Kapat
Üye Girişi
Motovento
Motomax

Anket: Triumph Trident vs Honda Cb650R vs Yamaha Mt7

Katılımcı sayısı
86. Sizin bu Ankette oy kullanma yetkiniz bulunmuyor
  • Triumph Trident

    53 61.63%
  • Honda CB650R

    27 31.40%
  • Yamaha Mt7

    6 6.98%
5. sayfa BirinciBirinci ... 3456 SonuncuSonuncu

Triumph Trident vs Honda CB650R vs Yamaha mt7

    REKLAM ALANI
  1. #81
    Forumdan Uzaklaştırıldı
    Üyelik
    06 Kasım 2019
    Alıntı Koray-Milan adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Konuyu Hortlatalım

    Artık 2024 yılındayız konuyu güncelleyelim..
    2. El 1000km de 2023 model CB650 R mı? 2. El 1000km de 2023 model Triumph Trident 660 mı tercih ederdiniz? Günlük iş ev arası 70 km yapılacak ve 2. Köprüden karşıya geçilecek..

    Cb650R - 450.000-470.000₺ civarlarında
    Triden 660 - 370.000-390.000₺ arasında

    Bonus: Fantezi olarak bütçemi zorlarsam F900 XR da favorimde duruyor
    Bu basligi actigim zamani hatirliyorum.
    Davullarla zurnslarla trident ovuluyordu.

    hala ovuluyodur burda gercii.
    Cbr650r gibi bir motora butce yetiyorsa trident nedir ya ?

    Kendinizi bi trident uzerinde hayal edin, bir de cbr uzerinde.
    Ayrica gunde 70 km tridentle,f900xr ile yapilir mi ?

    Avrupa motoru bunlar.uzer bak,hata yapma derim ;)
    Koray-Milan ve espresso bunu beğendiler.


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #82
    Forumdan Uzaklaştırıldı
    Üyelik
    28 Eylül 2023
    Şehir
    Türkiye'nin her yeri.
    Motosikleti
    VFR 800X (RC60)
    Bu tip başlıklar açılıp da, satışı az markaların felsefesi yapılıp da, daha Triumph, Ktm, Aprilia alanı görmedim. Yurt dışı başlıkları da inceleyebilirsiniz (gerçi satış rakamları da az çok bilgi verir). Tuhaf bir sürü insanı psikolojisi olsa gerek ama iş "ciddiye binince" demek ki kafa farklı çalışıyor.

  3. #83
    Beto87 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    02 Haziran 2018
    Şehir
    Üsküdar
    Motosikleti
    Honda CB 650F
    Bu kadar da kolpa sıkılmaz yahu. Aklı başında kimse cb varken gidip msx'in bir beden büyüğü olan trident'i almaz. CB alacak bütçesi olan kimse de cb varken gtü başı ayrı oynayan 07'ye para vermez. Bütçe yetmiyorsa o ayrı tabi.

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 09:18 ---------- bir önceki mesaj zamanı 09:11 ----------

    Alıntı Koray-Milan adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Konuyu Hortlatalım

    Artık 2024 yılındayız konuyu güncelleyelim..
    2. El 1000km de 2023 model CB650 R mı? 2. El 1000km de 2023 model Triumph Trident 660 mı tercih ederdiniz? Günlük iş ev arası 70 km yapılacak ve 2. Köprüden karşıya geçilecek..

    Cb650R - 450.000-470.000₺ civarlarında
    Triden 660 - 370.000-390.000₺ arasında

    Bonus: Fantezi olarak bütçemi zorlarsam F900 XR da favorimde duruyor
    Günlük 70km+köprünün rüzgarı naked motorla olmaz gibi. Dayak yemiş gibi olursun her gün. Sen günlük touring yapıyorsun resmen. Touring tarzı senin için daha uygun gibi.
    Koray-Milan bunu beğendi.

  4. #84
    Punctum - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    02 Ekim 2023
    Şehir
    Giritli
    Motosikleti
    Honda CB750 Hornet / Kanuni Seha 150
    Alıntı Koray-Milan adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Konuyu Hortlatalım

    Artık 2024 yılındayız konuyu güncelleyelim..
    2. El 1000km de 2023 model CB650 R mı? 2. El 1000km de 2023 model Triumph Trident 660 mı tercih ederdiniz? Günlük iş ev arası 70 km yapılacak ve 2. Köprüden karşıya geçilecek..

    Cb650R - 450.000-470.000₺ civarlarında
    Triden 660 - 370.000-390.000₺ arasında

    Bonus: Fantezi olarak bütçemi zorlarsam F900 XR da favorimde duruyor
    Ben sonucu söyleyeyim...

    Honda CB 750 Hornet alınacak
    Koray-Milan ve espresso bunu beğendiler.

  5. #85
    Koray-Milan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Şubat 2024
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Triumph Tiger Sport 660
    Alıntı Beto87 adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Bu kadar da kolpa sıkılmaz yahu. Aklı başında kimse cb varken gidip msx'in bir beden büyüğü olan trident'i almaz. CB alacak bütçesi olan kimse de cb varken gtü başı ayrı oynayan 07'ye para vermez. Bütçe yetmiyorsa o ayrı tabi.

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 09:18 ---------- bir önceki mesaj zamanı 09:11 ----------



    Günlük 70km+köprünün rüzgarı naked motorla olmaz gibi. Dayak yemiş gibi olursun her gün. Sen günlük touring yapıyorsun resmen. Touring tarzı senin için daha uygun gibi.
    Bu yüzden Tiger Sport 660 a yönlendiriyorlar beni.. Ama naked ile de 130-140 km sonrası rüzgar etki ediyor diyorlar..

    Sonuçta artçım olmayacak, uzun yol yapmayacağım şehir içinde aktif kullanacağım.. Kafam çok karıştı

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 10:50 ---------- bir önceki mesaj zamanı 10:48 ----------

    Alıntı Punctum adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Ben sonucu söyleyeyim...

    Honda CB 750 Hornet alınacak
    Yok bu konuda netim CB750 hornet alacağıma CB650 R alırım kesin kararım

  6. #86
    Ranke - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Eylül 2023
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Piaggio Medley 150
    Alıntı fakebitchess adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Bu tip başlıklar açılıp da, satışı az markaların felsefesi yapılıp da, daha Triumph, Ktm, Aprilia alanı görmedim. Yurt dışı başlıkları da inceleyebilirsiniz (gerçi satış rakamları da az çok bilgi verir). Tuhaf bir sürü insanı psikolojisi olsa gerek ama iş "ciddiye binince" demek ki kafa farklı çalışıyor.
    Çok da şaşıracak bir şey yok, risk algısıyla ilgili. Çoğu kişi gerek daha nadir olması, gerek bu yüzden daha seçkin algısı vermesi, gerekse elektronik donanımıyla, sürüş hissiyatıyla veya görünüşüyle gerçekten daha kaliteli olması nedeniyle KTM'dir, Aprilia'dır bunlara ilgi duyuyor. İş parayı vermeye gelince motorun kendi kalitesiyle veya keyfiyle değil de satışıyla, kaza halinde parça bulunabilirliğiyle ilgili konular gündeme geliyor. Bunlar da takdir edersiniz motorun iyi veya kaliteli oluşuyla alakalı şeyler değil. Bugün bir Mercedes elektrikli aracın parçasını bulmak ve getirtmek sokaktaki sıradan bir araca göre daha zor diye kimse Mercedeslerde kalite yok demez sanırım.

    Tüm bu sürecin felsefede ve psikolojide kolektif irrasyonellik (normalde irrasyonel tabirini de hiç sevmem ve aşırı genelleyici bulurum, ama literatürdeki adı bu) diye bir adı da var bu arada. Çok sayıda kişi aslında bu marka-modellere yönelmeyi düşünüyor ama herkes ilk adımı başkalarından beklediği için sonuçta herkes tercih ettiği ikinci bir modeli almış oluyor. Tüm bunları Hornet'in kalitesinden bağımsız olarak, neden herkesin forumlarda KTM'den Triumph'tan Ducati'den bahsedip almaya gelince caydığını açıklamak amacıyla yazıyorum.
    pea, fakebitchess, killingroad ve 1 diğerleri bunu beğendiler..

  7. #87
    Punctum - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    02 Ekim 2023
    Şehir
    Giritli
    Motosikleti
    Honda CB750 Hornet / Kanuni Seha 150
    Alıntı Koray-Milan adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Bu yüzden Tiger Sport 660 a yönlendiriyorlar beni.. Ama naked ile de 130-140 km sonrası rüzgar etki ediyor diyorlar..

    Sonuçta artçım olmayacak, uzun yol yapmayacağım şehir içinde aktif kullanacağım.. Kafam çok karıştı

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 10:50 ---------- bir önceki mesaj zamanı 10:48 ----------



    Yok bu konuda netim CB750 hornet alacağıma CB650 R alırım kesin kararım
    İlla 4 silindir diyorsanız bir şey diyemem. Yine de çok kesin yazmayın
    Koray-Milan bunu beğendi.

  8. #88

    Üyelik
    04 Temmuz 2019
    F900 XR selesine oturup bir 100 km sürün , sonra karar verin derim. Günlük kullanılabilecek bir motosiklet degil. Yakın arkadasımda verdı, motordan soguttu cocugu. Diğer konuya gelirsek , 650R ile Mt 07 kıyas kabul etmez, elmayla armut . Diğer taraftan 650 bloguna has bir titresim konusu var onu da ekliyorum.
    Koray-Milan bunu beğendi.

  9. #89
    Punctum - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    02 Ekim 2023
    Şehir
    Giritli
    Motosikleti
    Honda CB750 Hornet / Kanuni Seha 150
    Alıntı Ranke adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Çok da şaşıracak bir şey yok, risk algısıyla ilgili. Çoğu kişi gerek daha nadir olması, gerek bu yüzden daha seçkin algısı vermesi, gerekse elektronik donanımıyla, sürüş hissiyatıyla veya görünüşüyle gerçekten daha kaliteli olması nedeniyle KTM'dir, Aprilia'dır bunlara ilgi duyuyor. İş parayı vermeye gelince motorun kendi kalitesiyle veya keyfiyle değil de satışıyla, kaza halinde parça bulunabilirliğiyle ilgili konular gündeme geliyor. Bunlar da takdir edersiniz motorun iyi veya kaliteli oluşuyla alakalı şeyler değil. Bugün bir Mercedes elektrikli aracın parçasını bulmak ve getirtmek sokaktaki sıradan bir araca göre daha zor diye kimse Mercedeslerde kalite yok demez sanırım.

    Tüm bu sürecin felsefede ve psikolojide kolektif irrasyonellik (normalde irrasyonel tabirini de hiç sevmem ve aşırı genelleyici bulurum, ama literatürdeki adı bu) diye bir adı da var bu arada. Çok sayıda kişi aslında bu marka-modellere yönelmeyi düşünüyor ama herkes ilk adımı başkalarından beklediği için sonuçta herkes tercih ettiği ikinci bir modeli almış oluyor. Tüm bunları Hornet'in kalitesinden bağımsız olarak, neden herkesin forumlarda KTM'den Triumph'tan Ducati'den bahsedip almaya gelince caydığını açıklamak amacıyla yazıyorum.
    Hadi Ducati, MV Agusta, Harley-Davidson vs. tamam da, şu KTM ve Aprilia'ya seçkin marka yakıştırmasını anlamıyorum. Tamam, her markanın sıradan ve üst düzey modelleri var ama seçkin tanımını hak etmek pek öyle kolay bir şey değil. Bunun teknik, ekonomik, sosyolojik, anakronik, vb. türlü değişkenleri ve uluslararası standartları var. Yani şimdi Hornet'ten dem vurup, bunun KTM karşılığı 790 Duke'e seçkin derseniz, pek de ciddiye alınmazsınız global ölçekte...

    Mercedes örneği ise tam bir paradoks olmuş. Elektrikli kısmını bilemem ama global ölçekte (Türkiye de dahil), parçasını bulmak belki de en kolay markalardan biridir. Yani hem seçkin, hem değerli, hem lüks bir marka olup, hem de parçası kolay bulunabiliyor. Ayrıca global ölçekte de en çok satan lüks markalardan biridir. Demek ki, bir markanın değerli/seçkin olması için az satması, parçasının az olması, nadir olması vb. kriter olmuyor. Ama Doğan Trend satışa sorarsanız, onlar seçkin bir kitleye hitap eden butik bir markaymışlar Honda'ya falan burun kıvırıyorlar.

    Kolektif Rasyonalizm ise yaşanılan coğrafya ile göbekten bağlı maalesef. Ampirik yöntemlerle değil de, doğuştan gelen dezavantajların bir bileşkesi oluyor verdiğimiz kararlar. Bilgi, eylem ve ilkelerimiz; nesnelere ilişkin tutumlarımızda duyularımızdan sıyrılıp, bağımsız davranışı keşfedemiyor. Böyle olunca da; ya karı maksimize etmeye, yada zararı minimize etmeye odaklanıyoruz. Eh bu da, duyularla elde edilen keyifi irrasyonel kılabiliyor bazen. Kader diyen de var...

  10. #90
    Forumdan Uzaklaştırıldı
    Üyelik
    28 Eylül 2023
    Şehir
    Türkiye'nin her yeri.
    Motosikleti
    VFR 800X (RC60)
    Alıntı Ranke adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Çok da şaşıracak bir şey yok, risk algısıyla ilgili. Çoğu kişi gerek daha nadir olması, gerek bu yüzden daha seçkin algısı vermesi, gerekse elektronik donanımıyla, sürüş hissiyatıyla veya görünüşüyle gerçekten daha kaliteli olması nedeniyle KTM'dir, Aprilia'dır bunlara ilgi duyuyor. İş parayı vermeye gelince motorun kendi kalitesiyle veya keyfiyle değil de satışıyla, kaza halinde parça bulunabilirliğiyle ilgili konular gündeme geliyor. Bunlar da takdir edersiniz motorun iyi veya kaliteli oluşuyla alakalı şeyler değil. Bugün bir Mercedes elektrikli aracın parçasını bulmak ve getirtmek sokaktaki sıradan bir araca göre daha zor diye kimse Mercedeslerde kalite yok demez sanırım.

    Tüm bu sürecin felsefede ve psikolojide kolektif irrasyonellik (normalde irrasyonel tabirini de hiç sevmem ve aşırı genelleyici bulurum, ama literatürdeki adı bu) diye bir adı da var bu arada. Çok sayıda kişi aslında bu marka-modellere yönelmeyi düşünüyor ama herkes ilk adımı başkalarından beklediği için sonuçta herkes tercih ettiği ikinci bir modeli almış oluyor. Tüm bunları Hornet'in kalitesinden bağımsız olarak, neden herkesin forumlarda KTM'den Triumph'tan Ducati'den bahsedip almaya gelince caydığını açıklamak amacıyla yazıyorum.
    Dediklerinize %100 katılmakla beraber "kalıbının adamı olmama" suçunu işleyenleri de kınıyorum. Niş ürüne binmek ayıp değildir hatta elit adam işidir bana göre.

    İnsan beğendiyse ve gerçekten o lanet kıçı, o lanet seleye uyum sağlıyorsa "parça, 2.el" vs. bunları düşünmemelidir.

    "Bunu Türkiye'de az kişi kullanır ve tercih eder, ben de onlardan biriyim" diyebilmek, buna göre davranmak ve sonrasında oluşacak sorunları göğüslemek Mr.Dasak insan işidir.
    Ranke ve ofonazi bunu beğendiler.

  11. #91
    Ranke - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Eylül 2023
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Piaggio Medley 150
    Alıntı Punctum adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Hadi Ducati, MV Agusta, Harley-Davidson vs. tamam da, şu KTM ve Aprilia'ya seçkin marka yakıştırmasını anlamıyorum. Tamam, her markanın sıradan ve üst düzey modelleri var ama seçkin tanımını hak etmek pek öyle kolay bir şey değil. Bunun teknik, ekonomik, sosyolojik, anakronik, vb. türlü değişkenleri ve uluslararası standartları var. Yani şimdi Hornet'ten dem vurup, bunun KTM karşılığı 790 Duke'e seçkin derseniz, pek de ciddiye alınmazsınız global ölçekte...

    Mercedes örneği ise tam bir paradoks olmuş. Elektrikli kısmını bilemem ama global ölçekte (Türkiye de dahil), parçasını bulmak belki de en kolay markalardan biridir. Yani hem seçkin, hem değerli, hem lüks bir marka olup, hem de parçası kolay bulunabiliyor. Ayrıca global ölçekte de en çok satan lüks markalardan biridir. Demek ki, bir markanın değerli/seçkin olması için az satması, parçasının az olması, nadir olması vb. kriter olmuyor. Ama Doğan Trend satışa sorarsanız, onlar seçkin bir kitleye hitap eden butik bir markaymışlar Honda'ya falan burun kıvırıyorlar.

    Kolektif Rasyonalizm ise yaşanılan coğrafya ile göbekten bağlı maalesef. Ampirik yöntemlerle değil de, doğuştan gelen dezavantajların bir bileşkesi oluyor verdiğimiz kararlar. Bilgi, eylem ve ilkelerimiz; nesnelere ilişkin tutumlarımızda duyularımızdan sıyrılıp, bağımsız davranışı keşfedemiyor. Böyle olunca da; ya karı maksimize etmeye, yada zararı minimize etmeye odaklanıyoruz. Eh bu da, duyularla elde edilen keyifi irrasyonel kılabiliyor bazen. Kader diyen de var...
    Seçkinlik algısı ve objektif kalite konusunda aslında düşünürseniz KTM ve Aprilia, zaten mecburen Honda'dan daha iyi olmak durumunda. Çünkü servis ağı, sorunsuzluk gibi konularda Honda'yla yarışmak, afedersiniz İslamcılık konusunda İran'la yarışmaya benziyor. Ya Çinliler gibi komple fiyat kıracaksınız, ya da elektronik donanımını, plastik kalitesini vesaire iyice arttıracaksınız. Triumph, KTM ve Aprilia'dan çok şikayet gördüm ama açıkçası "kalite hissi yok" diyeni görmedim. En kötü diyeni bile Honda ve Yamaha ile aynı hissettirdiğini söylüyor. Buradaki asıl sıkıntı kalitenin kısmen ölçülmesi zor bir şey olması. Motorun verdiği güç, viraj kabiliyeti gibi şeyler ölçülebilir şeyler. MotoGP'de, WSBK'de, Dakar Eco Race'te bu gibi şeyler son yıllarda Avrupalı üreticilerin atılımını gösteriyor. Ama bir de mesela işte "plastik kalitesi" falan var ki bunları nasıl ölçeriz bilmiyorum.

    Mercedes konusunda örneği bilerek elektrikli araç diye verdim. Takdir edersiniz ki günümüzde kriter satış, servis ve parça kolaylığı gibi şeyler olduğunda kimse kalkıp Mercedes EQS tercih etmez. Araç başka şeyler vadediyor ve bu vaatleri isteyen, karşılayabilecek olan gidip alıyor. Yani kimse "ben çılgınlar gibi hızlanabilen bir araba istiyorum, ama parçası da bol olsun, o halde Corolla Hybrid alayım" demez. Ayrıca markanın değerli olması için az satması veya parçasının az olması gerektiğini zaten söylemedim. Objektif kaliteye değil, seçkinlik algısına sahip olması için görece nadir olması gerektiğini söyledim. Kelime tanımı gereği bir şeyin seçkin algısı vermesi için kitlesel olmaması lazım zaten. Bu ayrışma zaten insan doğasında olan bir şey bu arada. Pareto prensibi diye bir şey var.

    Bu arada parça konusunda şunu da söylemek lazım, "parça bulunamıyor" işi bence aslında yeni motosikletler için çok mantıklı değil. Asıl kastettiğim şey parça bekleme süresi ya da pahalılığı. Bugün İtalyan sitelerine girince aklınıza gelen gelmeyen tonla parçayı Aprilia'sından MV Agusta'sına kadar bulabiliyorsunuz. Mesele yine siz beklemeye ve fazla para vermeye razı mısınız, buraya çıkıyor. Honda'nın marka felsefesi, Rune ve Goldwing gibi birkaç istisna hariç bunu vadetmek değil. Ben seni A noktasından B noktasına yüzünde dev bir gülümsemeyle götürürümü değil, ben öyle bir motor yaparım ki Malezya'ya gitsen 600 cc'lik motorun parçasını sana 150 cc'lik skuterden söküp yine bulurlar, seni yine yolda tutarlar felsefesini benimsemişler. Bu arada bu bence kötü bir şey de değil. Tercih meselesi. Ben maliyet kısmak için arka ABS konulmaması, servis fiyatlarını öğreneyim diye aradığım İstanbul servislerinin telefona cevap bile vermemesi gibi nedenlerle Honda değil Piaggio aldım. Başkası çabuk satayım diye ya da tipini beğendi diye gider PCX alır, saygı duyarım.

    Kolektif irrasyonalite konusu da bence Türkiye ile sınırlı değil. Bu markaların algıları her yerde böyle, ABD dahil. Orada da örneğin bir BMW ve Triumph, yukarıda dediğim Honda vaadiyle öne çıkmıyor. Bizdeki kadar uç şekilde olmasa da bence Batılı alıcı da "bir tarafta 98 sürüş modu, diğer tarafta sabah satışa koysam akşam satabilme ihtimali" diye düşünebiliyor. Zaten kolektif irrasyonalitenin literatürdeki tipik örneği trafik sıkışıklığıdır ki o da bize has bir şey değil; Los Angeles trafiği mesela dillere destandır.

  12. #92
    Punctum - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    02 Ekim 2023
    Şehir
    Giritli
    Motosikleti
    Honda CB750 Hornet / Kanuni Seha 150
    Alıntı Ranke adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Seçkinlik algısı ve objektif kalite konusunda aslında düşünürseniz KTM ve Aprilia, zaten mecburen Honda'dan daha iyi olmak durumunda. Çünkü servis ağı, sorunsuzluk gibi konularda Honda'yla yarışmak, afedersiniz İslamcılık konusunda İran'la yarışmaya benziyor. Ya Çinliler gibi komple fiyat kıracaksınız, ya da elektronik donanımını, plastik kalitesini vesaire iyice arttıracaksınız. Triumph, KTM ve Aprilia'dan çok şikayet gördüm ama açıkçası "kalite hissi yok" diyeni görmedim. En kötü diyeni bile Honda ve Yamaha ile aynı hissettirdiğini söylüyor. Buradaki asıl sıkıntı kalitenin kısmen ölçülmesi zor bir şey olması. Motorun verdiği güç, viraj kabiliyeti gibi şeyler ölçülebilir şeyler. MotoGP'de, WSBK'de, Dakar Eco Race'te bu gibi şeyler son yıllarda Avrupalı üreticilerin atılımını gösteriyor. Ama bir de mesela işte "plastik kalitesi" falan var ki bunları nasıl ölçeriz bilmiyorum.

    Mercedes konusunda örneği bilerek elektrikli araç diye verdim. Takdir edersiniz ki günümüzde kriter satış, servis ve parça kolaylığı gibi şeyler olduğunda kimse kalkıp Mercedes EQS tercih etmez. Araç başka şeyler vadediyor ve bu vaatleri isteyen, karşılayabilecek olan gidip alıyor. Yani kimse "ben çılgınlar gibi hızlanabilen bir araba istiyorum, ama parçası da bol olsun, o halde Corolla Hybrid alayım" demez. Ayrıca markanın değerli olması için az satması veya parçasının az olması gerektiğini zaten söylemedim. Objektif kaliteye değil, seçkinlik algısına sahip olması için görece nadir olması gerektiğini söyledim. Kelime tanımı gereği bir şeyin seçkin algısı vermesi için kitlesel olmaması lazım zaten. Bu ayrışma zaten insan doğasında olan bir şey bu arada. Pareto prensibi diye bir şey var.

    Bu arada parça konusunda şunu da söylemek lazım, "parça bulunamıyor" işi bence aslında yeni motosikletler için çok mantıklı değil. Asıl kastettiğim şey parça bekleme süresi ya da pahalılığı. Bugün İtalyan sitelerine girince aklınıza gelen gelmeyen tonla parçayı Aprilia'sından MV Agusta'sına kadar bulabiliyorsunuz. Mesele yine siz beklemeye ve fazla para vermeye razı mısınız, buraya çıkıyor. Honda'nın marka felsefesi, Rune ve Goldwing gibi birkaç istisna hariç bunu vadetmek değil. Ben seni A noktasından B noktasına yüzünde dev bir gülümsemeyle götürürümü değil, ben öyle bir motor yaparım ki Malezya'ya gitsen 600 cc'lik motorun parçasını sana 150 cc'lik skuterden söküp yine bulurlar, seni yine yolda tutarlar felsefesini benimsemişler. Bu arada bu bence kötü bir şey de değil. Tercih meselesi. Ben maliyet kısmak için arka ABS konulmaması, servis fiyatlarını öğreneyim diye aradığım İstanbul servislerinin telefona cevap bile vermemesi gibi nedenlerle Honda değil Piaggio aldım. Başkası çabuk satayım diye ya da tipini beğendi diye gider PCX alır, saygı duyarım.

    Kolektif irrasyonalite konusu da bence Türkiye ile sınırlı değil. Bu markaların algıları her yerde böyle, ABD dahil. Orada da örneğin bir BMW ve Triumph, yukarıda dediğim Honda vaadiyle öne çıkmıyor. Bizdeki kadar uç şekilde olmasa da bence Batılı alıcı da "bir tarafta 98 sürüş modu, diğer tarafta sabah satışa koysam akşam satabilme ihtimali" diye düşünebiliyor. Zaten kolektif irrasyonalitenin literatürdeki tipik örneği trafik sıkışıklığıdır ki o da bize has bir şey değil; Los Angeles trafiği mesela dillere destandır.
    Ortaya karışık bir mesaj olduğundan ne desem bilemedim

    Hem "Objektif kaliteye değil, seçkinlik algısına sahip olması için görece nadir olması gerektiğini söyledim. Kelime tanımı gereği bir şeyin seçkin algısı vermesi için kitlesel olmaması lazım zaten" diyeceğiz hem de Mercedes gibi global ölçekte lüksün ve seçkinliğin simgesi ve hiç de öyle nadir bulunur olmayan bir marka üzerinden Honda vs KTM tartışması yapacağız diye anlıyorum ben. Pek mantıklı değil sanki...

    Alıntı Ranke adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Çoğu kişi gerek daha nadir olması, gerek bu yüzden daha seçkin algısı vermesi, gerekse elektronik donanımıyla, sürüş hissiyatıyla veya görünüşüyle gerçekten daha kaliteli olması nedeniyle KTM'dir, Aprilia'dır bunlara ilgi duyuyor.
    Ne Türkiye'de ne de dünyada hiç de şu dediğiniz olmuyor işte. Çünkü KTM ve/veya Aprilia, sizin kelimelerinizle örneğin Honda'dan (veya rakip global markalar diyelim) mecburen üstün olmak zorunda kaldıkları konularda da sınıfta kalıyorlar. KTM'nin yağ kaçırma sorunları, Aprilia'nın bitmeyen yazılımsal sorunları vs. Bir de üzerine anlamsız fiyat politikaları ve iş görmez servis problemleri eklenince kolektif irrasyonalitenin dibini kazıyorlar. Vaat etmekle, bu vaadi sürdürülebilir kılmak arasında nüans var. Bunu iyi yapamıyorsanız, "ben nadirim o halde seçkinim" diye avunursunuz...ABD'de de aynı, Avrupa'da da aynı, Uzakdoğuda da aynı...

  13. #93

    Üyelik
    21 Kasım 2016
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    RS 660, Tuareg 660
    Alıntı Ranke adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    S Tercih meselesi. Ben maliyet kısmak için arka ABS konulmaması, servis fiyatlarını öğreneyim diye aradığım İstanbul servislerinin telefona cevap bile vermemesi gibi nedenlerle Honda değil Piaggio aldım. Başkası çabuk satayım diye ya da tipini beğendi diye gider PCX alır, saygı duyarım.
    Hatayı da burada yapıyorsun zaten.
    Senin tercihin dışında bir tercih yapanların gerizekalı olduğunu söylemelisin. Öyle ya, aklın yolu bir, akıl var mantık var, bakıyorsun bütün Dünya'da da bu akıl üstün geldiğini ispatlamış, o zaman doğrusu senin yaptığındır ve başkasını yapan herkes salaktır. Doğru yaklaşım bu. =)
    Ranke bunu beğendi.

  14. #94
    Ranke - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Eylül 2023
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Piaggio Medley 150
    Alıntı Punctum adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Ortaya karışık bir mesaj olduğundan ne desem bilemedim

    Hem "Objektif kaliteye değil, seçkinlik algısına sahip olması için görece nadir olması gerektiğini söyledim. Kelime tanımı gereği bir şeyin seçkin algısı vermesi için kitlesel olmaması lazım zaten" diyeceğiz hem de Mercedes gibi global ölçekte lüksün ve seçkinliğin simgesi ve hiç de öyle nadir bulunur olmayan bir marka üzerinden Honda vs KTM tartışması yapacağız diye anlıyorum ben. Pek mantıklı değil sanki...



    Ne Türkiye'de ne de dünyada hiç de şu dediğiniz olmuyor işte. Çünkü KTM ve/veya Aprilia, sizin kelimelerinizle örneğin Honda'dan (veya rakip global markalar diyelim) mecburen üstün olmak zorunda kaldıkları konularda da sınıfta kalıyorlar. KTM'nin yağ kaçırma sorunları, Aprilia'nın bitmeyen yazılımsal sorunları vs. Bir de üzerine anlamsız fiyat politikaları ve iş görmez servis problemleri eklenince kolektif irrasyonalitenin dibini kazıyorlar. Vaat etmekle, bu vaadi sürdürülebilir kılmak arasında nüans var. Bunu iyi yapamıyorsanız, "ben nadirim o halde seçkinim" diye avunursunuz...ABD'de de aynı, Avrupa'da da aynı, Uzakdoğuda da aynı...
    Anlaması çok zor değil aslında. Mercedes seçkin çünkü, hadi sizin gibi bold kullanarak yazayım, genel kitlenin aldığı ve Fiat Albea gibi her yerde kullandığı bir araç değil. Mercedes'in taksi ve polis aracı olarak kullanıldığı yerlerde bile sokakta gördüğünüz on araçtan beşi Mercedes olmaz.

    Kolektif irrasyonalite konusunda ne kastettiğimi sanırım anlamadınız. KTM ve Aprilia başarısızsa bile yaptıkları şey kolektif irrasyonalite olmuyor. Kötü fiyat politikası sonucu Honda kadar tercih edilmiyorsa sadece kendileri açısından irrasyonel bir tercih oluyor. Kolektif irrasyonalite olması için ilgili tarafların hepsinin başlangıçta istemedikleri bir senaryoyla karşı karşıya kalmaları gerekiyor. Herkesin ucuza skuter almak isteyip Yamaha'ya 30.000 TL vererek garanti uzatma alması gibi.

    Kendi motosikletiniz de Honda olduğu için meseleyi biraz kişisel algıladığınızı düşünüyorum. Çünkü seçkinlik konusunda dediğim şey sözlük anlamıyla, kolektif irrasyonalite tanımı da literatürdeki kullanımıyla ilgili temel şeyler. O yüzden meseleyi daha fazla uzatmak istemiyorum. Sadece yazılım sorunu dediniz de, aklıma Honda'nın sonunda motora teknolojik bir özellik koyayım diyerek ADV-350'ye koyduğu ve durmadan kilitlenen keyless fob özelliği geldi. Youtube'da bir aramayla bulunabilir.

  15. #95
    Forumdan Uzaklaştırıldı
    Üyelik
    06 Kasım 2019
    Alıntı killingroad adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Hatayı da burada yapıyorsun zaten.
    Senin tercihin dışında bir tercih yapanların gerizekalı olduğunu söylemelisin. Öyle ya, aklın yolu bir, akıl var mantık var, bakıyorsun bütün Dünya'da da bu akıl üstün geldiğini ispatlamış, o zaman doğrusu senin yaptığındır ve başkasını yapan herkes salaktır. Doğru yaklaşım bu. =)
    Ya bu herif neden basliklarimda dolasiyor ?

    Cok ilginc..bir tanesinden kurtulduk simdi de bu cikti basimiza.

    Hadi yallahhh

  16. #96

    Üyelik
    04 Temmuz 2019
    Bu arada MT 07 özelinde yazmısım ama konu Trident 660 imiş.. Yorumum su :

    Cüllük kadar motosiklet.. Bas 650R a gec.. F900 XR alma , sandıgından agır..Selesi rahatsız.. Yerinden oynamıyor. Pok gibi motor. F..GS alacagım desen farklı konusabilirdim.

  17. #97

    Üyelik
    24 Aralık 2019
    Motosikleti
    Yamaha MT09 2021+yadea g5
    enteresan şekilde tr için konuşuyorum en basiretsiz en saygı görmeyen göremeyen motor f900 serisi oldu yeni kasa.özellikle 1000den daha çok beğeniyorum tipini 900ün ama hem cidden çok uygun hemde güzel motor.bmw almak için alınır ki bence iyi bir motordur ona şüphe yok.ama rakipleri karşısında çaresiz bir yanda multistrada öbür tarafda tracer900 araya alıp döve döve gezdiriyorlar.2 motorun arasına giremedi bu model.ama alınır bence.mt07 seçeneğini geç 400 bin lira veripte gaz teli olan bir motor alınmaz 2024 yılında.300 e falan buluyorsan tabiki alınır ama dinazor kaldı teknoloji olarak.cb650 güzel ama fiyat olarak bence çok fazla.tridente boy yetiyorsa alınır gayet güzel cihaz.ama öyle uçup kaçamıyor tork düşük devir yüksek.ben 182 yim üstünde sırıtıyorum bana olmadı.tiger660 oluyor tabiki.
    Koray-Milan bunu beğendi.

  18. #98
    Koray-Milan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Şubat 2024
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Triumph Tiger Sport 660
    Değerli yorumlarınız için teşekkür ederim, Günlük ciddi km yapacağımdan ötürü , birazda arkadaş çevre baskısı ile Tiger Sport 660'a kaparo gönderdim. Naked derken Touring motora döndüm Nisan ilk hafta teslim bir aksilik olmaz ise. Tekrardan teşekkürler

    Not: Aklıma hala CB650 R Da

  19. #99
    Alpbatur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    24 Şubat 2015
    Şehir
    Konya
    Motosikleti
    K 1600 GTL
    Alıntı Koray-Milan adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Değerli yorumlarınız için teşekkür ederim, Günlük ciddi km yapacağımdan ötürü , birazda arkadaş çevre baskısı ile Tiger Sport 660'a kaparo gönderdim. Naked derken Touring motora döndüm Nisan ilk hafta teslim bir aksilik olmaz ise. Tekrardan teşekkürler

    Not: Aklıma hala CB650 R Da
    Güzel tercih güle güle kullan. En azından motora biniyorum dersin Aklın'da tofaş ta filan kalmasın boşuna....
    Koray-Milan bunu beğendi.

  20. #100
    Punctum - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    02 Ekim 2023
    Şehir
    Giritli
    Motosikleti
    Honda CB750 Hornet / Kanuni Seha 150
    Alıntı Ranke adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Anlaması çok zor değil aslında. Mercedes seçkin çünkü, hadi sizin gibi bold kullanarak yazayım, genel kitlenin aldığı ve Fiat Albea gibi her yerde kullandığı bir araç değil. Mercedes'in taksi ve polis aracı olarak kullanıldığı yerlerde bile sokakta gördüğünüz on araçtan beşi Mercedes olmaz.

    Kolektif irrasyonalite konusunda ne kastettiğimi sanırım anlamadınız. KTM ve Aprilia başarısızsa bile yaptıkları şey kolektif irrasyonalite olmuyor. Kötü fiyat politikası sonucu Honda kadar tercih edilmiyorsa sadece kendileri açısından irrasyonel bir tercih oluyor. Kolektif irrasyonalite olması için ilgili tarafların hepsinin başlangıçta istemedikleri bir senaryoyla karşı karşıya kalmaları gerekiyor. Herkesin ucuza skuter almak isteyip Yamaha'ya 30.000 TL vererek garanti uzatma alması gibi.

    Kendi motosikletiniz de Honda olduğu için meseleyi biraz kişisel algıladığınızı düşünüyorum. Çünkü seçkinlik konusunda dediğim şey sözlük anlamıyla, kolektif irrasyonalite tanımı da literatürdeki kullanımıyla ilgili temel şeyler. O yüzden meseleyi daha fazla uzatmak istemiyorum. Sadece yazılım sorunu dediniz de, aklıma Honda'nın sonunda motora teknolojik bir özellik koyayım diyerek ADV-350'ye koyduğu ve durmadan kilitlenen keyless fob özelliği geldi. Youtube'da bir aramayla bulunabilir.
    Her seferinde tekrarlamaktan yoruldum ama ne kendi tercihimi övmek, ne de diğer tercihleri yermek gibi bir niyetle yazmıyorum. Hele hele yukarıdaki provokatif mesajda olduğu gibi, insanları tercihleri yüzünden "salak" olarak nitelendirmeyi aklıma bile getirmiyorum. Başka bir konuda da bahsetmiştim. Hornet almadan önce 790 Duke'ten, Tuono 660'a; Z650'den Trident 660'a kadar araştırıp incelediğim bir serüvenim var. Hatta kader ağını farklı örmüş olmasaydı, geçtiğimiz yaz Tuono 660 Factory sahibi de olacaktım. Ki hala tasarım, donanım, güç olarak çok beğendiğim bir motordur. Sadece sizin nadirlik/seçkinlik/kalite retoriğinizde katılmadığım yere eleştiri getiriyorum. Bu da forum ortamının ana varlık nedenidir diye düşünüyorum. Var olduklarından beridir forum ortamlarında dirsek çürütürüm, Mercedes mi/BMW mi, Canon mu/Nikon mu, Güç mü/Tork mu, Japon mu/Avrupa mı, vb. tartışmalar hiç bitmez. Bitmemesi de normal, çünkü insan algısı coğrafyaya, döneme, bütçeye, beklentilere, vb. değişen bir duyu.

    Bakın yine Mercedes örneği üzerinden getirdiğiniz sakat argümanı eleştirmek zorunda kalacağım. Tüm dünyada seçkin/lüks bir marka olmasına rağmen Mercedes'in dolmuşundan, otobüsüne, Unimog'undan Maybach'ına kadar değişen bir ürün profili var. Pek de nadir değil yani. Yani şimdi 20 TL vererek Mercedes dolmuşa binen biri, 20 milyon TL vererek Maybach'a binen birine göre daha rasyonel bir karar vermiş diyebiliyor muyuz? Mercedes hemen hemen tüm rakiplerine göre pahalı ama işte onun pahalı ürün satması ile örneğin KTM'nin rakibinden pahalı ürün satması arasında çok rasyonel bir fark ortaya çıkıyor. Bunun çok basit bir nedeni var: Çünkü KTM seçkin/lüks/nadir bir marka değil. Dolayısıyla rakipleri ile arasında anlamlı bir fark yaratması için, olduğundan farklı aksiyonlar alması gerektiği de aşikar. En azından bizim coğrafyada bu böyle. İngiltere'de KTM 790 Duke alacak adamın reaksiyonuyla, Türkiye'de alacak adamın reaksiyonu arasında görünür bir fark var çünkü. Rakibi Honda ise, GoldWing'ten CB125F'e kadar farklı segmente hitap ederken, tüm dünyada kendi tutkunlarını, kulüplerini, fanlarını bir araya getirebiliyor. Yani sadece bir modelde daha iyi fren, daha iyi amortisör, daha fazla güç koydunuz diye nadir ve seçkin bir marka olamıyorsunuz. Bunun sosyolojisini de yönetmek gerekiyor.

    Aslında çok da tartışılacak bir durum değil. Hani yazarız, çizeriz amenna da, önünde sonunda Avrupacı/Japoncu döngüsüne girer ki, daha önce yapılmışı var


5. sayfa BirinciBirinci ... 3456 SonuncuSonuncu

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 2 kullanıcı var. (0 üye ve 2 misafir)