Scooter araziye girince anlarsın. Arabada otomatik seviyorum ama motosiklet manuel.
Scooter araziye girince anlarsın. Arabada otomatik seviyorum ama motosiklet manuel.
Aslında aynı durum arabalar için de geçerli. Spor otomobiller genelde manuel. Ulaşım maksatlı binek otomobiller otomatik.
Bir İstanbullu olarak manuel araba tercih edene bir garip bakarım açıkçası; yeri geldiğinde 1 km yolu 45 dk'da aldığımız tarz trafikte, işten eve dönmek için 2 saat araba kullanma ihtimali olan bir yerde manuel tercih etmek akıl kârı olmasa gerek...
Tersi de motosiklet için geçerli; scooter kullanarak başladım ve özellikle kışın scooter'ın avantajı çok büyük kabul ediyorum, ama yine de otomatik vitesli motosiklet kullanmak istemem: Şerit paylaşarak, aralara girerek, emniyet şeridi - bariyer arası boşluk kullarak sürdüğüm ve çok dar mahalle araları hariç trafiğe takılmadığım için otomatik vitesin avantajı kayboluyor. Onun yerine manuel vitesin verdiği daha yüksek hakimiyet imkânını tercih ediyorum.
Ayrıca otomatik vites bozulma ihtimali daha yüksek ve böyle bir ihtimal gerçekleşirse çok daha fazla masraf çıkartabilecek, motora ekstra ağırlık ekleyen bir risk unsuru, gerek yok yani. (Ek olarak genellikle scooterlarda daha sık balata ve kayış değiştirmek gerekiyor...)
Işıklar haricinde pek vitesle işiniz yok ki olsa dahi sol ayağını 1 2cm kaldırıp indirmek yaptığımız bu kadar zor gelmemesi lazım
Sanki her motorun otomatiği var da vatandaş özellikle kendisi vitesliyi seçiyor.
1. yarım debriyajla drift yapabilirsin. :D
2. teker yapabilirsin. :D
3. ışıkta roket gibi kalkabilirsin.
4. trafikte sıkıştığın bir anda canını kurtarmak için vitesi küçültüp gazi kökleyerek hayatını kurtarabilirsin.
5. çoğu zaman kendini bir gp yarışçısı gibi hissedersin.
bunların hiç birini otomatik vitesli bir motorla yapamazsın. :D
Bungie jumpingin de bir mantığı yok ama adam yapıyor. Zevk meselesi. Vitesli motor da öyle.
https://youtu.be/TYwA8GXddmQ?t=147
birde bu olay var :D
Bazen marşa basınca motor çalışmıyor. Bundan dolayı motorun arkadaki motor ayağı var var vurduruuorum çalışıyor
---------- Mesajlar birleştirildi - 11:49 ---------- bir önceki mesaj zamanı 11:45 ----------
İlk motorum revival.o motorla trafiğe çıkma heyecanını üzerimden attım trafik reflekslerim oluştu .Evet ara ara kucumsediler. Vitesli motor hiç kullanmadım.
Revival falan motor değil dostum. Ha söylede bir gerçek var. İstanbul dışında yaşasam kesinlikle bir mt25 yada MT07 alırdım. Ama malum Küçükçekmece avcılar trafigi beni İstanbul'da scooter kullanmaya itiyor. Nmax 155 im var İstanbul içinde de e5 te temde gayet yetiyor. Şuan istesem xmax 250 de alabilirim ama büyük motorla istanbul içerisinde fazla uğraşmak istemiyorum. Ama vitesli motorun zevki bambaşka birşey. Artciyla sürüşü daha rahat jantlar büyük daha az hissediyorsun herşeyi motora sen hukmediyorsun. Dizlerinin arasında kalan depo sana guven veriyor. Ama kalabalık şehirde ızdırap oluyor ve çok yoruyor.
Bütün arabalarım otomatikti(tork konvertörlü, dsg, tek kavrama, cvt) Hepsinin çalışma mantığını bilirim ve kuralına göre kullanırım.
Ama olay motora gelince orada durmak lazım. Scooter adı üstünde bir motosiklet değildir. Onun ruhunu yansıtmaz. Dinamikleri çok farklıdır. Burada tek tek yazacak değilim. Biraz araştırmak lazım.
Scooter kullananların büyük kısmı parası araç almaya ya da yürütmeye yetmeyen motosiklet ruhuna uzak olan, onu taşıt olarak kişilerdir.(Büyük kısmı, hepsi demiyorum.)
Adam motosiklet ruhundan uzak 50lik motorlu BİSİKLET ile gelmiş benim zevkimi sorguluyor. Ve bir de burada böyle bir topic açmayı kendine hak görüyor.
İpler elimde olacak aga.. Ben ne istersem onu yapacak..Ne o öyle , çevir gitmesini bekle...
Sen hiç fitesli motora binmedin ellaham...
Hem otomatikle tekeri de zor yaparsın...
bu tamamen kişinin kullanım zevkiyle alakalı.günümüzde otomobillerde otomatik vites kullanımıda çok arttı ve motor kullanımında da vitessiz kullanım daha fazla tercih ediliyor.şehir içi için skuter kullanmak bu yönden avantajlı ancak uzun mesafeli yolculukar içinde yüksek cc skuter zaruri.
daha eski kafa olanlar,yollara manuel vitesli arabalarla başlayanlar için manuel vites her zaman candır.benim gördüğüm 25 yaş altı kitle otomatik ve vitessiz araçları çok daha fazla tercih ediyor ama 25 yaş üzeri olanlarda vitesli araç kullanım oranı çok daha yüksek.
zaten 10 yıla kadar motor dünyasında elektirikli modeller damga vuracağı ve klasik içten yanmalı motorların tarihe karışacağı bir döneme girdiğimiz için motosiklet modellerinin tümü skuter gibi vitessiz olacak.yani şuan vitesli motor kullanan herkes bir devrin son temsilcileri gibi.bugün yeni doğmuş bebekler için büyüdükleri zaman vitesli araç diye bir kavram olmayacak..
Senelerce vitesli kullanmış bir motosikletçinin, scooter'a geçtiğinde yahu ben senelerdir hamallık yapmışım dediğinide okudum internette,scooter kullanıp vitesli motosiklete geçince o neymiş yaaa tatlı su motoruymuş dediğinide. Dolayısıyla bu iş zevk,tercih ve bütçe meselesidir. Şimdi sevgili arkadaşım revival kullanıyorsun fakat 1000rr,H2 vs videoları izliyosun mutlaka ve hepimiz gibi hayalini kuruyorsun muhtemelen. Şimdi önüne H2 yi koysalar,bi tarafada xmax koysalar kimse kolay kolay farklı scooter yaaa demez
Sonuç olarak şahsi fikrim motosiklet motosiklettir. Viteslide candır,scooterda candır.
Ya gercekten su konuya yazmayi kapatalim bence Tesbihte hata olmaz "delinin biri kuyuya tas atmis, 10 akilli cikaramamis" derler.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)