Yav kardeşim sana yalan söylüyorsun diyen mi var. Konu başka. Önce bir yazılanı anla...
Tamam 160 la gidiyorsun anladık. Çok hızlı
Ben aldım, kullandım, başıma bela oldu, kimse de garantili motorun arkasında durmadı, paramla rezil oldum.
Merak eden varsa, Mondial vulture ile yolda kalmadım, rutin bakımları harici bir kez gittim tamirciye, subap ayarı yapıldı o kadar. İlk motorumdu ve çok yol yaptım. Sonra sen kullanmayı bilememişsindir demesin kimse.
Bakım aksatmam, hatta erken bakım yaptırırım. Bindiğim otomobilde bile, 5w30 tam sentetik yağ kullanıyorum, her 8 bin km'de bakıma giriyorum. Büyün filtreler ve yağ değişimi muhakkak yapılıyor.
Bindiğim motorlardan yolda kaldığım, servislerle en çok muhattap olduğum, hep bir sorun yaşadığım motor pulsardı. Bakın sayayım;
Stop ediyordu, kronik dediler.
Yağ kaçırıyordu vites milinin giriş yerinden, kronik, sıvı conta sürülecek, normal conta değişince tekrarlıyor dediler.
Gösterge saçmalayınca kronik.
Sürekli servise gitmek zorunda kalmamdan ötürü yetkili servis dışında hiçbir yerine anahtar değmemiş, bakımları hep erken yapılmış, yetkili servisin şu parça değişse iyi olur dediği her şey için "sormanıza gerek yok, değiştirebilirsiniz" dediğim motorun aküsünün kutup başı beyne temas etti, beyin yandı, "kullanıcı hatası" dendi, garantiden değiştirmediler. Bilmeyenler için söylüyorum, sürücü koltuğunun altında beyin, onun altında akü, arada yalıtkan herhangi bir koruyucu muhafaza yok. Kutup başının temas ettiği yer belli beyin tablasında. Müdahalem olmadığını kabul eden yetkili servis garantisi devam eden motorda bu arıza için "kullanıcı hatası" dedi.
Gidin, deneyin, bakımı da ucuza falan gelmiyor. Çünkü bujilrin değişmesi gerektiğinde 3 bujiye ödeyeceğiniz para Honda'nın CBR250 bakımı hesabıyla aynı yere geliyor. 3 bakım yaptırdığımda gördüm ki bajaj servisine de aynı parayı ödemişim toplamda, honda servisine de.
Benim bajajla ilgili özel bir nefretim falan yok yanlış anlaşılmasın. Hatta japon fetişisti gibi davranan arkadaşları da hiç anlamaz, sık sık eleştirirdim bütçe meselesi bu iş diye.
Ama başıma gelenler, motoru alışım, beyin değişimi için ödediğim para, sonra soğuyup satılığa çıkardığım motorun satılmayışını müteakip fiyatla oynamam ve buradan da ettiğim zararı toplayınca, pulsarı aldığım para+beyin+satarken ettiğim zarar bir araya getirdim, 12 bin lira. 12 bin liraya pulsara binmiş oldum. Sonra o 12 bin liraya 500 lira daha ekledim, gidip CBR250 aldım ki grup sürüşlerine de katıldım forumdaki arkadaşlar bilirler.
Bu badirelerden sonra, araba alacaktım, yok dediler ki chery, yok tata, yok bilmem ne araba önerdiler. Modeli yüksekmiş, ebesinin torununun bacanağı biniyomuş, çok memnunmuş falan. Dedim ben o kazığı bir sefer yedim motora binerken, bidaha almayım. Gittim sadece japon ve alman arabalarına baktım. Neticede opel aldım. Hiç pişman değilim. 2004 opelimi sıfır chery'e de değişmem buda böyle biline.
Bu gün gidip motor alacak olsam ikinci el CBR250'yi ya da MT/R25'i sıfır pulsara da tercih ederim, dominara da.
Merak eden gider, benim NS200 başlığında yazdıklarımı, ve Ekrem ATA abi ile yazışmalarımı oradan görür.
---------- Mesajlar birleştirildi - 20:22 ---------- bir önceki mesaj zamanı 20:15 ----------
https://www.sikayetvar.com/bajaj/200ns/pulsar
Bunu da koyayım da, merak eden bakıversin bir zahmet. Hani bazı arkadaşlar servisi iyi, parçası ucuz bilmem ne demişler. Nasıl oluyorsa ben satın alıp bindiğim halde pulsarın koltuğuna totosu değmemiş arkadaşlar benden iyi biliyorlar motoru.
Üstadım öncelikle yaşadığınız sıkıntılar için ben de üzüldüm. Hani para verip de rezil olmak diye bir tabir vardır ya, bir benzeri başınıza gelmiş. Ancak totosu değmemiş arkadaşlardan kastınız bensem üzülürüm. Doğrudur, Pulsar kullanmadım ama ilk motorumu almadan önce Pulsar almayı planlıyordum ve en az 10-15 Pulsar kullanan kuryeyle bizzat görüşmüştüm. Bana verilen referanslar çoğunlukla çok iyiydi. Çevremde de hala memnun bir şekilde Pulsar kullanan da var. Sanırım biraz da nasip kısmet işi bu işler.
Hocam kastettiğim kesinlikle siz değilsiniz emin olabilirsiniz. Sizin sırf üslubunuz bile başlı başına size karşı böyle bir ifade kullanmamam için yeterli bir sebeptir. Bazı arkadaşlar var, sırf yazmış olmak için yazan. Yoksa çokça faydalanırım sizin forumdaki beyanlarınızdan.
Sürçü lisan etti isek affola...
Diğer konuya gelecek olursak, bir motorlu taşıtın kalitesinden bahsedilirken "şans" ifadesi kullanılıyorsa kimse o ürün için iyi diyemez. Tabiki atıyorum üretilen modellerin binde bilmem kaçında imalat hatası olacaktır. Ama firma bunun arkasında durur yamaha-r25 örneği gibi. Bunun dışında aynı seri ürünün kimisi çok iyi iken kimisi dökülüyorsa, anlaşılmalıdır ki eldeki üründe ne son kontrol yapılıyor ne başka bir şey.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)