Kuryeler işverenlerin en vahşice sömürdüğü insanlar. Onların yaşadığı zorlukları anlayabiliyorum. Fakat, "eşeğine vuramayan semerine vurur" deyiminde olduğu gibi sorunların acısını müşteriden çıkarmanın bir mantığı yok. Bundan sonra pizza vs. siparişi asla vermem.
Kazasız belasız sürüşler...
Ne yazık ki her yerde, her tür insan var ve karşımıza çıkacak.
Bunu engellemenin şansı yok.
Müşteri hizmetleri konusu ve yaptığı işe değer verip önemseyen kişi konusunda iki gece önce ilgimi çeken bir duruma şahit oldum.
Geç saatte işten döndüm, motosikleti garajda depoya parkettim, arabaya bindim.
Ara sokaktayım. Hemen yan kaldırımda bir adamla kadın konuşuyorlar. Ben önce adamın hareketlerinden eğilip kalkmasından kavga ediyorlar sandım.
Camı hafifçe aralayıp bir sigara yaktım.
Adam Inazuma ile Scoty yapıyor. Kadın müşteri.
Adam üşenmeden kadına motorun özelliklerini, nasıl hareket ettiğini, nasıl durduğunu, seleye nasıl oturacağını, nasıl tutunması gerektiğini,
ayaklarını nereye nasıl koyacağını kafasını nasıl hafif yana yatırıp öne bakacağını falan 3-4 dakika içerisinde gayet sakin bir şekilde kadına anlattı.
Kadın "ayaklarımı sallasam olmaz mı" diye sordu. Adam bunun tehlikesini, dengesini sağlayamacağını, ikisinin birlikte düşebileceğini anlattı.
Kadına poşetten temiz ve yeni bir bone vererek kaskı uzattı. Kendi kaskını takarak, nasıl takılıp kilitleneceğini gösterdi.
Kadın bone ve kaskı taktı. Adam kaskın kilidini taktı.
Pardesü tür kalın naylon yağmurluk çıkardı.
Yağmurluk bir torba içerisinde ve tertemizdi. (Topcase içinde leş hale gelen benim yağmurluğumdan bile temiz olduğunu söyleyebilirim)
Kadın "giymesem olmaz mı" diye sordu. Adam giymeyebileceğini ama rüzgar nedeniyle çok üşüyeceğini ve çok büyük ihtimalle hasta olabileceğini söyledi.
Kadının yağmurluğu giymesinin ardından topcaseden yine torba içerisinde bir eldiven çıkarıp kadına uzattı. Bu eldivenin güvenlik açısından olmazsa olmaz olduğunu, aynı zamanda kendisine tutunurken ellerinin kaymamasını sağlayacağını belirterek hijyen açısından ameliyet eldiveni isteyip istemediğini sordu. Kadın teşekkür ederek eldivenleri taktı, adamda cırtlarını kontrol etti.
En son dizlik takması gerektiğini ancak dizlik yanında olmadığı için özür dileyerek kendi dizliğini çıkararak kadına vermek istedi.
Kadın ısrarla istemeyince ben müdahale ederek "mutlaka takın dizliği yoksa bu havada donarsınız" deyince dizliklerde takıldı.
Adam en son "bir sorunuz var mı" diye sordu.
Kadından "yok" cevabını alınca kaskın kilidini, yağmurluğun boyun cırtını, dizliğin ve eldivenlerin cırtlarının son kontrollerini yaparak motosiklete oturdu. Kadına bir kez daha ne şekilde bineceğini anlattı.
Kadın seleye oturdu. Son bir kez dizleriyle kalçasını nasıl kavrayacağını anlattı ve kadının doğru oturduğundan emin olduktan sonra motoru çalıştırıp hareket ettiler.
Müşteri bir erkek olsaydı adam aynı şekilde davranırmıydı?
Konuşma tarzı, ses tonu ve hareketlerine bakılırsa davranırdı gibi geliyor.
Adamın yaptığı işe verdiği önemi görmek hakkaten beni etkiledi.
Tertemiz bone çıkarması, eldiven içine latex isteyip istemediğini sorması, davranışları, işine önem verdiğini gösteriyordu.
Meğer aynı olayı ocakbaşındaki kuryede seyretmiş. Ertesi gün oda benzer şeyleri söylüyordu...
Umarım, bir gün herkes yaptığı işi özenerek, değer vererek yapar...
Tıpkı o Scoty yapan motorcu kardeş gibi...
Tam olarak bunu kime dediğinizi anlayamadım ama yinede açıklama yapayım bu konuda. Ben her zaman müşteri ile saygı çerçevesinde konuşurum olan her müşteriye mutlaka ''merhaba iyi günler efendim'' gibi sözcükleri kullanırım şikayetlerini yine saygı çerçevesinde dinlerim sorun odaklı değilimdir çözüm odaklıyımdır işimin hakkını veriyorum ama bazen öyle insanlar çıkıyor ki karşımıza bir şey diyemiyoruz ehliyetimi isteyen müşteriyede yine saygı çerçevesinde açıklama yaptım orada dövedebilirdim çünkü haddini çok fazla aştı ben yinede duruşumu bozmadım.
Alfared kardeş, bu insanın yaptığı davranışın altında yatan sebeplere inmek gerek. Maalesef işinde azar işiten, patronuna bilenen, ev hayatında mutlu olmayan, veya mutlu edemeyen - kısacası sevgi yoksunu olarak yaşayan insanlar, karşılarında diş geçirebileceklerini hissettikleri birini görünce (ki genelde bu hizmet sektöründe çalışan arkadaşlar oluyor..) aslan kesiliyorlar ve çirkefliğin dibine vuruyorlar. Kuvvetle muhtemel o şahsın hayatının bir yerinde iktidar eksikliği ve ciddi özgüven örselenmesi mevcut; ve bu tarz insanlar etrafta azımsanmayacak kadar çok sayıda. (Biraz Freudiyen bir yaklaşım oldu ama..) O yüzden takma, sadece acıyan gözlerle bak, ve yoluna devam et derim. Kolay gelsin.
çağrı merkezi en vahşice sömürülen bence.AzÇok adlı üyeden alıntı
Telefon kapatmanın yasak oldugu bir sektör. Bir tır şöförü 5 tl lik fatura için 30 dk beni havadan sudan konusmaya zorlamıştı.
Daha da önemlisi, Türkiye de son zamanlarda insanların birbirleri ile konuşmayı, sorunların karşılıklı nasıl çözüleceğini, çözüm bulmanın sorunları tartışmaktan daha önemli olduğunu ve bu konuda yenilmek diye bir şeyin olmadığını unuttuğunu söylemek gerekiyor. Toplum artık değişmeye başladı ve bunlar trafikte işte evde yaşadığımız hayat kalitesinin göstergesidir.
---------- Mesajlar birleştirildi - 09:52 ---------- bir önceki mesaj zamanı 09:50 ----------
Örgütlenmiş bir toplum (sendika vb) olmaktan çok uzak olduğumuz için bu tür sorunlar artarak devam eder. Ses çıkarmak lazım...
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
