşte bu ilkel ve korkak düşünce yapısı bizi buralar getirdi.
Bu şekilde korkudan hiç bir şeye ses çıkarmayan ,sürekli haline şükür eden toplumlar günü gelir elinde avucunda şükredecek bir şeyi kalmaz.
-
07 Haziran 2021, 13:37
#13
Evet haklısın, Ülkede zam yapılınca sesimizi çıkartmıyoruz. Ama burda sıkıntı zam yapılması değil. Ülkeyi iyi yönetememek ekonominin içinden geçip eflasyonun tavan yapması sonucu işletmeler yerine koyma maliyetleri yüzünden zam yapmak zorunda kalıyor. Aslında bu zam değil eflasyonun bi sonucu. Burda Zam yapana değil ülkeyi bu hale getirenlerden hesap sormak lazım.
ABD veya AB'de eflasyon çok az olduğu için 50 cent zam onlarda göze batıyor.
-
07 Haziran 2021, 13:48
#14
Aslında 12 Eylül öncesi bu toplum çok farklıydı , hem politikacılar daha kaliteli, zeki ve kültürlü idi , hem de halkta itiraz kültürü ve hakkını arama coşkusu vardı. Sendikalar , grevler, demokratik kurumlar. (Bu işin böyle yürümeyeceğini anlayan bazıları iç savaş çıkarttı) Generaller bunu kökünden halletti , öncüleri idam ettiler , takipçileri hapse attılar , Üniversiteleri boşalttılar, tarafsız kitleyi de imam okulları açarak oralara yönelttiler , sonuçta ortaya çıkan ürün bu gördüğünüz oldu işte. Başardılar mı? Eh , epeyce başardılar.
-
07 Haziran 2021, 14:27
#15
80 milyonluk ulkede, herkes normal ahlakli karakterli ama merkezi ve yerel yonetimlerde soz sahibi 15-20bin kisi mi yolsuz?
Ne hikmetse koltuga oturanlar biranda hirsiza donusuyor bak sen su ise..
Ulkemizin sorununu "bizi yonetenler" olarak ele alarak hata yapiyoruz, kendimizi kandiriyoruz, icimizi ferahlatiyoruz.
Ulkemizde insanlar ikiye ayrilir.
1-elinde firsati olup calanlar
2-firsati olmadigi icin calamayanlar.
Birbirimizi kandirmayalim.
Adamin biri bu forumda "devlet arazisine nasil cokerim" diye baslik aciyor, bilmem kac kisi akil veriyor, sonra ayni kisi vay efendim bu politikacilar hirsiz.
Trafikte baska aracin onune gecmek hirsizlik degilmi? memurun mesaiden calmasi? ticaretteki aldatmacalar? torpil?
-
07 Haziran 2021, 15:27
#16
drtayfun adlı üyeden alıntı
Tam tersi olduğu için olabilir mi? Batı'nın bireyselliği hepimizin malumu. Sonuç olarak her kes kendi çıkarını korumak için sonuna kadar savaşıyor , bu da sınıf bilinci oluşturuyor ve ve toplumsal uzlaşma zorunluluğu doğuruyor. Bizde bireysellik yok , ümmet - sürü olmak var, böylece sürü başı nereye, koyunlar oraya, kimse kendi çıkarının nerede olduğundan habersiz.
Ben bizde bireysellik var demedim, her kesim kendi derdi için bölük börçük itiraz ediyor derken bizde kesimler brilik içinde değil her kesim kendi cemaati içinde. Hatta sol gruplar bile on bin parça halinde hepsi kendi küçük iktidar alanında, kendi hiyerarşisi içindeki yerinde. Bireysellik yok bizde. Keşke olsa. Bireysellik aslında iyi bir şeydir ama bize kötüymüş gibi anlatılıyor. Gerçek, aklı başında bireyci insan kendi başına hiç gücü olmadığının da farkına varır, sınıf bilinci ile toplum olarak uzlaşılırsa iyi bir toplum içinde yaşamanın bireye de daha iyi gelecğeini anlar. "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz" diye slogan atan solcuların bile çoğu bu durumdan bihaber, bireycilik deyince ürküyorlar. Bireycilik iyidir, birey olmadan toplum olunmaz ancak cemaat, ümmet, sürü olunur. İnsanın doğası zaten sürü hayvanı, aklımızla bu doğamızdan çıkıp birey olduğumuz farkedip özgür bireylerden oluşan toplum olmamız lazım.
Başka bir konuda da yazmıştım, birey olmanın haliyle birtakım şeylere isyan edebilmenin en büyük engeli de o çok süper dedikleri aile yapımız. Bizdeki doğu tipi aile yapısı değişmeden bir cacık olmaz sürü halinde devam ederiz.
-
07 Haziran 2021, 17:41
#17
Buradaki iki mesaja beğeni attım. Çünkü haklılar. Mesela AKP hükümeti olmadığı gibi çözüm de oraya gelecek başka bir parti değil. Halk olarak adaletin peşinde koşmaz isek, hatalarımızı bırakmaz isek değişim olmaz. Herkes ailesine sahip çıksın abiler.
Yüce Kitap'tan bir ayetin mealinin bir kısmının:
"...... Kendilerinde olan (iyi hâl)i değiştirmedikçe, şüphesiz ki Allah, bir kavme olan(ni'metin)i değiştirmez. ......" (Ra'd Suresi 11. ayet)
-
07 Haziran 2021, 17:51
#18
Arkadaşlar Akp'den ve zihniyetinden nefret eden birisi olarak bence Akp gittiğinde yerine gelen Bkp,Ckp dönemlerinde de değişen farklı birşey olmayacak. Bizim insanımızda, insanımızın kalitesinde, insanımızın zihniyetinde, insanımızın karakterinde problem var, tabi bu dediklerim herkes için geçerli değildir elbet. Çoğunluğumuzu betimleyen bir film karakteri arasak, en iyi seçim "Kolpaçino Özgür" olurdu.
-
08 Haziran 2021, 09:15
#19
Çok da öyle değil. Eski zamanları yaşamış biri olarak , ekonominin çok çok kötü olduğu zamanlarda bile bu ülke insanının çoğunluğu namuslu , çalışkan , vefakar, kadirbilir ve yardımsever idi. 12 Eylül sonrası her şey büyük bir hızla kirlendi. Sistem meselesi. Düzelir , yeter ki o sistemi kuracak birilerini bulabilelim ve başa getirebilelim. Şu an yok ama bu hiç olmayacak demek değil.
-
09 Haziran 2021, 12:24
#20
ben tüm ürünlere zam yapılmasına karşı değilim. olabilir. enflasyon var vs. yapılır. yapanlar haklılar.
ama karşı olduğum şey. ürünlere yapılan zam kadar da benim maaşıma zam yapılmaması. şimdiye kadar bir çok
iş yerinde çalıştım. asla enflasyon oranının üzerinde zam alamadım. zaten açıklanan enflasyon oranı gerçeği
yansıtmıyor. bu durumda reelde alım gücüm sürekli düşüyor. motosiklet fiyatlarına endekslesinler açıklanan enflasyon oranını. :D
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)