hangi uygulama bilmiyorum, bir arkadaşım anlatmıştı.
Kendisi kurye, kendisini uygulama üzerinden takip edebiliyorlarmış. İt köpek sürüsü adam aynı yerde 5 dk durdugu zaman bir yerleri arayıp "personel calısmıyor hep aynı yerde" diyorlarmış.
hangi uygulama bilmiyorum, bir arkadaşım anlatmıştı.
Kendisi kurye, kendisini uygulama üzerinden takip edebiliyorlarmış. İt köpek sürüsü adam aynı yerde 5 dk durdugu zaman bir yerleri arayıp "personel calısmıyor hep aynı yerde" diyorlarmış.
Öncelikle ölenlere Allah'tan rahmet yakınlarına sabır dilerim. Herhalde en kötü ölüm türü eve ekmek götürürken acı haber gelmesidir. Ben mesleğimi bırakıp sırf motor tutkum için 3 yıl kuryelik yaptım. Hiç tahmin ettiğiniz gibi bir ortam yok. Kimisi atanamayan öğretmen, kimisi mühendis, kimisi çevirmen.Herkesin derdi aynı eve ekmek götürmek. Hani siz hor görüp goldwing'e binerken bi selam vermezsiniz ama düştüğünüzde de ilk kuryeler gelir yanınıza..
Gelelim "Mesleki yeterlilik belgesine" bu belge verilse bile hiçbir halta yarayacağını düşünmüyorum. Sebebi çok net patron kırbacı vurdukça siz isterseniz nobel ödülü alın fark etmez. Karda motorla damacana attırıyor adam ne belgesinden bahsediyorsunuz?
Instagram: Ekremalp85
Youtube: Ekrem Alp
Katılyıorum, mesleki yeterlilik belgesini kuryeye değil işverene vermek gerekiyor.
Kuryeci arkadaşlar bilmiyor mu hızlı giderse, kırmızıda geçerse, ekipman giymezse başına gelecekleri? biliyor. Onu mecbur bırakanda sıkıntı.
Yani bir belge alması hiçbir işe yaranmaz bu konuda.
Belki yanlış düşünüyorumdur ama TAMKF belge için 3-5 lira alırım para kazanırım diye düşünüyor bile olabilir.
sorun bireysel davranışlar değil.
kapitalizm, neoliberalizm çerçevesinde şekillenen tüketici alışkanlıklarının bireyi nesneleştirmesi ve bir tüketim maddesi haline getirmesinin içselleştirilmesidir.
üretici, kurye ve tüketici aynı zincirin içerisindeki nesnel karakterlerdir. kurye taşıdığı üründen kıymetli değildir.
zira ikamesi kolay ve arzı oldukça yüksek bir hammaddedir.
şu anki şartlarda kurye olarak kazanılması muhtemel ücret ülke standartlarının üzerinde olarak konuşuluyor.
bunun karşılığı da ortaya konulan sermayenin kuryenin kendisi ve hayatı olmasıdır.
sipariş verenlere sövmek sorunu çözmüyor.
derneklerin bir şekilde baskı oluşturmaya çalışması lazım.
gerçi bu memlekette hakkını her arayanın karşısında devletin ceberut yüzünü görmesi kaçınılmazdır. bunu sineye çekebilecek kadar iradeleri var mıdır? bilemiyorum.
çevremde bu işi yapanların söylediği kadarı ile kazancının iyi olmasından dolayı şimdilik büyük bir şikayet yok.
Adamlar kelle koltukda geziyor işleri zor ancak kuryelerinde arasın çürük yumurtalar temizlenmedikçe, yeterlilik belgesi gelmedikçe bu ölümlerin ardı arkası kesilmeyecek ayrıca müşterilerin elini vicdanına koyması şart
Herşeyi bozuk olan sistemde ufak tefek değişiklikler yaparak düzelme sağlanamaz.
Bu konuda işveren suçlu kurye suçlu sistem suçlu kısaca herkes suçlu...
Oturdupumuz yerden akıl vermek kolay biliyorum fakat hiç birşey candan değerli değil. Öncelikle kuryelerin kendisini koruması lazım. Kendine değer vermeyene kimse değer vermez
Bundan yaklaşık 150 yıl kadar önce başını anarşist işçilerin çektiği bazıları isyan etmiş, 8 saatlik çalışma hakkını zar zor almışlar, 150 yıl geçmiş hala 8 saat çalışılıyor ve malesef sendikal haklar vb. 150 yıl öncesinden pek farkı yok. Haliyle umutlu bakamıyorum. Doğru düzgün çiddi bir sendika olsa, yani sendika başkanlarını makam arabaları ile gezmediği düzgün bir sistem olsa bu halde olmazdık. Tek tek motorlu kuryeler de kendi başlarına ne yapabilirler ki? Ya işsiz kalacaklar ya da ölmeye devam edecekler.
milletin bu kadar salak olması yüzünden artık bu soyucu tabakaya kızmıyorum, hatta bu soyucu tabakaya çanak tutmak lazım ki bu embesil kesim daha da hak ettiği konuma gelsin..
adaletli olmak kişiye göre farklı muamele yapmayı gerektirir ve bende kötü insanlara karşı dürüst olmamak gerektiğini ve adaletli davranma konusunda daha dikkatli olmam gerektiğini anladım...
yani hak etmeyen kişilere karşı dürüst olmayacağım, hak etmeyen kişilere iyilik yapmayacağım ve hak eden kişiye üç kağıtçılık yapacağım... buda demek oluyor ki vergi adı altında soyulup soğana çevirilmemizin sebebi bu milletin taaa kendisidir ve her türlü vergiden kaçabilmek bana mübahtır çünkü ben bu soygunculuğa karşı duruyorum ama millet benim yanımda olmuyor...
cengizlerin mehmetlerin vergi borçları affediliyorsa kimse kusura bakmasın benden gram vergi çalışmaz bu ülkeye, kaçar yol bulamadıkça... bakın yine dürüst ve adaletliyim..
Dün akşam bir paketçi arkadaş kırmızıda durduğum esnada bana arkadan çarptı ve motorumu devirdi, neyse ki ayna ve plakalık sadece kırıldı, birkaç da ufak tefek çizik, tabi en önemlisi de ne ona, ne bana zarar gelmemesi ancak iş yükü veya eğitimsizlik gibi sebeplerden bu arkadaşlar hataya açık hale geliyorlar, bu işleri yapan arkadaşlar tehlikeli meslek grubunda olmalı ve bu 30 dakika gibi insan haklarına aykırı uygulamalar da yasaklanmalı ve yapanlara da başta hapis cezası olmak üzere ağır yaptırımlar uygulanmalı.
Hayalimiz bu ama gerçekler ise her gün karşımızda, bu tip işleri yapanlara ciddi ve zorlu bir eğitim verilmediği ve yukarıda bahsettiğim durum olmadığı sürece, ölümler kazalar artacak ve sürekli olacaktır.
Allah 189'una da rahmet eylesin. Pandemi döneminde özellikle İstanbul'da bu arkadaşlara olan talep arttı. Bahşişiydi, osuydu busuydu derken aylık asgari ücretin 2 katından fazla kazanan arkadaşlar var bu sektörde. Haliyle bu dönemde işini kaybetmiş ya da hayatında asgari ücretten fazlasını bir ayda kazanamamış birçok arkadaş motosiklet tecrübesi olsun ya da olmasın bu işlere girdi. FB moto sayfalarında hayatında 2 tekere binmemiş birçok genç kardeşimizin her gün "kurye işine gireceğim 50 cc ne alayım?" sorularını okuyorum. Bir yerde bir problem varsa tarafların tümü kendi sorumluluğunu üstlenmeli. Devletin asgari ücret politikasından restoranlara, mal gibi süren kuryelerden "yemeğim 5 dk geç geldi" diye yemeksepetinde restoranı eksileyen tüketicilere hepimizin bu ölümlerde küçük de olsa bir payı var.
Allah rahmet eylesin.
Ölümlü iş kazalarında uzun yıllardır Avrupa birincisiyiz. 2017 yılında dünya üçüncüsüydük. Artık takip etmiyorum.
Aslında işverenlerimiz çok kadirşinas insanlar. Nankörlük etmeyin. Ölümlü kaza olmasa yaralanmalı kaza olacak. Hastaneye git. Bir sürü acı çek. Tedavi ol. Sonra git yine çalış.
Bizdeki sistem temizi. Yorulmadan beleşe cennet. Bağzıları var, nankör mü desem, kökü dışarıda mı desem böyle nazik konuları konuşup memleketin huzurunu kaçırıyorlar.
Hadi kardeşim hadi. Gidin işinizin başına. Ölürseniz Allah rahmet eylesin. Ölmezseniz fazla konuşmayın. Bu iyiliğimi de unutmayın.
Aslında ne yazıktır ki 3. sayfa haberlerinden ötürü "ölüm,kader,nasip,kısmet" konularını çok kanıksadık, 189 ölümü bir tarafımıza takmıyoruz. 189 çok ciddi bir rakam.
Agalar, ben de mecburen kuryelik yapıyorum 2 yıldan fazladır. Günde ortalama 08-19:30 arası yemek-vc ihtiyaçları için bile vakit bulamadığım yoğunlukta en az, günde 70-80 km yol yapıyorum.
Aramızda üniversite bitiren çok olduğu kadar, kafasında hamam tası gibi bol kayışlı, ağzında sigara, elinde telefon, üst-baş darmadağın gördüğüm, ışık, kural takmayan 17-60 yaş arası pek de insana benzemeyen ve beni kaza yapmaya zorlayan, gazı açınca gitmeyi " kullanmak zannneden " çok fazla kişi de var. Onların yaptıkları hataların bedelini ya da sağladığı ön yargının sonuçlarını ben de ödemek zorunda kalıyorum. En azından, patrondan kask istediğim zaman bana 20-30 tl lik kask verilmesi.. " Senden öncekiler takmıyordu bile " yağmurluk, bot, eldiven.. Hiç bir şey verilmedi. Hepsini kendim aldım. 2 aydır fren balatalarım bitik, bozuk gaz kolu vs.. 1 sene öncesine kadar da çatlamış 6 yıllık lastiklerle kullandım. Söyleye söyleye bıktırıp ancak motora bakım yaptırabilsem bile kâr sayıyorum. Kişi, saygıyı kendi oluşturur. Benden öncekilerin yaptıklarının bedelini ödüyorum. Benim gibi binlercesi var. Patronum gibi de milyonlarcası..
Öncelikle
Domino's pizza 30 dakika kuralı , kaynak wikipedia
"The company continues to honour the 30-minute guarantee for orders placed in its stores located in Colombia, Vietnam, Mexico, China, and India.[96]
Firma halen 30 dakka garantisini Kolombiya , Vietnam , Meksika , Çin ve Hindistan'da vermeye devam ediyor.
Önce kurye arkadaşlar neden bizde bu ülkeler arasındayız ? diye sormalı , bizde bundan çok var , en az üç çocuk kafası etkenlerden birisi.
Bu kadar su sipariş etmeyin müşteriye desenizde (konuda bile bir arkadaş yazmış) , her müşteri anlayışlı değil ve olmak zorunda da değil.Adam diyor ki ben taşıyacağıma o taşısın.İdeal bir dünyada yaşamıyoruz.Bugün Migros'tan sipariş verirken maks 20 lt (20 kg) su sipariş sınırı var.Yani bunu getir vb'ye söylemeniz gerekiyor önce.
Geçen mesela ekşide bıçakla ofis kapısına dayanan kurye haberi vardı.
Kuryeler neden sorusunu soracak ve haklarını aramalılar.
Bu tarz iş modelleri öncelikle fakir ülkelerde yaygın çünkü , iş gücü ucuz bugün ucuz işçilik denen Çin'de fabrika işçisi 700-800 usd aylık alıyor.(hayatınızı daha fazla ve kuralsız alıyorlar orası ayrı).
Bu hızla gidersek ülke sipariş verenler ve siparişi taşıyanlar olarak 2 sınıf kalacak.
Ben aracli kurye isindeyim. Kusura bakmayin ama hic igneyi kendilerine batirmiyor motorlu kuryeler. Dikkatim sayesinde hafta 1 - 2 kazaya karismaktan kurtuluyorum kendileri ile. Gecen gun kaldirimdan birde ters yon istikametine gelen bir tanesi bana çarpacak ti. Sovdum arkasindan orali bile olmadi. Olenlere rahmet diliyorum ancak belki yarisi kural bilmezlikten oluyordur. Ozellikle getirciler.. 50 kere sikayet ettim hala ara sokakta 60 la gidiyorlar...
Motokurye Dünyası'na 140Journos bakışı
https://youtu.be/7AaHe_ov2Pw
30 dakika kuralı bence insanlık suçu ve bunun hesabı da iş verenden sorulmalı... ancak eğri oturup doğru konuşalım kuryeler nasıl kullanıyorlar motorları? İşin gerçeği istanbulda şehir içinde arabalardan çok kuryelerden korkuyorum ben... sağdan, soldan vızır vızır geçiyorlar, ters yönden üstüme üstüme geliyorlar... kaldırım, yaya geçitlerini saymıyorum bile... bide suratliler bayaa... bisiklet kullanabilen herkes motosiklet kullanır ancak eğitim almaları, trafik kurallarını iyi bilmeleri şart... tabi örneğin hondada bir eğitim 800-900 tl bu bir kurye için fazla bir meblağ... nasıl olucak artık Allaha kalmış...
Geçen gece Üsküdar'da dar dik bir yokuştan çıkmam gerek. Yol tek yönlü çıkış var inişe kapalı. Üsküdar'ı bilen bilir bazı yollar çok dar ve dik. Neyse yokuşun sonunda yol sağa dönüyor gece yarısı etrafta in cin top oynuyor tabiri caizse. Kaptırdım yokuşu çıkıyorum yukardan da tersten kurye geliyormuş tam köşede karşılaştık o dar dik yolda nasıl döndüm çarpmadan bende anlamadım. Gece gece aklım çıktı.
Kusura bakmayın ama her şeyi 30 dakika da kapında ile açıklayamazsınız. O biraz duygu sömürüsü oluyor. Bir çok kurye kuralsızlığı kural edinmiş. Ters düz fark etmiyor her yerden çıkıyorlar.
Mazerette hazır ekmek parası sadece onlar mı ekmek parası için dışarda?
Ben kazalarda % 90 kuryelerin kusurlu olduğunu düşünüyorum.
Not: Kaptırdım çıkıyorum la kimse hız sınırını aştığımı düşünmesi o yollarda hız sınırını aşmak mucize.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)