Alanya'da feci kaza..

[oktayakgoz]

Kadının şimdiki yeri doğru yer mi bilemiyorum. Ancak asrı saadetin her açıdan iyi olduğu önerisi bana çok makul gelmiyor. İnsanların Allah'a yakın olmaları açısıyla diyorsanız evet. Teknolojik olarak değil mesela. Fırsat eşitliği açısından da değil. Sosyal ve ekonomik düzen çoook farklı. Karşılaştırma ne kadar mümkün emin değilim.



600 küsür sayfalık bir kitaptan bahsediyoruz. Bu açıdan yoruma ve fetvaya gereksinim duyması bir eksiklik değil, bir gereklilik, hatta geçerliliğini sürdürebilmesi adına da bir özellik bence.

"Yorumlayan otorite sahibine körü körüne itimat etmek" ise insanla ilgili bir problem. Ne Kur'an ile tespit edilmiş bir otorite (ruhban), ne de ona körü körüne itimat etme şartı söz konusu.

Bilakis tam tersi geçerli. Herkes kendi akıl ve vicdanını kullanmakla mesul. Her kim bunu kullanmayı reddediyorsa da sonuçlarına kendi katlanmak durumunda.

Gel gelelim din de milliyet gibi toplulukları manipüle etme adına oldukça kullanışlı damar. Onun için tarih içerisinde bol bol suistimal edilmiş, halen de edilmekte...


Bence kadın farkeder ve yola çıkmazdı... Motosikletli saçmasapan bir hızda ilerliyor çünkü...

hz ömerden daha adaletlisi yada ne bilim peygamber efendizin zamanında adalet sorunları var diyorsanız açıkçası o vakit biz bu dine neden inanıyoruz ki. Bana örnek gönderilen kişinin(sav) yönetimi sorunlu ise hak dini olması açısından büyük sıkıntı var demektir. Tabi ki bugün trafik kurallarını o döneme bakarak yorumlayamayız fakat hak adalet açısından bakınca bu gün daha iyiyse sıkıntı büyük. Ben eşime anneme kardeşime yada dışarda ki bir kadına davranış şeklimi yada aile içi davranış şekillerimde hep peygamberimi örnek almaya çalışıyorum. Ondan iyisi var diyorsan benim açımdan bütün dini inanışlar zarar görür

[emenyasin]

hz ömerden daha adaletlisi yada ne bilim peygamber efendizin zamanında adalet sorunları var diyorsanız açıkçası o vakit biz bu dine neden inanıyoruz ki. Bana örnek gönderilen kişinin(sav) yönetimi sorunlu ise hak dini olması açısından büyük sıkıntı var demektir. Tabi ki bugün trafik kurallarını o döneme bakarak yorumlayamayız fakat hak adalet açısından bakınca bu gün daha iyiyse sıkıntı büyük. Ben eşime anneme kardeşime yada dışarda ki bir kadına davranış şeklimi yada aile içi davranış şekillerimde hep peygamberimi örnek almaya çalışıyorum. Ondan iyisi var diyorsan benim açımdan bütün dini inanışlar zarar görür

Sorunun bana sorulmadığını biliyorum ama düşüncemi belirtmek istiyorum çünkü ilk başta ben de garipsedim. Ben şunu anladım mesele o dönemde verilen hükümlerin eksik veya yanlış olması değil yani sonuçta o dönemin yöneticileri Peygamber efendimiz(s.a.v) ve Halifeler sadece müslümanlara değil bütün insanlığa en güzel örneklerdi.
Mesele sanırım dönemin kendisi, yani din genel kuralları veriyor size ama sonuç olarak geleneksel ve tarihsel olguları kendisine ters olmadığı sürece yasaklamıyor. Yani o dönemdeki ekonomik ve sosyal kültür ile bugünkisi karşılaştırılıyor anladığım kadarıyla. Yani eleştirilen yönetenler yada hükümleri değilde o hükümleri gerektiren günün şartları diye düşünüyorum.

[hokahey]

Bilim ve teknoloji çağında şu tür muhabbetler ve tartışmalar oldukça absürd duruyor.

Aklımla alay ediliyor gibi hissediyorum.

[hasmet]

hz ömerden daha adaletlisi yada ne bilim peygamber efendizin zamanında adalet sorunları var diyorsanız açıkçası o vakit biz bu dine neden inanıyoruz ki. Bana örnek gönderilen kişinin(sav) yönetimi sorunlu ise hak dini olması açısından büyük sıkıntı var demektir. Tabi ki bugün trafik kurallarını o döneme bakarak yorumlayamayız fakat hak adalet açısından bakınca bu gün daha iyiyse sıkıntı büyük. Ben eşime anneme kardeşime yada dışarda ki bir kadına davranış şeklimi yada aile içi davranış şekillerimde hep peygamberimi örnek almaya çalışıyorum. Ondan iyisi var diyorsan benim açımdan bütün dini inanışlar zarar görür

Konu Hz peygamberin veya halifelerin adaletine hiç gelmedi...

@emenyasın doğru anlamış.

Açıkçası içinde bulunduğumuz zamanı da abartmamak lazım. Kadının yeri, ekonomi, sosyal statü ve kölelik meseleleri halen netleşmiş değil... Bir son noktaya ulaşmış olmaktan uzağız.

Mesela monogamı aktif tartışma konusu. Kölelik yok ama bir nevi ücretlik kölelik söz konusu bazı durumlarda. Yanlış anlaşılmasın, "bugün durum 1400 sene öncesinden daha kötü" demek istemiyorum tabii ki.

Ancak insanlık olarak ortaya çıkan şartlara göre sürekli gelişip yenileniyoruz. Eskiden sanayi yoktu. Toprak ve ticaret herseydi. Bugün veri (data) herşeyden daha değerli. Sanal çevre (network) yirmi sene önce yoktu, bugün hayatın her noktasında ciddi etkiye sahip. Sanal olmayan çevre tanımı bile çok değişti. Kendi alanımda çalışan Amerikalı, İtalyan, Koreli, Çinli, Macar, Hint ve Japon insanlarla düzenli olarak bir araya geliyoruz. Hiç bir okul arkadaşımla bu kadar sıkı değilim. Koskoca bir dünyaya yayılmış sanal bir köyün sakinleri gibiyiz.

Velhasıl dini, ortaya çıkan bu yeni olgular ve sosyal değişime göre yorumlayabilmemiz lazım.

Gel gelelim bu konuda dünya müslümanları olarak sınıfta kalmışız. "Abdestsiz cep telefonundan Kur'an okunur mu?" sorusunun cevaplarını araştırın. Dünyada az çok otorite kabul edilen El Ezher üniversitesinden koca koca fakihlerin yorumları bile öyle komik ki... Yüzyıllar öncesinden kalan usul ile bugün ortaya çıkan yeni soruları cevaplamaya çalıştıkları için komedi oluşuyor...

Çünkü uzun süredir kendi dinimizi çalışmamışız. Zamanında çalışanlar çalışmış, ama bir kaç yüzyıl boşvermişiz. Ve bugün trajikomik duruma düşmüşüz. "Zamana göre dini eğip bükmek" korkusu sürekli dile getiriliyor, amenna, ama içinde bulunduğumuz zamana ayak uyduramamış olmamızın günümüz ve geleceğin müslümanları üzerindeki negatif etkisinden de korkmamız gerekmiyor mu?

Dini, olmuş bitmiş bütün bir paket olarak görmek büyük bir hata bence... Temel düsturlar belli, o noktalarda zaaf olmamalı, ancak bir çok nokta boşuna muğlak bırakılmamış. Bunları içinde bulunduğumuz zamanı anlayarak yorumlayabilme konusunda geç kalmışız.

Bunun temel sebeplerinden biri de, o temel düsturları dahi yapamıyor olmamız bence... Lafını çok ediyoruz ama işleyişte sınıfta kalmışız. Müslüman olmayan ülkeler bizden daha müslümanca kurmuşlar düzenlerini... Lafta olmasa da işleyişte öyle...

[hokahey]

Konu Hz peygamberin veya halifelerin adaletine hiç gelmedi...

@emenyasın doğru anlamış.

Açıkçası içinde bulunduğumuz zamanı da abartmamak lazım. Kadının yeri, ekonomi, sosyal statü ve kölelik meseleleri halen netleşmiş değil... Bir son noktaya ulaşmış olmaktan uzağız.

Mesela monogamı aktif tartışma konusu. Kölelik yok ama bir nevi ücretlik kölelik söz konusu bazı durumlarda. Yanlış anlaşılmasın, "bugün durum 1400 sene öncesinden daha kötü" demek istemiyorum tabii ki.

Ancak insanlık olarak ortaya çıkan şartlara göre sürekli gelişip yenileniyoruz. Eskiden sanayi yoktu. Toprak ve ticaret herseydi. Bugün veri (data) herşeyden daha değerli. Sanal çevre (network) yirmi sene önce yoktu, bugün hayatın her noktasında ciddi etkiye sahip. Sanal olmayan çevre tanımı bile çok değişti. Kendi alanımda çalışan Amerikalı, İtalyan, Koreli, Çinli, Macar, Hint ve Japon insanlarla düzenli olarak bir araya geliyoruz. Hiç bir okul arkadaşımla bu kadar sıkı değilim. Koskoca bir dünyaya yayılmış sanal bir köyün sakinleri gibiyiz.

Velhasıl dini, ortaya çıkan bu yeni olgular ve sosyal değişime göre yorumlayabilmemiz lazım.

Gel gelelim bu konuda dünya müslümanları olarak sınıfta kalmışız. "Abdestsiz cep telefonundan Kur'an okunur mu?" sorusunun cevaplarını araştırın. Dünyada az çok otorite kabul edilen El Ezher üniversitesinden koca koca fakihlerin yorumları bile öyle komik ki... Yüzyıllar öncesinden kalan usul ile bugün ortaya çıkan yeni soruları cevaplamaya çalıştıkları için komedi oluşuyor...

Çünkü uzun süredir kendi dinimizi çalışmamışız. Zamanında çalışanlar çalışmış, ama bir kaç yüzyıl boşvermişiz. Ve bugün trajikomik duruma düşmüşüz. "Zamana göre dini eğip bükmek" korkusu sürekli dile getiriliyor, amenna, ama içinde bulunduğumuz zamana ayak uyduramamış olmamızın günümüz ve geleceğin müslümanları üzerindeki negatif etkisinden de korkmamız gerekmiyor mu?

Dini, olmuş bitmiş bütün bir paket olarak görmek büyük bir hata bence... Temel düsturlar belli, o noktalarda zaaf olmamalı, ancak bir çok nokta boşuna muğlak bırakılmamış. Bunları içinde bulunduğumuz zamanı anlayarak yorumlayabilme konusunda geç kalmışız.

Bunun temel sebeplerinden biri de, o temel düsturları dahi yapamıyor olmamız bence... Lafını çok ediyoruz ama işleyişte sınıfta kalmışız. Müslüman olmayan ülkeler bizden daha müslümanca kurmuşlar düzenlerini... Lafta olmasa da işleyişte öyle...

Yanıldığın konu, içinde bulunduğun yüksek ahlak seviyesine ait toplumu hala din argümanı ile ilişkilendirmeye çalışman.

Adamlar dinden arındırılmış pastörize ve steril bir ahlak anlayışı geliştirmişler, yani ütopik bir toplum anlayışına yaklaşmışlar.

Yani mesele din değil, dinden arındırılmış yüksek ahlak seviyesi.

[COQ]

Erkek egemen din anlayışının çıkmazıdır bu. Evli bir kadına tecavüz edilirse mağdur erkek midir ki karşı tarafın karısına tecavüz etsin? Mağdur kadındır.

Harika yaklaşım.
Biraz bozuldum ama takdir ettim.

Aslında ben o örneği kısas için verdim ama kafamın gerisinde olayı bana yapılmış gibi kabul etme olduğu çok açık.
Bunun nedeni toplum ve ailenin bize verdiği kadını koruma görevi.
Böyle büyütüldük.
Ama bunun pokunu çıkarıp sahiplenme boyutuna geçtiğimiz oluyor.

Konu peygamberin cinsel hayatına kadar gelmiş.
Bu gibi konuları konuştuğumuz bir başlık var.
Oraya değerli katkılarınızı bekleriz.
(İnançlı ya da inançsız)

[hasmet]

Yanıldığın konu, içinde bulunduğun yüksek ahlak seviyesine ait toplumu hala din argümanı ile ilişkilendirmeye çalışman.

Adamlar dinden arındırılmış pastörize ve steril bir ahlak anlayışı geliştirmişler, yani ütopik bir toplum anlayışına yaklaşmışlar.

Yani mesele din değil, dinden arındırılmış yüksek ahlak seviyesi.

İçinde bulunduğum toplumdan hiç bahsetmedim. Direk islamın ve müslümanların problemlerinden bahsettim sadece...

Yüksek etik seviye için şahıslar veya toplum dinden arınmak zorunda değil ki. Bilakis geniş ölçüde kabul gören hemen hemen tüm dinlerin ortak noktası iyi ahlak. Hırsızlık yap, tecavüz et demiyor büyük dinlerin hiç biri...

Evet İtalya vs. dışında Avrupa büyük ölçüde dinsiz, zamanında çok çekmişler dinin suistimalinden, ama Amerika dindardır genelde, etik seviyesi iyi olmakla birlikte:

[Boldpilot]

o kadar basite indirgeyip kendi dar görüşüne göre mesajlar yazanlar olmuş ki.. Bu arkadaşların daha önce yazdıkları yorumlardan haberi olmayan biri hayretler içinde kalabilir.

Kuran da açıklanmayan hususlar insanların tercihine bırakılmış. Bunlar insanların KAFAlarını çalıştırmalarıyla ve Kuran ın TEMEL PRENSİPleriyle doldurulmalıdır.

Mesela Kuran'ın hükmü olmayan halifelikten vazgeçilebilir fakat Kuran ın hükmü olan adalet ve şura dan vaz geçilemez.

Kurana göre padişahlık ve krallık gibi sistemler yönetime uygun değildir mesela , yönetimde şura esastır.
Kuran müslümanlara yönetilenlerin içinden yöneticiler çıkarıp şura ile yönetilin demiş ancak bunu gayrimüslimler yapmış.

Mustafa Kemal Atatürk sayesinde biz de şura ile yönetilmeye başlamışız ama ulul emirlerin yani müslümanların içinden çıkan yöneticilerin koyduğu kanunlarla değil. Yine bi eksiklik var yönetim sistemimizde.

[Onur34]

Bizim burda da var oyle bi ariza 1km yol gidecek tabakhaneye bisey yetisecek gibi gidiyor. Bide yaya arac trafigi varken yapiyor.

Hele buyuk cc makina gormesin onu gececek sonra gecilmemek icin park edecek vardim hesabi. Allah akil fikir versin islah etsin bunlari