Doğrusal ve Dairesel Yol Tutuş

[Sufiyane]

Doğrusal değil de dairesel bir yol tutuş tarzıyla yapıldı.
Doğrusal tarzla dairesel tarz arasındaki fark
neyi anlamaya ve anlamlandırmaya çalıştığımızla ilgilidir.

Doğrusal tarzda gittiğimiz yoldan geri döneriz,
derdimiz gittiğimiz yeri görmek, gezmek ve anlamaya çalışmaktır.
Dairesel tarzda ise farklı olarak geldiğimiz yeri, kendimizi anlamaya çalışırız.

Seferler

[ojo]

hoş geldin

[Sufiyane]

teşekkür ederim

[watercolours]

3. paragrafın ortasından başlıyor sanki mesaj.

[yürekçe]

Dairenin merkezi dönüp dönüşerek geri geldiğimiz yer kendi-ara.yan-kendi’miz;
Yarı-çapı derdimiz ki dermanımız;
Çevresi ise davamız.
Unutulmuş yitiğimiz ise kayıp&buluntu olan manamız.

""Derdi olmayanın davası, davası olmayanın manası olmaz.

Dermân arardım derdime, derdim bana dermân imiş.""
demişsiniz.
Benim de aklıma bu şiir geldi ( kavram ve mantık olarak aynı düzlem sanırım. Çünkü; tüm doğrusalların bir düzleme ihtiyacı var.
Kiminin de, bir derdi vardır, bin dermana değişmez ( Şah Hatayi )

Bağda gülden bahseden yanağını kasdeder
Serviden söz açanlar endamını kasdeder

Dilbere vasıl olmak dar-ı dünyadan murad
Aşık aşkın derdi ile dermanını kasdeder

Bu fani dünya için değmez kuru kavgaya
Ecel ki bu dünyanın ziyanını kasdeder
...
( Avni / Fatih Sultan Mehmet )


Tekeriniz düz bassın..
Dermansız dertlere düşmemek dileğiyle.
Hoşgeldiniz..