İlk çalıştırmada Vites 1'e alırken motorun ileriye atılması
Reklamlar
-
Birde debriyaj kapağını açtırıp temizlerken, debriyaz tasın ortasında, kare bir plaka vida var. O plaka yağdaki mikro parçacıkları sentrifugla köşelere tooluyir. Orası micir dolmuştur. Km yaptıkca o micir orda toplanır. O kare plakayıda birkaç vida tutuyor, söktür ve o miciri temizle ve parça değiştirmed3n yerine vidalat. O zaman o mekanik filitre yine sıfır gibi yağı temiz tutar.
Reklamlar
-
hasmet adlı üyeden alıntı
Vites gecerkenki sesin sebebi dislilerin duz veya helical kesim olmasi degil ama degil mi? Cunku o disliler her zaman birbirleriyle temas halinde zaten. Gecen "dog" dislileri.
Duz disli sesi daha cok seyehat halinde geliyor... de duyamiyoruz motorun diger seslerinden. Ancak genelde arabalarin geri vitesleri duz kesim oluyor. Geri giderken duyulan o farkli "vinnn" ses duz kesim disli sesi olmasi lazim.
evet vınn sesi de dişli kesitinin 90 derece olmasından kaynaklanıyor , sıralı şanzımanda ana dişlilerin hareket edebilmesi ve kilitlenebilmesi için dişlilerin düz olması gerekiyor , standart şanzımanda da köpek dişler var ama helisel dişliler ekseni üzerinde hareket etmez ve bir senkromenc ile vites değişirken ataleti durdurulur tak sesi gelmez..standart şanzımanda da bu senkromenc bileziği aşındığında veya debriyaja tam basmadiginizda bizde cartlama denen caarrt diye bir ses gelir , köpek dişlerdeki aşınma ise vitrsden atmaya sebep olur..
-
Büyük küçük her motosiklette durdugunuz yerde 1 e atmaya çalışırsanız bazen tatlı bazen korkutucu bir tak sesi çıkar ve motor ufak bir öne atılım yapar.
Büyük motorlarda bu ses daha ürkütücü olabilir. sıralı şanzımanın doğası gereği bu ses çıkar. Bu sesi daha az almak istiyorsanız veya hiç almak istemiyorsanız motoru ayaklarinizla ileri iterken vitesi 1 e geçirin. Normal bir vites geçme sesi verir
-
Helisel dişliler anamil ve grup mili yatay sağa sola itmek gereksizken, 50 mini köpek veyakurt dişliyi birbirine geçirmek için senkromece birde bilezik ilie senkromeci ve vites dişlisini paralel dördürüp, o minik dişleri kırmadan birbirine geçiriliceğine, sıralı düz vites dişliler kullanıp, 4 tane büyük ve sağlam kare dişliyi birbirine geçirdiğin gibi asılıp tutması bir tıkla daha sağlam ve sağlıklı sanki.
-
0 aldığım motosiklette de var. Sıkıntı olduğunu sanmam ben yerdeki ayağımla motosikleti az bir öne hareket ettirdiğim esnada vitesi attırıyorum. Bazen de 1e takıp debriyaja basıp öyle çalıştırıyorum. İkisi de işe yarıyor.
-
Normal, her motorda öyle oluyor.
-
Aynı sorun bendede var. İlk harekette vuruyor hatta stop bile etti. Debriyaj ayarıyla alakası yok. Ben kalın yağ koyunca başladı. Havalar soğukken yapıyor. Balatalar arasında yağ donuyor. Hafif gaz verip vitese takınca stop etmiyor. Yada baya ısınmasını beklersem yapmıyor.
Ben 10 50 yerine 15 50 koyduğum için oldu. Havalar daha tam ısınmamış 15 50 için.
Kaç numara yağ koydun ? Yağ alışınca yada havalar ısınınca geçer.
-
Volkan76 adlı üyeden alıntı
Dur bi dur hele, ayar filan değiştirme.
Motoru boşda ilk çalıştırıp, sonra debriyajda ilk vites değişiminde etme ve ses geriyor, demişin. Sonradanda sorun yok diyorsun.
Siz ikinci el ve yağı yeni dediniz. Km kaç yazmamışınız. Sizden önceki kullanıcı yağı geç değiştirdiyse veya yanlış yağ kullandıysa, motor bir süre durup yağ soğudumu, balata ve plaka aralarïnda tortu veya ziflenmeden yapışıyor olabilir.
Boşda veya debriyajda ilk çalıştırmada, debriyaj ayırıyordur, ama balata ve plaka aradaki katmandan dolayı basınç olmadanda beraber dönüyordur, buda şanzıman milini birnevi döndürdüğünden, ilk vites girişinde, debriyazsız vites değiştirmiş gibi ileri atılıp ses çıkarabilir.Sonrada o yapışma sürtünmeden koptumu, çalışırken birdaha yapışmıyordur. Taki, motor birsüre durup balata plaka arasındaki yağ soğuyup yine yapışmaya başlayana kadar.
Tavsiyem, yağı boşalttır, şanzımanı debriyajı ve dışlileri kerozinle yıkat. Sıfır gibi olur. Sonra temiz bir yağ koydur. ;) Kolay gelsin.
Hocam en son Kuantum Fiziğini okurken bu kadar hoşuma gitmesine rağmen anlamamıştım, tavsiyenize kadar o şekilde okudum Öncelikle çok teşekkür ederim. Motoru ısıttıktan sonra ve debriyajı iyice sıktıktan sonra 'TAK' diye gelen ses minimuma ve rahatsız etmeyecek ölçüye indi. Mutlaka fırsat bulursam dediğiniz gibi bir temizleteceğim ve daha ince yağ tavsiyesi alacağım.
-
İlginiz için bende teşekkür ederim. Sürerken bazen hiç ses çıkmaması, senkromeçllerin, prizdirek, grup ve çıkış milin birbirlerine yakın devirlerde dönerken, vitesin daha rahat geçmesinden. Hatta prizdirek ve grup mil aynı hızda döner, özerlerindeki bazı pazı parçalar, vites konumuna aynı hızda ulaşır. Teketin dönme hızıda milleroim üzerindeki dönüş hızını belirler. Basitce, şahzıman en gelişmiş mekanik olaylardsan biri. Dahasıda icat edilseydi, yörüngede apaçilik yapardık. Quantuma bende anlam veremedim, ispatlannamayan konuya tez koymak biraz fantazi işi sanki. Ben temel fizikden şanşmama yanayım. Uzay fizik, atrofizik, makro ve mikro kosmos belgesellerini kaçırmam. Yeni imkanlarla, einsteinin tezleri ard arda yalan oluyor. Şahsen o tezlerin ona ait olduğundan bile şüpeleniyorum. Milyonlarca insan katledirken, ben o acayip zorlama bir formiülle amerikaya kaçıp, ben sade bilimadamıyım diyip, o zaman nobel ödülüne laik görünûyor. Formülü amerikana verip, sayesinde, uzak doğuya atombombası atılıyor. Kimse bana onun masum ve sade bilimadamı olduğunu söyleyemez.
K.B. Yine kendi görüş ve fikirlerimle uzatıp konuyu aşdım, ama mutluyum. Benim fikrimdeki astrofizide en azından doğada örneği var ve samanyolundan, samana kadar temel fizik ve mantık içeriyor.
-
Fizikte hiçbir şey yoktur ki bu güne kadar gelinen noktaya katkısı olmasın. Bunun temel taşıda mutlaka klasik fiziktir yani newton fiziği. Ancak atom altı yorumu yada tezi bulunmadığı için son 30-40 yılın, bu günün belkide bir 50-60 yılın daha rehberi kuantum fiziği olacak gibi duruyor. Tabi ki einstein bunun tek temsilcisi yada tek kuram sahibi bilim adamı değil. Belkide atomdan çıkan bu enerjinin keşfinin mimarıdır ve insanlığa en büyük zararıda vermiş olabilir. Düşününce mantıklı geliyor en azından zamanlama açısından. Herşeyden daha güzeli okuyan, bilen, yorum yapan ve bunlara mukabil motorcu olan arkadaşlarda varmış
-
varsın atlasın bir zarar yoktur belli dereceye kadar(motor altından kaçıcak kıvamda değilse) hareket istiyo işte kereta...tutmu beni abi der gibisinden...
-
gayet normal bir durum.
soğuk havalarda ve ilk çalıştırmada daha bariz görülür, çünkü şanzımanda dolaşan yağ soğuktan koyulaşmış ve viskozitesi artmıştır. Henüz 400 km'deki motorun debriyaj ayarlarını falan kurcalatmayın.
-
He siz emicekere diyonuuuuz...
Bence şanzıman dişlilerini bırakıp nanobot ve nanitlere ağırlık verilmeli. Hem atom da ne ki, ben atom altı enerjisi ve ışık hızında hareketli bir nesnenin saf enerji formunda maddesel durumunu koruması üzerine kafa yoruyorum. Eh şimdi motosiklet kullanan birinin kafasıyla hesap etmek gerekirse;
Ben ışık hızında bir motosikleti, benim hareket yönüme göre bir ışık hızı yavaş olan yani durur vaziyetteki yayanın yanından geçirirsem yaya beni ışık olarak görecektir. Ama bu durumda yayanın hızı da bana göre ışık hızıdır, çünkü durağandır.
Buna göre konuşmak gerekirse yaya beni görecekmidir?
Yayanın gözü kamaşacak mıdır?
Bu motosiklet o hızda gitmek için günümüz şartlarında kaç lira benzin (karanlık maddeden ucuz sonuçta, onu koyarız) yakacaktır?
Işık hızında gideceğimize far ampulü takıp ışığına baksak aynı şey olmaz mı?
Işık hızında giderken farların iyi aydınlatması için xenon far gerekli mi?
Gibi ilginç ilginç sorular geliyor aklıma.
En iyisi ben bir Işınlanıp geleyim. Işınn ışınnn ışınnnn
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)