Türkiye'de yaşı ilerlemiş motosikletler niçin korkunç görünüyor da Övropa'dakiler pırıl pırıl?

Düzenli yapılan bakımlardan mı dersiniz?

Elbette düzenli yapılan bakımlarla ilgili. Amaa sadece; yağını, filtresini, bujisini değiştirmekle değil. Açıkçası doğru bir bakım işlemi uygulayan motosiklet servisi GÖRMEDİM. Yani servis bakımlı bir motosiklet de erkenden yaşlanıyor bizde.

Çeşitli markalarla olan iş birliklerim vesilesiyle yetkili servislere yönlendirildiğim oluyor. Normal müşterilere göre ekstra ilgi görmüş olsam da (burası da bi tuhaf) motosikletlerim asla o ilgiyi göremiyor. Ya bilmiyorlar, ya eğitilmemişler ya da mesai harcamak istemiyorlar. Tutturmuşlar bi zırvalık Türkiye şartları diye, erkenden bakıma çağırıyorlar bir de. Doğru dürüst yapmadıkları bakımdan da bolca ücret alıyorlar. Arkalarında koca koca firmalar olmasa elbette yapamazlar. Ben mümkün olduğunca uzak duruyorum, gitmem için yönlendirildiğim zamanlarda da mantığını pasif et butonuma basıp gidiyorum. Motosiklet piyasasının küçülmesine tek sebep dovizmiş gibi sansalar da aslında müşterilerini keriz yerine koymaları da büyük bir etken. Umarım ağlamak yerine akıllanırlar, insan gibi davranmayı öğrenirler. Ha tabi müşteriler de akıllanmalı, bakım yapılırken "şu işlemi niçin yapmadın" diye fark edip sorabilmeliler.

Neyse bu konuya başka bir zaman değiniriz.

Batıdaki yaşlı ama pırıl pırıl olan motosikletlerin asıl sırrı ise korozyona karşı bakım ürünleri kullanmaları. Ülkemizde pek bilinmeyen hatta yakın zamana kadar bulması bile zahmetli olan korozyon ve pas önleyici ürünlere artık kolayca ulaşabiliyoruz. Ben bu işlem için XCP Rust Blocker kullanıyorum. Pas sökme ve yağlama için de XCP One'ı tercih ediyorum. Böylece kışın tuzlama çalışması yapılmış bir yolda sürsem bile, asfalttaki kimyasal solüsyonun motosikletime zarar vermesine engel oluyorum, bir nevi motosiklete kondom geçirmişiz gibi düşünebilirsiniz.

Aşağıdaki videoda hızlı bir temel bakım özeti geçtim. Motosikletinizi sevin, ona güzelce bakın.