Her sabah ve akşam yoğun trafikte bir cruiser süren var mı İstanbul trafiğinde? En çok beğendiğim motosiklet sınıfı bu fakat işe gidiş geliş çile olur diye düşünemiyorum. Çubuklu(Beykoz)-Cihangir(Beyoğlu) arası bahsettiğim mesafe.
Her sabah ve akşam yoğun trafikte bir cruiser süren var mı İstanbul trafiğinde? En çok beğendiğim motosiklet sınıfı bu fakat işe gidiş geliş çile olur diye düşünemiyorum. Çubuklu(Beykoz)-Cihangir(Beyoğlu) arası bahsettiğim mesafe.
Benim gözlemlerime göre uzun dingil ve iz mesafesi ve geniş gidon turu trafikte ihtiyaç duyulacak manevralar için uygun değil + alçak olması kaldırım kenarına yakın sürmenizi engeller. Araba gibi sürmeye razın iseniz sorun olmaz tabi. Ben de epeyice Yamaha XV 950'ye baktım sonra CB500F aldım geçtim, sinek gibi her yere giriyor meret...
Konu dışı olacak ama ben de buaralar motoru abartmadan büyütsem de ne alsam diye düşünüyorum. Aklımda 2016-17 Cb500F ile 2012-13 Nc 700S var. Kullanımımın 1/3'ü şehirlerarası otoban seyahati kalan 2/3 İstanbul şehir içi trafiği. Dün hatta Drd Honda Ataşehir'e gittim yakından inceleyeyim diye ellerinde yoktu, 3 ay önce satmışlar ellerindeki en son Cb500F'i. Sormak istediğim; hakikaten ekonomik bir motor mu? ya da belli bir devirden sonra yakıt tüketimi çıldırıyor mu?
Ekonomik, benim yaz sarfiyat 3,6 l/100km, kış 3,9-4 l/100km. Ha NC ile 3,8-4 arası yakıyordum. (Şehir içi için bu rakamlar...) CB500F ile 4-6.000 dd arasında kullanıyorum (redline 8.500'de), 6.000 dd'da 130 km/s falan yapıyor. NC ile 3-5.000 arası kullanıyordum, 5.000dd'da 150 km/s yapar. Bu şehirdışı kullanım oranında ben olsam NC alırdım (X daha iyi rüzgâr koruma sağlar...)
---------- Mesajlar birleştirildi - 15:29 ---------- bir önceki mesaj zamanı 15:25 ----------
CB500F 6.000 dd'dan sonra içer diye düşünüyorum... Sarfiyatta NC'nin pek rakibi yok. Hızlanma konusunda CB500F ile NC arasında pek fark yok, NC ara hızlanmalarda yüksek tork avantajı ile bir tık yukarıda olabilir, iki motorun güç/ağırlık oranları hemen hemen aynı. CB500F NC'den sonra beni pek üzmedi diyebilirim, her ikisi de Sym Wolf üzerine acayip güzel ve tatminkâr bir yükseltme olur.
Not: NC750 için yazdım, 700'ü bilmiyorum.
---------- Mesajlar birleştirildi - 15:34 ---------- bir önceki mesaj zamanı 15:31 ----------
Yani bir CB500F kadar kıvrak değil tabi ama kalas bir motor da hiç değildir NC, cüssesine göre gayet kıvrak ama hem dingil hem de iz mesafesi daha kısa olan CB500F kadar kıvraklık beklemek olmaz. Ben giriyordum aralara kenarlara, sadece 90 derece kurya dönüşleri yapamıyordum pek (g.tüm yemiyordu yoksa yapan gördüm), CB500F ile yapabiliyorum
---------- Mesajlar birleştirildi - 15:35 ---------- bir önceki mesaj zamanı 15:34 ----------
İlk mesajımın altına ek not yazmıştım sonradan görmediyseniz bakın...
Şehir dışı yorar biraz ama siz Sym'den alışıksınız tabi
uzun yıllardır cruiser segmenti kullanıcısı olarak istanbul içi ve dışı yollarda sanılanın aksine çok rahat ve keyifli sürüşler yapıyorum.yamaha xv950 segment olarak v twin motorlu bir model olsada şehir içinde çok ısınması ile ünlü bir model.Ben honda shadow 750 kullanıyorum ve sürüşüme handikap yaratacak herhangi bir olumsuz teknik sorun yaşamadım.Ben genelde cruiser motorları "evde koltuğunda film izler gibi" yolda motor kullnamaya benzetirim.Cruiser motor kullanmak diğer tarzlara göre çok farklı bir zevktir ve herkesin haz duyacağı modeller değildir.Ağır derler ama o ağırlık sadece tekerin dönmesine kadar olan zaman için belki geçerli olacak bir durumdur.Manevra olarak bir cbf kadar keskin dönüşleri yoktur,bu durumda biraz sürüş tekniği gerektirir ancak handikap olarak görülmemelidir.Ülkemiz koşullarında ben parça ve servis anlamında honda markasını beğeniyorum cruiser segmentinde.Ayrıca ısınma,boğulma vs gibi sıkıntıları asla yaşatmıyor.Suzuki intruder ,kawasaki vn 800-900 serisi modellerini de beğenenlerdenim ,daha cüsseli arkadaşlar için ülkemiz şartlarında en ideal motordur bu modeller.Şehir içide de olsa dışıda da olsa ortalama 100-150 km aralığında ,az riskli ama bol keyifli sürüşler için cruiser motorlar en idealidir.Ayrıca her marka cruiser motora "custom" özellikler eklenebilir,yaptırılabilir bu durumda motor sahibinin daha fazla keyif almasını sağlar.HD dünyasına hiç girmiyorum,gerek servis ve parça maliyetleri gerekse motor fiyatları elit kesime hitap ediyor artık ülkemizde.
Şahsi İnstagram Hesabım: _hayalet_ct.mc
Chaos Turkey MC - instagram: chaos.turkey.mc
Superlight Türkiye Facebook Sayfamız: slturkiye
cruiser var cruiser var ne tür bir cruise ristediğine bağlı 4 seneye yakın en500 sürdüm nispeten rahattı vn900 vulcan sürdüm 2 sene 280 kiloluk alet arabalarla aynı gidiyordum altımda motormu var arabamı var bilmiyordum ve trafikde çok yoruluyordum o yüzden bazen metro minübüse biniyordum sırf trafiğe girmemek için..
şimdi 250 lik bir cruiser alırsan çok sıkıntı çekmessin trafikde yüksek hacim sport bir cruiser alırsan gene nispeten çok sıkıntı çekmessin nispeten ama bir pcx gibide gidemessin .. yeri gelir arabalarla ışıklarda köz köz beklersin ..
kısaca şahsi fikrim cruiser seviyorsan ve sürüyorsan şehir içi sürmelik ufak ikinci bir motorun scooterın o tip bir şeyin olucak..
gerçi bunuda cruisera endekslememek lazım yüksek hacim neyin olursa olsun cüsseli iri ağır ise velevki maxi scooter bile olsa şehir içi çıtı pıtı aralardan sincap gibi kaçabiliceğin sıvışabiliceğin bir ufak motor şart tabii istanbul trafiği için konuşuyorum..
Çoğu arkadaşın yaptığı gibi karavana konuşmak değil!! de kendi tecrübelerimi paylaşayım senınle. 2 Yılda %40 şehir dışı %60 şehir içi olmak üzere Harley Davidson Roadster ile toplamda 56.xxx km yol yapan biri olarak motora ne kadar çok alışabilirsen (Motorun ağırlığı,ağırlık merkezi,yatma açısı,gidon turu,Fren mesafesi..vs) kısaca motorunu ne kadar tanıyabilirsen o kadar rahat edersin. Ben 290kg motoru cbf150den daha rahat kullanıyorum ve motorla girip çıktığım yerleri görsen aklın hayalin şaşar.
Karavana kim konuşuyormuş, her gün görüyorum sıkışıp kalmış cruiser'cıları. Gidebilenlerin çoğu da modifiye ekzoslarıyla ara gaz verip milleti korkutup yol alabildiğinden gidiyor. O da tuttuğu kadar...
---------- Mesajlar birleştirildi - 18:07 ---------- bir önceki mesaj zamanı 18:05 ----------
Akşam trafiğinde Çağlayan Zincirlikuyu veya Zincirlikuyu 4 Levent arasına beklerim...
bir cruiser kullanıcısı ile bir scoter kullanıcısı istanbulda aksam trafiginde varacagı yere en fazla 10dk önce ya da geç varır...
10 dakka icin sürüs zevkinizden vazgecmeye degmez...
1200gs ve 3 lu canta setimle e-5 de sol un solundan da gittim.. aracların arasından da gittim.. ama yeri geldi gecemedigim de oldu gecemeyince de actım vizorumu keyfini cıkarttım...
acele giden ecele gider der notalarım
883 single rider makine yürüyen motor bloğu 250 kilodur ama ağırlığını orta aşağıda taşır o yüzden ağırlığını sürücüye hissetirmez dengeli makinedir o açıdan.. misal bendeki 280 kiloluk vulcan gibi değil 280 kiloyu kemiklerinin her bir cm hissediyordun
883 büyük bir motor değil zaten ufak çevik şehir motorudur genç harleyi derler.. sürümü rahat bir makine hd nin softail ve touring makinelerine oranla yukardada dedim sport cruiser oda sürümü normal cruisera heleki bildiğimiz normal bir harleye göre bin misli rahat..arkadaş birde 56 bin km yapmış üstünde artık motorla bütün olmuşdur tabii cbf gibi gelir..
Bence pek şu olayda konşulucak bir makine değil çok ekstrem bir makina.. 883 de sürdüm bu arada onuda belirtiyimde sürmeden yazmıyorum şahane bir alet ..
Geçenler de arkadaş atmıştı. Konu başlığını okuyunca direk aklıma geldi
https://www.instagram.com/p/Br7i2Lch...=1dwpssidoahco
Kenardan geçilecek yerlerde kaldırımda egzos çizip de geçersiniz tabi... Ben çok düşündüm cruiser, %100 kullanımım şehiriçi olduğu için vazgeçtim, 10-15dk fark benim yolum için %40-50 fark demek ve günlük kullanımımda motosikletten en çok keyif aldığım şey trafik çekmemek, dolayısıyla cruiser bana uygun değil. Cruiser ara sokakları 4 şeritli, dümdüz yolları olan Amerika'ya uygun bir tarz. Burada at s.kindeki kelebek gibi kalıyor...
Adam almış çıplak makina. At diyor kelebek diyor.
Sanırsın hep 3-5 santim ile aynaları yalıyor. Şu brezilyalı eleman gibi.
Sağdan geçerken aklıma kaldırım geldi ancak, üç cruiser makinamda da hiç bir cazırtı duymadım.
Hiç kullanmamış olduğum makina hakkında, benim burada konuşmam ne kadar doğru olur bilmiyorum.
Desem ki Hayabusa, 1 litrelik SS makinalara binen elemanların, aklından şüphe ederim desem, ne kadar mantıklı konuşmuş olurum. Adam ondan zevk alıyor ona binecek. Altında hayabusa olan herifin ipinde olacağını düşünmüyorum, "sıkışık trafikte 1 araba geride kaldım, tüh" diye.
Sıkışık trafikte binecekseniz alın ybr cbf ona binin. Yada büyük makinanın yanına alın.
Fanatik olmayın. Her tarza binen elemanlar var burada. Adam onu seviyor ona biniyor.
Orijinal konu sahibi işe git gel Cihangir falan diyor, siz de onu kaçırmışsınız...
---------- Mesajlar birleştirildi - 19:12 ---------- bir önceki mesaj zamanı 19:09 ----------
Bu aletler yol makinası, İstanbul'a gelmez, yol yaparsın çok o zaman alırsın, o yolun keyfi için İstanbul trafiğini çekersin ona kimse bir şey demez. Ama İstanbul trafiğinde işe git gel için cruiser sadece özel merak ve heves sahibi insana uygun.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)