Motosiklet mi sürüyorsun, vay serseri vaay!!

**Lütfücüğüm** · 10 Ekim 2019, 16:56

Kış geliyor, hava güzel, epeydir de binmiyor, dedi motorla gideyim işe; unutmuş tabi motorla şehir içine girmenin ne kadar asap bozucu olduğunu. Daha ilk ışıklarda başladı sinir harbi, önüne kıran, aynadan göz göze gelinmesine rağmen yokmuş gibi davranan...

İş yerine 15m kala görmesine rağmen park yerinden çıkarak önüne atlayan bir doblo sayesinde sınır aşıldı, tabi temkinli böyle şeylere ama kaza olmaması bir dahaki sefere olmayacağı anlamına gelmiyor. Aslında uzun süre önce öğrenmişti trafikte kavga edilmemesi gerektiğini, kimseyi değiştiremeyeceğini, hatta canından olmak istemiyorsa kimseye korna bile çalmamasını; keza kornaya bastı diye yolun ortasında durup silah çekenleri görmüştü daha önce. Ama heyhat, kısacık yolculuk esnasındaki uğradığı haksızlıklar, biriken borçlar, günü gelen faturalar vs derken görmesine rağmen, sanki o anı bekliyormuşcasına eşkiya gibi önüne atlayan doblo sakinlik barajlarını yıktı.
Sinyal vermenin ona yola çıkma hakkını verdiğini daha da kötüsü motosiklet sürücüsünün 4 teker karşısında yol hakkının olmadığını düşünen hacı sakallı, ağzı bozuk, mağara adamından hallice eğitim ve ahlak sahibi bir adam. Bir de ona sinyal verince yol hakkının ona geçmediğini anlatmaya çalışırken işittiği küfür ve yobazlıklarla gözü dönmek üzere olan motorcu. Manzarayı görüp koşturan, asli görevleri nöbet tuttukları hükümet binasının önündeki kulübede oturmak olan bir ikisi trafik, 6-7 polis de işin içine karışınca sokak açık hava sinemasına dönüştü.

Polislerden biri “Ne bağırıyorsun lan yaşlı adama” derken, öbürü fiziksel temaslarla susturmaya çalışıyor, bir diğeri “ Çek lan kenara “ nidalarıyla ceketinden çekiştiriyor, asıl suçlu olan hacı sakallıyı motorlu adına özür dilenerek “ kusura bakmayın beyfendi “ diye yolcu ederken, “ ver lan evrakları “ muamelesine maruz kalan motorlu Uğradığı haksızlık karşısındaki şokla nihayet sakinleşmiş acı acı manzaraya bakıyordu.
Evraklar beklenirken kıyıda köşede kalan polisler hükümet binasında içemedikleri sigarayı içmek için dışarıda olan görevlilere utanamaza bak nidalarıyla motorcuyu çekiştiriyorlardı, “ yapışırlar zaten bir gün, jiletle kazırlar “.

Polisler kendilerinden o kadar emin ki, çünkü karşılarında babası yaşında adamla tartışan bit motorcu var. Ne olabilir ki başka, motorcu değil mi zaten, alayının köküne kibrit suyu. Bir de ona dokunanlara çek elini üzerimden falan demiş motorcu, zaten hacı sakallı amcayla kavga etmiş, ona insanlık dersi veren polisleri dinlemek yerine laf yetiştirmiş, ona lan diyen polislere siz değil sen demiş, polisleri yeterince tahrik etmiş yani.

Aslında hepsi cahilliklerine rağmen fena insanlar değillerdi, en azından bir kaçı nerden baksan iyi adamdı. Biliyordu, çünkü her gün selam verdiği, konuştuğu insanlardı. Ama şunu da biliyordu ki polis haksız çıkamaz, özür dilemez. Aslında sadece polis değil çoğu yurttaşı geri adım atmaz, hatasını kabul etmez, gerekirse canını verir, sözde gururunu ayaklar altına almaz !

“ sen çok şey biliyorsun, çek lan şuraya ver evrakları” diyerek gerekli kontrolleri yapan memur “ buyrun beyfendi devam edebilirsiniz “ şeklinde cüzdanı verirken diğer ulvi memurlar hala ahlak dersi veriyordu; çünkü hacı sakallı adamla tartışılmaz, yol onundur, gerekirse düş geber, hele hele sana laf anlatan polise cevap vermek mi, sana dokunan elleri uzaklaştırmak mı, 7 büyük günahtan biri. Ahh eskisi gibi olsa, at bunları içeri, yer misin yemez misin, bak nasıl adam oluyorlar.

Hiç laf anlatmadı bile, cüzdanı aldı, hala onunla konuşan polislerin lafını yarım bırakarak motoru çalıştırdı ve 5m öteye gidip park etti. Çene açılır kasktan, gözlüksüzlükten ve ayrıca “ motorla ne işi olur, işinde gücünde efendi bir adam “ olduğundan tanıyamadıkları motorcuyu görünce ne düşündüklerini meçhul ama yarın aynı şeyler olsa, tepkilerinin hiç değişmeyeceği aşikar.

Bütün bu hadise devam ederken, 20-25dk uzaktan izleyip, takke düşüp kel görününce motorlunun yanına gidip polisi kötüleyenler ise tam bir oksimoronluk abidesi, çünkü az önce cık cıklayıp, handiyse çekirdek çitleyenler başkası değildi.

Ne olurdu yani, iki taşıtı da kibarca kenara alıp, hani ceza yazmasın da sakallıya yaptığının kural ihlali olduğunu, motocuya da bu şekilde kimseye davranamayacağını, eğer bir şikayeti varsa gerekli kurumlara başvurması gerektiğini belirtse. Kimsenin asabı bozulmadan, gerçi motorludan başkasının moralinin bozulduğunu düşünmüyorum, günlerine devam etseler. Ama olmaz bu memlekette kibarsan haksızsın, kendi hakkını Onların metotlarıyla arayamıyorsan haksızsın, karşındaki polis memuru ise haksızsın, motora biniyorsan kafadan haksızsın.

Sadece polislere has bir durum değil tabi ki; kravatla görüp dalkavukluk yapan, kaskla görünce boka bakar gibi bakan insanlar her yerde.

Maddiyata, şekil şemale saygı duyulanların, en haklıların ülkesine hoş geldiniz; ziyaretiniz esnasında gözlerini yerden kaldırmamanız, kimseye cevap vermemeniz, usulca kıyıda köşede yaşayıp tüm kazandığınızı bize verdikten sonra emekli olmadan geldiğiniz yere dönmeniz rica olunur.

**reo** · 10 Ekim 2019, 17:14

Yazdıklarınıza katılmamak elde değil;
Haftada en az 1 defa arabaya 1 defa da motora yakıt almak için sürekli aynı petrol istasyonuna giderim. Personeller artık beni tanıyor. Ama ilginç şekilde Sportage ile gidince ilk söz Beyefendi hoşgeldiniz oluyor, Pulsar ile gidince aynı kişinin karşılaması Hoşgeldin kardeş. . . .