Ben sadece dizden kalçaya kadar olan bölgeyi koruyamıyorum. Normal pantolon giyiyorum. Motosiklet pantolonlarını giyince kurye gibi hissediyorum. E dizlik üstten hayatta takmam içten de takınca şişik duruyor. Çaresi varsa öneri alabilirim.
Çok geçmiş olsun bu arada arkadaşım. İyi ki uzuv kaybı yaşamamışsın. Boşver halı sahayı. Senelerdir oynadım. Adele atması bilek çatlaması dışında bir işe yaramıyor.
arkadaşlar biliyorum motor sürerken abuk sabuk şekillerede girmek istemiyorsunuz görüntüde iyi olsun kafasındayız
kevlar bir pantolon 400 500 tl diz korumasız alabilirsiniz diz korumasını dışarıdan takabilmeniz mümkün
gerçek iyi korumlaı deri ceket minimum 2bin tl kış ayları içinde içine güzel bir termal içlik
iyi bir kask göreceli biraz ne beklediğin önemli rüzgar sesi vs gibi ama oda minimum bütçesi 500-1000 tl
eldiven gerçek deri olmalı bunada min 500 600 ayırın
arkadaşlardan öğrendiğim kadarıyla uzun bot kullanmak gerekiyormuş çizme şeklinde buda 1500 2000 tl arasında
böyle pahalı şeyleri alınca günlük hayattada kullanabiliyorsunuz
en kötü deri ceketi ve pantolonu jean seklinde alırsanız günlük sosyal yaşamdada kullanmak mümkün aynı şekilde botuda
Vallahi alın taksit taksit ödeyin 24 ayda 36 ayda bir şey kaybetmezsiniz
he 2.ele karşıyım fakat benim gibi temiz kullanmış arkadaşlar oluyor motoru bırakmış onlarada yönlenin bir tık daha ucuz olsun
çok geçmiş olsun
öte yandan, darbeden koruyan bi ekipman mı var? darbeden araçlar bile, korusun diye tüm enerjiyi kendine alıp akordiyon gibi buruşuk hale geliyorlar. yanlışm varsa düzeltin ama 40km/k'tten sonra kask bile darbeden tam korumuyor.
giydiğimz tüm ekipmanlar yolda sürtünmeye karşı, rüzgara karşı ve hafif darbelere karşı koruma sağlıyor. ötesi yok. darbeyi emme özellikleri yok denecek kadar az. mesela, sırt koruma diyorlar, montun arkasına bakıyorsun, bir çeşit plastik. evet nispeten mukavemeti yüksek, ama nereye kadar.
motosiklete binerken şunu hiç unutmamak lazım: ben bir yumurtayım, her an kırılabilirim. 40km/h üzerindeki her sürat benim için ciddi tehlike demektir.
Bence ekipmanlar çok önemli ama tehlikenin çok azından bizi koruyorlar, yukarda arkadaşın da bahsettiği gibi 50 ile duran kamyon kasasına çarparsak kaskın bizi ne kadar koruyacağından emin değilim.aynı şey diğer ekipmanlar için de geçerli, bizi düşmelerden ve sürüklenmelerden koruyorlar, özellikle benim de deneyimeldiğim highside durumunda çok işe yaradılar. Ben motosikletlerin aslında alçaktan uçan uçaklar olduğunu düşünüyorum. Uçakta nasıl düşmek, çarpmak gibi bi seçenek söz konusu olamazsa bizde de aynı şekilde o yüzden ekipman yanında esas bizi koruyan öngörü, dikkat ve sürüşümüzdür.
şehir efsanesi o yatırdım motoru olayıRos1n2 adlı üyeden alıntı
Çok geçmiş olsun ancak baktım kurtaramıycam yatırdım motoru diyen bununlada öğünen tipler gibi olmuş..
en fazla çarpıcağın yeri belirleyip motoru serbest bırakabiliyorsun
atmaktan kastım zaten üzerinde sürüklenmeden kaçınmak
geçmiş olsun, 20 derece bilek açısı kaybı merdiven çıkar iken ayak bileğini fazla bükemeyeceksin sanırım. geçici mi kalıcı mı? abiminde ayağında tendon kopmuştu ve diktiler, sonra bir şekilde tekrar kopardı aynı yerden ve yine diktiler, uzun zamandır halı saha maçlarına falan gidiyor ve ayağının eskisi gibi iyileştiğini söylüyor.
tekrardan geçmiş olsun, kaza ne zaman bizi bulur bilemeyiz, en dikkatli sürücü normal şekilde seyir ederken yandaki taksi şöförü fenalaşır ve istemsizce ezebilir, en dikkatsiz sürücü de senelerce şans eseri kaza yapmayabilir.
motosikletten vazgeçmek diye bir şey yok benim için.
edit: ben ilginç kaza pozisyonlarından kurtuldum ama hiç birinde motoru yatırayım şöyle sürükleneyim hesabı yapmadım. kaza yapacağım yerde en güvenli şekilde çarpacak pozisyona gelip belki son anda mucize olur diye sürüşümü bozmadım ve o mucizeler kurtardı beni.
1-) e5 ve hızım 80 civarı tam hatırlamıyorum; 100 metre ilerisinde sol şeritte beyaz bir araba ve sağ şeritte beyaz bir transporter gidiyor, abi bunlar ne ara durdular ben anlayamadım, en son kafamı kaldırdığımda aralarından bir kaç santim anca boşluk olduğunu gördüm ve beyaz taksiye sağ arkadan çarpıp ileri uçmayı planlar iken beyaz transporter anlık olarak sağa sapınca kazadan bir anda kurtuldum.
sanırım sağa sapıcam diye yavaşladı ve beyaz takside onu yeni sollar iken transporter ani yavaşladı diye beyaz takside hızlı manevra ile yavaşlayıp sola geçti ve ben bunu 1 saniye ile kaçırmam bile yetti kaza pozisyonu için. neyseki kaza yapmadık.
2-) yine beyaz bir taksi sağ tali yoldan E5 yoluna yani önüme bağlandı tabi 150-200 metre önümde idi ve onun biraz gerisinde sol şeridi işgal eden mavi bir silivri otobüsü vardı ve aralarında 50 metre falan vardır. neyse bende 70 civarı giderken bir anlık sağımda deniz manzarasına baktım sonra önüme bakayım derken beyaz taksiyi kocaman gördüm, yaklaşmışım baya, öküz herif durmuş E5 yolunda. frenlesem hızm 70 kesinlikle çarparım, gaza bassam solumda silivri otobüsünü sollayana kadar bu hayvan herifle arası kapanacak ve ben aradan geçemeyeceğim der iken verdim gazı abi. 70 km ile giderken bir yandan silivriyi ufaktan solluyorum bir yandan öndekine yaklaşıyorum ve çember daralıyor gömdüm aha gömecem aha silivriyi geçicem derken en son arada beni makas gibi kesmelerinden sürtme payı kurtuldum.
bu dediklerim tabi 20 bn kilometre önceleri yaşadığım şeyler, artık böyle riskler yaşamıyorum. iyice alıştık ve dikkatli sürüyorum.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
